Page 89 - KobiEfor-Ocak-2021
P. 89
açıklamasını yaptı. Kemal Derviş’in güçlü ekonomiye
geçiş politikaları çerçevesinde; BDDK, TMSF’nin ku-
rulması, Merkez Bankası’nın bağımsızlığının sağlan-
masının ulusal ve uluslararası piyasaya güven teşkil
etmek için oluşturulduğunu hatırlatan Çakır, şun-
ları söyledi: “Finans piyasalarının güven kazanması
lazım. Bunun örneğini de görüyoruz. Naci Ağbal ve
Lütfi Elvan’ın göreve gelmesiyle iyimser hava esme-
ye başladı. Eğer bu kadro güven verici politikalar ve
uygulamalarla kendini göstermez ise 2-3 yılı kaybe-
deriz. Üstelik vatandaşın buna dayanacak gücü yok.”
Güven eksikliğinden kaynaklı olarak ülkeden cid-
di para çıkışlarının yaşandığını aktaran Çakır, “Bu
ülke kaynak sıkıntısı çeken bir ülke değildir. Çünkü
son birkaç yıldır ülkeden ve sistemden çıkan kaynak
için 250-300 milyar dolar ifadeleri kullanılıyor. Bu
kadar büyük bir kaynağın temel çıkış nedeni güven
eksikliğidir. Bu algıyı değiştirmeliyiz” dedi.
“Üretim ekonomisine geçiş sağlanmalı”
Ülkemizin ‘hizmet sektörüne’ erken geçiş yap-
tığını savunan Çakır, “Hizmetler sektörüne erken
geçiş ile hak edilmemiş zenginlik yaşadık. TL’nin
aşırı değerlenmesiyle tarım dahil birçok sektörde- “Parlamenter sisteme dönüş yapılmalı”
ki üretimin yerini ithalat almaya başladı. Daha önce
ekonomi içinde yüzde 25’lere ulaşan sanayi sektö- Ülkede ekonomiyi değerlendirirken siyase-
rünün ağırlığı yüzde 16’lar seviyesine geriledi. Oysa ti muaf tutmayan Prof.Dr. Çakır, “Ülkemizdeki
bu gelir düzeyinde bir ülkenin hizmet ekonomisine Başkanlık sistemi ile ekonomi daha da çıkmaza
geçiş yapmaması gerekiyordu. Şu anda bu politika- giriyor. Denetimi olmayan bir Başkanlık sistemi
olmaz. Bu konuda fikrim net: Çift meclisli par-
nın sonucunu görüyoruz. Pandemi de çöküşü hız-
landırmıştır. Restoranlarda, AVM’ler ve esnaf olarak lamenter sistem olmalı. Halkın ve kamuoyunun
onayı olmadan hareket edilmemesi lazım. Şu
çalışanlar ne olacak. Ülkenin en önemli artısı olan
anda denetimde hiçbir mekanizmanın olmama-
genç nüfus ciddi işsizlik ile karşı karşıya kalacak” sı sıkıntıların temel nedenidir. Dolayısıyla seçim
diye konuştu.
sistemi değişmelidir. Şunu da unutmadan pay-
laşmak istiyorum: Koalisyon sisteminden kork-
İhracata dayalı büyüme modeli sağlıklı mı?
mamak lazım” dedi.
Sağlıklı ekonomi büyüyen ekonomidir. Ancak ül- Çok kapsamlı bir program oluşturulması
kemiz ihracata dayalı büyümeden çok ithalata ba- gerektiğinin altını çizen Çakır, şunları söyledi:
ğımlı büyüyor. Krizlerde iç talep düştükçe firmaların “Programın ilk ayağını hukuk oluşturmalı. Hukuk
can havliyle ihracata yoğunlaştıklarının altını çizen olmaz ise demokrasi de olmaz. Daha sonra enerji,
Çakır, şunları dile getirdi: “İhracat önemli ama na- tarım ve su alanında çalışmalara ağırlık verilmeli.
sıl ihracat yapıldığı daha önemli bir konu. Son dö- Özellikle enerjide örneğin ciddi bir mantalite de-
nemlerdeki girişimlerle ihracatçı sayısı 100 binlere ğişikliğine ihtiyaç var. Avrupa ülkeleri yenilenebi-
ulaştı. Ama bu firmaların büyük bölümü düşük, orta lir enerjiye önünü dönmüş ve maliyetleri düşür-
düşük ve orta yüksek üretim ile ihracat yapıyor. İh- müş durumda. Biz ise halen daha nükleer enerji
racatın en azından yarısı ileri teknoloji ihracatı ol- ile uğraşıyoruz. Bütün bu yenilikler aynı zamanda
malı. Pazar çeşitliliği ve ürün çeşitliliğine de ihtiyaç kemikleşmiş cari açığımıza da çözüm sağlayacak.
var. Geçmişten beri sürdürülen il bazında veya sek- Tarımdan uzaklaştıkça yüzyıllardır gelen bilgi bi-
tör bazında teşvikler yanlış politikalar olarak karşı- rikimini de kaybediyoruz. Konya yüzölçümüne
sahip olan Hollanda’nın tarım ihracatı 120 milyar
mızda duruyor. Denetimin olmadığı bu teşviklerden
bir sonuç çıkmadı. Ama yakın bir zamanda uygulan- euroyu aşıyor. Belçika örneğin; 50 milyar euroda.
Tarımda bu kadar kapasitesi olan bir ülkenin it-
maya başlanan ‘proje bazlı’ devlet desteğini anlamlı
halatçı olması garip.”
buluyorum.”
Ocak 2021 KobiEfor 89