“Yeni Zelanda’da birçok fırsat var”

DEİK (Dış Ekonomik İlişkiler) Interconnected Business Series kapsamında düzenlenen Türkiye-Yeni Zelanda webinarına, Türkiye Yeni Zelanda Büyükelçisi Ahmet Ergin, Yeni Zelanda Türkiye Büyükelçisi Wendy Hinton, DEİK / Türkiye-Yeni Zelanda İş Konseyi Başkanı Emin Hitay ve Yeni Zelanda-Türkiye İş Konseyi Başkanı Robyn Galloway katıldı.
İki ülkenin ortak pazarı çok: Yeni Zelanda Ankara Büyükelçisi Wendy Hinton, olumlu ilişkileri olan Türkiye ve Yeni Zelanda’nın birbirlerinden öğrenecekleri şeyler bulunduğunu söyledi. Hinton, tedarik zinciri açısından birbirine uzak Türkiye ve Yeni Zelanda’nın iş ve ticarette birbiriyle bağlantılı olması gerektiğini kaydetti: “Covid-19 salgınından dolayı karantinaların etkileri görüldü, araştırmalara göre tüketicilerin öncelikleri değişti. Tekrar büyümeyi görmek, tedarik zincirlerini garanti altına almak ve pazarları genişletmek için iş ortakları bu dönemde çok önemli. Türkiye ve Yeni Zelanda’nın bu yeni dönemde iş ilişkilerini güncellemek adına ne yapılabileceğinin konuşulması lazım.”
Gelecek yılın başında gerçekleşecek Karma Ekonomik Komisyonu toplantısını beklediklerini belirten Hinton, “Fırsatlar bağlantılar sağlanacak. Türkiye ve Yeni Zelanda arasında çok ortak pazarlar var. İki ülkenin ortak çalışabileceği alanlar var. Umarım Türk iş insanları Yeni Zelandalı iş insanlarıyla buluşmayı değerli bir fırsat olarak değerlendirir. Yeni Zelanda’da birçok fırsat var” dedi.
“Her büyük zorluktan büyük bir fırsat çıkıyor”: Türkiye Wellington Büyükelçisi Ahmet Ergin, dünya ekonomisinin salgına hazırlıksız yakalandığını ifade ederek, “Bu süreç içerisinde ticaretin akışı garanti edilmeli ki hayati ürünler tedarik edilebilsin ve küresel ekonomide güven meydana gelsin. Her büyük zorluktan büyük bir fırsat çıkıyor. Umutlu olmamız lazım” diye konuştu. Ergin, Yeni Normal döneme odaklanmak için yeni dersler çıkarılması gerektiğini, büyük zorluklarla uluslararası işbirliği ve dayanışma ile baş edilebileceğini, yaşanan sorunların, uluslararası toplumun bir araya gelmesini ve çözüm bulmasını gerektirdiğini vurguladı. Türkiye ve Yeni Zelanda arasında fiziksel mesafenin hep bir bariyer oluşturduğunu aktaran Ergin, “Bu gerçek bir bariyer değil. Bu mesafe algısı geçmişte kalabilir ve bu algı dönüşebilir. Her iki ülkede de inanılmaz dinamik özel sektör ve iş toplulukları var” dedi.
Dünyada K şeklinde toparlanma sinyali: DEİK Türkiye-Yeni Zelanda İş Konseyi Başkanı Emin Hitay, yeni normale alışılmaya başlandığını, üçüncü çeyreğin sonuyla birlikte dünyada K şeklinde bir toparlanma görüldüğünü, bazı ülke ve şirketlerin daha başarılı olurken; bazıları içinse durumun daha kötü olduğunu dile getirdi. Hitay, pandeminin zorlu küresel koşullarına rağmen Türkiye’nin dünyada ihracatını artırabilen 4 ülkeden biri olduğunu söyledi: “Son çeyrekte önemli jeopolitik meseleleri ve enflasyonla mücadele gibi makroekonomik politikaları izleyeceğiz. Yeni pazarlar ve yeni fırsatlar bulmak zorundayız.
“Birbirimizden birçok şey öğrenebiliriz”: Yeni Zelanda-Türkiye İş Konseyi Başkanı Robyn Galloway, şunları anlattı: “Türkiye ile çok olumlu ilişkilerimiz var. Birbirimizden birçok şey öğrenebiliriz. Yeni Zelanda, ticarete çok önem veren bir ülke. İş yapma şartları açısından genelde çok iyiyiz. 30 yıldır ekonomimizi koruma altında tutmuyoruz. Ticaret, ekonomik aktivitemizin yüzde 60’ını teşkil ediyor. Ticarete son derece yakın ve olumlu bakan bir ülkeyiz. Kovid-19 yüzünden bizde de sokağa çıkma yasakları oldu ve bunların etkileri görüldü. Şu anda zor olan; tekrar büyümeyi görmek, tedarik zincirlerini garanti altına almak ve pazarları genişletmek. O yüzden bu dönemde iş ortaklıkları çok önemli.”