24.Kalite Kongresi, 7 Haziran ve 1 Kasım’da tekrarlanan genel seçimler, G20 Zirvesi, Ankara’da yaşanan toplu katliam gibi yoğun bir siyasi gündem çerçevesinde gerçekleştirildi. Bu yoğunluğa son günlerde hepimizi üzen bir başka boyut daha eklendi; Küresel Terör.
Daha önce Suruç, Ankara, Beyrut gibi birçok katliama, kitlesel ölümlere neden olan terörün küresel boyut kazanarak bu kez Paris’te ortaya çıkması bir anda dünya gündemini değiştirdi. Terörü şiddetle kınıyoruz.
Bu konuda canı yanan her ülke evinde önlem almaya çalışıyor. Ancak bataklık kurutulmadıkça bunun tekrar edebilecek bir kabus olacağının endişesini taşıyoruz. Bu bataklık gelişmişlik farklarından besleniyor. Kuzey /Güney uçurumu giderek açıldıkça, gelir dağılımında uçurumlar arttıkça ırk, cinsiyet, mezhep, dini ayrımcılıklar öne çıktıkça; insanlar göçe, insanlar taleplerini giderek şiddet yolu ile yansıtmaya başladılar. Günümüzde olay sınır ihlalleri ile tırmanmaktadır. Özet olarak görüşüm:
Yaşama, insana saygısı olmayan her düşünce yok olmaya mahkumdur.
24. Kalite Kongresi, böyle bir ortamda 85 konuşmacı ve 3179 katılımcı ile 17-18 Kasım 2015 tarihlerinde İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Mükemmellik yolculuğunda 25 yılı geride bıraktık. Uzun, bir o kadar da zorlu bu yolculukta işletmelerimizin rekabet gücünü artırabilmek için elele verdik. Özellikle 2000’li yıllardan sonra yalnız özel sektörde değil; kamuda, yerel idarelerde, sivil toplum kuruluşlarında mükemmellik modelinin bir yönetim biçimi olarak yerleşmesi için yoğun gayret gösterdik.
KalDer’in 24.’sü tekrarlanan Kongresi yine geleceğe yönelik mesajlarla dolu geçti. TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran-Symes, sanayiinin gelişiminde önemli kavşaklardan birine gelindiğini sanayi 4.0 ile internetlerin buluşmasının tüm üretim ve hizmet süreçlerini büyük boyutta etkileyeceğini dile getirerek Türkiye’nin bu dönemi kaçırmaması gerektiğini belirtti. EFQM Başkanı Andreas Wendt, Türkiye’nin kalite yönetiminde otomotiv, sağlık ve kamuda yoğun bir çaba gösterdiğini belirterek KalDer’in önemli bir misyon yürüttüğüne işaret etti. Açış konuşmasını yapan sayın Bülent Eczacıbaşı değişimin önce kendimizde başlatmamız gereğine değinerek mükemmellik yolculuğunda sürdürülebilirliğinin ağırlık taşımaya başladığını bunun da modele yansıması gerektiğini dile getirdi.
Günü yakalamadan gelecekte olamayız…
Gelecekte var olmak için ise bugüne değil, yarına bakmak zorundayız.
Yaşama kalite katmak, KalDer çeyrek asırdır bu özlemin yaşama geçirilmesi konusunda bize çatı ve rehber oldu. Pekçok kuruluşumuz öne çıkarak en iyi örnekleri oluşturdular. Bugün özel sektörde, üniversitelerimiz, belediyelerimiz, STK’larda başarılı uygulamalarımız var.
Son örneğin; TBMM’nin Ulusal Kalite Hareketi’ne katılarak bir ilk oluşturduğuna dikkat çekildi. TBMM Genel Sekreteri sayın Dr. İrfan Neziroğlu, Kongrede: “TBMM’de Mükemmellik Modeli’ni uygulayabilirsek tüm Türkiye’de uygulamış sayılırız” diyerek konunun önemini vurguladı.
25 yılı geride bırakırken bu zorlu yolculuğun her aşamasındaki çabaları, başarıları, katkılar değerlendirildi. Mükemmellik Elçilerimiz ‘ExcellenceAmbassodor’ olarak bugüne kadar ödül kazanan, önemli işbirliği bulunan kuruluşlar ve geçmiş yönetim kurulları “KalDer Mükemmellik Elçisi” olarak onurlandırıldı.
20 paralel oturumda yurtiçi ve yurtdışından gelen konuşmacılar bilgi paylaşımında bulundular. Elbetteki kongre verilen mükemmellik ödülleri ile taçlandırılarak son buldu. Bu yılki Türkiye Mükemmellik Ödülleri’nde; küçük ve orta ölçekli işletmeler kategorisinde finale kalan Damla Su Sapanca Fabrikası, küçük ve orta ölçek kamu yönetimi ve toplum hizmetleri kategorisinde finale kalan Antalya Muratpaşa Sabiha Gökçen Anaokulu ve büyük ölçek kamu yönetimi ve toplum hizmetleri kategorisinde yarışa katılan İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü Türkiye Mükemmellik Büyük Ödülü’nün yeni sahibi oldu. 2015 Türkiye Mükemmellikte Süreklilik Ödülü için başvuran İGDAŞ İstanbul Gaz Dağıtım A.Ş.’ye ise Türkiye Mükemmellikte Süreklilik Ödülü verildi.
Takvim işliyor, 25.Kalite Kongresi’nde buluşmak dileğiyle.
Mükemmellik yolculuğunda 25 yıl
Paylaş