banner565

banner622

banner472

banner458

banner457

banner626

Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul vizyonu: “Yeşil, adil ve yaratıcı bir kent”

İstanbul, dünya şehirleriyle değil, devletleriyle kıyaslanan bir ekonomiye sahip. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, nüfusu, ekonomisi, tarihi, kültürü, tarımı ve turizmiyle dünya metropolü olan şehrin kalkınma modelinin; sürdürülebilir ve dirençli olması gerektiğini söyledi.

HABER 01.12.2020, 00:00 30.12.2020, 09:38
29410
Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul vizyonu: “Yeşil, adil ve yaratıcı bir kent”
banner625

Katılımcı, demokratik bir anlayışla 2050’yi planladıklarını belirten Ekrem İmamoğlu, İstanbul vizyonunda; “Yeşil, adil ve yaratıcı bir kent yapmak var” dedi. İstanbul, dünya şehirleriyle değil devletlerle kıyaslanan bir ekonomiye sahip. Türkiye ekonomisinin yaklaşık yüzde 31’ine denk gelen bir hacmi var. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve iştiraklerinin geçen yılki toplam bütçesi İstanbul’un toplam ekonomisinin yüzde 6’sına denk geliyor.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Bizim vizyonumuzda İstanbul’u yeşil, adil ve yaratıcı bir kent yapmak var. Bütün yatırım programımızı da bu ilkelere uygun gerçekleştiriyoruz. Dünya metropolü olan kadim kentimiz İstanbul’un kalkınma modelinin sürdürülebilir ve dirençli olması bizim için çok önemli” dedi.
Dünyanın en önemli kentlerinden biri olan İstanbul için bugüne kadar yakın geleceğine ışık tutan, İstanbulluları neyin beklediğini söyleyen bir program ya da politika notunun ne yazık ki çalışılmamış olduğunu kaydeden İmamoğlu, “Göreve geldiğimiz gün itibarıyla İstanbul’un kapasitesi ve potansiyelini bilerek gelecek vizyonunu oluşturmaya başladık. İstanbulluların nasıl bir çevrede, nasıl bir kentte, nasıl bir gelecekte yaşayacaklarını bir plana dökmeye çalışıyoruz. İstanbul’un geleceği için bir öngörüden ötesini söylemek lazım. Biz İstanbulumuzu, Türkiye’yi ekonomik, sosyal ve yaratıcılık alanında başka boyuta taşıyacağı bir konuma getireceğiz” diye konuştu.
Ekrem İmamoğlu, İstanbul’a dair hayalini ise şöyle özetledi: “Bu kentte yaşayan ailelere, kadınlara, gençlere geleceksiz kalma korkusunu yaşatmamaktır. Geçmiş çağlardan kalma anlayışla çılgın projeleri değil, katılımcı ve demokratik bir anlayışla 2050’yi planlıyoruz.”

“İstanbulluların yaşamına dokunuyoruz”
İstanbullu’nun yaşamına dokunan her alanda çözüm üreteceklerini belirten İmamoğlu, şunları söyledi: “Her bir faaliyetimiz kentimizde insana dokunuyor. Ayrıca bazı projelerimizin İstanbul’a yeni açılımlar kazandırdığını kabul ediyorum. Örneğin; Halk Süt Projemiz. Bu sayede sadece süte ulaşamayan 100 bini aşkın çocuğun masasına her sabah bir bardak süt koymadık, aynı zamanda hayvancılık sektörüne de önemli bir destek verdik. Vermeyi de sürdürüyoruz. Benzeri bir şekilde çiftçilere yaptığımız tohum ve fide desteği, onları yeniden üretimle buluşturdu. İstanbul’da tarım sektörüne can suyu oldu. Kentsel dönüşüm faaliyetlerimiz, özellikle de ürettiğimiz sosyal konutlar çok önemli. Bu faaliyetimizle bir yandan olanakları kısıtlı yurttaşlarımızı konut sahibi yaparken, diğer yandan da 200’den fazla alt sektörü harekete geçiriyoruz.”

Çevre yatırımlarıyla küresel ısınmaya karşı mücadele veriliyor
Atıktan enerji üretimi konusunda çok önemli bir yol aldıklarını, bu sayede hem küresel ısınmaya karşı mücadele verildiğini hem de ekonomik gelir elde edildiğini kaydeden İmamoğlu, “En son açılışını yaptığımız Seymen Çöp Gazı Enerji Üretim Tesisi, gelecek 27 yılda 1 milyar 137 milyon dolar gelir getirecek. Yaptığımız çevre yatırımları sayesinde kazandığımız karbon kredilerinin satışından, göreve geldiğimden bu yana, önemli bir ek gelir sağladık. Duran metro yatırımlarını yeniden harekete geçirdik” dedi.
Ekrem İmamoğlu, toplam büyüklüğü 4.3 milyar TL olan İSKİ tarihinin en büyük ve çevreci yatırım programını hayata geçirmek için çalıştıklarını aktardı: “Bize gelecek nesillerin emaneti olan dere ve denizlerimizin tüm canlılara kucak açan, mavinin her tonunu içinde barındıran şekle gelmesi için bir dizi atıksu ve içme suyu arıtma tesisleri, atıksu tünelleri, ileri teknoloji atıksu çamuru kurutma ve yakma tesisleri ve derin deniz deşarjları inşa edeceğiz. Projeler hem çevreci, hem su güvenliğini arttırıcı, hem de istihdam sağlayıcı olacak.”

Ulaşım yatırımları icraatın merkezinde
İBB’nin (İstanbul Büyükşehir Belediyesi) önem ve öncelik verdiği yatırım alanlarından birini de ulaşım oluşturuyor. Ekrem İmamoğlu, durdurulan metro hatları için yatırım bularak çalışmaları yeniden başlattıklarını, Ümraniye-Göztepe, Dudullu-Bostancı hattını 2022’de açmayı planladıklarını belirtti. İmamoğlu, Rumeli Hisarüstü-Aşiyan Füniküler Hattı çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu ifade etti: “Bu projeler çoktan halkın hizmetine açılmış olmalıydı ancak başka bir politika izlendi. Biz tüm olumsuz süreç yönetimine rağmen kredi finansmanı bulmaya ve bu hatların tamamlanması için iletişimde kalmaya devam edeceğiz.” İmamoğlu, en güncel olarak Mecidiyeköy-Mahmutbey hattını açtıklarını ve 16 milyon İstanbullu’nun hizmetine sunduklarını duyurdu.
Halkalı-Sabiha Gökçen arasında 63 kilometrelik bir HIZRAY Projesi üzerinde çalıştıklarını kaydeden İmamoğlu, detayları şöyle anlattı: “Bu projemiz ile havalimanlarını ve şehri yüksek hızda giden trenlerle birbirine bağlayarak hem ekonomik hem turistik gelişmeye katkı sağlayacağız. Ayrıca deniz taksi projemiz var, bu projeyle denizlerimizin ulaşım yönünde kullanım oranını arttıracağız. Bu yatırımlar içinde dış kredilerle tamamlamayı planladığımız raylı sistemler ve yapı işleri alanında tamamlayacağımız 25 projemiz var. Ayrıca detaylı yatırım programı listesi içinde görebileceğiniz gibi üst yapı programında 83 proje, ulaşım alanında 21 proje, raylı sistemlerde 47 proje yer alıyor. Bunlara ek olarak 8 adet yol bakım ve 16 altyapı projesi programımız içinde bulunuyor. Bu sayede İstanbul’da raylı sistemlerin, toplu ulaşımdaki oranını yüzde 22.3’e çıkarıyoruz."

Projelerle İstanbul ekonomisine fayda
Yürütülen tüm projeler ekonomiyle yakından ilintili. İBB’nin ücretsiz kültür sanat hizmetlerinden istihdama, yoksun bırakılmış yurttaşların gereksinimlerini karşılamaktan eğitim çalışmalarına kadar her bir faaliyetinin ekonomik yanı bulunuyor. Ekrem İmamoğlu, “Ücretsiz bir kültür-sanat hizmeti verdiğimizde bile dekorundan kostümüne birçok alanda üretimi destekliyoruz. Evet, yurttaşlar etkinliklere ücretsiz katılıyor ama belediye kendi kaynaklarından belli sektörlerin üretimini destekliyor. Bundan dolayı göreve geldiğimden bu yana İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak yaptığımız hiçbir faaliyeti, bir diğerinden daha öne çıkaracak değerde bulmuyorum” dedi. İmamoğlu, bugüne kadar aralıksız projelere yoğunlaştıklarını kaydetti: “Bitirdiğimiz 15 kreşten yol yatırımlarına, spor salonu ve sahalarından alt yapı yatırımlarına kadar daha pek çok alanda bitmiş veya süren projelerimiz bunlardan bir kaçı.”

Halka açık belediyecilik için Açık Veri Portalı
Başkanlığa seçildikten sonra halka açık belediyecilik, saydamlık, hesap verilebilirlik adına alışık olunmayan uygulamaları başlatan İmamoğlu, önümüzdeki dönem kamunun şeffaflığını ve şehrin yönetiminde vatandaş katılımcılığının artırılmasını amaçlayan Açık Veri Portalı’nı devreye aldıklarını duyurdu. Portal ile İBB, bağlı kuruluşları, iştirak şirketleri tarafından yürütülen çalışmalar sırasında toplanan veri setleri; akademisyenler, araştırmacılar, girişimciler ve vatandaşlar tarafından kullanılmak üzere birçok kategoride paylaşılmaya başlandı. Ekrem İmamoğlu, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak, şehir hizmetlerinin kalitesini, performansını ve vatandaşlarla etkileşimi arttırmak, kamusal hizmetlere ilişkin maliyetleri ve kaynak tüketimini azaltmak, vatandaşlar ve yönetim arasındaki iletişimi güçlendirmek ve kendi şehrinin temel sorunlarına yenilikçi çözümler bulmalarına yardım etmek için verileri ve teknolojiyi kullanma imkanı sağlamış olduk. Ben veriye dayalı çalışmaların, diğer dünya metropollerinde olduğu gibi İstanbul’da da yaşam kalitesini artıracağına inanıyorum” açıklamasını yaptı.

e-belediyecilik anlayışı hakim olacak
İstanbul Büyükşehir Belediyesi; dijital dönüşümü ve teknolojik gelişmeleri yakından takip ediyor ve çalışmalar gerçekleştiriyor. Pandemi ile mücadelede de dijital dönüşüme ağırlık veren Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, ‘İstanbul Kart’ın dijital kart haline gelip tüm İstanbulluların tek bir dijital kimlik sahibi olarak bütün belediyecilik hizmetine erişebiliyor olmasını hedefliyor. İstanbul Kart ile; tüm belediye hizmetlerinin tek bir mobil uygulama üzerinden servis verebiliyor olması, büyük verinin tek bir merkezi platformda toplanması, belediye ve iştiraklerinin anonim verilerinin daha kaliteli belediye hizmetlerinin sunulması adına bir araya getirilmesi, açık veri portalinin devreye alınması, veri analitiği platformunun kurulumuna başlanması, veri laboratuvarının hizmet verebilecek hale getirilmesi hedefleniyor.
Ekrem İmamoğlu, projenin detaylarını şöyle dillendirdi: “Ayrıca KVKK çalışmalarımız, bilgi güvenliği alanında yaptığımız yatırımlar, şehrin mobilite verilerinin demografik yapılarla örtüştürülerek haritalandırılması (65 yaş üstü, engelli vatandaş ikametleri, şehir hareketliliği, toplu taşıma kullanımı, riskli bölgeler gibi çok çeşitli analizler eklenerek kullanıma sunuldu) çağrı merkezimizde webchat, chatbot ve yapay zeka algoritmalarının servise verilmesi, üniversiteler, startup şirketler ve birçok organizasyon ile hackathon, teknoloji günleri vb. etkinliklerle bir araya gelerek teknoloji ekosistemine yaptığımız yatırımlar gibi birçok konu ve faaliyetimiz ile dijital dönüşüm hamlelerimiz devam etmektedir.”

Askıda Fatura projesine 25 milyon TL bağış yapıldı
Pandemi döneminin zor zamanlarında ekonomik açıdan sıkıntı yaşayan vatandaşlara destek olmak için hızlı bir şekilde ‘Askıda Fatura’ sosyal dayanışma platformunu hayata geçiren İBB, tüm Türkiye’den destek alarak 25 milyon TL’nin üzerinde bağış toplayarak 180 binden fazla faturanın ödenmesini sağladı. Aile Destek Paketi ve Anne-Bebek Paketi bölümleri sayesinde hayırsever vatandaşlar tarafından ihtiyaç sahibi ailelere 842 bin 650 lira ödeme yapıldı.
Sağlık çalışanlarına yönelik sosyal dayanışma projesi: Ekrem İmamoğlu, sağlık çalışanlarını turizm alanında faaliyet gösteren kurum ve kişiler ile biraraya getiren bir platform oluşturduklarını açıklayarak; “Bu şekilde Covid-19 virüsü ile yakın temas halinde olan sağlık çalışanları kendi ailelerini riske atmamak adına en yakındaki oteli tercih ederek İstanbul’un dayanışma ruhundan faydalanmış oldu” dedi.

“Meydanlarımızın çehresi değişiyor”
İmamoğlu, İstanbul’un 32 meydanı için ihtiyacı karşılayacak ve doğru projelendirilmiş  kamusal tasarımları hayata geçireceklerini anlattı: “Taksim, Kadıköy ve Bakırköy meydanlarımızı yarışmaya açtık. Şu an Taksim ve Bakırköy halk oylaması devam ediyor, Kadıköy’ün proje başvuru süreci de yeni tamamlandı. Meydanlarla beraber İstanbul’un kıyılarını da aynı katılımcı anlayışla ele alıyoruz. Haliç ve Salacak için yarışmalarımız tamamlandı. Bu projeler uygulamaya geçtiğinde İstanbul’da bütünüyle gerçek bir kamusal tasarımı hep birlikte göreceğiz. Yeşil bir İstanbul hayalimize çok büyük bir alan daha kazandırıyoruz. Atatürk Kent Ormanı’nın ikinci etabını açıyoruz.
Tüm bu yatırımların doğru alanlara yapılması, ortaya bir veri seti ve yol haritası koyması adına İstanbul Planlama Ajansı (İPA) kurduklarını kaydeden İmamoğlu, İPA’nın, İstanbul’un ekonomik, sosyal ve mekânsal olarak gelişimini destekleyecek stratejileri ve demokratik mekanizmayı hayata geçirmek adına çalışmalar yürüttüğünü açıkladı.
Ekrem İmamoğlu, “Yakın zamanda, çalışma alanları olan Florya kampüsünü de halka açık hale getireceğiz. Bu yapıdan çıkaracağımız politikalar, proje fikirleri, katılımcı mekanizma ve platformlar, girişimler İBB’nin çalışma alanlarına bir çerçeve oluşturabilecek nitelikte olacaktır” dedi.

1 milyon dönüme yakın tarım arazisinde; Milli Tarım, Yerli Tohum
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 2017 yılında başlattığı ‘Yerli Tohum Deneme Ekimleri Projesi kapsamında bugüne kadar 366 dönüm alanda; buğday, pirinç, ayçiçeği, mısır başta olmak üzere birçok farklı bitki türünde ekim gerçekleştirdi.
Proje kapsamında yerli tohumun bilinilirliği arttığı için çiftçilerin yerli tohuma talebi de yükseldi. Deneme ekimlerinde yerli tohumların araziye daha uygun olduğu ve ithal tohuma nazaran veriminin daha yüksek olduğu tespit edildi. Ekrem İmamoğlu, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na bağlı araştırma enstitüleri ile görüşerek tohumları istediklerini, proje kapsamında da yerli tohum deneme ekimlerine çiftçilerin kabul etmesi üzerine 2017 yılında başlatılan Yerli Tohum Projesi kapsamında İstanbul’un tarıma elverişli arazilerinin bulunduğu Silivri, Çatalca ve Beykoz başta olmak üzere, 2017-2020 yılları arasında toplamda 49 bölgede 366 dönüm alanda yerli tohum denemeleri yapıldığını hatırlattı. Bu denemelerde 11 farklı türde 58 çeşit yerli tohumun deneme ekimlerinin gerçekleştiğinin altını çizen İmamoğlu, “Şu ana kadar yapılan deneme ekimi sonuçları oldukça başarılıdır. Deneme ekimlerinde yaklaşık 3 bin kilogram yerli tohum kullanıldı. Genelde yüzde 20-30 verim artışı gözlemlenirken bazı ürünlerde yüzde 50 oranında artış yakalanmıştır. Elde edilen başarılı sonuçların çiftçilerimizle paylaşılmasının ardından yerli tohuma olan talepte artış sağlanmıştır. Bundan sonra da deneme ekimlerine devam edip çiftçimizin ekonomik kazanımlarının artırılmasını sağlayacağız” dedi.

Yorumlar (0)