banner565

banner622

banner472

banner458

banner457

banner626

MÜSİAD Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan MÜSİAD Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı’nda;“Önlemlerimizi aldık, petrol fiyatlarındaki düşüşten kazancımızı cebimize koyduk, harcamayacağız, ekonomimizi güçlendirmek için kullanacağız” mealinde konuştu.

ETKİNLİK 01.02.2015, 08:55 12.02.2015, 10:14
8819
MÜSİAD Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı
banner625

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), “Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı” Ankara’da yapıldı. Toplantıya, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve MÜSİAD’ın 85 noktasından gelen başkanlar katıldı.
Yaptığı konuşmada Ali Babacan, “2015 yılının hem iç tüketim hem de dış talep açısından bir miktar daha iyi sonuç vereceğini bekliyoruz” dedi. Babacan, cari açığın, hızlı düşüş trendine girdiğini ifade etti: “Eğer kur kaynaklı yeni bir dalgalanma olmazsa enflasyonun 2015’te yüzde 6’lara ineceğini tahmin ediyoruz.”
‘Çözüm Süreci’ni Türkiye’nin normalleşmesi olarak niteleyen Babacan; bu açıdan da 2015 yılının çok önemli olacağını da aktardı.

Dünyanın ekonomik gündemini belirleyeceğiz
2015’in Türkiye’de çok daha farklı, çok daha güzel bir neticeyle kapatılacağı yıl olacağını tahmin ettiklerini özellikle vurgulayan Ali Babacan konuşmasının dünya ekonomisini değerlendirdiği bölümünde şunları söyledi: “Eskiden pek çok önemli karar G7’de alınıyordu ama G7, şimdi gündemden düştü. Türkiye bu yıl küresel ekonomik gelişmeleri çok daha yakından izlemek zorundadır. G20’nin dönem başkanı olarak sadece izlemek değil, artık yönlendirme gibi bir sorumluluğu bulunmaktadır. G20’nin gündemini başkanı, dolayısıyla bu yıl Türkiye belirleyecek. Dolayısıyla dünya ekonomi ve finans gündemini belirleyen bir ülke olacağız.”

FED’e karşı önlemler tamam
Dünya ekonomisinin bu yıl yavaş yavaş toparlanmaya başlayacağının altını çizen Ali Babacan, kriz öncesi büyüme seviyelerinin ise görülemeyeceğini söyledi. Babacan, petrol fiyatlarının düşmesinin de bazı ülkeler haricinde dünya geneline çok önemli katkı yapacağını, bu dönemde merkez bankalarının politikalarının da farklılaştığını anlattı: “FED genişlemeyi durdurdu. Varlık alımlarını azalttı azalttı ve sıfıra getirdi, şimdi bunun tekrar geri dönüşü başlayacak. Bunun 2015 ortalarında olacağı bekleniyor ama henüz tarihi ve hızı belli değil. Bu, 2015 yılının önemli gündemlerinden biri olacak. Her türlü tedbirimizi almış durumdayız. FED’in hangi hızda, ne zaman, ne yapabileceğiyle ilgili senaryoları masaya yatırdık ve hangi senaryoya göre hangi kurumumuzun ne zaman, ne yapacağı belli. Kurumlarımız rasyonel, teknik olarak doğru ve aklın gereğini günü gününe yaptıktan sonra hiç korkmamak lazım.”

Avrupa hızla durgunluğa gidiyor
Avrupa Merkez Bankası’nın genişleme adımlarının arka arkaya geldiğini, ancak bunun hiçbir fayda sağlamadığını söyleyen Ali Babacan, Avrupa’nın hızla deflasyona doğru gittiğine dikkat çekti. Babacan, bunu önlemek için de çırpındıklarını dile getirdi: “Avrupa Merkez Bankası ne kadar düşük faiz uygularsa uygulasın, güven olmadığı için büyüme, toparlanma olmuyor. Yapısal reformları pek çok ülke yapmıyor. Maalesef Avrupa’daki siyasi tablo çok karışık. Avrupa’da şu andaki sakin durum işlerin çözüldüğü, krizin bittiği anlamına gelmiyor. Avrupa’daki toparlanmanın biz hep zayıf ve kırılgan bir toparlanma olduğunu dile getiriyoruz.”

Petrol fiyatları düştü ama...
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, petrol fiyatlarının düşük seyretmesinin, Rusya’yı sıkıntıya soktuğuna işaret ederek; Rusya’nın bütçe gelirinin yaklaşık yarısının petrolden kaynaklandığını, bunun da ülkeyi zorlayacağını belirtti. Petrol fiyatlarının, önümüzdeki dönemin en önemli konularından olacağına vurgu yapan Babacan konuyla ilgili tutumlarını özetledi: “Biz petrol fiyatları düştü diye hiçbir politika alanında gevşeme yapmadık, yapmayacağız. Fiyatlar her an yükselebilir gibi hazır olmak zorundayız. Aksi halde petrole sırtını dayayan ülkelerin durumuna düşeriz. Zaten tedbirlerimizi aldık, yüksek petrol fiyatlarına göre kendimizi ayarladık. Fiyatlar düştü, riskler düştü mü, güzel. Biz o faydayı alıp cebimize koyacağız, o faydayı harcamayacağız. Ne kadar artımız varsa bu artımız, ülkenin rezervi olarak, ülkenin gelecekteki sarsıntılı dönemlerine hazırlık olacak.”

FED’in faiz artırımları
MÜSİAD Başkanı Nail Olpak, konuşmasında, küresel ekonomik krizin başlangıç noktası olan ABD’de krizden kurtulmaya yönelik olumlu göstergelerin 2014’te gelmeye devam ettiğini belirterek; “Bu gelişmeler ışığında; piyasalarda, FED’in 2015 sonuna doğru faiz artırımına gideceğine yönelik beklentiler artmış, bu da başta Türkiye gibi gelişmekte olan ülke ekonomileri olmak üzere, küresel ekonomiyi etkilemeye devam etmektedir.” diye konuştu.
Nail Olpak, ‘Öncelikli Dönüşüm Programları’ konusunda görüşünü şöyle aktardı: “10. Kalkınma Planı’nı farklı kılan temel yapısal problemlere çözüm olacak 25 öncelikli Dönüşüm Programı’nın belirlenmesidir. Küresel ve yerel boyutlarda ekonomik ve siyasi risklerin artış gösterdiği ve siyasi/ekonomik istikrarsızlık oluşturulmak istendiği bir ortamda, ‘üretimde verimliliğin artırılması, ithalata bağımlılığın azaltılması, yurtiçi tasarrufların artırılması ve israfın önlenmesi, iş ve yatırım ortamının geliştirilmesi, öncelikli teknoloji alanlarında ticarileşme, yerli kaynaklara dayalı enerji üretimi’ gibi başlıklar içeren bu paket, ekonomimizin, içerde ve dışarıda elini güçlendirecek bir koz olarak ortaya çıkmaktadır.”

2015 yılında cari açık düşecek
Bir diğer gelişmenin de Haziran 2014’ten itibaren başta petrol olmak üzere, emtia fiyatlarında meydana gelen düşüşler olduğunu aktaran Olpak, şu değerlendirmeyi yaptı: “Gelişmeler enerji ithalatımızın maliyetini de düşürerek, cari açığımıza olumlu etki etmiştir. İthalatın azalması ve önemli pazarlarımızdan AB, Irak ve Rusya’daki problemlerin olumsuz etkilerine rağmen artan ihracat da cari açığı olumlu yönde etkilemiştir. 2015 yılında; özellikle petrol fiyatlarındaki düşüşün etkisiyle cari açığın daha da düşmesini bekliyoruz. Cari açığın çözümünde, yüksek katmadeğerli ürünler yanısıra KOBİ’lerin etkinliğinin artırılması gerektiğini de her fırsatta dile getiriyoruz. İhracatın yüzde 60’lara varan yükünü KOBİ’ler sırtlanmakta ve adeta büyük işletmelerin cari açığını, KOBİ’ler kapatmaktadır. KOBİ’lerin, başta finansmana ulaşım olmak üzere, diğer yapısal problemlerinin çözülmesi ve ekonomi içerisinde daha etkin bir şekilde yeralmalarını, cari açıkta sürdürülebilir bir iyileşme için elzem olarak görüyoruz. 2014 yılında, Türkiye’nin enerjide önemli bir konuma gelmesinin yolunu açan gelişmeler yaşandı. Kuzey Irak ve Azerbaycan petrolünün transfer merkezi olmamız için yapılan anlaşmalar, Rus doğalgazında fiyat indirimi ve Güney Akım Proje’sinin Türkiye eksenine yönelmesi, gelecek yıllar için ülkemiz adına önemli kazanımlardandır.”

Yorumlar (0)