Sistem Teknik Ar-Ge’ye odaklandı üretiminin yüzde 50’sini ihraç etti
Endüstriyel fırın üretiminde dünyada da tanınmış firmalar arasında yer alan Sistem Teknik, 2016 yılında rekabette sınırları zorladı. Geçen yıl yüzde 20 büyüyen firma, üretiminin yüzde 50’sini ihraç etti. Sistem Teknik Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özdeşlik, Yangına Dayanıklı Test Fırını’nda TSE’nin muadili Almanya’nın TÜV kuruluşuna satış yaptıklarını ancak Türkiye’de satış yapamadıklarını eleştirdi: “Hani yerli desteklenecekti.”
“HANİ YERLİ DESTEKLENECEKTİ"
Otomotiv sektöründen, demir çelik sanayisine, savunma ve havacılık sanayisinden polimer ve kompozitler özel proses fırınları dahil geniş bir yelpazede ısıl işlem çözümleri üretimi gerçekleştiren Sistem Teknik A.Ş., Ar-Ge’yi büyümesinin lokomotifine yerleştirdiği vizyonuyla uluslararası rekabette sınırları zorluyor. Kuruluş yılı olan 1979’dan günümüze büyüme felsefelerinde ‘teknoloji ve yenilikçilik’ olduğunu söyleyen Sistem Teknik A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özdeşlik, “Teknolojide dünya standardını yakaladık, ABD’den Rusya’ya birçok ülkeye üretimimizin yüzde 50’sini ihraç ediyoruz. Bu yıl Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan Ar-Ge Merkezimiz tescil edildi. Makineler arası iletişimi kendi yazılımcılarımız sağlıyor. Hedefimiz uzmanlık alanlarımızdaki fırınlarda dünyada ilk akla gelen 3 firmadan biri olmak. Bunu da belli ‘nish’ alanlarda gerçekleştirmiş durumdayız” dedi.
Ürettiğini Türkiye dışında dünyaya sattı
Müşteriye özel tasarımlarla çalışmaya hazır endüstriyel fırın imalatı gerçekleştiren Sistem Teknik, bugüne kadar 700 fırını devreye aldı. 2016 yılında iyi bir performans gerçekleştirerek ciroda yüzde 20 büyüdüklerini söyleyen Özdeşlik, piyasaya sundukları yeni ürünlerin rekabette avantaj sağladığını belirterek şu bilgileri verdi: “90 kişilik bir ekibimiz var. Çalışanlarımızın 3’te 1’i mühendislerden oluşuyor. Seri ve standart ürünlerin ötesinde müşterinin ihtiyacına uygun özel çözümler sunuyoruz. Güçlü olduğumuz alanlardan birisi de; Yangına Dayanıklı Test Fırını. Avrupa’dan, Kanada’dan, Körfez Bölgesi’nden talep alıyoruz.”
Yeni bina yönetmeliğine göre binalarda kullanılan her türlü malzemenin standartlarda belirtilen şartlarda yangına karşı dayanıklı olması gerekiyor. Uygulama Türkiye’de de hayata geçti. Yangına Dayanım Test Fırını ile malzemeye belli sıcaklık ve basınç uygulanıyor. Ürünlerde dayanım doğrulanıyor ve sertifikalandırılıyor. Testin Almanya’da da veya İspanya’da da olsa aynı sonucu vermesi bekleniyor. Türkiye’de ilk kez sertifikalı Yangına Dayanıklı Test Fırını’nı üreterek uluslararası standartlarda hizmeti sağlamış olduklarını kaydeden Özdeşlik, “Ürünü Hollanda, Fransa ve Almanya’ya kurduk. Almanya’da kurduğumuz fırın TÜV (Technischer Überwachungs - Verein) tarafından kullanılıyor. TÜV, Almanca’da Teknik Gözetim Kurumu'nun kısaltmasıdır. TÜV Thüringen e.V. Almanya'da teknik muayene, kontroller ve yönetim sistem belgelendirilmesi için Alman devleti tarafından yetkilendirilmiş 140 yılı aşkın bir geçmişe sahip bağımsız bir denetim, kontrol ve belgelendirme kuruluşudur. Ürünü Almanya’ya sattık ama TÜV’ün muadili Türk Standartları Enstitüsü’ne (TSE) satamadık” dedi. Özdeşlik, TSE’nin benzer ürünü Belçika’dan almasını ise şöyle eleştirdi: “Belçika’dan alınan fırının maliyeti bizim ürettiğimiz tesisten daha yüksek. Ve tesisin verimli çalışmadığını biliyorum. Acı ama gerçek. Oysa ülkemizde yerli üreticinin desteklendiği ifade ediliyor. Demek ki bu mekanizma da yeterince etkin çalışmıyor.”
Vakum Tamper Fırını
Sistem Teknik geçtiğimiz yıl geliştirdikleri yeni nesil Vakum Temper fırınından gelecek için ümitli. Kalıp ısıl işleminde kullanılan Vakum Tamper Fırını’nın 2004 yılından bu yana geliştirilen ürün ailesinin bir sonucu olduğunu kaydeden Özdeşlik, “Fırın birçok teknik üstünlüğe sahip. Fırının sıcaklık homojenliği rakiplerinden daha yüksek. Aynı zamanda çok daha hızlı soğuma potansiyeline de sahip. Dolayısıyla kullanıcı için hızlı ısıtma ve soğutma performansı ve enerji tasarrufu başta olmak üzere önemli bir maliyet avantajı sağlıyor” dedi. Ürüne Güney Afrika’dan dahi sipariş aldıklarını söyleyen Özdeşlik, “İsviçre, ABD, Rusya veya Kuzey Afrika gibi ülkelerden müşterilerimiz var” bilgisini verdi.
Ülke algısı ticareti etkiliyor
Mehmet Özdeşlik, 2016 yılının başarılı sonuçlarına rağmen bu yıl mevcudiyeti korumanın daha önemli olduğunu söyledi. Sipariş üzerine çalıştıklarını, geçen yıl yaşanan ‘hain kalkışmanın’ etkilerinin bu yıl ki siparişlere etki ettiğini belirtti. Bunu bir örnekle açıklayan Özdeşlik, “1983 yılından bu yana iş yaptığımız Çek Cumhuriyeti ve bazı Alman firmalar bu yıl vermiş oldukları siparişin dahi ön kabulü için ülkemize gelmek istemedi. Bu firmalar uluslararası nitelikte. Yatırım malı alıyorlar. En az 20 yıl kullanacakları üründe fiyat ve kalitenin ötesinde ülke imajı gerekçesiyle sıkıntı yaşıyoruz” dedi.
Alınan yerinde tedbirler ve Kredi Garanti Fonu gibi araçların yerli piyasaya belli bir dinamizm getirdiğini belirten Özdeşlik, Türk Eximbankı ve imaj çalışmaları ile ihracatın da önünün açılmasının 10.000 dolar üzeri kişibaşı milli gelir ve 2023 hedefleri için önemli olduğunu ifade etti.
Eskimiş mühimmatı imha edecek
Türkiye’nin önde gelen üreticilerinden olan Sistem Teknik, 2009 yılından bu yana TAYSAD OSB’de 10 bin metrekare alanda üretimini devam ettiriyor. Firmanın üretim hattında: Korumalı Atmosfer Fırınları, Sertleştirme & Şekilldendirme Fırınları, Lehimleme Fırınları, Parlak Tavlama Fırınları, Gaz Sementasyon & Nitratlama Fırınları, Gaz Jeneratörleri, Özel İşlem Fırınları & Enstrümasyonu ve Isıl İşlem Hatları yer alıyor. 2016 yılında yeni ürünlere imza atan firmanın en önemli projelerinden birini de savunma sanayi alanında yürüttüğü çalışmalar oluşturuyor. Zira Sistem Teknik, eskimiş mühimmatların çevreye zarar vermeden imhasına yönelik önemli bir projeye imza atıyor.
“EFSİAD olarak ithalat sorununu çözeceğiz”
Türkiye’nin endüstriyel fırın imalatında Avrupa’da söz sahibi bir niteliğe ulaşmasına rağmen büyük oranda ithalatçı olduğunu kaydeden Özdeşlik, geçen yıl 250 milyon dolarlık ısıl işlem tesisi ve fırın ithalatının yapıldığını açıkladı. Buna rağmen yapılan ihracat ise 50 milyon dolarda kaldı. Özdeşlik, Sistem Teknik ve alüminyum fırınları üreten kardeş kuruluşlarıyla birlikte bu ihracatın yaklaşık üçte birini gerçekleştirdiklerini belirtti.
Özdeşlik tek başına başarının önemli olmadığını sektörün bu pastadan büyük pay almasının şart olduğuna inanıyor. Bunun için ithalat rejiminde değişikliğe gidilmesi gerektiğini savunan Özdeşlik, Endüstriyel Fırın İşadamları Derneği (EFSİAD) olarak yürüttükleri çalışmaları şöyle detaylandırdı:“Sektör olarak sesimizi duyurmak adına 2015 yılında dernekleşme çalışmalarına başlamıştık. Geçen yıl itibariyle EFSİAD’ı oluşturduk. Üye sayımız 35’i geçti. Dernek olarak ithalat rejimi için Ekonomi Bakanlığı ile irtibata geçtik. Kullanım süresi dolmuş, verimli çalışmayan ürünlerin ülkesi olmak istemiyoruz. Yeni ithalat rejiminde bu konuda çalışmalar yapılmasını istiyoruz.” Aynı zamanda EFSİAD’ın Başkanlığını yürüten Mehmet Özdeşlik, ikinci el fırınlarda da en azından CE belgesinin talep edilmesini ve ürünlerde ülke menfaatleri yönünde sorgulamanın yapılmasını istedi.