Karbon ayak izini GreenTİM hesaplayacak İhracatçı 500 milyon dolar tasarruf edecek
TİM Başkanı Mustafa Gültepe, firmaların yapay zeka destekli GreenTİM Platformu ile karbon ayak izi hesaplamasını ve raporlamasını ücretsiz yapabileceklerini açıkladı: “150 bin ihracatçımızın karbon ayak izini GreenTİM’de hesapladığımızda yaklaşık 500 milyon dolar tasarruf sağlayacağız. Sürdürülebilirliği ve israfın önlenmesini konuştuğumuz dönemde bu ölçekte bir tasarruf çok anlamlı.” İhracatın artışında sürdürülebilirliğin sağlanmasının önemini vurgulayan TÜBİTAK Başkanı Prof.Dr. Hasan Mandal, “İhracatçıların yeşil dönüşümünü daha büyük bütçelerle destekleyeceğiz” dedi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Yeşil Mutabakat’a uyum sürecinde ihracatçı firmalara sunduğu hizmetlere bir yenisini daha ekledi ve yapay zeka destekli GreenTİM Platformu’nu hayata geçirdi. Firmalar, TİM tarafından yaklaşık bir yıllık çalışmanın sonucunda geliştirilen GreenTİM Platformu aracılığıyla kurumsal karbon ayak izini ücretsiz olarak hesaplayıp raporlayabilecekler. Yapay zeka destekli platform sayesinde ihracatçılar toplamda yaklaşık 500 milyon dolarlık tasarruf sağlayacak. GreenTİM Platformu’nun tanıtımı, TİM Başkanı Mustafa Gültepe ile Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkanı Prof.Dr. Hasan Mandal’ın katıldığı toplantıyla yapıldı.
SKDM geliyor
TİM Başkanı Mustafa Gültepe, TİM evsahipliğinde düzenlenen ‘İhracatın Yeşil Dönüşümü Lansmanı’ndaki konuşmasında; Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye için en büyük ve alternatifsiz pazar olduğunu belirterek, Türkiye’nin toplam ihracatının %41’ini AB ülkelerine yaptığını hatırlattı: “AB pazarında bizi büyük bir sınav bekliyor. Yeşil Mutabakat’a uyum konusundaki kararlılığımız ve hızımız sınavdaki başarımızda belirleyici olacak. İlk aşamada karşımıza çıkacak başlıklardan birini Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) oluşturuyor. Bu düzenlemeye uymayan ihracatçılar AB pazarına ürün gönderdiklerinde ek maliyetlere katlanmak durumunda kalacaklar. Dolayısıyla rekabet gücümüzü korumak ve artırmak için Yeşil Mutabakat’a uyum sağlamaktan başka çıkar yolumuz yok.”
Beş sektörde 2026’dan itibaren karbon vergisi devreye girecek: SKDM kapsamında demir-çelik, çimento, alüminyum, gübre ve elektrik sektörleri özelinde raporlama sürecinin geçen yıl başlatıldığını kaydeden Gültepe, şu bilgileri verdi: “AB’ye yıllık yaklaşık 10 milyar dolarlık ihracat yapan bu beş sektörümüz için 2026’dan itibaren karbon vergisi devreye girecek. İhracatçılarımızın %21’i uygulamadan doğrudan etkilenecek. Eğer gerekli hazırlıkları tamamlayamazsak 2027’de 138 milyon Euro karbon vergisi ödemek zorunda kalacağız. 2032’de ise maliyet 2.5 milyar Euro’ya çıkacak.”
SKDM’den doğrudan etkilenecek 32 bin ihracatçı firmaya öncelik verilecek: Yeşil Mutabakat’a uyum sürecinde sektörlere liderlik ettiklerini vurgulayan Mustafa Gültepe, ‘Dünyayı Tüketmeden Dünya İçin Üretiyoruz’ sloganıyla hazırladıkları TİM Sürdürülebilirlik Eylem Planı’nı üç yıl önce açıkladıklarını hatırlattı. İhracatçı sektörlerin de eylem planlarını tamamladığını bildiren Gültepe, şunları ifade etti:
“Bugün GreenTİM Platformumuzun tanıtımı için bir aradayız. GreenTİM, yaklaşık bir yıldır devam eden titiz bir çalışmanın sonunda ortaya çıkan yapay zeka destekli bir sürdürülebilirlik platformu. Her ölçekteki firma platformumuzda kurumsal karbon ayak izini hesaplayabilecek, raporlayacak ve gerekirse azaltılmasını kolaylaştıracak. Firmalar, yoğun emek gerektiren ulusal ve uluslararası standartlara uygun analizlerini yapıp, kendilerine özel raporlar oluşturabilecekler. Karbon ayak izi ve sürdürülebilirlik raporlaması hem ihracatta hem de finansman kaynaklarına erişimde birçok firma için daha şimdiden zorunlu hale getirildi. Örneğin; hakla açık olan ve belirli koşulları sağlayan firmalar bu raporlamaları hazırlamak zorunda. Bankalar da yeşil dönüşüm projelerine kredi vermek için bu raporlamaları görmek istiyor. GreenTİM ile firmaların raporlamaları kolayca yapabilmelerinin önünü açıyoruz. 150 bin ihracatçımızın karbon ayak izini GreenTİM Platformu’nda hesapladığımızda yaklaşık 500 milyon dolarlık bir tasarruf sağlayacağız. Hem sürdürülebilirliği hem de israfın önlenmesini konuştuğumuz bir dönemde bu ölçekte bir tasarrufun çok anlamlı olduğunu düşünüyorum. GreenTİM’de önceliği karbon düzenlemesinden doğrudan etkilenecek 32 bin firmamıza vereceğiz. Bu firmalarımızın hızlı bir şekilde karbon ayak izi hesaplamalarını tamamlamalarını istiyoruz.”
GreenTİM’in dijital altyapısı AB Fonları ile güçlendirilecek
Mustafa Gültepe, Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından akredite edilen ve ihtiyaçlar doğrultusunda sürekli güncellenecek Green TİM Platformu’nun dijital altyapısını AB fonlarıyla güçlendireceklerini anlattı: “İnşallah yakın zamanda GreenTİM’e ürün karbon ayak izi ve su ayak izi hesaplama modüllerini de ekleyeceğiz. GreenTİM daha ilk adımlarını atarken önemini fark ettirdi. Geçen ay düzenlenen İstanbul Karbon Zirvesi’nde platformumuz ‘Düşük Karbon Kahramanı Ödülü’ne değer görüldü. Platformdan elde edilen raporlar ışığında karbon emisyonlarını azaltmaları için şirketlerimize mentorluk desteği vereceğiz. TÜBİTAK tarafından yürütülen ve çözüm ortağı olduğumuz Yeşil İnovasyon Teknoloji Mentorluk Programı bize yol gösterecek. Mentor havuzumuzu oluşturmaya başladık. 12 ilden 66 KOBİ ve 98 mentor başvurusu aldık. KOBİ’leri sürdürülebilirlik alanında uzman mentorlarla eşleştireceğiz. Böylece KOBİ’lerimiz, GreenTİM Platformu’nu kullanarak yeşil dönüşüm konusunda mevcut durumlarını belirleyecekler. Ardından da mentorlarımız ile birlikte yol haritalarını çıkaracaklar. TÜBİTAK, program kapsamında KOBİ’lere, %90 oranında hibe desteği sağlayacak.Tüm ihracatçı KOBİ’lerimizi bu programlarımızdan yararlanmaya davet ediyoruz.”
“İhracatçıların yeşil dönüşümünü daha büyük bütçelerle destekleyeceğiz”
TÜBİTAK Başkanı Başkanı Prof.Dr. Hasan Mandal, ihracat artışında sürdürülebilirliğin sağlanmasının önemini vurgulayarak, yeşil dönüşümün çok boyutlu ele alınması gerektiğini söyledi. Türkiye’nin Mayıs ayında Cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat rakamına; 241. milyar dolarlık bir başarıya imza attığını hatırlatan Mandal, bunun sürdürülebilirliği noktasında daha iddialı hareket edebilmenin önemine değindi: “Türkiye Yeşil Sanayi Projesi çerçevesinde, daha sürdürülebilir bir gelecek ile sanayimizin yeşil ve dijital dönüşümünü hızlandırmak için hayata geçirdiğimiz TÜBİTAK 1831 Yeşil İnovasyon Teknoloji Mentörlük Çağrımızın Türkiye genelindeki 25 çözüm ortağından biri olan TİM’in üstlendiği rol önemli. TÜBİTAK’ın TİM ile benzer hedeflere stratejik bir işbirliğiyle ilerlemesi, sanayimizin yeşil dönüşümünü daha da hızlandıracak. Özellikle yeşil ve dijital dönüşüm alanlarında henüz dünya genelinde bir başarı hikayesi çıkmaması olması ve bu alandaki çalışmalarımızın öncülüğü ile takip eden değil öncü olarak kendi başarı hikayemizi yazabileceğiz.”
Bu dönüşüm ve değişim için ‘niçin’ sorusu ile beraber ‘nasıl’ sorusunu da sormamız gerektiğine dikkat çeken Prof.Dr. Hasan Mandal, iklim değişikliğinin getirdiği zorluklara; 5 ana başlıkta; çevresel, ekonomik, sosyolojik, jepolitik ve teknolojik eksende eşzamanlı çözüm geliştirme çalışmalarının önenimi hatırlattı. Özellikle 6 sektörü önceliklendirerek, sanayinin yeşil dönüşümünü ve karbon salınımını azaltmak için harekete geçtiklerini paylaşan Prof.Dr. Hasan Mandal, TÜBİTAK’ın bu alandaki çağrı ve destek programlarını ve SAYEM Platformu’nu anlattı. Sadece ulusal programlarla değil Ufuk Avrupa gibi uluslararası programlarda da sanayi ekosisteminin başarılarına ve sürdürülebilir bir gelecek için ekosistemlerinn çalışmalarına değinen Mandal, Türkiye’nin 12. Kalkınma Planı’nı bir pusula olarak kabul ederek daha yeşil ve sürdürülebilir bir gelecek için çalışmalarını güçlendirerek sürdürdüklerini ifade etti.
GreenTİM Platformu’nun önemli bir etkileşim sağlayacağını kaydeden Prof.Dr. Hasan Mandal, şu bilgileri verdi: “TÜBİTAK olarak ilk kez Dünya Bankası’yla çalışıyoruz. Teklif de kendilerinden geldi. Dünya Bankası geleneksel bir destekten ziyade, daha iddialı hedeflere destek vermek istedi. Çünkü bu kompleks problemi tecrübeyle, kazanımlarla çözmek mümkün değil. Yeni bir bakış açısına, bilimsel temelli bir bakış açısına ihtiyaç olduğunu çok net bir şekilde görebiliyoruz. Bizim açımızdan Dünya Bankası ile yaptığımız işbirliğindeki rakamın büyüklüğü önemli değil. Enstrümanlar ve araçlar bizim açımızdan kritik, üç tane araç üzerine birlikte çalışıyoruz kendileriyle. Bunlardan bir tanesi 25 kurumla yola çıktığımız Yeşil İnovasyon Teknoloji Mentörlük Programı... Bu programda demir-çelik, alüminyum, çimento, gübre, kimyasal ve plastik olmak üzere 6 sektörün yol haritası hazırlandı.”
Mentörlük programının farkındalık oluşturma açısından önemli olduğunun altını çizen Prof.Dr. Mandal, TÜBİTAK olarak sağladıkları 1832 ve 1833 kodlu diğer destek programlarıyla ihracatçıların yeşil dönüşümünü daha büyük bütçelerle desteklemeye devam edeceklerini açıkladı. Mandal, yeşil dönüşüm yolculuğunu bir fırsat alanı olarak gördüğünü de sözlerine ekledi: “TÜBİTAK olarak sanayimiz ile birlikte öğrenerek, birlikte geliştirerek birlikte başaracak, daha yaşanabilir bir dünyayı birlikte inşa edeceğiz.”
“5 bin KOBİ’ye ulaşmayı hedefliyoruz”
TÜBİTAK TEYDEB Başkan Yardımcısı Dr. Alp Eren Yurtseven, özellikle KOBİ’lerin uzman desteğine ve nitelikli bilgiye ihtiyaç duyduğunu belirterek, onlara %90 oranında destek sağlanacağını söyledi: “Yalın bir başvuru sistemimiz var. KOBİ’lerden %10’luk bir maliyet isteniyor. İmalat da hizmet sektörü de başvurabilir. Çözüm ortağı olmak için 80’e yakın farklı kurumdan başvuru aldık, 25 çözüm ortağıyla hizmet verilmeye başlandı.”
Platform ile 5 bin KOBİ’ye ulaşmayı hedeflediklerini açıklayan Dr. Alp Eren Yurtseven, kaynağı bitirene kadar çalışmayı sürdüreceklerini ifade etti: “Mentörlük uygulaması desteği sadece KOBİ’lere sağlanacak. Bir KOBİ bu destekten en fazla 3 defa faydalanabiliyor. 1832-Sanayide Yeşil Dönüşüm Çağrısı; destek süresi 24 ay. KOBİ’ler ve büyük ölçekli işlemler başvurabilir. TÜBİTAK olarak ilk defa uyguladığımız bir çalışmayla hibe ve geri ödemeli destek karma olarak sunulacak. 1833-SAYEM Yeşil Dönüşüm Çağrısı’nda; KOBİ’ler, büyük ölçekli işletmeler, üniversiteler ve araştırma kuruluşlarının bir araya gelmesini istiyoruz. Konsorsiyumda en az 4 ortak olsun istiyoruz, koordinasyonu sağlayacak bir yürütücü kuruluş olsun. Ar-Ge Merkezi olması veya Teknopark’ta olması veya en az 2 TÜBİTAK Projesi tamamlamış olmalı. Veya yüksek miktarda Ar-Ge faaliyetleri varsa yürütücü kuruluş olabilir. Destek süresi; 36 ay. Toplam bütçe 300 milyon TL’ye kadar çıkabiliyor.”
Dr. Alp Eren Yurtseven, 1832 ile 1833’ün genel kurallarını ise şöyle sıraladı:
• Türk Lirası cinsinden faizsiz geri ödemeli destek sağlanacak.
• Finansmanın %50 oranında teminat talep edilecek.
• Şirketler en az 2 yıllık olmalı (startup veya spinoff şirketler hariç)
• En az %75 pay sahipliği özel sektörün olmalı.
• Başvuru aşamasında finansal uygunluk kontrolü yapılacak.
• Bir şirket Dünya Bankası finansmanı ile en fazla 2 proje için geri ödemeli destek alabilir.
• Şirket ölçeği kısıtlaması yoktur.
• Başvuru aşamasında Çevresel ve Sosyal Etki Beyan Formu alınacaktır.
• Hem hibe hem geri ödemeli destek verilecek.”
Şirketlere yapay zeka destekli dijital mentör
GreenTİM Platformu’nun tanıtım sunumunu gerçekleştiren TİM Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Kübra Ulutaş, şirketlerin Platform’a girmesinin ardından sonrasında bir raporlama olacağını, yetkilendirmenin ardından yapay zeka destekli bir dijital mentörün aktifleştirileceğini anlattı. Ulutaş; sera gazı emisyonu hesaplamadaki kategorileri de sıraladı: “Doğrudan emisyonlar. İthal edilen enerjiden kaynaklı emisyonlar. Ulaşımdan kaynaklı emisyonlar. Kuruluş tarafından kullanılan ürünler ve hizmetlerin emisyonları. Kuruluş tarafından üretilen ürünlerin üretim sonrası emisyonları.” Ulutaş çalışmanın sonraki aşamalarını da sıraladı: “Sera gazı azaltım girişimleri. Hesaplanmış sera gazı salımları envanteri. Önceliklendirme Analizi. Sera Gazı Salınımlarının Referans ve Belgelendirmeleri. Dijital Mentörlük Programı.” GreenTİM Platformu’nun İstanbul Karbon Zirvesi’nden ‘Düşük Karbon Kahramanı Ödülü’ aldığını da belirten Ulutaş, birçok modülü entegre ederek bütüncül bir yaklaşımı entegre edeceklerini söyledi.