CyberArts CEO’su Erdem Eriş; “Sevdiğin işi yap, yaptığın işi sev”
“Adalet, sanatçı titizliği ve sürekli gelişim” yaşam mottosuyla hareket eden CyberArts CEO’su Erdem Eriş, işin hayatın içinde olduğunu vurgulayarak, “Sevdiğiniz işi yapmalısınız ve yaptığınız işi sevmelisiniz” diyor. Eriş, iyi bir CEO’nun; ‘adil, şeffaf, insan odaklı, müşterilerini yakından tanıyan ve geleceği doğru gören kişi’ olduğunu söylüyor.
CyberArts CEO’su Erdem Eriş’in yaşam mottusu; “Adalet, sanatçı titizliği ve sürekli gelişim.” Eriş, bu motto ile dokunabildiği kadar çok insanın hayatına dokunabilmeyi ve bir arada bu değerleri yüceltecek çalışmalar, işler yapabilmeyi amaçlıyor. “İş, hayatın önemli bir parçası” diyen Erdem Eriş, iş ve hayatı birbirinden ayrı görmüyor: “Eğer gününüzü ve hayatınızı doğru planlarsanız işinize, bedeninize, ruhunuza, ailenize, dostlarınıza, hobilerinize gereken zamanı ayırabilirsiniz. İş, hayatın içinde olduğuna göre; sevdiğiniz işi yapmalısınız ve yaptığınız işi sevmelisiniz.”
Adil, sabırlı, insana değer veren ve geleceği doğru okuyan: Nasıl bir yönetici olduğu konusunda geri bildirim almaya ve kendini sürekli geliştirmeye önem veren Erdem Eriş, “Bu geri bildirimler ışığında; adil, insana değer veren, sabırlı ve geleceği doğru okuyan bir yöneticiyim diyebilirim. Teknik eğitim geçmişim, annemin babamın kazandırdığı erdemler, harika ve beni sürekli destekleyen bir aileye sahip olmam, işimi severek yapmam ve geçmişte yaptığım hatalar; başarımda önemli faktörlerdir diye düşünüyorum” diye konuşuyor.
“Oldum demek, öldüm demektir”: Erdem Eriş’e göre; “İyi bir CEO; adil, şeffaf, insan odaklı, müşterilerini yakından tanıyan ve geleceği doğru gören kişidir. Ben sürekli gelişime inanan bir insan olarak hele ki Allah kısmet eder ise daha önümde uzun yıllar var iken harika bir CEO oldum diyemem. Oldum demek, öldüm demektir.”
Aydın’dan İstanbul’a
Aydın’da, 1980 yılında dünyaya ‘merhaba’ diyen Erdem Eriş’in annesi emekli ilkokul öğretmeni, babası emekli kimya öğretmeni ve okul müdürü. “7 kuşaktır Aydınlıyız ve bir üst kuşağa kadar zeytin ağırlıklı tarım ile uğraşmış atalarım. Bir kardeşim var. Kendisi de iktisat alanında öğretim üyesi. Evliyim ve 2 oğlum var” diyen Erdem Eriş, Aydın 7 Eylül İlkokulu, Aydın Adnan Menderes Anadolu Lisesi, İzmir Fen Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümü mezunu. Eriş anlatıyor: “Üniversiteye kadar tüm okulları birincilikle bitirdim, üniversite sınavlarında Türkiye’de ilk 100 içerisine girmeyi başardım. Başarılı bir okul hayatı, faklı şehirlerde bulunmam ve özellikle yatılı okullar bana çok şey kazandırdı. Eğitim hayatım boyunca tüm öğretmenlerimin bana katkıları oldu ama ilkokul öğretmenim Lütfiye Ünüvar’ın yeri her zaman ayrıdır.”
Yöneticilikten girişimciliğe
Üniversite yıllarında; Denizbank ve Nortel Network Netaş’ta yaptığı uzun dönem stajlar ile iş hayatına adım atan Erdem Eriş, “Bu stajlar sırasında gördüm ki aldığım teknik eğitimi, işin daha dışa dönük, müşteriye dokunan taraflarında kullanmaktan mutlu oluyorum. Özellikle Netaş’ta yöneticim olan İzmir Fen ve Boğaziçi İnşaat Mühendisliği mezunu ağabeyimin CFO olması, farklı eğitim geçmişlerinden gelen insanların kalıp bir kariyer yolundan ilerlemesinin zorunlu olmadığını görmemi sağladı. Sonrasında hem yerli hem de uluslararası F500 şirketlerinde ürün, satış, pazarlama ve iş geliştirme fonksiyonlarında tepe yöneticilikler yapma şansım oldu. 22 yıllık ICT sektöründeki kariyer yolculuğum; 4 yıl önce kurduğum şirketim CyberArts ile devam ediyor” diye konuşuyor.
Erdem Eriş, “22 yıl boyunca ICT sektöründe farklı iş modellerini, disiplinleri ve teknolojileri görüp son 7 yıldır siber güvenlik odaklı ilerlemek bana dijital dönüşümde büyük resmi görebilmek anlamında çok şey kattı. Siber güvenlikle ilgili danışmanlık verdiğiniz kurumlarda bir karar alırken bu kararın diğer iş süreçlerinde yaratacağı etkiyi ve sürdürülebilirliği öngörebilmek çok önemli” diyor.
Yerli teknolojileri yurtdışına taşıma hedefi
2020’de önemli bir büyüme yaşadıklarını aktaran Eriş, gelecek dönem hedeflerine de değiniyor: “Pandemi dijital dönüşümü ve paralelinde siber güvenlik yatırımlarını hızlandırdı. 2021 ve sonrasında daha da hızlı bir büyüme yaşayacağız. Türkiye’de çok değerli kurumlara hizmet sunuyoruz. Geçmişinde dünya çapında başarılar olan bir ekip olarak en yakın zamanda özellikle yerli teknolojileri yurt dışına taşıyabilmek için yurt dışı ofislerimizi kurmayı planlıyoruz. Diğer taraftan yerli siber güvenlik ekosistemine ürün geliştirme ve yatırım alarak dünyaya açılma konularında daha fazla destek olacağız.
Pandemi sürecinin atak yüzeylerini ve atak vektörlerini nasıl değiştireceğini, siber güvenlik yatırımlarını ne doğrultuda şekillendireceğini erken ve doğru okuyan firmalardan biri olduk. Dolayısı ile bu büyük dönüşüm sürecinde danışmanlık verdiğimiz kurumların da pozisyonlarını etkin şekilde güncellemelerini sağladık.”
‘Yerli ve milli’nin önemi: Sosyal sorumluluk çalışmalarına önem veren Eriş, Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı olduğu YİDER- Yerli İşletmeler Derneği’ne zaman ayırmaya çalışıyor: “Yerlilik ve millilik kavramlarını, değerli hocalarımızın görev aldığı Akademik Kurulumuz ile Mildeks adını verdiğimiz 44 farklı kritere sahip bir endeks sayesinde ölçülebilir ve yönetilebilir bir baza oturtabilmek için çalışıyoruz. Diğer taraftan başka yardım kuruluşlarının ve üniversitelerin sosyal sorumluluk projelerine destek olmayı çok önemsiyorum.”
Hayatının sonuna kadar çalışmak: Emekliliği hiç düşünmeyen Eriş, insanın hayatının farklı dönemlerinde farklı güçlü yanlarıyla çalıştığı kurumlara katkı sunabildiğini ifade ediyor: “Allah sağlık verdiği sürece hayatımın sonuna kadar çalışmayı ve fayda üretmeyi hayal ediyorum. Tabii ki zaman içinde, birden fazla şirkete yatırımcı olarak yön verebilmek, gönüllü çalışmalara daha çok zaman ayırmak ve ailemle daha çok vakit geçirebilmek isterim. Bir hayalim de 7 kuşaktır Aydınlı bir kişi olarak toprağın, zeytinin ve zeytinyağının hak ettiği değere ulaşabilmesi için çalışmalar yapabilmek.”
Müzik ve Muay Thai
İleri düzeyde İngilizce, başlangıç seviyesinde Almanca ve İspanyolca bilen Eriş, gitar çalmaya ve şarkı söylemeye devam ediyor. Keşfedilmemiş ve sadece kuş seslerini duyabildiği yerlerde kamp yaparak doğada zaman geçirmeyi seviyor. Yakın zamanda aldığı karavanla yeni bir hobi edinmiş olduğunu kaydeden Eriş, uzunca bir süredir Muay Thai ile ilgileniyor. Yurt içinde ve yurt dışında birçok yeri görme şansı bulan Eriş, Pandemi’nin özellikle yurt dışı seyahatlerini kesintiye uğrattığını belirtiyor: “Gittiğim bir ülkede, bir şehirde sadece ünlü yerleri gezmeyi değil; o ülkenin, o şehrin sokaklarında yürümeyi, farklı kültürlerin ve hayatların bir nebze olsun içine girmeyi seviyorum.”
Son 5 yıldır, tamamen dijital yayınları okuyor, ekonomi, bilim, siber güvenlik alanında dergileri, forumları ve haber sitelerini takip ediyor, kişisel gelişim ve tarihle ilgili kitaplar özellikle ilgisini çekiyor. Eriş, “Pandemi başlangıcına kadar klasik giyim benim için standart ve vazgeçilmezdi. Yine dışarıdaki toplantılarımda bu çizgiyi korumayı seviyorum ama evden çalıştığımda rahat bir spor kıyafet hatta yazları şort ve t-shirt hiç de fena değilmiş açıkçası” diyor.