KPMG Türkiye İnşaat Sektörel Bakış 2018 Raporu: İnşaat sektörü 2018’e temkinli yaklaşıyor
KPMG Türkiye inşaat sektöründe 2017 yılını inceleyip, 2018’i değerlendirdiği sektör değerlendirmesini hazırladı. KPMG İnşaat Sektör Lideri İsmail Önder Ünal, “İnşaat sektörü adına 2017 ‘büyüme’ yılı oldu. İlk iki çeyrekte yüzde 5.6 ve 5.5 büyüyen sektör üçüncü çeyrekte yüzde 18.7 büyüme seviyesine ulaştı. 2016 ve 2017’deki tablo parlak olsa da sektör 2018’e temkinli yaklaşıyor. Arz-talep dengesizliği 2018’de devam ederse sektör yakaladığı büyüme ivmesini kaybedebilir” dedi.
DOSYA
01.02.2018, 08:49 31.01.2018, 16:17
4281
KPMG, inşaat sektörünün fotoğrafını ‘KPMG Türkiye İnşaat Sektörel Bakış 2018’ raporu ile çekti. KPMG Türkiye İnşaat Sektör Lideri İsmail Önder Ünal, konut satışlarının 2017’nin 11 ayında yıllık bazda yüzde 6.5 oranında arttığına dikkat çekip, tapu harcı ve KDV indiriminin bu talepte rol oynadığına dikkat çekti. Ünal, “Sektör 2017’de büyüme ivmesini sürdürdü. Geçtiğimiz yıl inşaat sektöründe rekor rakamlara ulaşıldı. Bu tabloda hükümet teşvikleri önemli rol oynadı. Sektörü etkileyen arz-talep dengesizliği 2018 yılında da devam ederse yakalanan büyüme ivmesi kaybedilebilir” dedi. Ünal’ın sektör raporunda dikkat çektiği rakamlar şöyle:
- İnşaat sektörü büyümeye devam ediyor. 2016’nın tüm çeyreklerinde ekonomik büyümenin üzerinde bir büyüme sağlayan sektör bu çizgisini 2017’de de sürdürdü. 2017’nin ilk çeyreğinde 5.6, ikinci çeyreğinde 5.5 büyüyen sektör, üçüncü çeyrekte yüzde 18.7 ile son üç yılın en yüksek büyüme oranını yakaladı. Bu rakamla sanayi büyümesinin önüne geçen inşaat sektörünün yatırımları da yüzde 12 oranında artış gösterdi.
- Sektör, istihdama katkıda bulunmaya devam ediyor. 2017 yılının Ağustos ayında Türkiye’de istihdam edilen 28 milyon 828 bin kişinin 2 milyon 279 bini inşaat sektöründe çalıştı.
- 2017 yılının ilk üç çeyreğinde daire bazlı yapı ruhsatı sayısı 1.1 milyonu geçti. Ruhsat sonrasında tamamlanarak 568 bin 162 dairenin yapı izni alındı. Yapı ruhsatı sayısının, yapı izni sayısının neredeyse iki katı olması, konut stoklarının arttığını gösteriyor.
- 2016’da satışlarda yakalanan artış, 2017’nin ikinci ayından itibaren devam etti. Özellikle Temmuz-Eylül ayları arasında ciddi bir yükseliş yaşandı. Kasım 2017 sonuna kadar konut satışları geçtiğimiz yıla oranla yüzde 6.5 arttı ve 1 milyon 276 bin olarak gerçekleşti.
- Konut satışlarında yüzde 16.9 ile İstanbul en yüksek paya sahip il oldu. İstanbul’u yüzde 10.8 ile Ankara, yüzde 5.9 ile İzmir takip etti. En düşük iller ise Hakkari, Ardahan ve Bayburt oldu.
- 2017’nin ilk on bir ayında Türkiye’de gerçekleştirilen 1 milyon 276 bin konut satışının yaklaşık 439 bini (yüzde 34.4) ipotekli olarak gerçekleşti. İpotekli konut satışlarında 2016 yılının aynı dönemine göre yüzde 10’a yakın bir artış oldu. Ancak aylık rakamlar incelendiğinde, ipotekli satış hızında bir yavaşlama görünüyor.
- Yabancılara konut satışı çizgisini korudu. 2016 yılında yabancılara 18 bin 189 adet konut satışı gerçekleştirilmişti. 2017’nin ilk on bir ayında yabancılara 20 bin 70 adet konut satışı yapıldı. Ekim ayında gerçekleştirilen 2 bin 677 satış ile 2013 yılından bugüne yabancılara yapılan en yüksek aylık satış gerçekleşti. Kasım satış adedi ise 2 bin 152 oldu.
- 2017 yılında en yüksek satış Irak vatandaşlarına yapıldı. Irak vatandaşlarını Suudi Arabistan, Kuveyt ve Rusya vatandaşları izledi.
Jeopolitik riskler sektörü zorluyor
- İnşaat alanında itibarı yüksek olan Türkiye, yurtdışı pazarında alanının en önemli ikinci ülkesi olarak görülüyor. Bu tablo sektörün önünü açan bir güven ortamı yaratıyor. Ayrıca ülkenin coğrafi konumu da sektör oyuncularının değerlendirdiği fırsatlar yaratıyor. Ancak süregelen jeopolitik riskler, hem iç pazara yönelik yabancı yatırımlarını azaltıyor hem de önemli bir hedef pazar olan Ortadoğu’da iş hacimlerini düşürüyor.
- Konut sektöründe orta ve orta alt gruba ait konut ihtiyacı devam ediyor. Ancak bankaların konut kredisine yönelik yüksek faiz uygulamaları da sektörü zorluyor. Kredi faizlerinin yükselmesi, potansiyel konut müşterilerinin kararlarını olumsuz yönde etkiliyor ve toplam talebi baskı altına alıyor.
MİNT Çağlayan, Türkiye’de EDGE Sertifikası alan ilk konut projesi oldu
MİNT; enerji, su ve hammadde kaynaklarını en verimli şekilde kullanarak hayata geçirdiği MİNT Çağlayan projesinde, yakaladığı tasarruf rakamlarıyla Türkiye’de, Dünya Bankası kuruluşu olan IFC tarafından geliştirilen EDGE sertifikasını almaya hak kazanan ilk konut projesi oldu. MİNT Çağlayan tasarım aşamasından itibaren enerji, su ve hammadde kaynaklarını en verimli kullanacak şekilde planlanarak ‘Enerji ve Su’ kategorisinde yüzde 30’a varan, hammadde kategorisinde ise yüzde 51’e varan tasarruf elde ederek EDGE sertifikasını aldı.
Satışları tamamlanan ve 2018 Eylül ayında teslim edilecek olan MİNT Çağlayan, EDGE sertifikasıyla birlikte sektörde örnek olmayı hedefliyor. Türkiye’de EDGE ön sertifikasını almayı başaran ilk konut projesi olan MİNT Çağlayan, tasarım aşamasından itibaren yapılan yatırımlar sayesinde aylık ortalama 50 TL, yıllık ise ortalama 620 TL enerji faturası tasarrufu sağlayacak.
Porta Vadi Projesi görücüye çıktı
Tümyapı, Doğa Evleri ve Finanskent projelerinin ardından Ocak 2017’de inşasına başladığı Porta Vadi projesi ile iş dünyasını Kağıthane Cendere Caddesi’nde buluşturmaya hazırlanıyor. Tümyapı Yönetim Kurulu Başkanı Cavit Savcı, Yönetim Kurulu Üyeleri Ruşen Mete Akyüz, Şenol Kaya ve Uygar Kahaoğlu’nun katılımı ile tanıtılan Porta Vadi projesinde 76 konut, 166 ofis ve 20 mağaza bulunuyor. 34 dönüm arsa üzerine 165 milyon TL yatırım ile inşa edilen Porta Vadi projesinde farklı büyüklüklerdeki ofis ve mağazaların yanında, 1+1’den 4+1’e kadar farklı konut seçenekleri sunuluyor. 2018 sonunda teslim edilecek olan Porta Vadi projesinde konutların metrekareleri 95’ten 310’a kadar değişiyor. Porta Vadi projesinde 30 Mart 2018 tarihine kadar “0” peşinat ve “0” faiz fırsatı ile peşin alımlarda yüzde 25 indirim ve şirket bünyesinde 36 ay vade seçeneği sunuluyor.
Yıldırım Kule bakış açışını değiştirmeye odaklanıyor
Yıldırım Kule, farklı mimarisi ve teknolojik donanımı ile ofis yaşamına değişiklik getirmeyi amaçlıyor. Yıldırım Grup Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Yıldırım, “130 metre yüksekliği ve eğimli mimarisi ile dikkatleri üzerine çeken Yıldırım Kule bünyesinde barındıracağı yaşam alanları ile de çalışanlara keyifli bir ortam sunacak. Anlaşmak üzere olduğumuz birçok global firma ile de Kule’ye farklı bir bakış açısı getireceğiz. Kısacası kulenin dışına çıkmadan birçok ihtiyacın karşılanabilmesi için gerekli özeni gösteriyoruz” dedi.
Yıldırım Kule’de her ayrıntının incelikle düşünüldüğünü belirten Yıldırım, şu bilgileri verdi: “Maliyetten hiç bir şekilde kaçmadan deprem yönetmeliğinin çok daha üstünde ekstra kuvvetli bir üretim gerçekleştirdik. Bunun üzerine kurguladığımız her şeyde örneğin; elektrik, mekanik, tesisat altyapısını önceden programlayıp, projelendirdik ve son olarak tüm projeleri örtüştürdük. Kullanmış olduğumuz üçüncü nesil camlar ile kalitenin ve şehrin merkezinde gürültüden uzak yaşamın kapılarını aralamış olduk. Yıldırım Kule’de yeni nesil camlarla ısı ve ses yalıtımını dengeledik.”
Yıldırım, kalite ve hizmetten ödün vermeden, aidatı oluşturan kalemlerde de düzenleme yaptıklarını belirtti: “Uygun firmalarla anlaşarak ve dikkat ederek, aidatlarımızı 100 metrekarelik örnek bir ofiste 750- 990 TL bandında tuttuk. Gelir gider olarak şu an piyasada 100 metrekare ofislerde 1300-1700 TL arasında aidat isteniyor.”
- İnşaat sektörü büyümeye devam ediyor. 2016’nın tüm çeyreklerinde ekonomik büyümenin üzerinde bir büyüme sağlayan sektör bu çizgisini 2017’de de sürdürdü. 2017’nin ilk çeyreğinde 5.6, ikinci çeyreğinde 5.5 büyüyen sektör, üçüncü çeyrekte yüzde 18.7 ile son üç yılın en yüksek büyüme oranını yakaladı. Bu rakamla sanayi büyümesinin önüne geçen inşaat sektörünün yatırımları da yüzde 12 oranında artış gösterdi.
- Sektör, istihdama katkıda bulunmaya devam ediyor. 2017 yılının Ağustos ayında Türkiye’de istihdam edilen 28 milyon 828 bin kişinin 2 milyon 279 bini inşaat sektöründe çalıştı.
- 2017 yılının ilk üç çeyreğinde daire bazlı yapı ruhsatı sayısı 1.1 milyonu geçti. Ruhsat sonrasında tamamlanarak 568 bin 162 dairenin yapı izni alındı. Yapı ruhsatı sayısının, yapı izni sayısının neredeyse iki katı olması, konut stoklarının arttığını gösteriyor.
- 2016’da satışlarda yakalanan artış, 2017’nin ikinci ayından itibaren devam etti. Özellikle Temmuz-Eylül ayları arasında ciddi bir yükseliş yaşandı. Kasım 2017 sonuna kadar konut satışları geçtiğimiz yıla oranla yüzde 6.5 arttı ve 1 milyon 276 bin olarak gerçekleşti.
- Konut satışlarında yüzde 16.9 ile İstanbul en yüksek paya sahip il oldu. İstanbul’u yüzde 10.8 ile Ankara, yüzde 5.9 ile İzmir takip etti. En düşük iller ise Hakkari, Ardahan ve Bayburt oldu.
- 2017’nin ilk on bir ayında Türkiye’de gerçekleştirilen 1 milyon 276 bin konut satışının yaklaşık 439 bini (yüzde 34.4) ipotekli olarak gerçekleşti. İpotekli konut satışlarında 2016 yılının aynı dönemine göre yüzde 10’a yakın bir artış oldu. Ancak aylık rakamlar incelendiğinde, ipotekli satış hızında bir yavaşlama görünüyor.
- Yabancılara konut satışı çizgisini korudu. 2016 yılında yabancılara 18 bin 189 adet konut satışı gerçekleştirilmişti. 2017’nin ilk on bir ayında yabancılara 20 bin 70 adet konut satışı yapıldı. Ekim ayında gerçekleştirilen 2 bin 677 satış ile 2013 yılından bugüne yabancılara yapılan en yüksek aylık satış gerçekleşti. Kasım satış adedi ise 2 bin 152 oldu.
- 2017 yılında en yüksek satış Irak vatandaşlarına yapıldı. Irak vatandaşlarını Suudi Arabistan, Kuveyt ve Rusya vatandaşları izledi.
Jeopolitik riskler sektörü zorluyor
- İnşaat alanında itibarı yüksek olan Türkiye, yurtdışı pazarında alanının en önemli ikinci ülkesi olarak görülüyor. Bu tablo sektörün önünü açan bir güven ortamı yaratıyor. Ayrıca ülkenin coğrafi konumu da sektör oyuncularının değerlendirdiği fırsatlar yaratıyor. Ancak süregelen jeopolitik riskler, hem iç pazara yönelik yabancı yatırımlarını azaltıyor hem de önemli bir hedef pazar olan Ortadoğu’da iş hacimlerini düşürüyor.
- Konut sektöründe orta ve orta alt gruba ait konut ihtiyacı devam ediyor. Ancak bankaların konut kredisine yönelik yüksek faiz uygulamaları da sektörü zorluyor. Kredi faizlerinin yükselmesi, potansiyel konut müşterilerinin kararlarını olumsuz yönde etkiliyor ve toplam talebi baskı altına alıyor.
MİNT Çağlayan, Türkiye’de EDGE Sertifikası alan ilk konut projesi oldu
MİNT; enerji, su ve hammadde kaynaklarını en verimli şekilde kullanarak hayata geçirdiği MİNT Çağlayan projesinde, yakaladığı tasarruf rakamlarıyla Türkiye’de, Dünya Bankası kuruluşu olan IFC tarafından geliştirilen EDGE sertifikasını almaya hak kazanan ilk konut projesi oldu. MİNT Çağlayan tasarım aşamasından itibaren enerji, su ve hammadde kaynaklarını en verimli kullanacak şekilde planlanarak ‘Enerji ve Su’ kategorisinde yüzde 30’a varan, hammadde kategorisinde ise yüzde 51’e varan tasarruf elde ederek EDGE sertifikasını aldı.
Satışları tamamlanan ve 2018 Eylül ayında teslim edilecek olan MİNT Çağlayan, EDGE sertifikasıyla birlikte sektörde örnek olmayı hedefliyor. Türkiye’de EDGE ön sertifikasını almayı başaran ilk konut projesi olan MİNT Çağlayan, tasarım aşamasından itibaren yapılan yatırımlar sayesinde aylık ortalama 50 TL, yıllık ise ortalama 620 TL enerji faturası tasarrufu sağlayacak.
Porta Vadi Projesi görücüye çıktı
Tümyapı, Doğa Evleri ve Finanskent projelerinin ardından Ocak 2017’de inşasına başladığı Porta Vadi projesi ile iş dünyasını Kağıthane Cendere Caddesi’nde buluşturmaya hazırlanıyor. Tümyapı Yönetim Kurulu Başkanı Cavit Savcı, Yönetim Kurulu Üyeleri Ruşen Mete Akyüz, Şenol Kaya ve Uygar Kahaoğlu’nun katılımı ile tanıtılan Porta Vadi projesinde 76 konut, 166 ofis ve 20 mağaza bulunuyor. 34 dönüm arsa üzerine 165 milyon TL yatırım ile inşa edilen Porta Vadi projesinde farklı büyüklüklerdeki ofis ve mağazaların yanında, 1+1’den 4+1’e kadar farklı konut seçenekleri sunuluyor. 2018 sonunda teslim edilecek olan Porta Vadi projesinde konutların metrekareleri 95’ten 310’a kadar değişiyor. Porta Vadi projesinde 30 Mart 2018 tarihine kadar “0” peşinat ve “0” faiz fırsatı ile peşin alımlarda yüzde 25 indirim ve şirket bünyesinde 36 ay vade seçeneği sunuluyor.
Yıldırım Kule bakış açışını değiştirmeye odaklanıyor
Yıldırım Kule, farklı mimarisi ve teknolojik donanımı ile ofis yaşamına değişiklik getirmeyi amaçlıyor. Yıldırım Grup Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Yıldırım, “130 metre yüksekliği ve eğimli mimarisi ile dikkatleri üzerine çeken Yıldırım Kule bünyesinde barındıracağı yaşam alanları ile de çalışanlara keyifli bir ortam sunacak. Anlaşmak üzere olduğumuz birçok global firma ile de Kule’ye farklı bir bakış açısı getireceğiz. Kısacası kulenin dışına çıkmadan birçok ihtiyacın karşılanabilmesi için gerekli özeni gösteriyoruz” dedi.
Yıldırım Kule’de her ayrıntının incelikle düşünüldüğünü belirten Yıldırım, şu bilgileri verdi: “Maliyetten hiç bir şekilde kaçmadan deprem yönetmeliğinin çok daha üstünde ekstra kuvvetli bir üretim gerçekleştirdik. Bunun üzerine kurguladığımız her şeyde örneğin; elektrik, mekanik, tesisat altyapısını önceden programlayıp, projelendirdik ve son olarak tüm projeleri örtüştürdük. Kullanmış olduğumuz üçüncü nesil camlar ile kalitenin ve şehrin merkezinde gürültüden uzak yaşamın kapılarını aralamış olduk. Yıldırım Kule’de yeni nesil camlarla ısı ve ses yalıtımını dengeledik.”
Yıldırım, kalite ve hizmetten ödün vermeden, aidatı oluşturan kalemlerde de düzenleme yaptıklarını belirtti: “Uygun firmalarla anlaşarak ve dikkat ederek, aidatlarımızı 100 metrekarelik örnek bir ofiste 750- 990 TL bandında tuttuk. Gelir gider olarak şu an piyasada 100 metrekare ofislerde 1300-1700 TL arasında aidat isteniyor.”