Geçtiğimiz hafta Gebze Ticaret Odası ve Marmara Kalkınma Ajansı tarafından organize edilen çok güzel bir etkinlik vardı. Çok güzel bir etkinlik diyorum, çünkü son yıllarda işletmelerde giderek artan ara elaman sorununun temel nedenlerinden birisi olan Teknik ve Meslek Liselerine olan talebin her geçen gün azalmasının sebeplerinin ortadan kaldırılabilmesi için Meslek Liselerinin sevdirilmesi amacını taşıyan bir etkinlikti.

Bu etkinlik o kadar ilgi gördü ki; Teknik ve Meslek Liselerinin kendi okullarını ve başarılarını anlatan stantları dolaşırken; öğrencilerin oluşturduğu o mini stantlarda hünerlerini sergilerken; yüzlerindeki mutluluğu, gözlerinde geleceğe dair ışığı görmek beni ve eminim ki tüm ziyaretçileri son derece memnun etmiştir.

Meslek liseleri sıradan okullar değil
Meslek liselerinin sıradan bir okul olmadığı, öğrencilerin kişisel becerilerinin geliştiği inovasyonel olarak kendini güçlü hissettiği ve sadece üretim montörlüğünün bir parçası olmak için değil, yeni teknojilerin uygulanmasında, genç beyinleriyle neler yapabileceklerinin inanılmaz bir heyecanı vardı.

Meslek liseleri ülkenin geleceği
Stantları Gebze Kaymakamı Sayın Mehmet Ali Özyiğit ve Gebze Ticaret Odası Başkanı Sayın Abdurrahman Aslantaş beylerle birlikte dolaştık. Her stantta âdeta kendilerinin neden Meslek Liselerini tercih ettiklerine dair gururla sergiledikleri onlarca tasarımı anlatırken yüreklerindeki heyecanın yüzlerine ve sunumlarına yansıyor olduğunu görmek gelecekte bu liselerin sadece ara elaman yetiştiren kurumlar olmadığı ve öğrencilerin de ara elaman değil bir ülkenin geleceği olduğu kanatine vardım demek mübalağa olmaz sanırım.

“Mesleki eğitimin önemi fark edilmeli”
Mesleki eğitimin önemi ülkemizde fark edilmemiş olsa gerek ki; çocuklarımıza üniversite tercihi yaparken birçoğumuz öncelikle dört yıllık bir fakülte tercih etmesini istemişizdir. Hatta istemekle de kalmayıp bu fakültenin hangi fakülte olması gerektiği noktasında dahi, çocuğumuzun genel yeteneklerine veya eğitim başarısına bakmadan tercihler yapmasını istemişizdir. Bu çocuklarımızın nerede olmak istediğinden ziyade, ebeveynlerin, çocuklarını nerede görmek istediğiyle alakalı olsa gerek ki; tercihleri tavandan başlatarak aşağıya doğru sıralatan bir ebeveyn, çocuğunun ne iş yaptığı sorulduğunda ağzını doldura doldura Doktor, Mühendis, Mimar, Avukat gibi övünç duyulacağını sandığı mesleklerden olmasını istemektedir.
Oysa günümüz iş hayatında bir elektrikçi, kalıpçı, tornacı, marangoz gibi birçok meslek sahibinin rahatlıkla ve yüksek ücretlerle iş bulma imkanı göz ardı edildiği gibi bu mesleklerin, ebeveynler tarafından çocuğunun mesleği, ya da ne iş yaptığı sorulduğunda sesinin cılız çıkması kadar kötü bir durumun olmadığını görüyoruz.

Asıl mesele
İşte asıl mesele de burada başlıyor. Herkesin lisans mezunu olabildiği bir eğitim sisteminde Meslek Liseleri tercih edilmezken; lisans mezunu olan milyonlarca gencimiz de okuduğu bölüm ile alakalı iş bulamayarak, “Madem ki iş bulamayacaktım, neden yıllarca bu bölümü bitirebilmek için uğraştım” vesvesesine kapılarak ruhsal bunalıma giriyor.

Meslek liselerinden bir an önce çalışma hayatına
Oysa Meslek Liselerinde severek ve isteyerek, kendi yeteneklerine uygun eğitimler alan gençlerimiz, daha staj dönemleri işe alınmaya hazır hale gelerek, bir an önce çalışma hayatına başlayabiliyorlar.

“Eğitimde ve meslek seçiminde önyargımızı yenelim”
Öyleyse gelin hep birlikte eğitimde ve meslek seçiminde önyargımızı yenelim, Meslek Liselerinin tercih edilmesi noktasında, gelişen sanayimiz ve ihtiyacımız olan nitelikli personel yetiştirme eksikliğini görerek, hem sanayimizin gelişmesine hem geleceğimiz olan çocuklarımızın nitelikli iş gücüne sahip olmalarına katkıda bulunalım.

“Milli meselemiz”
Gelin Gebze Ticaret Odası’nın başlattığı bu ve buna benzer çalışmalar gibi, tüm tarafların ortak hareketle mesleki eğitim kurumlarının artırılması, bu kurumların tercih edilebilirliğinin yaygınlaştırılması ve nitelikli iş gücünün temel sorununun elzem olarak ortadan kaldırılmasına milli bir mesele diye bakarak destek verelim.