Page 41 - KobiEfor_Eylul_2012

‹htiyac›m›z yeni bir ekonomik mimaridir

‘Orta gelir’de çak›l›p Nas›l bir yol izlemeliyiz?
kalma tart›flmas›n› Kabaca aritmetiksel bir hesap yap›ld›¤›nda,
nereden hareketle yüksek bir büyüme ile yola devam etmemiz gerek-
bafllatt›n›z? ti¤i ortaya ç›kmaktad›r. Son dönem itibariyle Tür-
2001 y›l›nda, Türkiyemiz, kiye’nin büyüme h›z›n›n ortalama yüzde 5’lerde
büyük bir krizin içerisine sü- seyretti¤i gözönüne al›nd›¤›nda, önümüzdeki dö-
rüklenmiflti. 2001’de, yüzde nemde yapmam›z gereken hamle, bu h›z› art›rma-
9.4 küçülen bir ekonomide, m›z ve böylelikle bir sonraki ç›tay› k›sa sürede at-
yüzde 68.5 oran›nda bir enf- layabilme gücüne ulaflmakt›r. Sürdürülebilir yük-
lasyon, yüzde 11.9 oran›nda sek büyümeyi baflarabilmek, verimlili¤i ve rekabet
bir bütçe a盤›, 200 milyar gücünü art›racak politikalardan geçer. Buna en gü-
dolar›n alt›nda bir milli gelir zel örnek, orta gelir aflamas›n›, teknolojiye ve ino-
ve 3 bin dolar band›nda bir vasyona yapt›¤› yat›r›mlarla k›sa sürede aflarak
kifli bafl› milli gelire sahip- yüksek gelirli ülke statüsüne eriflen Güney Ko-
NA‹L OPAK tik. Bugün ise bu tablo ta- re’dir. Güney Kore örne¤inden de anlafl›laca¤› gibi
MÜS‹AD Baflkan› mamen de¤iflti. Tek hanele- ülkemiz için, verimlilik odakl› yeni bir ekonomi mi-
re inmifl enflasyon, yüzde 1 marisi, tuza¤› atlayarak ilerlememiz için en önce-
band›na düflmüfl bütçe a盤› likli çözümdür.
oran›, 772 milyar dolara ç›km›fl bir GSYH ve 10 bin
dolar› aflm›fl bir kifli bafl› milli gelir gibi birçok
olumlu faktörün oluflturdu¤u bugünkü tablo, 11
y›ll›k baflar›l› ekonomik performans›n sonuçlar›d›r.
Bu baflar›ya bak›ld›¤›nda, 2023 hedeflerine gi-
den yolun sonunda bir ›fl›k belirmektedir. Ancak
meflakkatli bir yolculu¤un bizi bekledi¤i de bir
gerçektir. Çünkü ülke olarak, 2023 projeksiyonlar›
do¤rultusunda 25 bin dolarl›k kifli bafl› milli gelir
ve gayrisafi milli has›las› aç›s›ndan dünyada ilk
10’a giren bir ekonomi hedeflemekteyiz.
Bu çerçevede, küresel ölçekte bir üst s›ralama-
ya girebilen ekonomilerin, dünya gayrisafi hâs›la-
s›n›n en az yüzde 2.5’una sahip oldu¤u gözlen-
mektedir. Türkiye ise bugün yüzde 1.25’lik bir di-
lime sahiptir. Dolay›s›yla hedefe ulaflmak, çetin bir
süreci de beraberinde getirecektir. Orta Gelir Tuza-
¤›’na da bu noktada de¤inmek yerinde olacakt›r.
Hangi politikalar› öneriyorsunuz?
‘Orta gelir’ sizce de tuzak m›d›r? Baflar›yla uygulanan, iç pazar› so¤utmayan
Orta gelir tuza¤› olarak adland›r›lan kavram, en üretim politikas› ile tüm dünya pazarlar›na ihra-
basit haliyle, orta gelirli ülke statüsüne kavuflmufl cat› teflvik eden, yüksek rekabet gücüne dayal›
ülkelerin, çok uzun y›llar boyunca bu seviyede ka- ve cari aç›k sorununu minimize eden üretim po-
l›p, yüksek gelirli ülke kategorisine geçememesi litikalar›ndan oluflan, karma büyüme modeline
fleklinde tarif edilebilir. Nitekim bu ülkeler, h›zl› devam edilmelidir. Baflar›l› bir büyüme modeli
bir büyüme ile düflük gelirli ülke olmaktan kurtul- için gerekli dinamikleri, makro, mezo ve mikro
makta, ancak orta gelir düzeyine ulaflt›klar›nda ya- seviyeler için ayr› ayr› ele almak gerekti¤ine ina-
vafllamaya bafllamakta, düflük büyüme h›zlar›yla n›yoruz. Ekonominin oyuncular›n› do¤rudan et-
uzun süre yerlerinde saymakta ve adeta bir sar- kileyen; üretim politikas›, teknoloji politikas›, is-
mal›n içinde hapsolmaktad›rlar. Tayland, Filipinler tihdam politikas›, e¤itim politikas›, yat›r›m politi-
ve Malezya’n›n yan›s›ra çok say›da Latin Amerika kas›, tasarruf politikalar›ndan oluflan mikro bak›-
ve Güneydo¤u Asya ülkesinin de bu tuzaktan ç›- fl›n yan›s›ra; sektörleri de ele alan mezo düzey
kamad›¤› görülmektedir. bir analizle, üçlü (ternary) bir model kurarak,
Türkiye’nin orta gelir grubundan s›yr›larak 25 oluflturulacak politikalar... Bu ad›mlar›n baflar›l›
bin dolarl›k bir hedefe ulaflmas› ve geliflmifl ülke- sonuçlara ulaflmas› için de mutlaka, etik model-
ler aras›na girebilmesi için, bu tuza¤›n bilincinde ler eflli¤inde istiflareye aç›k kat›l›mc›l›¤›, fleffafl›¤›
hareket edip, ataca¤› ad›mlara dikkat etmesi ge- ve hesap verebilirli¤i içeren çok kaliteli bir yöne-
rekmektedir. tiflim sürecine ihtiyaç vard›r.

Eylül 2012 KobiEfor 41