O Bir Duayen’di…
Taşıt Araçları Yan Sanayi Derneği (TAYSAD) Kurucu Üyesi,
TAYSAD’ın dördüncü Başkanı,
TAYSAD OSB Kurucu Başkanı,
İSO Otomotiv yan sanayi temsilen Meclis Üyesi,
İSO Yönetim Kurulu Üyesi,
İSO Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi,
TOBB Otomotiv ve Yan Sanayi Sektör Kurulu Başkanı,
TTGV Yönetim Kurulu Üyeliği,
1999-2002 Kocaeli Milletvekili,
Kocaeli Sanayi Odası Disiplin Kurulu Başkanı,
Kocaeli Serbest Bölge A.Ş. Denetçi,
Eğitim Gönüllüsü…
Bunların dışında birçok sivil toplum örgütünde de başkanlık ve üyelik yapmış yani onlarca şapkası bulunan bayram öncesi toprağa verdiğimiz, sanayide bir duayen Ahmet Arkan’ın ardından bahsetmek istiyorum...
Türkiye’de otomotiv yan sanayinin gelişmesinde ve ana sanayii-yan sanayii ilişkilerinin düzenlenmesinde ciddi katkıları olan TAYSAD, 1978 yılında beş girişimci öncülüğünde kurulur.
Beş kişiden biri de Ahmet Arkan’dır.
1994 yılında Ahmet Arkan, yönetim kurulu üyeleri Abdullah Kanca (kendisini rahmet ve şükranla anmak isterim), Ahmet Bayraktar, Yunus Çiftçi ile birlikte KOSGEB’de ilk kez biraraya gelmiştik.
KOSGEB-TAYSAD işbirliği bağlamında ISO standartları eğitimi ve sertifikaları alınması, 1995 yılında ülkemizde ilk kez AB kaynaklı hibe projesi gibi çalışmalarını başarıyla sonuçlandırdık. Bu birliktelik ve işbirliği diğer mesleki kuruluşlarla yapılacak çalışmalara örnek oldu.
1995’de TBMM’ye seçildiğimde Ahmet Arkan’ın öncülüğünde TAYSAD’la birlikte çalışmalarımızı sürdürdük.
1999 yılında bu kez Ahmet Arkan, Kocaeli’den Milletvekili seçildi.
Parlamentodaki görevi esnasında işini profesyonellere emanet ederek vaktinin tamamını milletvekilliği görevine adadı ve otomotiv sektörünün adeta parlamentodaki temsilcisi oldu.
TOSYÖV başkanlığım döneminde Mütevelli Heyet Üyeliği önerimi kabul etmiş, KOBİ Zirveleri’nde ve panellerde çağrılı konuşmacı, oturum yöneticiliği gibi görevleri severek üstlenmişti.
Katıldığımız toplantıların, arama konferanslarının akşam yemeklerinde Ömer Hayyam’dan, Nazım Hikmet’ten dizeler okur, Kemal Tahir’den, Yaşar Kemal’den, Türkan Saylan’dan söz eder, anlatır, anlatır bizler de keyifle dinlerdik.
Ahmet Arkan, ülkesini seven tam tanımıyla bir Türkiye sevdalısıydı.
ARPEK’teki ofisindeki sohbetlerimizde bahçede dalgalanan dev bayrağa buğulu gözlerle bakar, “Bu yaşta bu vatan için bu bayrak için canımı, kanımı veririm” derdi.
Ölümünden önce yaptığımız telefon görüşmelerinde; “Her askerin, her polisin şehit haberini almak canımdan can koparıyor” derdi.
Oğlumun nikahına davet için aradığımda hastaneden yeni çıkmıştı.
Son konuşmamız yaklaşık onbeş gün önceydi; “İyiyim çok şükür, atlattım, merak etme sakın” sözüyle konuşmamızı bitirmiştik.
Ahmet Arkan’la 1994 yılında KOSGEB’de başlayan dostluğumuzu ölümüne değin artarak sürdürdük.
Bayram önceci ölüm haberini aldığımda inanamadım…
Önce oğlu sevgili Burtan, ardından değerli dostum TOSB Başkanı Yunus Çiftçi ile konuştum...
Ahmet Bey için ilk tören 1969 yılında kurduğu ARFESAN’da gerçekleştirildi. Şirket, bugün fren körükleri sistemlerinde dünyanın ilk 5 firması arasında gösteriliyor. Daimler Mercedes, Scania’nın yanısıra büyük aks üreticileri de müşterileri arasında, toplam üretimin yüzde 92’si 35 ülkeye ihraç ediliyor. 15 bin metrekaresi kapalı, 18 bin metrekarelik modern tesislerinde 210 personelin yanısıra ilk çırağının çocukları da fabrikada çalışıyor.
İkinci tören ise TOSB’da, TOSB’daki 12 bin metrekarelik kapalı alanda kurulu dünya standartlarında, Yüksek Basınçlı Döküm-HPDC-dökümhaneye sahip alüminyum döküm sektöründe lider konumundaki ARPEK’te yapıldı.
Son tören ise TOSB yönetim binası önünde programlanmıştı.
Tören, bölgedeki fabrikaların sahip ve her düzeyde çalışanlarının yoğun katılımıyla TOSB Başkanı Yunus Çiftçi, ailesi adına oğlu Burtan Arkan’ın konuşmalarıyla gerçekleştirildi.
Cenaze namazının kılınacağı Selimiye Camii, mahşeri kalabalıklardan bir gün yaşıyordu.
TBMM eski Başkan Vekili Uluç Gürkan, eski Bakanlar; Hikmet Uluğbay, Zekeriya Temizel, Hasan Gemici, milletvekilleri Ertuğrul Kumcuoğlu ve Ali Arabacı, İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, Hüsamettin Kavi, Osman S. Arolat, Çetin Nuhoğlu, Doğu Perinçek, Mustafa Mutlu, Yalçın Sönmez, Okan Oğuz, Turan Sarıgülle..., konuşabildiğim kişilerdi…
Farklı rütbelerdeki emekli askerler, gazeteciler, sanayiciler, iş insanları, fabrikalarda her düzeyde çalışanlar, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, velhasıl Ahmet Arkan’ın sevenleri avluya sığmamış ara sokakları doldurmuşlardı. İnsanlar birbirlerine Ahmet Bey’le yaşadıklarını bir anı olarak, sevgi ve saygı dolu ifadelerle anlatıyorlardı. Sonsuzluğa uğurlamaya gelen binlerce kişi, sevgili arkadaşım değerli insan Ahmet Arkan’ın; otomotiv ana ve yan sanayisine, iş dünyasına, toplumun her kesimine kısaca ülkesine yaptığı hizmetleri, sevgiyle saygıyla takdir ediyordu.
Allah rahmet eylesin, nurlar içinde yat, Türkiye sevdalısı güzel insan…