01.04.2018, 08:00
6278
Sakın ‘Print’ Etmeyin!
‘İş dünyamızda yeteri kadar ilgi görmese de ‘strateji’ üretme özelliği nedeni ile ‘Stratejik Planlama’ dünyada en çok kullanılan ve doğru hazırlanmasına ilave olarak iyi de uygulandığında fayda sağlanılan bir yönetim aracıdır.
90’lı yıllarda ‘Stratejik Planlama’ yönetim aracına ciddi bir saldırı ortaya çıkmıştı. Kanadalı Profesör Henry Mintzberg başkanlığındaki bir grup dünyanın çok hızlı değiştiğini ve bu hızlı değişimde statik bir yönetim aracı olan ‘Stratejik Planlama’ya artık ihtiyaç olmadığını söylüyorlardı. Ancak ‘Stratejik Planlama’ günümüzde hala lider yönetim araçlarından birisidir. Profesör Henry Mintzberg hatalı mı idi? Hayır, onlar hatalı değildi ancak ‘Stratejik Planlama’ anlayışı değişti. Yeni söylem; ‘Şirketler Stratejik Planlama yapmalı ancak dış konjonktürde ani bir değişim gerçekleştiğinde şirketlerin yönetim takımı stratejik planlarını bir gecede revize etme gücüne ve refleksine sahip olabilmelidir.’
Bu konuda gelinen en uç nokta ise; “Stratejik planınızı ‘Print’ etmeyin, yarın değişebilir!” şeklindedir. Bizdeki yaygın statükocu bakış açısının aksine dünyada gelinen nokta budur.
Benzer durum ülkemizde yapılan pazar araştırmaları için de geçerlidir.
Ülkemizde birçok kurum ve kuruluş farklı içerik, derinlik ve kalitede pazar analizi ve pazar araştırmaları yapmaktadır. Bu çalışmaların birçoğu 1-2, hatta daha eski yıllara ait verileri kullanmaktadır. Diğer taraftan herşeyin çok hızlı değişmeye başlaması ile beraber ‘Güncel Bilgi’ de çok hızlı eskimeye başlamıştır. Geçen yüzyılda ‘Güncel Bilgi’nin eskime hızı, bu yüzyılda çok daha fazla artmıştır. Bu nedenle kullanılmakta olan pazar verileri ‘Taze’ olarak kullanılmalı, önce bilgiye, takibinde de stratejiye dönüştürülmeli ve hızla uygulanmalıdır.
Gerçekleştirilen bir pazar analizinde ortaya çıkan bir ‘Fırsat pazarı’ rakipler tarafından da çok hızlı bir şekilde algılanmakta ve hızla ele geçirilmektedir. Bu nedenle kısa bir tereddüdü takiben odaklanılan ‘Fırsat Pazarı’ artık bir fırsat içermemekte, aksine giderek artan yoğun bir rekabetle karşılaşılmaktadır.
Güncel verinin dolayısı ile pazar verilerinin çok hızlı ‘Eskimesi’ ve rakiplerin çok hızlı hareket etmesi nedeni ile hazırlanan pazar analiz ve araştırmaları da çok hızlı bir şekilde değer kaybetmektedir.
Bütün bu nedenlerden dolayı, ‘Pazar analizi’ çalışmaları ‘Kesikli’ çalışmalar değil, ‘Sürekli’ çalışmalardır ve her sektör için dünya pazarları sürekli, hatta her gün değişir. Bu durum tespitini takiben aynı yargının pazar analizleri için de yapılması yanlış olmaz; pazar analizlerinizi ‘Print’ etmeyin, yarın değişebilir!
Unutulmamalıdır ki; ilaçlara benzer şekilde verilerin de ‘Son kullanma tarihi’ vardır ve bu tarihten sonra kullanılmaları halinde sizi ‘Yönetsel olarak zehirlerler.’
90’lı yıllarda ‘Stratejik Planlama’ yönetim aracına ciddi bir saldırı ortaya çıkmıştı. Kanadalı Profesör Henry Mintzberg başkanlığındaki bir grup dünyanın çok hızlı değiştiğini ve bu hızlı değişimde statik bir yönetim aracı olan ‘Stratejik Planlama’ya artık ihtiyaç olmadığını söylüyorlardı. Ancak ‘Stratejik Planlama’ günümüzde hala lider yönetim araçlarından birisidir. Profesör Henry Mintzberg hatalı mı idi? Hayır, onlar hatalı değildi ancak ‘Stratejik Planlama’ anlayışı değişti. Yeni söylem; ‘Şirketler Stratejik Planlama yapmalı ancak dış konjonktürde ani bir değişim gerçekleştiğinde şirketlerin yönetim takımı stratejik planlarını bir gecede revize etme gücüne ve refleksine sahip olabilmelidir.’
Bu konuda gelinen en uç nokta ise; “Stratejik planınızı ‘Print’ etmeyin, yarın değişebilir!” şeklindedir. Bizdeki yaygın statükocu bakış açısının aksine dünyada gelinen nokta budur.
Benzer durum ülkemizde yapılan pazar araştırmaları için de geçerlidir.
Ülkemizde birçok kurum ve kuruluş farklı içerik, derinlik ve kalitede pazar analizi ve pazar araştırmaları yapmaktadır. Bu çalışmaların birçoğu 1-2, hatta daha eski yıllara ait verileri kullanmaktadır. Diğer taraftan herşeyin çok hızlı değişmeye başlaması ile beraber ‘Güncel Bilgi’ de çok hızlı eskimeye başlamıştır. Geçen yüzyılda ‘Güncel Bilgi’nin eskime hızı, bu yüzyılda çok daha fazla artmıştır. Bu nedenle kullanılmakta olan pazar verileri ‘Taze’ olarak kullanılmalı, önce bilgiye, takibinde de stratejiye dönüştürülmeli ve hızla uygulanmalıdır.
Gerçekleştirilen bir pazar analizinde ortaya çıkan bir ‘Fırsat pazarı’ rakipler tarafından da çok hızlı bir şekilde algılanmakta ve hızla ele geçirilmektedir. Bu nedenle kısa bir tereddüdü takiben odaklanılan ‘Fırsat Pazarı’ artık bir fırsat içermemekte, aksine giderek artan yoğun bir rekabetle karşılaşılmaktadır.
Güncel verinin dolayısı ile pazar verilerinin çok hızlı ‘Eskimesi’ ve rakiplerin çok hızlı hareket etmesi nedeni ile hazırlanan pazar analiz ve araştırmaları da çok hızlı bir şekilde değer kaybetmektedir.
Bütün bu nedenlerden dolayı, ‘Pazar analizi’ çalışmaları ‘Kesikli’ çalışmalar değil, ‘Sürekli’ çalışmalardır ve her sektör için dünya pazarları sürekli, hatta her gün değişir. Bu durum tespitini takiben aynı yargının pazar analizleri için de yapılması yanlış olmaz; pazar analizlerinizi ‘Print’ etmeyin, yarın değişebilir!
Unutulmamalıdır ki; ilaçlara benzer şekilde verilerin de ‘Son kullanma tarihi’ vardır ve bu tarihten sonra kullanılmaları halinde sizi ‘Yönetsel olarak zehirlerler.’
