Türkiye’nin “KALKINMA TARİHİ” denildiğinde durup düşüneceksin;
İş ve İnşaat Makinaları sektörü, Türkiye’nin yükünü kaldırmaya devam ediyor. 2013 yılını rekor satış adetleriyle kapatan sektörü şöyle resmetmek mümkün:
- 70 yıllık geçmişi
- 6.3 milyar dolar ticaret hacmi
- 660 firması
- 200 imalatçı firması
- 220 yan sanayi firması
- 17 bin 500 kişilik istihdamı
- 2013 verilerine göre, 130’a yakın ülkeye ihracatı
- 2013’teki yüzde 4.3 büyümesi
- 1.431 milyar dolara ulaşmış olan ihracatı
- 2023’te 10 milyar doları aşan ihracat hedefi
İş makineleri sektörü, ihracatının yüzde 40’ını Avrupa ülkelerine gerçekleştiriyor. Geri kalan ihracatını ise Rusya, Türk Cumhuriyetleri, Orta Doğu ve Kuzey Afrika ile Amerika kıtasına yapıyor.
Geçen yıl rekor
Türkiye İş Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Birliği’nin (İMDER) verilerine göre 2013 yılını ‘Türkiye Rekoru’ olan yüzde 4.3 büyümeyle kapatan iş makineleri sektöründe tahminen 13 bin 200 adet iş makinesi satıldı. Ticaret hacmi ise 2012 yılı rakamı olan 6.2 milyar dolardan 2013 yılında 6.5 milyar dolara çıktı. Sektörün 2014 ticaret hacminin 6.7 milyar dolar olacağı tahmin ediliyor.2014 yılı beklentilerine ilişkin bilgi veren İMDER Yönetim Kurulu Başkanı Hali- Tamer Öztoygar, yatırım projelerinin devam etmesi, kredi probleminin olmaması, döviz kurlarında istikrarın yakalanması, Hükümetin OVP Orta Vadeli Planı yakalaması halinde sektörün önünün açık olduğunu söyledi.
İMDER, 2023’e projelerle hazır
Tüm sektörlerde olduğu gibi iş ve istif makinaları sektörünün de 2023 vizyonu önemli. Hali- Tamer Öztoygar, 2023’e 9 kala 1000’den fazla büyük proje ile yaklaşık 750 milyar dolar yatırım projesi planlandıklarını açıkladı. Öztoygar, sektörün geleceğinin parlak olduğunu belirterek, “2023 yılında; 30 milyar dolar ticaret hacmine ulaşacağımızı tahmin ediyorum. Sektörde, 10 milyar dolar ihracat, 25 bin – 30 bin arası satış adedine ulaşmayı hedefliyoruz. Türkiye sınıf atlayacaktır” diye konuştu.
Sektörün gelişimi için önemli projelere imza atacaklarını dile getiren Öztoygar, şu bilgileri verdi: “Devlet Destekleri konu başlığında T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile T.C. Ekonomi Bakanlığı ve ilgili kurumların desteğiyle ‘İmalat Zirvesi’ni T.C. Çankaya Üniversitesi işbirliğiyle Ankara’da Haziran ayında yapmayı planlıyoruz. Zirve’ye yaklaşık 200 imalatçı firmanın katılacağını tahmin ediyoruz.”
Ayrıca yine T.C. Milli Eğitim Bakanlığı ile “İş ve İnşaat Makinaları Sektörü Eğitim Zirvesi ve Çalıştayı”nı yapmayı planladıklarını da anlatan Öztoygar, bu etkinliğe MEB bünyesinde 46 Meslek Lisesi, YÖK, MYO, Üniversiteler ve sektör temsilcilerinin katılacağını, sektörün kanayan yarası olan kalifiye eleman konusunun işleneceğini aktardı.
Sektörün sorunlarına İMDER katkılı
Türkiye’de, İş ve İnşaat Makinaları ve Ekipmanları Sektörü’nün yaklaşık yüzde 60’ı distribütör, yüzde 40’ı imalatçı kuruluşlar tarafından karşılanıyor. İMDER, İş ve İnşaat Makinaları Sektörü’nün yüzde 93’ünü temsil ediyor.
İMDER Yönetim Kurulu Türkiye’nin en büyük holdingleri olan Borusan, Çukurova, Enka, Stfa, Işıklar, Sanko, Sabancı, Hidromek, ASC Volvo tarafından, 14 Mart 2002 tarihinde kuruldu. Tamamen yatırımlara yönelik faaliyet gösteren, İMDER, 2007 yılında, “TÜRKİYE” ismini kullanmayı ilgili bakanlıkların onayı ile hak etti. Sektörün sıkıntılarına çözüm bulmak adına ciddi performans sergileyen İMDER, özelikle kalifiye eleman konusunda önemli bir çalışma yürütüyor.
Öztoygar, yürütülen çalışmalara ilişkin şu bilgileri veriyor: “Özellikle imalat sanayisinde ara eleman eksikliği çok ciddi hissediliyor. Tasarım yapabilecek elemanlar yanında iş makinalarını ve ekipmanlarını kullanacak ehliyetli, yetişmiş kalifiye eleman bulamıyoruz. Bu soruna çözüm arayan İMDER “7 Bölge 7 Okul” projesini hayata geçirdi. Proje kapsamında iş makinası alanında eğitim verecek yedi ayrı meslek lisesini yeni teknoloji ve eğitimde ihtiyaç duyduğu ekipmanla donatarak çağa uygun hale getireceğiz. Bunun haricinde şimdi bir takım eğitim portalı gibi farklı çalışmalarımız var. Bu portal sayesinde dokümanlardan hem eğitmenler, hem de öğrenciler faydalanabilecek. Bu çalışmaların hepsi devam eden işler. Umarız bizim dönemimizde bunları belirli bir sonuca da ulaştıracağız.”
İSDER, emin büyüyor
İSDER (İstif Makinaları Distribütörleri İmalatçıları Derneği), bünyesinde ana üretici firmaları ve genel distribütörleri tek çatı altında toplayarak büyük bir sinerji oluşturuyor. Temsil ettiği; forklift, depolama ve raf sistemleri, taşıyıcılar (konveyörler), intralojistik sistemler, vinçler, mobi- vinçler, elleçleme makinaları, platformlar, enerji, akü, jeneratör ve güç sistemleri, kompresörler, lastikler, kaldırma ekipmanları ve personel yükselticiler başta olmak üzere, sektörün lojistik ve yatırımlar ile eş anlamlı hale geldiği platformda, istif makinaları sektöründeki tüm gidişattan, üye firmaların haberdar olması konusunda tam anlamıyla merkez konumunda.
İSDER Onursal Başkanı Rızanur Meral, 2013 yılının yatırımların yoğunlaştığı ve hızlı bir büyümenin yaşandığı bir yıl olduğunu belirterek şu bilgileri aktarıyor: “2023 Türkiye vizyonuna sahip ve bu vizyon doğrultusunda sürekli gelişim ivmesi gösteren bir istif makineleri sektörümüz bulunmakta. 2012 yılında özellikle sanayi sektörüne hizmet veren forklift alanında tahminen 10 bin 900 adet civarında bir satış gerçekleştirildi. Bu sayı Türkiye tarihinin en iyi satış âdetiydi. 2013 yılına bu rakamı geçmek ve sektörde yüzde 5 oranında daha da büyümek gibi bir hedefle başladık. Dünyadaki ve ülkemizdeki beklenmedik gelişmelere rağmen, tahminen 11 bin adetlik satışla tüm zamanların en iyi rakamlarını yakaladık. Büyüme oranı olarak ise yüzde 1’i yakaladık.”
Meral, ihracatta da bir önceki yıla göre yüzde 10.1 artış yaşadıklarını açıklıyor. Rızanur Meral, 2014 yılını ise şöyle değerlendirdi: “Dünya ekonomisindeki çalkantılar, dolar artış oranı ve tüm ekonomik değişkenlik gösteren etkenler ele alındığında, 2014 için en kötü senaryonun, 2013 verilerine yakın seyreden istif makinaları sektörü olacağı gözüküyor. En iyi senaryomuzda ise yüzde 5 oranında büyüme beklemekteyiz. İstif Makinaları Sektörü, ekonomik istikrar ile parale- bir seyir gösterdiğinden, ekonomideki her hareketi, anında bünyesinde hissetmekte ve etkilenmektedir. Türkiye’de ekonomik veriler olumlu seyrettiği müddetçe, istif makinaları sektöründeki verim devam edecek ve artış gösterecektir.”
7 Bölge 7 Okul Projesi
İSDER’in 2014 sektörel çalışmalarına bakacak olursak; “2023’e 10 Kala, Uluslararası İş Makinaları Kongresi”nde protokolü imzalanan ve nitelikli eleman açığını kapatmayı ve eğitimli elemanı sektöre kazandırmayı hedefleyen, İSDER ve İMDER işbirliği ile gerçekleştirilen “7 Bölge 7 Okul” projesinin devamından söz edebiliriz. Nitelikli eleman yetiştirmeyi ilke edinmiş ve bu konuda öncülük ediyor olan 7 Bölge 7 Okul Projesi kapsamında Malatya, Sivas, Elbistan, Batman, İzmir, Bursa ve Trabzon’da bulunan Endüstri Meslek Lisesi ziyaretleri, Eğitim Komitesi’nin himayesinde ve işbirliğinde gerçekleştirildi. Proje, 46 meslek lisesi ve İş ve İş Makinaları Bölümlerini kapsıyor.
İSDER, KDV oranlarının
Kiralama alanında büyüme trendi
Hem istif hem de iş makinelerinde kiralama sektörünün ciddi manada geliştiğini sözlerine ekleyen Meral, İstif makinaları sektöründe, kiralamanın satış adetlerini tetikleyen en önemli operasyon şekli olduğu hatırlatıyor. Meral; “Bu bağlamda, kiralamanın sektöre bir hareketlilik getireceği gerçeğini göz ardı edemeyiz. Dernek olarak yaptığımız komite toplantıları neticesinde, sektöre ait bir kiralama portalı ihtiyacı olduğu sonucuna varıldı” diyor.
Avrupa Kiralama Federasyonu’nun (ERA) üyesi olduklarını ve ERA’nın desteğiyle bir günlük Kiralama Zirvesi yapmayı düşündüklerini de belirten Rızanur Meral, isderden.com ve imderden.com web sitelerini de kurduklarını ve bu sitelerin Mart Ayı itibarıyla yürürlüğe girdiğini belirterek,“Burada ikinci e- ve sıfır makine kiralaması yapmak isteyenler, bu siteler üzerinden işlem gerçekleştirebilecekler. Sitede kiralama yapılabilecek, stoklardaki makineler görülebilecek. İlk etapta İSDER-İMDER üyelerine, sonrasında da diğer firmalara açılacak” bilgisini veriyor.
İkinci el ithalat sınırlaması ile
Ayrıca, Türkiye’de üretilen makinaların 2. ellerinin özellikle; forklift, telehandler, mobil vinç, gezer vinç, kompresör, jeneratör, iş makinalarının, otomobil gibi ülkemize 2. el ithalatının kısıtlamasını devam ettirerek hem üreticilere hem de distribütörlere büyük avantajlar sağlamaya devam edeceklerini belirten Meral, bu adımların yeni üretici firmaların sektörde faaliyet gösterebilmelerine, üretici firmaların ise emin adımlar ile yeni yatırımlara imza atmalarına imkan sağlayacağını aktarıyor.
Denetimler usulsüzlüklere göz açtırmıyor
Üyelerinin piyasa denetim ve gözetim konusundaki ihtiyaçlarını dile getirdiğini kaydeden Meral, konuyla ilgili şu bilgileri veriyor: “Sektörde bundan yaklaşık 12 sene önce 25 civarında firma vardı. Bunlardan 5-6 tanesi Çin’den ithalat gerçekleştirirken, birkaç tanesi de imalat yapıyordu. Şu an Çin’den ithalat yapan firma sayısı 45’e çıkarken sektördeki firma sayısı da 70’e çıktı. 2003-2004 yıllarında 3 bin civarında forklift satılırken, şu an 11 bin seviyelerine kadar ulaştı. Müşteriler ciddi manada mağdur olduklarını belirtiyorlar. Diyorlar ki, biz firmanın ucuz fiyatına inandık; ama satış sonrası hizmetleri yetersiz kaldı. İtha- ürünün CE standartlarına, makine emniyet yönetmeliğine uygun olmadığı, iş sağlığı ve güvenliği asgari şartlarını yerine getirmediği yönünde bize ciddi manada şikayetler gelmeye başladı.”
İlgili şikayetleri Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Ürün Güvenliği Denetim Gene- Müdürlüğü’ne ilettiklerini açıklayan Meral, şu bilgileri veriyor: “Bakanlık konuyla ilgili ciddi bir çalışma yapacak. Bununla ilgili bir firma listesi çıkarılacak. Elektrikli gezer vinç sektöründe de kaç tane imalatçı ve ithalatçı olduğu bilinmiyor. Merdiven altı üretim yapanlar ve diğer üreticiler ele alındığında, bu rakamın 300 civarında olduğu söyleniyor. Avrupa’da 29 ülkede toplam üretici 30 civarında iken, Türkiye’de 300 civarında olması dikkat çekici. Kasım sonu-Aralık ayı başına kadar 70 tane elektrikli gezer vinç ve 16 tane de forklift firmasının incelemesi yapıldı. 16 firmadan, 10-12 tanesi ürünleri Çin’den getiriyordu. Bu ürünlerin yüzde 90’ında uygunsuzluk tespit edildi. Bununla ilgili yaptırımlar da uygulanmaya başlandı. Diğer kalan firmalarda periyodik olarak çok ciddi denetim olacak.”
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın bu sene mobi- vinç ile ilgili olarak da çalışma yapacağını kaydeden Meral, Bakanlığın bu sektörde 25 civarında firmanın listesini hazırladığını vurguluyor. Mobi- vinçle ilgili olarak Mart ayından sonra incelemenin başlayacağını ifade eden Meral; forklifte 35, mobi- vinçte 25, elektrikli gezer vinçte 70 ve platformda da yaklaşık 20 firmanın inceleneceğine dikkat çekiyor.
Satış sonrası hizmetlerde
Sanayi ürünlerinde satış sonrası hizmetler ve garanti belgesi uygulaması ile ilgili tebliğ ihtiyacının ortaya çıkmaya başladığını söyleyen Rızanur Meral, bu hizmetlerin uluslararası normlara uygun, müşterilerin mağdur olmaması için asgari garanti, satış sonrası hizmet ve servis sayılarının belli olması gibi hususları, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'na ilettiklerini belirtiyor. İnşaat ekipmanları, forkliftler, platformlar, elektrikli gezer vinçler ve mobi- vinçlerin hepsini karşılayacak detaylı bir çalışma yapıldığının altını çizen Meral, konuyla ilgili sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bu çalışma için İMDER-İSDER’in ilgili komiteleri yaklaşık bir sene çalıştı. İlgili çalışmayı bakanlığa ilettik. Tebliğin 2-3 ay içerisinde çıkma ihtimali var.”
Automation, Electrotech, Hydraulic & Pneumatic ve Materials Handling konularını kapsayan WIN Fuarı, toplamda 30.000 metrekare üzerinde bir alanda ziyaretçilerini ağırladı. Birçok ülkeden katılımın olduğu fuarda HMF Makine, endüstriye- ürünlerini sergiledi. 2003 yılından bu yana Hyundai’nin distribütörlüğünü üst üste aldığı ödüllerle ve yüksek başarıyla sürdüren HMF Makina 6. salonda yer alan standında 9 serisi iki adet Hyundai akülü forkliftler ziyaretçilerin yoğun ilgisini gördü.
HMF Makina Pazarlama ve İş Geliştirme Direktörü Reyhan Uğurlu Yücel, fuara katılmaktan son derece memnun olduğunu belirtti ve ekledi: “WIN fuarı, HMF Makina olarak depo içi ekipman, personel yükseltici platform ve forklift gibi farklı ürün gamlarından ürünlerimiz ile katılmış olduğumuz önemli fuarlardan birisidir. Bu sene distribütörlüğünü üstelendiğimiz 3 farklı markamız ve 7 makinamız ile katılım gerçekleştirdik. WIN fuarlarının inovatif paylaşımlar, yeni iş ortakları arayan firmalar ve yeni işbirliklerine imza atmak isteyenler için etkili bir platform olduğunu düşünüyoruz.”
HMF Makina Hyundai forkliftlerin yanı sıra Avrupa’nın önde gelen depo içi ekipman markası olan İsveçli Atlet depo içi ekipmanlarını sergileme fırsatı buldu. Farklı depo tipleri için sınırsız çözümler sunan reachtruck ve istif makinalarını sergiledi.
UMS 160 ve PS 125 modelleri farklı raf sistemlerine sahip alanlarda geniş yelpazede çözümler sunuyor. Sanayi toplumunun artan ihtiyaçları taşıma, istifleme ve depolama alanlarındaki çözüm ihtiyacını günümüzde artırıyor. Sektörün 2023 yılına kadar 2 milyar dolarlık pazar hedefine ulaşması bekleniyor. 2014 yılı için ise ihracat hedefi 400 milyon dolar civarında.
İtalyan AİRO Personel Yükselticiler: Ayrıca Fuarda HMF Makina endüstriye- grubunun en yeni markası olan İtalyan Airo personel yükseltici platform ile dikkat çekti. Kasım ayı itibarıyla HMF Makina garantisi ile Türkiye’de satışına başlanan ve fuarda sergilenen Airo personel yükselticilerin makaslı modeli X 10 EN’in dışında fuarda sergilenmeyen fakat HMF Makine’nin ürün yelpazesinde yer alan farklı ihtiyaçlara yönelik seçeneklere sahip eklemli ve dikey Airo personel yükseltici platform modelleri de talep toplayan ürünler arasındaydı.
3. Boğaz Köprüsü inşaatındaTEKNOVİNÇ kalitesi
POTAIN marka kule vinçlerin ve STROS marka malzeme ve personel asansörlerinin satış, pazarlama ve satış sonrası hizmetlerini 25 yılı aşkın süredir yürütmekte olan TeknoVinç, köprü ayaklarında bulunan eğim nedeni ile iç içe çalışma özelliğine sahip 2 adet POTAIN MR 615 ve 2 adet POTAIN MCR 225A model kule vinç ile üçüncü Boğaz köprüsü projesinde yer alıyor.
POTAIN MCR 225A: 32.000 kg. maksimum yük kaldırma kapasitesine sahip olan POTAIN MR 615 ve 14.000 kg. yük kaldırma kapasitesine sahip POTAIN MCR 225A model kule vinçler, köprü ayaklarının inşaatında kullanılıyor.
STROS dış cephe asansörü: Kule vinçlerin yanı sıra inşaat alanında kullanılan STROS marka 4 dış cephe asansörü, 24 saat boyunca, köprü ayaklarının inşaatında kullanılan hareketli beton kayar kalıplarına her seferde, 25 kişiyi ya da 2000 kg yükü 4 dakika süre içerisinde 320 metre yüksekliğe taşıma kapasitesiyle projeye büyük katkı sağlıyor.
İnşaat alanın çok güçlü rüzgarların etkisi altında olması nedeniyle tercih edilen ekipmanların tümü, Avrupa normlarıyla sertifikalandırılmış kalite ve güvenlikle özdeşleşmiş olarak belirlenmiştir. TeknoVinç, şantiye sahasında yapılan tüm teknik işlemler için proje süresince 24 saat hizmet verebilen teknik destek ekibi ve yedek parça stoklarını da şantiyede hazır bulunduruyor.
Dünyanın en geniş ve en yüksek kulesine sahip asma köprüsü olması planlanan 3. Boğaz Köprüsü inşası süresince, 25 yılı aşkın deneyimi ve Avrupa standartlarına uyumlu, kalite ve hızlı hizmet anlayışıyla sektörün lideri olan Teknovinç, projeye hizmetler sunmaya devam edecek.
JCB’den SİF İş Makinaları’na birincilik ödülü
2013 yılında, Türkiye distribütörü olduğu JCB firmasından gerçekleştirdiği yedek parça alımında bir önceki seneye göre yüzde 35 büyüme gösteren STFA Holding grup şirketlerinden SİF İş Makinaları, dünya çapındaki 250’nin üzerindeki distribütör arasında birinci oldu. Bu hedefin yanı sıra, 2013 yılı içerisindeki makina satış adedinin yüzde 21’lik kısmı kadar uzatılmış garanti satışı gerçekleştiren SİF, müşterilerinden gelen yedek parça taleplerinin yüzde 80’ini de raftan hemen karşılayarak yıl içerisinde hedeflenen üç yedek parça kampanyasında başarı sağladı. Goal Programme adı verilen, JCB’nin dünya çapındaki distribütörlerinin satış sonrası hizmetler alanındaki performanslarını ölçmeyi ve ödüllendirmeyi amaçlayan sistem dahilinde SİF İş Makinaları, bir önceki yıl 4.’lük ödülüne layık görülmüştü. JCB’nin Dubai tesislerinde gerçekleştirilen bu yılki ödül töreninde SİF İş Makinaları Satış Sonrası Hizmetler Departmanı adına birincilik ödülünü SİF Satış Sonrası Hizmetler Direktörü Cengiz Gürdal ve Yedek Parça Lojistik Uzmanı Battal Şirin teslim aldı.