Değerli okurlarımız ve çözüm ortaklarımız; bugün, KobiEfor ailesi adına sizlerle belki de en zor yazılardan birini paylaşıyorum. Dergimizin Onursal Başkanı, Kocaeli Alikahya OSB Kurucu Başkanı, TOSYÖV eski Başkanı ve aynı zamanda kıymetli Eşim Yalçın Sönmez’i, genç denilebilecek bir yaşta, 16 ay önce kaybettik.

Her ne kadar dergimizi birlikte kurmuş olsak da; yine de onun ödün vermez ilkeleriyle yoğrulmuş bir yapının sorumluluğunu devralmak kolay olmadı.
Ama biliyordum ki, KobiEfor sadece bir yayın değil; bir idealin, bir emeğin, bir vizyonun, bir misyonun, bir inancın adıydı.
Bu süreçte, dergimizin içeriğinden teknolojik altyapısına, yazar kadrosundan Kapak konseptine kadar birçok yenilik yaptık. Bu zor zamanlarda bile kimsenin kapısını çalmadım. Çünkü ilkelerimiz netti: “KobiEfor’un gelirini KobiEfor’a ayır. Yetmeyen kısmını aile bütçemizden tamamlaya çalış, kredi alma, kendi özkaynaklarınla hareket et, ilkin kendi aklın ve mantığın ve vizyonunla gündemleri hazırla. Ben de, bu onura, bu anlayışımıza sadık kaldım.
Bu 16 aylık süreçte bir yandan; Yalçın Sönmez Girişimcilik Ödülleri, Yalçın Sönmez OSB Ödülü gibi projeler geliştirdik; Girişim 23’, TOSYÖV, Marmara Vakfı gibi değerli kuruluşlarla etkinlikler düzenledik. TOSYÖV’ün KOBİ Zirvelerinden, KalDer’in Kalite Kongrelerinden, TBD’nin Bilişim Zirvelerinden, Marmara Grubu Vakfı’nın Avrasya Ekonomi Zirvelerine kadar pek çok organizasyonda çözüm ortağı ve basın sponsoru olduk.
KobiEfor’un yenilenen yüzüyle aldığı övgüler, teklifler bize doğru yolda olduğumuzu gösterdi.

Ancak Eşim Yalçın Sönmez’le birlikte
“KobiEfor’un, 2026’ya kadar misyonunu dolduracak noktaya geleceğini analiz etmiş KobiEfor yerine artık çağın gereğine göre projelere yönelmeye karar vermiştik. Onu kaybettik.

KobiEfor’un yola çıkışının başat nedenleri
KobiEfor Sanayi ve Ekonomi Dergisi, Birinci neden: 1999 yılında Bilgi Toplumuna evrilen dünyaya girişimcilerimizin uyum sağlamasına katkıda bulunmak, yüksek katma değerli üretim için Teknoparklar gibi yapılara kavuşması ayrıca •Türkiye’deki OSB’lerin kendi yönetmeliğini oluşturacak tüzel kişiliğinin olmayışı problemini gerekli özel ve tüzel mercilere taşımak, onların sesi ve çözüm ortağı olmak bu konuda kamuoyu oluşturmak onlarla özel ve resmi kurumlar arasında bir iletişim platformu olmak için kuruldu. •Diğer neden: ülkemizde dağınık alanlarda faaliyet gösteren imalatçı KOBİ’lerin OSB’ler gibi örgütlü alanlara kavuşturulması, KOBİ’lerin bir tanıma kavuşması ve kavramsallaştırılması,•KOBİ fidanlıklarından büyük işletmeler devşirilmesi, yeni isthdam alanlarının çoğalması, •Ekonomi STK’larının çoğalması ve çeşitlenmesi, OSB’lerin ülkemizde yaygınlaştırılması ve kendi üst birliğine kavuşmasına dikkat çekmek için kuruldu. •Üçüncü neden: Türkiye’nin Sanayi Envanteri’nin olmaması, bir sanayi stratejisine belgesine kavuşturulması, •1960 yılında hayata geçirilen 5 yıllık kalkınma planlamaları kapsamında yıllık kısa programlar geliştirilmesi ihtiyacını sıklıkla hatırlatmak için kuruldu. •İmalatçı KOBİ’lere finansmana daha kolay ulaşacakları bir Kredi Garanti Fonu oluşturacak kurumların, ‘Kadın Girişimciliği’ni destekleyen kurumlarının kurulmasına dikkat çekmek için kuruldu.
•Yine o dönemlerde bilişim teknolojilerinin hızla hayatımıza girmesine imalatçı sanayicilerimizin uyumlaşmasına, KOBİ’lerimizin bakış açılarını dış dünyaya çevirmeye ve rekabetlerinde akıl gücü olma misyonuyla kuruldu.

Bugün Geldiğimiz Nokta
Yalçın Sönmez’in de büyük emekleri ve öncülüğü karşılık buldu.
OSB’ler 4562 sayılı yasayla tüzel kişilik kazandı, üst birliklerini kurdu, ülke geneline yayıldı. KOBİ tanımı kavramsallaştı, Teknoparklar ve Teknokentler çoğaldı, üniversite-sanayi işbirlikleri güçlendi.
Türkiye’nin Sanayi Envanteri çıkarıldı, Sanayi Strateji Belgesi hazırlandı, Orta Vadeli Program gelenekselleşti. KGF gibi finansman destek kurumları ve kadın girişimciliğini teşvik eden yapılar arttı.
Yeni istihdam alanları, dijital iletişim ve bilişim sektörü büyüdü.
KOBİ’leri finansmana ulaştıracak KGF gibi, diğer kredi destekleri veren kurumlar çoğaldı. ‘Kadın Girişimciliği’ni destekleyen kurumlar çoğaldı. Ekonomi STK’ları çoğaldı. İstihdam alanları çoğaldı. Hatta Reklam Ajansları, PR Ajansları, Bilişim ve İletişim alanları gibi çeşitli istihdam alanları oluştu, var olan da büyüdü. Bilişim teknolojilerinden, büyük verilere ve oradan dijital bir dünyaya evrildi. Bununla da kalınmadı. Artık şu an içinde bulunduğumuz süreçte djital dönüşümün uzamı yapay zeka dönemindeyiz. Bu çağ, sıçramalı gelişen, insanlığa düzenli bir akış sunmayan çağdır.

Bir Nefes, Bir Yeniden Doğuş
Değerli Eşim Yalçın Sönmez’le KobiEfor’un 2026’ya kadar misyonunu dolduracak noktaya geleceğini analiz etmiş artık KobiEfor yerine daha farklı projelerimizi hayata geçirmeye karar vermiştik. Hem birlikte analiz ettiğimiz hem de bu vasiyet gibi öngörümüzden dolayı hem yeni projelere yönelmek amacıyla, hem de şu tali nedenlerden dolayı: 27 yıldır ülkemize kattığı değerlere rağmen, KobiEfor’un KOBİ dergisi değil, KOBİ’leri büyük kurum ve kuruluşlara ulaştıran dergi olmasına rağmen birçok kurum ve kuruluşlarımızın reklam ajansları ya da kendi içinde inhouse medya planlarındaki kısıtlamalar, “Siz KOBİ dergisisiniz” diye bize akıl almaz indirimler dayatan iletişim ortamı nedeniyle, hem değerli Eşim Yalçın Sönmez’in yasını bile yaşayamadan bu zorlu görevin başına gelmek zorunda kalmam sebebiyle biraz yorgun olmam hem Ülkemizin içinden geçtiği siyasi ve ekonomik dalgalanmalar, nedeniyle KobiEfor’un yayınına bir süreliğine kısa bir ara verme kararı aldık.

Özünde bu bir veda değil.
Bu, bir nefeslenme… yeniden düşünme, yeniden üretme zamanıdır.
Ben de bu sözün izinde; yarım kalan projelerimizi tamamlamak, OSB’lerde bir Teknokent ve Teknoloji Üniversitesi kurma hayalini yaşatmak, ayrıca akademik çalışmalarım ile reel ekonomi odaklı TV veya dijital yayın projelerime zaman ayırmak üzere bu kararı uyguluyorum.

KobiEfor, bir dergi olmanın ötesinde; bir değer, bir duruş, bir üretim kültürüdür.
Bu sayımızın Kapak dosyası olarak ,“Kadın Girişimciliğine Destekler” ve Veri Odaklı Üretim Yönetimi” konularını işledik. Bu dosyalarımıza destek olan ve ‘Kadın Girişimciliği’ne destekte öncülüğüyle katkı sağlayan ayrıca değerli hemşerim Doğuş Grubu’na ait olan Garanti BBVA’ya ve iştiraki Tami’ye, tarım alanında ‘Kadın Girişimciliği’nde öncülük yapan DenizBank’a, QNB’ye, Vodafone’a, İş Leasing’e, NRW Invest, Insha Venture, LOGO, Ford Trucks ve MAİB’e (Makina İhracatçıları Birliği) ayrıca bizi bugünlere taşıyan tüm dostlarımıza, okurlarımıza, çözüm ortaklarımıza gönülden teşekkür ediyoruz.
Bir süre sessizlik… ama bu sessizlik,