ZAMANIN RUHUNU YAKALAMAK
Hayat devam ediyor; kötüsü ve iyisiyle birlikte. Ekonomideki sıkıntılar ve riskler ağırlaşırken fırsatları da içeriyor. Fırsatları değerlendirebilirsek elde ettiğimiz olumlu sonuçlarla hayatı koruyarak bir ölçüde nefes alabiliriz.
Üretimde, hizmette ve ticarette dijital bir kasırganın içindeyiz. Herşeyin altüst olduğu bir değişim dönüşümden, transformasyondan geçiyoruz. Pandeminin etkisiyle ivmelenen Almanya’nın ‘Sanayi 4.0’, Japonlar’ın ise ‘Toplum 5.0’ diye adlandırdıkları bu dijital dönüşüm sürecinde Türkiye’de kendine uygun bir yol haritasıyla başarılı olmak zorundadır. Çünkü toplumsal, sosyal, iş ve üretim ilişkilerinin derinden etkilendiği ve değiştiği; verimliliğin, hızın, kalitenin arttığı dijital dönüşümde, sürdürülebilir rekabetçi yüksek katmadeğer kazanmak mümkün olmaktadır.
Dijital dönüşümün vazgeçilmez yolculuğunda, KOBİ’lere ve girişimcilere vizyoner bir anlayışla ufuk açacak, KobiEfor Dijital’i yayınlamaya başladık. Zamanın ruhuna uygun gelişmeleri, teknolojiyi, yöntemleri ve ekosistemin tüm aktörlerini kucaklayarak ülkemizin kalkınması ve büyümesi için kamuoyunun bilgisine, değerlendirmesine ve faydasına sunacağız. İlgili tüm paydaşları, işbirliğine ve güçbirliğine davet ediyoruz.
Dergimiz KobiEfor’un çözüm ortağı ve medya sponsoru olduğu; Marmara Grubu Vakfı’nın düzenlediği, 23. Avrasya Ekonomi Zirvesi, ilk defa tamamen dijital platformda gerçekleşti ve tüm dünyaya canlı yayınlandı. 45 ülkeden, aralarında 17 cumhurbaşkanının da olduğu konuşmacılar, Zirve’de barış özlemini dile getirerek, bütün sorunların çözümünde demokrasinin, uluslararası işbirliğinin ve dayanışmanın şart olduğunu vurguladı. İçinden geçtiğimiz zorlu süreçte ülkemizin önemini ve cazibesini öne çıkaran ve hatırlatan Zirve’ye, başta Vakıf Başkanı, değerli dostum ve ağabeyimiz Dr. Akkan Suver olmak üzere, tüm yöneticilerini, üyelerini, emeği geçenleri ve katkıda bulunanları kutluyor ve teşekkür ediyorum.
Geçen ay ki yazımda; Türkiye’nin sanayileşme vizyonunu; ‘Orta ve yüksek teknoloji ürünlerde Avrasya’nın üretim üssü’ olarak belirlediğini hatırlatarak, ticaret vizyonu için ‘Tedarik Zinciri Yönetim Merkezi’ olmayı önermiştim. Uluslararası 23. Avrasya Ekonomi Zirvesi’nde ortaya çıkan sonuç, bu tespitlerin haklılığını net olarak göstermektedir. TÜSİAD’ın da gerçekleştirdiği, ‘Küresel Tedarik Zincirleri’nin Yeniden Yapılanması’ gibi etkinlikler de bu gelişmenin olgunlaşmasına katkı sağlayacaktır. Bu konuda kamuya, sivil topluma, iş ve akademi dünyasına sorumluluk düşüyor.
Ekonomide yapısal reformların da devreye girmesiyle oluşacak yatırım ortamı rekabetçi yerli üretimin gelişmesini destekleyecektir. Son dönemde yaşanan döviz kurlarındaki hızlı artış ve oynaklık üretime yapılacak yatırımları olumsuz etkilemektedir. Kurlarda belirsizliği gideren, istikrarı sağlayacak para ve maliye politikalarının piyasalarda oluşturacağı güvenle, ihtiyaç duyduğumuz başarı hikayesinin yazılacağını umuyoruz.
29 Ekim’de Cumhuriyetimizin 97. yılını kutladık. “Türkiye Cumhuriyeti, ilelebet payidar kalacaktır”, Yaşasın Cumhuriyet, Yaşasın Demokrasi. Herkese sağlık, mutluluk ve esenlikler diliyorum.