Page 68 - KobiEfor-Mart-2021

HABER

Enflasyon tutturulur mu? istihdam yaratmada istenilen noktada olunmadığını
Merkez Bankası’nın yıl sonu yüzde 9.4 enflas- paylaşan Ünüvar, bu sıkıntıya bir de yüksek enflas-
yon hedeflemesinin tutmasının zor bir tahmin ol- yonun eklendiğini kaydederek bu iki noktaya odak-
duğunu belirten Murat Üçer, şu noktalara değindi: lanılmasını istedi.
“Yüzde 9.4’te ısrarcı olmamak lazımdı. Yüzde 12 MB’ye güvenin çok sar-
hedefi konup önümüzdeki dönem yüzde 7 seviyesi sıldığını vurgulayan Ünü-
konabilirdi. Hedef tutmuyor, tahmin de tutmuyor. var, MB’nin daha ikna edici
Şunu tartışmak lazım: Reel faiz bu ekonomide ye- ve kullandığı araçlarda bir
niden dengelenmeyi sağlayacak düzeyde midir? miktar keskin ve net ol-
Daha neler yapılabilir? Geçmiş ile araya bir mesafe ması gerektiğini söyledi.
konulup yeni ekonomik program yazılmalıdır. Böy- Ünüvar, MB’nin büyüme-
lece daha yüksek enflasyon anlatılabilir. Oysa biz ye, istihdama en büyük
hala aynı bütçe açığını konuşuyoruz. İşin özünde ise katkısının fiyat istikrarıyla
Türkiye’de para politikasının daha da sıkılaştırılma- olacağını savundu: “Ancak
sı lazım. Maliye politikasının da çok hedefli şekilde burada vade uyuşmazlığı var. Bırakınız enflasyon ya-
bunun yaratacağı sorunlara odaklanması lazım.” ratsın, bırakınız büyüsün diyemeyeceğimiz bir nokta-
dayız. Suya sabuna dokunmayan genellikle söylenen
“Enflasyonun kaç olacağının toplumsal ‘enflasyon düşsün ama tek hane olsun’ yerine daha
mutabakatı yok” açıklanabilir, hepimizin uzlaştığı bir seviyeye gelmesi
Ekonomist Burcu Ünüvar, enflasyonla müca- ve para politikası o nokta çerçevesinde yürütülme-
delede toplumsal mutabakat olsa da enflasyonun li. Ülke olarak her sabah kalkıp yüzümüzü yıkayın-
kaça düşürüleceği konusunda mutabakatın çatladı- ca yüzde 6 enflasyonla uyanıyoruz. Ama artık karar
ğını aktardı: “Enflasyon düşsün ama büyümeyi riske verip kalıcı olarak düşürmek istiyor muyuz? Kalıcı
etmeyecek kadar düşsün yaklaşımı var. Yani iktisat olarak düşürmek için ne kadar süre bedel ödemeyi
politikasını yapan ile para politikası yapan arasında kabul ediyoruz? Kısa vadede bedel ödemeyince de
uyuşmazlık var.” Kuvvetli büyüme olmasına rağmen sürekli bedel ödeyen bir ülke haline geliyoruz.”

“Gıda sektörü için 3 konuya odaklanılmalı”

TÜSİAD Gıda, İçecek ve Tarım Çalışma Grubu
Başkanı Mehmet Aktaş, gıda konusunun insan
hakları sorunu olduğunu belirterek, “Türkiye’de
2017’den bu yana dünya gıda fiyatlarından ayrışan
bir yapı görülüyor. Temel mesele bu aralığı daralt-
mak ve bir anda yüzde 25’lik gıda fiyatları artışıy-
la karşılaşmamak” dedi. Türk tarım sektörünün
yapısal sorunları bulunduğuna değinen Aktaş,
çözüm için de yürütülmesi gereken çalışmaları
şöyle anlattı: “Türkiye’de tarımın değer zinciri çok
katmanlı ve çok uzun. Bu değer zincirine gereklilik
perspektifinden bakılmalı ve sağlıklı yönetilmesi alanlarının 1 kat arttığını kaydeden Aktaş, devletin
gerekiyor. İkinci konu; temel sektörlerdeki dış gir- üretim çiftlikleri olduğunu ve buralarda yem üreti-
di bağlılığı. Türk hayvancılık sektöründe 25 milyon lerek ihtiyacın karşılanabileceğini ifade etti. Aktaş,
ton karma yem tüketiliyor. Bu tüketimin 11 milyon tarım sektörü için üçüncü önemli konunun verim-
tonluk kısmı için ithalat yapılıyor ve 4.5 milyar do- lilik olduğunu aktardı: “Ciddi verimlilik sorunu var.
larlık fatura ödeniyor. Hayvancılık sektöründeki Ülkemizde tarımsal üretim altyapısı öncelikle kü-
üretim maliyetlerin yüzde 70’ini yem oluşturuyor. çük ölçekli. Çok sayıda küçük işletme var, bu işlet-
Et, süt, yumurta fiyatları artıyor denildiğinde dün- melerin teknoloji ve finansmana erişiminde sıkıntı
yadaki gıda hammaddelerinin fiyatlarına bakılıyor, var. Yapısal mikro reform ile üreticinin ne ekeceği,
yüzde 45 oranında dışa bağımlı.” kime satacağı gibi mekanizma ile güvence altına
Türkiye’nin kendi hammaddesini yetiştirebilece- alınması için koordinasyon mekanizması kurul-
ğini dile getiren Aktaş, yerlileştirme için toprakla- malı. Üreticinin gelir açığı sigorta sistemi veya
rın tahsis edilmesi gerektiğini söyledi. Hayvancılık farklı bir mekanizma ile desteklenmeli. Üreticiyi
yatırımlarının 3 kat artmasına rağmen beslenme yaşat ki tüketici yaşasın.”

68 KobiEfor Mart 2021