İSO İkinci 500’de zarar eden kuruluş sayısı 72’den 159’a yükseldi, faaliyet karının %81’i finansmana harcandı. 2024’te İSO 500’de olduğu gibi İSO İkinci 500’de de karlar sert düşüşler gösteriyor. Araştırma, KOBİ’lerin zararına çalıştıklarını, karlarını finansmana harcadıklarına dikkat çekiyor.
İstanbul Sanayi Odası (İSO), açıkladığı 2024 yılı “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu (İSO 500)” araştırmasının ardından, İSO 500’e göre daha küçük ve orta ölçekli kuruluşları kapsayan ve Türkiye’deki KOBİ’lerin fotoğrafını sunan “Türkiye’nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu-2024 (İSO İkinci 500)” araştırmasının sonuçlarını kamuoyuyla paylaştı. Araştırma, küresel ekonomideki kırılganlık, belirsizlik ve yurtiçinde uygulanan sıkı para politikalarıyla birlikte başta finansman olmak üzere zorlu faaliyet koşullarının etkisinin ağırlaştığı 2024’te KOBİ’lerin büyüme, ihracat, istihdam, Ar-Ge ve teknolojide verdiği sınavı gösteriyor.
İSO İkinci 500’de şirketler, 2024’te üretimden satışlarını%41 artışla 988 milyar liradan 1 trilyon 393 milyar liraya çıkardı ancak bu performansın son üç yılın altında kaldığı görülüyor. 2024’te %41.1 olan yıllık ortalama Yurt İçi Üretici Fiyatları Endeksi (Yİ-ÜFE) ile arındırıldığında üretimden satışlar reel olarak binde 1 geriledi. Böylece 2022’de %10.4; 2023’te %5.2 olan üretimden satışlardaki reel düşüş eğilimi tıpkı İSO 500’de olduğu gibi üst üste üçüncü yıla taşınmış oldu.
2024’teki bu zayıf performansta iç ve dış gelişmeler belirleyici rol oynadı. Yurt içinde 2024 Nisan’dan itibaren sıkı para politikaları daha kapsamlı şekilde uygulanmaya başlandı. Buna bağlı olarak iç talepte başlayan kademeli yavaşlama sanayi sektörünün satışlarını olumsuz etkiledi. Yurt dışında ise 2024 genelinde ihracat pazarlarında zayıf seyreden talep, artan maliyet baskılarının satış fiyatlarına yeterince yansıtılamaması, Türk lirasındaki reel değerlenme eğilimi ve güçlü doların yol açtığı parite etkisi, sanayi sektörünün uluslararası rekabet gücünü zayıflatarak satış performansını düşürdü.
İSO İkinci 500’ün en büyük 3 şirketi
Üretimden satışlar baz alınarak yapılan 2024 yılı İSO İkinci 500 sıralamasına göre; İstanbul Asfalt Fabrikaları 4 milyar 186 milyon TL ile ilk sırayı aldı. Onu 4 milyar 185 milyon TL ile Yılmaz Redüktör takip ederken Boyteks Tekstil 4 milyar 169 milyon TL ile üçüncü oldu. İSO İkinci 500’de ilk sırayı alan “İstanbul Asfalt Fabrikaları San. ve Tic. A.Ş.”, 2023’te İSO İkinci 500’de 283. sırada yer alıyordu. İkinci sıradaki “Yılmaz Redüktör San. ve Tic. A.Ş., 2023’te İSO 500 içerisinde 412. sıradaydı. Üçüncü sıradaki “Boyteks Tekstil San. ve Tic. A.Ş.”, 2023’te İSO 500’de 490. sırada yer almıştı.
2024 yılı İSO İkinci 500 sıralamasına üretimden satışları 4 milyar 186 milyon TL ile 1 milyar 820 milyon TL arasında kalan şirketler girebildi. İSO İkinci 500’ün 2023 yılı listesindeki şirketlerin üretimden satışları ise 2 milyar 958 milyon TL ile 1 milyar 294 milyon TL bandında gerçekleşmişti.
66 yeni kuruluş İSO İkinci 500’de, 41 kuruluş ise İSO 500’den İSO İkinci 500’e geriledi: 2024’te 66 yeni kuruluş İSO İkinci 500 sıralamasında yer alma başarısı gösterdi. 41 kuruluş 2023 araştırmasında İSO 500’de iken 2024’te İSO İkinci 500’e geriledi. 393 kuruluş araştırmanın son iki yılında da (2023, 2024) İSO İkinci 500 sıralamasında yer aldı.
İSO İkinci 500’den, İSO 500’den daha fazla ihracat
2024 yılında zayıflayan küresel talep koşullarına rağmen Türkiye’nin ihracatı %2.4 ile ılımlı bir artış göstererek 261.8 milyar dolara yükselmiş, sanayi sektörü ihracatı %2.6 artışla 252.1 milyar dolar olmuştu. İSO İkinci 500’ün ihracatı ise %6.2 artışla 15.9 milyar dolara çıktı. İSO İkinci 500’ün ihracat artışı, İSO 500’ün üzerinde gerçekleşti. Bu durum büyük ölçüde İSO İkinci 500’de sayısal olarak daha fazla ağırlığa sahip olan tekstil ve giyim sektörlerindeki güçlü ihracat performansından kaynaklandı.
KOBİ’lerin ihracattaki payı arttı: Bu gelişmeler sonucunda İSO İkinci 500’ün Türkiye sanayi ihracatı içindeki payı 2024’te 0.2 puan artarak %6.3’e yükseldi.
Karlarda sert düşüş, tüm göstergeler negatif
2024’te İSO 500’de olduğu gibi İSO İkinci 500’de de karlar sert düşüşler gösterdi. Satışlardaki zayıf performansın yanı sıra maliyetlerde gerçekleşen yüksek artışlar faaliyet karlılığını olumsuz etkiledi. İSO İkinci 500’ün faaliyet karı 2024’te %18.9 azalarak 145 milyar liradan 118 milyar liraya geriledi. Buna paralel olarak faaliyet karlılığı da %12.6’dan %7.3’e indi. Bu oran 2014-2023 ortalaması olan %10.9’un oldukça altında gerçekleşti.
İSO İkinci 500’ün 2024’te vergi öncesi kar ve zarar toplamı %63.8 düşüşle 95 milyar TL’den 34 milyar TL’ye geriledi. Satış karlılığı ise %8.2’den %2.1’e inerken, bu oran son on yılın ortalaması olan %7’nin oldukça altında kaldı.
Vergi öncesi kar ve zarar toplamındaki düşüşte enflasyon muhasebesi uygulaması sonucunda oluşan 20.6 milyar TL’lik net enflasyon düzeltmesi zararının da etkisi söz konusu oldu. Bu zararın satış karlılığına etkisi 1.3 puan olarak gerçekleşti. Bu uygulama yapılmasaydı İSO İkinci 500’ün satış karlılığı %2.1 değil, %3.4 olacaktı.
Bir diğer önemli karlılık göstergesi olan faiz, amortisman ve vergi öncesi kar/zarar toplamı ise %16’lık sınırlı artışla 177 milyar TL’den 205 milyar TL’ye yükseldi. Buna karşılık FAVÖK karlılığı oranı 2.6 puan düşüşle %15.3’ten %12.7’ye geriledi. Söz konusu oran 2014-2023 ortalaması olan %13.8’in altında kaldı. 2024’te İSO İkinci 500’ün tüm karlılık göstergelerinde olumsuz bir tablo yaşandı.
Zarar eden kuruluş sayısı 72’den 159’a yükselirken; kar edenler 495’ten 470’e geriledi: Karlılıktaki zayıf performans, kar ve zarar eden kuruluşlar sayısında da kendini açıkça gösterdi. İSO İkinci 500’de vergi öncesi dönem kar ve zarar büyüklüğüne göre 2023’te kar eden kuruluş sayısı 428 iken, bu sayı 2024’te 341’e geriledi. Zarar eden kuruluş sayısı da 72’den 159’a yükseldi. Bu sayı, İSO İkinci 500’ün açıklanmaya başladığı 1997’den bu yana en yüksek değer olarak dikkat çekti. Diğer taraftan, operasyonel karlılığı gösteren faiz, amortisman ve vergi öncesi kar/zarar büyüklüğü esas alındığında, kar eden firma sayısının 495’ten 470’e gerilediği ve zarar eden firma sayısının 30 ile 2013 sonrasındaki en yüksek seviyesine çıktığı görülüyor.
İSO İkinci 500’ün karlılık bileşenlerini yansıtan bu tablo geçen yıl ile kıyaslandığında, 2023’ün ardından 2024’te da net kambiyo zararının oluştuğu görülüyor. Aynı yılda enflasyon muhasebesi uygulaması nedeniyle de nette düzeltme zararı ortaya çıkmış. İSO İkinci 500 şirketleri 2024 yılında kambiyo ve enflasyon düzeltmesi işlemleri haricindeki diğer gelirlerden 40 milyar TL’lik net kar elde etti. Bu rakamın net satışlara oranı da %1.6’dan %2.5’e yükseldi. Üretim faaliyeti dışı gelirler içerisinde faiz, temettü, iştirak, menkul kıymet, duran varlık satışı, komisyon vb. gibi pek çok kalem yer alıyor.
Firmaların faaliyetten kazandığı karın %81’i finansmana gitti
Finansman giderleri geçmiş yıllarda olduğu gibi 2024’te de hem İSO 500’de hem de İSO İkinci 500’de sanayi kuruluşlarının karlılıklarında temel belirleyicilerden biri olmayı sürdürdü. İSO İkinci 500’ün finansman giderleri %45.4 artarak 95 milyar TL’ye yükseldi. Aynı yılda faaliyet karı ise %18.9 azalışla 118 milyar TL’ye geriledi. Böylece finansman giderlerinin faaliyet karına oranı 35.8 puanlık çarpıcı bir artışla %80.9’a yükseldi. 2014-2023 ortalamasının %43.4 olduğu düşünüldüğünde, yıllardan beri hep işaret edildiği üzere sanayiciler ana faaliyetlerinden elde ettiği karın yarısının da ötesinde, kazandığı paranın 4/5’ünden fazlasını finansman giderlerine ayırmak gerçeğiyle karşı karşıya kalmış bulunuyor.
Özkaynaklar, aktiflerin üzerinde büyüdü
Enflasyon muhasebesi uygulaması 2023’te aktifler ve özkaynaklar başta olmak üzere bilanço büyüklüklerinde önemli artışlara yol açmıştı. İSO İkinci 500 şirketleri bu anlamda incelendiğinde, 2024’te enflasyon düzeltmesinin etkisinin daha sınırlı kaldığı görülüyor. Bu verilere bakıldığında aktif tarafında dönen varlıkların %35.5, duran varlıkların ise %38.7 büyüdüğü ortaya çıkıyor. Böylece aktif toplamındaki artış %37 gerçekleşti. Pasif tarafında ise özkaynaklar %41.3 artarken, toplam borçlardaki artış %32.2 ile daha düşük kaldı. Bu da 2023’te olduğu gibi 2024’te de özkaynakların aktiflerin üzerinde büyüdüğünü gösteriyor.
KOBİ’ler yüksek faize rağmen kredi kullanmak zorunda kaldı
Kaynak dağılımındaki iyileşme: İSO İkinci 500 borç ve özkaynakların dağılımı açısından da çarpıcı veriler sunuyor. 2023’te uygulanan enflasyon düzeltmesi, İSO İkinci 500’ün kaynak yapısını esas itibarıyla özkaynaklar üzerinden etkilemiş ve kaynak dağılımını iyileştirici rol oynamıştı. 2024’te de kaynak yapısındaki değişim özkaynaklar lehine gerçekleşmiş gözüküyor. 2023’ten 2024’e özkaynakların toplam aktifler içindeki payı %53.6’dan %55.2’ye çıkarken toplam borçların payı %46.4’ten %44.8’e geriledi.
İSO İkinci 500’de 2023’te %76.7 artan toplam borçlar 2024’te %32.2 büyüdü. Alt kalemler incelendiğinde, 2023’te %66 olan mali borçlardaki artış, 2024’te %45.1’e geriledi. Diğer borçlar ise 2023’teki %87.5’lik artışın ardından 2024’te %20.6 ile çok daha düşük oranda arttı.2024’te önceki üç yılın aksine mali borçlar diğer borçların üzerinde büyüdü. Bu durum, yükselen faizlere rağmen nispeten daha küçük ve orta ölçekli kuruluşların finansman ihtiyacını karşılamak için kredi kullanmak durumunda kaldığına işaret ediyor.
Borçların vadelerine göre gelişiminde ise özellikle kısa vadeli mali borçlardaki artışın yavaşlaması dikkat çekiyor. Bu durum, kısa vadeli mali borçların toplam mali borçlar içindeki payına da yansıyor. 2021 ve 2022’de artış eğilimi sürdüren kısa vadeli mali borçların toplam borçlar içindeki payı, uygulanan sıkı para politikalarının kısa vadeli mali borçlanma imkanlarını azaltmasının da etkisiyle 2023’te %59.1’e, 2024’te ise %57.4’e geriliyor. Ancak yine de bu oranlar 2021 ve öncesine göre oldukça yüksek düzeylerde kalmayı sürdürüyor.
Devreden KDV sorunu, sanayi kuruluşlarının nakit akışında önemli bir yük
Sanayicilerin uzun yıllardır dile getirdiği ve makul bir çözüm bulunması noktasında çeşitli öneriler sunduğu devreden KDV alacakları sorunu, gerek İSO 500 gerekse İSO İkinci 500 şirketleri için hala devam ediyor. Devreden KDV yükü, İSO 500 için 2024’te %26.9 artışla 84.7 milyar TL’ye yaklaşmıştı. İSO İkinci 500’de de devreden KDV bir önceki yıla göre %24 artarak 17.4 milyar TL’ye yükselmiş durumda. Söz konusu artış, enflasyonun altında kalması bakımından geçtiğimiz yıllara göre bir nebze daha pozitif tablo sunsa da sanayicilerin bu döngüyü uzun zamandır devlete sıfır faiz ve sonsuz vade ile borç verilmesi olarak gördüklerini hatırlatmak gerekiyor. Özellikle enflasyonun yüksek seyrettiği dönemlerde, devreden KDV sorunu sanayi kuruluşlarının nakit akışı açısından daha da önemli bir yük haline geliyor.
Düşük teknoloji yine zirvede, orta-yüksek teknoloji artıyor, yüksek teknoloji geriliyor
İSO İkinci 500’ün dikkat çeken bir başka göstergesi de teknoloji yoğunluklarına göre yaratılan katma değer dağılımı. Bu verilere bakıldığında, en yüksek pay %41 ile yine düşük teknoloji yoğunluklu sanayilere ait. Ancak bu grubun payı geçen yıla göre 3.6 puan düşüş gösterdi. Buna karşılık orta-düşük teknolojili sanayilerin payı 1.5 puan artarak %27.7’ye; orta-yüksek teknolojili sektörlerin payı 2.3 puan artışla %28’e yükselmiş durumda. Yüksek teknoloji grubun payı ise 0.3 puan düşüşle %3.3’e gerilemiş bulunuyor. Araştırmada bu verilerin, özellikle orta-yüksek ve yüksek teknolojili sektörler toplamının İSO İkinci 500’de ilk kez %30 bandını aştığına işaret etse de ulaşılan noktanın yeterli olmadığının açık olduğu belirtilerek; dijitalleşme ve yeşil dönüşümün küresel rekabete damga vuracağı bir gelecek açısından sanayicilerin bu alanda daha fazla çaba harcaması gerektiği ifade ediliyor.
Ar-Ge yapan kuruluş sayısı arttı: Sanayi kesiminin rekabetçiliği için Ar-Ge faaliyetleri hayati önemini koruyor. İSO İkinci 500’de Ar-Ge yapan kuruluş sayısı, son yıllardaki durağan seyrin ardından 2024’te 11 kuruluş daha artarak 238 ile en yüksek düzeyine ulaştı.
Ar-Ge harcamaları %120 arttı: Ar-Ge yapan firma sayısındaki artışın yanı sıra 2024’te İSO İkinci 500’ün Ar-Ge harcamaları anket verileriyle 8.6 milyar TL gerçekleşti. Bu rakam, 2023’teki 3.9 milyar TL’lik harcama tutarına göre %120’lik artışa işaret ediyor. Ar-Ge harcamalarının üretimden satışlara oranı da binde 62 ile en yüksek düzeyine çıktı. Teknolojiye dayalı, nitelikli ve katma değer üretebilen bir sanayi için firmalarımızın Ar-Ge’yi daha çok odaklarına almaları gerekiyor.
İstihdam %2, ödenen maaş ve ücretler %90 arttı
Türkiye genelinde sanayi istihdamındaki artışın sınırlı kaldığı 2024’te İSO İkinci 500’ün istihdamı %2.2 artışla 291 bin kişiyi aştı. Aynı yılda ödenen maaş ve ücretlerdeki artış ise %90.9 ile enflasyonun oldukça üzerinde gerçekleşti.
Halka açılma eğilimi kuvvetleniyor
İSO İkinci 500’de halka açık kuruluşların sayısı 2017-2023 arasında iniş çıkışlı bir seyir izledikten sonra 2024’te de artış eğilimini sürdürdü. 2023’te 4 adet artışla 30’a yükselen halka açık kuruluşlar sayısı, 2024’te 9 adet daha artarak 39 ile en yüksek seviyesine çıktı. Halka açılmalar, sermayenin tabana yayılması ve özellikle sanayi kuruluşlarının kaliteli finansman kaynaklarına erişimi açısından oldukça önemli. İSO 1000 içinde halka açık kuruluşlar sayısında yaşanan artış, sanayide halka açılma eğiliminin kuvvetlenmeye başladığını gösteriyor.
Yabancı sermaye paylı şirket sayısı 1 artarak 67 oldu: İSO İkinci 500’de yabancı sermaye paylı kuruluşların sayısında 2018-2021 arasında yaşanan artışı, 2022’deki duraklamanın ardından 2023’te yeniden hızlı bir düşüş takip etti. 2024’te ise yabancı sermaye paylı kuruluşların sayısı 1 adet artarak 67 ile yatay seyrini korudu. Yabancı sermaye paylı kuruluşların sayısındaki gelişmeler, firmaların sermaye yapılarındaki değişimlerin yanı sıra İSO 500 ile İSO İkinci 500 arasındaki geçişlerden de etkileniyor.
Sanayideki Anadolu ağırlığı artıyor
İSO İkinci 500’de yer alan kuruluşlar bağlı olduğu oda bilgilerine göre sıralandığında, yıllar itibarıyla sanayideki Anadolu ağırlığının artmakta olduğu ve Türkiye’deki dağılımının daha dengeli bir gelişim göstermeye başladığı dikkat çekiyor. Son yıllarda sayısal olarak düşüş göstermesine karşın, İstanbul Sanayi Odası (İSO) 135 şirket ile halen İSO İkinci 500 içinde en büyük paya sahip. İstanbul Sanayi Odası’na üye kuruluşların sayısı 2024’te 1 adet arttı. İstanbul’u 38 şirket ile Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) izlerken, Kocaeli ve Gaziantep 36, Bursa 34, Ankara 21 şirket ile üst sıralarda yer alıyor.
Dört sektör üretimden net satışların %62’sini gerçekleştiriyor
İSO İkinci 500’ün, İSO tarafından oluşturulmuş olan 10’lu sektör gruplandırmasına göre dağılımına bakıldığında, firmaların %62’sinin 4 sektör grubunda toplandığı görülüyor. Bunlar sırasıyla 108 firmayla “gıda ürünleri sanayi”, 75 firmayla “kimyasal ürünler, plastik ve kauçuk ürünleri sanayi”, 68 firmayla “tekstil ürünleri sanayi”, 61 firmayla “ana metaller ve makine imalat sanayi” sektörleri. Söz konusu dört sektör aynı zamanda 2024 yılı verilerine göre üretimden net satışların da yaklaşık %62’sini gerçekleştiriyor. Diğer taraftan ilk üçteki sektörlerin üretimden net satışlar içindeki payı geçen yıla göre azalırken dördüncü sıradaki sektörün payında hafif bir iyileşme dikkat çekiyor.
“Faaliyet karlılığında belirgin bir aşınma var”
Satışlarda zayıf performans, maliyetlerde yükseliş, karlılıkta bozulma: İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, yaptığı yazılı açıklamada; İSO İkinci 500 araştırmasının sanayinin içinden geçmekte olduğu zorlu süreci ortaya koyması açısından önemli bilgiler içerdiğini ifade etti: “Satışlarda zayıf performans, maliyetlerde yükseliş ve karlılıkta bozulma şeklinde özetleyebileceğimiz bir tablo ile karşı karşıyayız.”
Erdal Bahçıvan, İSO 500’le kıyaslandığında İSO İkinci 500’ün bazı göstergelerinde daha olumlu, bazılarında ise düşündürücü gelişmelerin yaşandığına dikkat çekti: “Öncelikle 2024’te İSO İkinci 500’ün üretimden satışları üretici enflasyonuyla paralel bir artış kaydederek reelde binde 1 ile sınırlı düşüş göstermiş. Buna rağmen, üretimden satışları reel olarak %3.4 daralan İSO 500’e göre nispeten olumlu bir performans söz konusu. Yine de İSO İkinci 500'ün üretimden satışlarında son üç yıldır reel düşüş yaşanması da dikkat çekici. Diğer taraftan, İSO İkinci 500 şirketlerinin ihracatındaki %6.2’lik artışı ve istihdamdaki istikrarlı genişleme eğiliminin altıncı yıla taşınmasını da çok değerli buluyorum. Tabii madalyonun bir de diğer yüzü var: Oraya baktığımızda; önceki yıllardan farklı olarak İSO İkinci 500’ün faaliyet karlılığında belirgin bir aşınma görüyoruz. Zira İSO İkinci 500’de satışların maliyeti ile faaliyet giderleri 2024’te uzun yıllardır görmediğimiz düzeylere ulaşmış bulunuyor. Dahası, yükselen faizlere rağmen finansman ihtiyacının sürmesi nedeniyle mali borçlar ve dolayısıyla finansman giderleri de önemli ölçüde artmış. Dolayısıyla finansman giderlerinin faaliyet karına oranı da çarpıcı bir şekilde %45’ten %81’e sıçramış durumda.”
Umut verici eğilim: Erdal Bahçıvan, “Bizi kısmen de olsa teselli eden gelişme ise tüm zorluklara rağmen İSO İkinci 500’ün Ar-Ge eğiliminde görülen artış. Bunun yanı sıra İSO İkinci 500’de düşük teknoloji yoğunluklu sektörlerden orta-düşük ve orta-yüksek sektörlere doğru bir kayma olmasını, gelecek adına umut verici bir eğilim olarak görmeliyiz” dedi.
“İç ve dış ekonomik gelişmeler, sanayi üzerindeki baskıyı artırıyor”: Erdal Bahçıvan; küresel ekonomi ve ülke ekonomisindeki gelişmelerin etkilerine de değindi: “İSO 500’e göre nispeten daha küçük ve orta işletmeleri kapsayan İSO İkinci 500’ün sonuçlarını değerlendirirken, kuşkusuz şirketlerimizin 2024 yılını nasıl bir ekonomik atmosferde geçirdiğini de unutmamalıyız. Dünyada artan ekonomik ve ticari kutuplaşma, Avrupa’nın geleneksel imalat sektörlerinde derinleşen kriz ve genel anlamda sıkı seyreden dış finansal koşulların damga vurduğu 2024’te, ülkemizdeki enflasyonla mücadele adımları da sanayi kuruluşlarımızın ekonomik faaliyetleri açısından belirleyici önemdeydi. Bir yandan enflasyonu kontrol altına almak, diğer yandan dış kırılganlıkları azaltmak, büyümeyi dengeli ve sürdürülebilir bir patikaya taşımak gibi hedefler doğrultusunda hayata geçirilen ekonomi programının, özellikle 2024’ün 2. çeyreğinden itibaren daha kapsamlı bir şekilde uygulanmaya başlanması, finansman maliyetlerini arttırmış, iç tüketimde ivme kaybına yol açmıştı. İSO İkinci 500 verileri de bütün bu dış ve iç ekonomik gelişmelerin sanayi sektörlerimiz üzerindeki baskıyı artırdığını açıkça ortaya koyuyor. Özellikle gerek üretim gerekse işletme faaliyetleri açısından krediye erişime duyarlılığı daha yüksek olan küçük ve orta ölçekli işletmelerimizin bunu güçlü bir şekilde hissettiğini görüyoruz.”
“Sanayimizin, zorlu faaliyet koşullarına karşın üretimini güçlü şekilde sürdürmesi takdire şayandır”: Erdal Bahçıvan, “Bu faaliyet koşullarına karşın sanayimiz, ekonomimizin daha sağlıklı ve rasyonel bir zemine oturması için verilen mücadeleye, güçlü bir sorumluluk anlayışıyla; üreterek, ihracat yaparak ve istihdam yaratarak destek vermeye devam ediyor. Bu nedenle, yaşadıkları birçok sıkıntıya karşın 2024 gibi zorlu bir yılda sanayi sektörlerimizin göstermiş olduğu bu performans takdire şayandır. Ayrıca, ekonomideki en temel işlevi olan üretmeyi sürdürüp, aş ve iş yaratmayı başararak Türkiye’nin ve Türkiye ekonomisinin yanında olduğunu gösteren sanayicilerimize, değerli bilgilerini bizimle paylaştıkları ve araştırmamıza katıldıkları için teşekkür ediyoruz” açıklamasını yaptı.
İSO Türkiye’nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu-2024 Araştırması’nı açıkladı: KOBİ’lerin karı finansmana gitti
İstanbul Sanayi Odası (İSO), “Türkiye’nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu-2024 (İSO İkinci 500)” araştırmasına göre; üretimden satışlarda İstanbul Asfalt Fabrikaları birinci, Yılmaz Redüktör ikinci, Boyteks Tekstil üçüncü oldu. Üretimden satışlardaki reel düşüş eğilimi İSO 500’de olduğu gibi üst üste üçüncü yılına girdi.
Yorumlar