banner565

banner622

banner472

banner458

banner457

banner626

31.07.2015, 08:00 12296

Girişimcilik

Sürdürülebilir kalkınma, yüksek katmadeğer ve refah diyoruz, dediğimizle kalıyoruz. Çünkü  girişimci sayımız az ve girişimciliğimiz zayıf. Bu sayımızın kapak konusu “girişimcilik”; işte bunun için. Veciz deyişle; ne kadar ekmek, o kadar köfte olduğu için.
Girişimciliği hiç geliştirmiyor değiliz. Özel sektörün ve üniversitelerin bu konuda yoğun çabaları var; girişimci yetiştiren mikro ekosistemler kuruyor, başarılı da oluyorlar. Ancak bu çabalar sınırlı sayıda “ürün!” veriyor; 50 veya en çok 100. Bu tür girişimci yetiştirmenin maliyeti de çok yüksek.

Türkiye’de girişimci az fakat potansiyel çok yüksek; yüzde 30’un üzerinde. Bu yüksek girişimci potansiyelini açığa çıkaracak dinamikler hareketsiz. Çünkü, dönüp bakınca görüyoruz, hiç el atmadığımız kamusal reform alanlarının çoğu girişimci yetiştirmekle ilgili olanları.
Hükümet Temmuz ayının başında, girişimcilikle ilgili 6 stratejik hedef ve 64 eylem planı açıkladı. Türkiye’nin toplamda bir girişimci ekosistemine dönüştürülmesi amaçlanıyor. Kurulacak yeni hükümet reformlarla yolu açacak ve yürüyüş başlayacak.
Ancak henüz netleşmemiş bir konu var. Bireysel girişimci yetiştirmekle “Girişimci KOBİ” yetiştirmeyi birbiri içinde eritiyoruz. İkisini tek bir teşvik ve destek sistemi içinde birleştiriyoruz. Bu doğru değil. Bireysel girişimcilikte girişimci olan, BİREY’dir. Girişimci KOBİ dediğimizde ise girişimci olan KURUM’dur. Her iki alana dönük eğitim, teşvik, destek ve düzenleyici eylem planlarının farklı olması gerekir.
Girişimci ekosisteminde süreçler basitleştirilmeli, kısaltılarak, bürokrasi azaltılmalı.
KOBİ’lerin rekabet gücünü geliştirmek için öncelikle araştırma ve inovasyon alanında çok sağlam bir KOBİ eylem planı oluşturulmalı.
KOBİ’lerin yenilikçilik politikaları ve Ar-Ge faaliyetleri desteklenmeli.
KOBİ’ler için; “Önce Küçük Düşünün” felsefesi temelinde kurallar oluşturulmalı.
Kamu alanı KOBİ ihtiyaçlarına duyarlı hale getirilmeli.
Kamu politika araçları ile KOBİ ihtiyaçları arasında uyum sağlanmalı. İhale şartları şeffaflaştırılmalı.
KOBİ’lerin araştırma ve yenilik yapma kapasitelerini arttırmaya yönelik yapısal fonlar yaratılmalı.
Risk sermayesi piyasalarını güçlendirecek yabancı yatırımlar teşvik edilmeli.
KOBİ’lere özgü eko-verimli faaliyetler, potansiyel pazarlar ve finansman imkanları hakkında yönlendirici kapasitede bir çevre ağı kurulmalı.
Eko-yenilikçi ürünlerle pazara girişi hedefleyen KOBİ’lere yönelik spesifik destek mekanizmaları üretilmeli.
KOBİ birliklerinin temsilcileri ile koordinasyon halinde “KOBİ Yardım Masaları” yaygınlaştırılmalı.
KOBİ’lerin özellikle yeni teknolojiler ve enerji verimliliği konusunda eğitimli çalışanlara olan ihtiyacını karşılayan eylem planları olmalı.
KOBİ’lerin küresel tedarik zincirlerinde yer almaları için örgütlenmiş bir faaliyete kaynak havuz sunacak, “elit” bir KOBİ envanterimiz çıkarılmalı.
Yorumlar (0)