Türk bankacılık sektörü kardan fedakarlık yaptı
KOBİ’de büyüdü Bankalar 2016’dan umutlu. Tüm dünya ekonomilerinde olduğu gibi Türkiye için 2015 sıkıntılıydı.
BANKACILIK
01.02.2016, 08:50 01.02.2016, 14:16
9136
TL dolar karşısında değer kaybetti, ihracat oranları düştü, gelen turist sayısı azaldı, kredi maliyetleri arttı vs… Ancak tüm bu olumsuzluklara rağmen 2016’dan iyimseriz. Neden mi? İç tüketimimiz artıyor. Buna göre 15 Ocak ile biten haftada sektörün toplam kredi hacmi 13 milyar 467 milyon 324 bin lira arttı. Böylece bu dönemde toplam kredi hacmi 1 trilyon 468 milyar 881 milyon 963 bin liraya çıktı. Detaylar yazımızda…
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) Eylül 2015 verilerine göre bankacılık sektöründe 34 mevduat, 13 kalkınma yatırım ve 5 katılım bankası olmak üzere 52 banka faaliyet gösteriyor. Sektörde yine Eylül 2015 itibarıyla 12 bin 330 şube ve 218 bin 6 kişi istihdam ediliyor. ‘Türk Bankacılık Sektörü’nün aktif büyüklüğü Eylül 2015 döneminde bir önceki yılsonuna göre yüzde 20.2 artarak 2.396 milyar TL olarak gerçekleşti. Yine bu dönemde sektörün net dönem karı 19 milyar TL oldu. Sektörün dönem net karı, 2014 yılının aynı dönemine göre kamu ve yabancı banka gruplarında artarken yerli özel banka grubunda düşüş gösterdi. Özkaynak karlılığı geçen yılın aynı dönemine göre kamu, yerli özel ve yabancı banka gruplarında düştü.
Sektörün toplam kredi tutarı 1.48 trilyon TL olup, sözkonusu tutarın 996 milyar TL’si Türk parası kredilerden, 486 milyar TL’si yabancı para kredilerden oluştu. Kredilerin içerisinde ticari ve kurumsal kredilerin payı yüzde 48, KOBİ kredilerinin payı yüzde 26 ve tüketici kredilerin (kredi kartları dahil) payı yüzde 26 olarak gerçekleşti. Eylül 2015 döneminde; ticari ve kurumsal krediler 718 milyar TL, KOBİ kredileri 383 milyar TL ve tüketici kredileri ve kredi kartları 381 milyar TL oldu. İşletme sınıflarına göre KOBİ kredilerinde bir önceki çeyreğe göre artış gerçekleşti. 383 milyar TL’lik KOBi kredilerini detaylandırırsak; orta boy işletmeler 155 milyar TL, küçük işletmeler 130 milyar TL, büyük işletmeler ise 99 milyar TL kredi kullandı.
Sektörün takipteki kredilerin brüt tutarı 45 milyar TL oldu. Aynı dönemde tüketici kredilerinin (bireysel kredi kartları dahil) takibe dönüşüm oranı Eylül 2015 döneminde yüzde 4.07 olarak gerçekleşti.
TCMB verilerine göre bankacılık sektörü
Sektörün daha güncel verileri ise Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) tarafından ‘Haftalık Para ve Banka İstatistikleri’ adıyla yayımlandı. Buna göre 15 Ocak ile biten haftada sektörün toplam kredi hacmi 13 milyar 467 milyon 324 bin lira arttı. Böylece bu dönemde toplam kredi hacmi 1 trilyon 455 milyar 414 milyon 639 bin liradan 1 trilyon 468 milyar 881 milyon 963 bin liraya çıktı. Toplam kredi hacmi, 15 Ocak haftasında bir önceki haftaya kıyasla yüzde 0.93 ve geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21.81 arttı. Verilen kredilerin 1 trilyon 435 milyar 910 milyon 921 bin lirası mali olmayan kesime, 32 milyar 971 milyon 42 bin lirası da mali kesime kullandırıldı.
Bir haftalık dönemde mevduat bankalarındaki tüketici kredileri yüzde 0.27 azalışla 289 milyar 541 milyon 440 bin liraya, kredi kartı harcama tutarı da yüzde 0.42 düşüşle 90 milyar 376 milyon 16 bin liraya indi. Aynı dönemde taksitli ticari krediler ise yüzde 0.15 artarak 186 milyar 440 milyon 184 bin liraya yükseldi. Mevduat bankalarındaki tüketici kredilerinin 131 milyar 671 milyon 326 bin lirası konut, 5 milyar 709 milyon 522 bin lirası taşıt, 152 milyar 160 milyon 592 bin lirası diğer kredilerden oluştu. Geçen yılın aynı dönemine göre mevduat bankalarındaki tüketici kredileri yüzde 7.73, taksitli ticari krediler yüzde 17.28 ve kredi kartı harcama tutarı yüzde 9.92 arttı. Kredi kartı harcama tutarının 41 milyar 755 milyon 945 bin lirası taksitli, 48 milyar 620 milyon 71 bin lirası taksitsiz gerçekleşti.
Bankacılık sektöründeki toplam mevduatta (bankalararası dahil) 15 Ocak ile biten haftada 14 milyar 437 milyon 801 bin lira artış kaydedildi. Sözkonusu haftada 1 trilyon 280 milyar 698 milyon 803 bin liraya yükselen bankacılık sektörü toplam mevduatı, geçen yılın aynı dönemine göre de yüzde 21.61 artış gösterdi. Aynı dönemde bankalardaki TL cinsi mevduat yüzde 2.51 artışla 731 milyar 95 milyon 131 bin liraya yükselirken yabancı para (YP) cinsinden mevduat ise yüzde 1 azalışla 493 milyar 799 milyon 86 bin lira oldu.
Yıllık bazda bakıldığında 15 Ocak ile biten haftada bankalardaki TL cinsi mevduatta yüzde 13.19 ve yabancı para mevduatta da yüzde 38.05 yükseliş yaşandı. Sözkonusu dönemde, yurtiçi yerleşiklerin mevduat bankalarındaki toplam TL mevduatı yüzde 2.58 artarak 678 milyar 747 milyon 746 bin liraya çıktı. Yurtiçi yerleşiklerin mevduat bankalarındaki toplam YP mevduatı ise bir haftada yüzde 0.90 düşüşle 419 milyar 233 milyon 853 bin liraya indi.
Gelişen teknoloji, bankacılıkta işgücünü dönüştürecek
Uluslararası danışmanlık şirketi EY, teknolojik gelişmelerin önümüzdeki yıllarda bankaların işgücü kullanımını ve iş modellerini nasıl bir dönüşüme götüreceğine ilişkin “Küresel Bankacılık Görünümü 2016-Yeteneğin Dönüşümü: Geleceğin Bankacısı” raporunu açıkladı. Raporun sonuçlarına göre; bankacılığın teknolojiye, operasyon modeline, ürün ve süreçlerine bağlı dönüşümü, ancak çalışanlara odaklı bir şekilde gerçekleşecek. Geleneksel rollere sahip bankacıların sayısı azalırken yeni roller ile birlikte görev tanımları da temelden değişim gösterecek.
Rapora göre bankacılık bir dönüm noktasında ve toparlanmanın ABD’nin gerisinde kaldığı Avrupa’da bile sektöre yönelik riskler geri dönüyor. Bu durum, sektörün odak noktasının ayakta kalma ve istikrar sağlama olduğu kriz sonrası dönemin sona erdiğine işaret ediyor. Raporda bankacılıkta süregelen güçlüklerin; düşük öz sermaye karlılığı, maliyetlerin yapısal olarak yüksek olması, düzenlemelerle birlikte denetimlerin sıkılaşması ve çalışan tutumunun müşteri ve hissedarlara yapılan değer dağılımıyla uyumlu olmaması gibi faktörleri içerdiği ifade ediliyor. Kurumların kriz sonrası dönemde uygulamaya koydukları kademeli değişim programlarından uzaklaştıklarının ve daha stratejik bir yaklaşım benimsediklerinin belirtildiği araştırmada, bankaların çalışanlarının niteliği ve niceliği konusunda yapılması gerekenleri değerlendirmeye başladıkları vurgulanıyor.
Katılım bankacılığı aktifleri 5 yılda 93 milyar dolara ulaşacak
EY aynı zamanda 2016 Dünya İslami Bankacılık Rekabet Raporu’nu açıkladı. Rapora göre Türkiye'de 2015 yıl sonu itibariyle 52 milyar dolar olması beklenen katılım bankacılığı aktifleri, önümüzdeki 5 yılda yıllık ortalama yüzde 16 büyüme göstererek 93 milyar dolara yükselecek. Bununla birlikte dünya genelinde İslami bankacılık varlıklarının büyük bir bölümünü oluşturan Katar, Endonezya, Suudi Arabistan, Malezya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Türkiye'de, İslami bankacılık aktiflerinin 2015 yıl sonu itibariyle 920 milyar doları aştığı tahmin ediliyor ve rapora göre küresel İslami bankacılık sektörünün kar havuzu 2020 yılında 30.3 milyar dolara ulaşacak.
Raporda ortalama yıllık büyüme oranları ile bankacılık sektörü aktifleri dikkate alındığında, Suudi Arabistan, Katar, Pakistan, BAE ve Türkiye'nin kilit oyuncular olduğu belirtilirken Türkiye'nin büyüme potansiyelinin katılım bankacılığı sektörünün büyümesinde önemli rol alacağı öngörülüyor.
EY Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Bölüm Başkanı ve Finansal Hizmetler Sektör Lideri Selim Elhadef, Türkiye'de 2009'da toplam bankacılık sistemi içerisinde yüzde 4 olan pazar payının, 2015'te yaklaşık yüzde 5.1'e ulaştığını aktararak, şunları kaydetti: “Sektörün büyümesi açısından önemli bir gelişme olarak Ziraat Katılım Bankası'nın katılım bankacılığı sektörüne dahil olmasını da ekleyebiliriz. Katılım bankacılığının yanısıra İslami sigortacılık alanında yeni katılım bankalarının da devreye girmesiyle önemli bir büyümenin gerçekleşmesi öngörülmektedir. Katılım bankalarının, hedeflenen bankacılık pazar payına ulaşması için bir takım mevzuat ve ürün düzenlemelerinin yapılması gerekmektedir. Bu ihtiyaçlara örnek olarak halihazırda kullanılan ürünlerin etkinliğinin artırılması ve daha fazla kişiye erişilmesi için başta kira sertifikası ürünü ile murabaha kullanımının artırılması gösterilebilir.”
Bankacılık sektörünün işlem hacmi artacak
Sektörün 2016 yılı performansına ilişkin beklentilerini sorduğumuz Ekonomist Burak Arzova, şu açıklamayı yaptı: “2015 yılında bireysel kredilerin azaldığı, ticari kredilerin arttığı bir yapı gördük bankacılık sektöründe. 2016 yılında sektörde bir taraftan ticari kredi oranları artarken diğer taraftan henüz yılın başında olmamıza rağmen büyük bir hızla giden iflas erteleme talepleri nedeniyle tahsili şüpheli hale gelmiş ticari kredilerde artış olacağını beklemekteyim. Özellikle FED faiz artışı sonrası fonlama maliyetlerindeki artış ve şüpheli alacak riskinin kredi maliyetlerini artırdığı bir yıl olacaktır 2016.
Öte yandan Hükümet çevrelerinden açıklanan bireysel anlamda kredi yeterliliğine göre harcama çalışmaları ve taksit sınırlandırmasının kaldırılması ya da genişletilmesi ile ihtiyaç kredilerinde de yukarı yönlü bir hareket görülebilir.
2016 yılının banka rasyolarının güçlendiği bir yıl olacağı hususunda ise şüphe yok. Hükümet özellikle bu konuda hassas ve yapısal dengelerin korunması açısından yüzde 12’lere inen rasyoları güçlendirici yönde adımlar atacağını belirtti. Sektör açısından karşılık oranlarının düşük ancak işlem hacminin yüksek olacağı bir yıl olacağını düşünüyorum.”
Halkbank’tan KOBİ’lere 200 milyon dolar kredi
Halkbank, Dünya Bankası ile KOBİ ve büyük işletmelerin finansmanı için 200 milyon dolarlık yeni bir kredi protokolüne imza attı. Protokol kapsamında temin edilen kredi, mikro işletmeler ve KOBİ’ler ile KOBİ’lerle iş ilişkisinde olan büyük işletmeleri kapsayacak. Dünya Bankası’ndan sağlanan kaynak, yatırım kredisinin yanısıra işletme kredisi olarak da kullanabilecek.
Bankacılık alanındaki köklü deneyimiyle Halkbank’ı uluslararası bir marka olarak konumlandırdıklarını ve sağladıkları bu kaynakla bankacılık sektöründeki saygın konumunu pekiştirdiklerini belirten Halkbank Uluslararası Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı M. Hakan Atilla, şunları söyledi: “Halkbank olarak, Türkiye ekonomisinin istikrar ve büyümesine güç katacak projelerin içinde yeralmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Dünya Bankası ile imzaladığımız yeni protokolle sağladığımız kaynağı, reel sektöre sunduğumuz ürünlere yenilerini eklemek için kullanacağız. Bu krediyle mikro işletmeler ve KOBİ’lerin finansmana erişimini hızlandırmayı ve onlarla iş ilişkisinde olan büyük işletmelerin finansmanı yoluyla tedarik zincirinin güçlenmesini arzuluyoruz. Türkiye’ye değer katmak isteyen tüm yatırımcılarımızın yanında olmaya ve ülkemizin gelişimine destek vermeye devam edeceğiz.”
Dünya Bankası ile imzalanan protokol kapsamında Halkbank’ın sağladığı kredi 4 yılı ödemesiz dönem, toplam 20 yıl vadeye sahip olacak. Halkbank bu krediyi mikro işletme, KOBİ ve büyük işletmelere kullandırırken KOBİ’lere sağlanan kaynağın en az yüzde 15’ini ‘Kalkınmada Öncelikli Yöreler’e tahsis edecek.
Finansbank üretime odaklanacak
Finansbank KOBİ ve Tarım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Metin Karabiber’e göre bankacılık sektörü için 2016, müşteri memnuniyetini önplanda tutan, verimliliği artıran iş modellerini benimseyip farklı alanlarındaki farklı ihtiyaçlara cevap verebilen anlayışın öne çıkacağı bir yıl olacak.
Karabiber, “Beklentimiz, 2012’den itibaren olduğu gibi önümüzdeki yıllarda da dış denge odaklı para ve maliye politikalarının iş dünyası ve bankacılık sektörü stratejilerini şekillendirmeye devam edeceği yönünde. Bu sebeple geçen yıllarda olduğu gibi önümüzdeki dönemde de büyümenin tüzel bankacılıktan geleceğini düşünüyoruz” diyor.
Bu dönemde Finansbank olarak öncelikle üretimi destekleyen stratejiler izleyeceklerini aktaran Karabiber, şu bilgileri veriyor: “İşsizliğin azaltılması ve yeni istihdam alanlarının yaratılmasında üstlendikleri rolle Türkiye ekonomisi için büyük önem taşıyan KOBİ’ler bizim de önceliklerimiz arasında. KOBİ Bankacılığı’nın gelişimine öncülük edecek organizasyonlar düzenliyor; finansal gereksinimlerine hızlı yanıt verecek ve operasyonel anlamda kendilerine kolaylık sağlayacak ürün ve hizmetler sunmak üzere çalışıyoruz.
‘KOBİ Rahat’ uygulamasını bankacılık sektöründe genel şikayet konusu olan ‘şubelerdeki müşteri danışmanlarına bir türlü ulaşamama’ meselesine çözüm olarak hayata geçirdik. Uygulama ile KOBİ’lerimiz artık finansçılarına telefonla en fazla 30 saniye içinde ulaşarak, bankacılık işlemlerini rahatlıkla gerçekleştirebiliyor. Bu hizmetle pek çok işlem banka şubesine gitmeden çözülüyor.”
Karabiber, hayata geçirdikleri KOBİ TABLET ile de müşteri bilgilerini 500 farklı parametre desteğiyle Finansçı’nın bilgisine sunduklarını, Finansçılar’ın bu sayede şubelerini yanında taşıdığını aktarıyor: “Tüzel müşterilerin ihtiyaçlarına daha etkin bir şekilde yanıt verebilmek için mevcut Tüzel İnternet Şubesi ve Kurumsal İnternet Şubesi’ni tek bir KOBİ İnternet Şubesi olarak yapılandırdık. Kullanıcı dostu anlayışıyla hazırlanan yeni internet şubesinde, firma sahipleri ve yetkili çalışanlar finansal işlemlerini şubeye gitmeden, tek şifre ile halledebiliyor.”
Şekerbank tarım fokuslanmasını 2016’da sürdürecek
Bankacılık sektörü, son yıllarda önemli bir strateji değişikliği yaparak KOBİ kredilerine ve tarımın finansmanına yöneldi. Tüketimin ivmelendirdiği hızlı ekonomik büyüme dönemlerinin ardından finansal istikrarı sağlamak amacıyla bireysel bankacılık alanında yapılan düzenlemelerin de etkisiyle sektör KOBİ’lere, tarımın ve reel sektörün finansmanına ağırlık vermeye başladı.
Şekerbank Perakende Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Ertürk, “Bu yönelişin devam edeceğini ve KOBİ müşterilerinin, esnaf ve küçük işletmeler gibi alt segmentler bazında bankacılık sektörünün odağında olacağını belirtebiliriz” diyor.
Ertürk, Şekerbank olarak yürüttükleri çalışmaları anlatıyor: “2014 yılının son aylarında, üstlendiğimiz ‘Anadolu Bankacılığı’ misyonuyla köyden kente göçü azaltıp tarımsal üretimi artırmak ve üretimin sürdürülebilirliğini sağlamak için dünyada bir ilki gerçekleştirerek ‘Aile Çiftçiliği Bankacılığı’nı başlattık. Bu kapsamda, miras yoluyla bölünerek küçülen tarım arazileri, sulama olanaklarının kısıtlı olması, modern tarım tekniklerinin uygulanmaması gibi nedenlerle geliri azalan ve köyünü terk eden çiftçiye, 10 yıla varan vadelerle sektörümüzde ilk olan imkanlar tanıyoruz. ‘Aile Çiftçiliği Bankacılığı’ kapsamında son bir yılda 20 bin yeni çiftçi aileye ulaştık ve bu alanda yaklaşık 500 milyon TL finansman sağladık. 2016 yılında da, ‘Aile Çiftçiliği’
kapsamında, Türkiye’nin her köşesinde, çiftçilerimiz aileleriyle birlikte topraklarını bırakıp gitmesin ve tarımsal üretim artsın diye çalışmaya devam edeceğiz. Diğer taraftan, ‘Aile Çiftçiliği’ni yaşatacak temel gücün kadın olduğunu biliyor; kırsaldaki çiftçi kadınlarımızı girişimci yapacak, kendi yörelerinde yaptıkları girişimleri teşvik etmeyi amaçlayan projelere destek vererek kırsaldan kente göçü önlüyoruz. Bu kapsamda sunduğumuz finansman katkısının yanısıra Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın koordinasyonuyla 2015 yılında 8 ilde 407 kadın çiftçimizin girişimcilik eğitimlerine destek sağladık.”
EKOkredi dikkat çekti
Enerji tasarrufunu yaygınlaştırmak ve doğal kaynakların sürdürülebilirliğine destek olmak için 2009’da başladıkları EKOkredi ile bugüne kadar 651 milyon TL’nin üzerinde finansman desteği sağladıklarını anlatan Ertürk, “75 bini aşkın kişiyi enerji tasarrufu ile tanıştırdık. EKOkredi kapsamında 6 yılda gerçekleştirdiğimiz çalışmalar sonucu 104 bini aşkın konutun yalıtımı ile 194 milyon metreküp doğalgaz tasarrufu veya elektrik cinsinden 21.1 milyar kilowatt/saatin üzerinde enerji tasarrufu sağlandı. EKOkredi ile hem doğayı hem de faturalarda yüzde 50’ye varan tasarruf sağlayarak boşa harcanan emeği korumaya, daha çok kişinin enerji verimliliği yatırımlarını uygun koşullarda desteklemeye ve yeni işbirlikleri gerçekleştirmeye 2016’da da devam edeceğiz” diye konuştu.
VakıfBank’tan KOBİ’lere Masrafsız Kış Kredisi
KOBİ’lerin ve esnafın tüm ihtiyaçlarını kolayca karşılamaları için uygun koşullarda nakit desteği sağlayan VakıfBank, “KOBİ’lere Masrafsız Kış Kredisi” kampanyasında 4 aya kadar taksit erteleme veya 3 aya kadar ödemesiz dönem seçenekleri de sunuyor. Taksit ertelemeli geri ödeme seçeneği ile bir yıllık periyotta taksitler 4 kez ertelenebiliyor.
Ayrıca kredi kullanarak kampanyadan yararlanan ve VakıfBank BusinessCard’ları ile 30 Nisan 2016’ya kadar 5 bin TL tutarında harcama yapan ilk bin müşteri, kredi kartı hesap ekstrelerinde 100 TL’lik indirim hakkı kazanıyor.
Kampanyadan faydalanmak isteyen VakıfBank müşterisi KOBİ’ler bir SMS’le kayıt yaptırabiliyor. İndirim hakkı kazanmak için KOBI yazıp bir boşluk bırakarak BusinessCard numaralarının son 6 hanesini kısa mesaj ile 6635’e göndermeleri yeterli. Kampanya, 31 Mart 2016 tarihine kadar devam edecek.
Kredi hakkında ayrıntılı bilgi almak ve başvuru yapmak isteyen KOBİ’ler en yakın VakıfBank şubesine başvurabiliyor veya www.vakifbank.com.tr ve www.vakifbankkobidost.com.tr web sitelerini ziyaret edebiliyor.
Yapı Kredi Worldcard yine birinci
The Nilson Report’un 45 yıldır devam ettirdiği ve alacak bakiyesi rakamları baz alınarak hazırlanan “Dünyanın En Büyük Kredi Kartı Portföyleri” araştırmasında Yapı Kredi Worldcard 7 milyar 580 milyon dolarlık hacimle bu yıl da Türkiye’nin ve Kıta Avrupası’nın birinci markası olarak sıralamadaki yerini aldı.
Türkiye’nin ilk kredi kartı Worldcard’ın artık bir kredi kartından çok daha fazlasını temsil ettiğini belirten Yapı Kredi Bireysel Bankacılık ve Kartlı Ödeme Sistemleri Grup Direktörü Serkan Ülgen, “Yapı Kredi olarak kredi kartı pazarında 27 yıldır kesintisiz sürdürdüğümüz pazar liderliği bir kez daha Nilson Report tarafından teyit edildi. Bankalararası Kart Merkezi’nin (BKM) verilerine göre de Kasım 2015 itibariyle Yapı Kredi kredi kartları olarak kart hamili cirosunda yüzde 19.6, toplam kredi kartı sayısında yüzde 18, POS cirosunda ise yüzde 20.7 pazar payı ile sektörde liderliğimize devam ettik. Çok az kurumun elde edebileceği böyle bir başarının Avrupa ve dünyaya yayılması heyecanımızı artırırken başarı çıtamızı da giderek yükseltiyor” diye konuştu.
Ülgen, Yapı Kredi Worldcard’ın birden çok bankanın, milyonlarca kart sahibinin, yüzlerce değerli perakende markasının ve yüz binlerce üye işyerinin dahil olduğu büyük bir platform olduğunu ifade etti: “Worldcard, lider ve yenilikçi yaklaşımımıza yakışan bir kimlik ile kredi kartı olmanın çok daha ötesine geçerek sektörü daima ilklerle tanıştıran marka oldu. Her geçen gün hızlanarak gelişen mobilleşmeyle beraber bankacılık sektöründe yenilikçi ve dijital çözümlere daha fazla ihtiyaç duyuluyor. Yapı Kredi olarak biz de tüm kartlı ödemeler sistemimizi, geçtiğimiz yıl en son teknolojiye aktardık. Kredi kartlarında önümüzdeki 10 yılın dijital değişim sürecinde önemli bir hazırlık sürecini tamamladık.”
Albaraka’nın hedefi, 2016 yılında yüzde 20 oranında büyümek
Katılım bankacılığında 30 yılı geride bırakan Albaraka, 2015 yılını bankacılık sektörünün üzerinde bir büyümeyle kapattı ve 2015 yılı Eylül ayında 29 milyar 213 milyon TL’lik aktif büyüklüğe ulaştı. Albaraka Türk Genel Müdürü Dr. Fahrettin Yahşi, “Dünyanın en iyi katılım bankası olma yolundaki çalışmalarımız için güven tazelediğimiz bir yıl geçirdik. 2016 yılında da hedefimiz, yüzde 20 oranında büyüyerek katılım bankacılığındaki payımızı daha ileri noktalara taşımak” diye konuştu.
Albaraka’nın aktif büyüklüğü, pazar payında yüzde 1.2, krediler pazar payında yüzde 1.3, mevduat pazar payında ise yüzde 1.5’e ulaştı. Yahşi, şunları söyledi: “Geçtiğimiz yılı oldukça verimli sonlandırdığımızı düşünüyoruz. Büyümemiz, önceki yıllarda olduğu gibi bankacılık sektör ortalamalarının üzerinde seyretti. Bankamızın çok büyük bir teknolojik dönüşümünü başarıyla gerçekleştirdik. Yaklaşık üç yıl önce başlattığımız Simurg Projemiz’in bir sacayağı olarak gördüğümüz Albatros Projemiz’le başta ana bankacılık yazılımımız olmak üzere, tüm teknolojik altyapımızı yeniledik. Bu dönüşümle beraber, dünyanın en iyi katılım bankası olma vizyonumuzu destekleyecek çok iyi bir altyapıya kavuştuğumuzu ifade edebiliriz.”
Yılsonu itibariyle 213 şubeye ulaştıkları bilgisini paylaşan Yahşi, Erbil’deki şubeye ek olarak başka bir ülkede şube açmak için çalışmalarının sürdüğünü belirtti. Kamu bankalarının geçtiğimiz yıllarda arka arkaya katılım bankacılığı sektörüne girme mesajlarını son derece olumlu bir adım olarak yorumlayan Yahşi, “Kamu bankalarının katılımıyla sektör daha da güçlenecek. Bu katılım bankalarının geliştireceği ürün ve hizmet çeşitliliğini de artırmak anlamına geliyor” değerlendirmesini yaptı
İş Bankası desteğiyle Reidin emlak endeksleri
Türkiye İş Bankası, gayrimenkul sektörünün gelişimine katkıda bulunacak çalışmalarını sürdürüyor. Banka, gelişmekte olan ülkelerin gayrimenkul sektörüyle ilgili analitik verileri ve bilgileri içerecek endekslerin hazırlanmasında dünyanın önde gelen internet gayrimenkul bilgi teknoloji şirketi Reidin ile işbirliğine gitti. İş Bankası’nın desteğiyle hazırlanacak Reidin Emlak Endeks, Reidin-Gyoder Yeni Konut Fiyat Endeksi ile Reidin Türkiye Gayrimenkul Sektörü Güven Endeksi ve Reidin Türkiye Fiyat Beklenti Endeksi; satılık ve kiralık konutların fiyatlarına ilişkin trendler ve öngörüler, getiri oranları, konut yatırımı amortisman süreleri, konut satın alma ve kiralama gücü endeksleri, yabancıların konut edinimleri ve tercihleri, stok satış performansları, tüketici ödeme yöntemleri, uygulanan KDV oranları ve sektör profesyonellerinin güven ve fiyat beklentileri gibi sektöre dair çok çeşitli bilgileri içeriyor.
İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Yalçın Sezen, işbirliğine ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Müşterilerimizin sadece mevcut hizmetlerimize dair beklentilerini karşılamakla kalmayıp, yaşam evrelerinin farklı noktalarında ihtiyaç duydukları her an, proaktif şekilde yanlarında olmamızı sağlayan yenilikleri geliştiriyor ve sunuyoruz” dedi.
DenizBank’tan ‘Ortak Mortgage Konut Kredisi’ avantajı
DenizBank ev sahibi olmak isteyenlere özel avantajlı “Ortak Mortgage Konut Kredisi”ni hayata geçirdi. Ev sahibi olmak veya yatırım amacıyla ev satın almak isteyen; fakat tek başına bu hayalini gerçekleştiremeyen kişiler, minimum 2, maksimum 4 ortak ile tapudaki hak sahipliği oranında kredi kullanarak istedikleri evi alabiliyorlar. Ayrıca tüm ortaklar kredilerini farklı vadelerde kullanma imkanına da sahipler. DenizBank’ın sunduğu konut kredisini kullanan müşteriler, 300 aya varan vade seçenekleriyle rahat ödeme imkanlarından yararlanabiliyorlar. DenizBank Konut ve Taşıt Finansmanı Grup Müdürü Hakan Varol, hizmet sundukları tüm kesimlerin hayatını kolaylaştırmak için sürekli daha yenilikçi düşünmeye odaklandıklarını ve müşterilerin Konut ve Kentsel Dönüşüm Kredileri’nde ilk tercihleri olmayı hedeflediklerini kaydetti. Varol, “Ortak Mortgage konut kredisini tercih eden bir müşterimiz, 25 yıla varan vade seçeneğinden faydalanabiliyor. DenizBank olarak müşteri ihtiyaçlarını en iyi anlayan ve beklentilerini en doğru ürün ve hizmetlerle karşılayan banka olma vizyonumuz doğrultusunda çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Türkiye Finans, 3. kez ‘En İyi Katılım Bankası’ seçildi
2007 yılından beri düzenlenen ve alanının en şeffaf ve rekabetçi uluslararası ödüllerinden biri olarak kabul edilen Islamic Finance News Dergisi Ödülleri’nde Türkiye Finans, 30 binden fazla katılımcının oyu ile Türkiye’nin ‘En İyi Katılım Bankası’ seçildi. Katılım bankacılığındaki başarılı performanslarının uluslararası platformlarda kazandıkları ödüllerle takdir edilmesinden büyük onur duyduklarını dile getiren Türkiye Finans Genel Müdürü Osman Çelik, “Bu ödülü; Katılım Bankacılığı prensiplerinden ödün vermeden en mükemmel ürün ve hizmeti sunma yolundaki çabalarımızın takdir edilmesi ve müşterilerimizin bize olan güvenlerinin bir yansıması olarak değerlendiriyoruz. Aldığımız bu ödüller, Türkiye Finans’ın uluslararası arenadaki başarısının göstergesi olması nedeniyle son derece büyük önem arz ediyor. Bankamız’ın elde ettiği her başarıda olduğu gibi bu ödül de çalışanlarımızın özverili çalışmaları ve üstün gayretlerinin bir sonucudur” dedi.
IFN ödüllerini kazanan bankalar, dünyanın farklı ülkelerindeki İslami ve konvansiyonel bankacılık sektörü profesyonellerinin ve yatırımcıların iştirak ettiği oylamayla belirlendi.
Garanti, üst üste 6. kez “Türkiye’nin En İyi Dış Ticaret Finansmanı Bankası” seçildi
Garanti Bankası, Global Finance tarafından, üst üste 6. kez Türkiye’nin En İyi Dış Ticaret Finansmanı Bankası seçildi. Garanti Bankası’na ödülü 20 Ocak tarihinde düzenlenen törende takdim edildi. Derginin dünya genelinde 7 bölgede bulunan 84 ülkede yaptığı “En İyi Dış Ticaret Finansmanı Bankası” değerlendirmesinde işlem hacmi, uluslararası faaliyet alanı, müşteri hizmetleri, rekabetçi fiyatlama ve yenilikçi teknoloji kriterlerindeki başarılar dikkate alındı. Garanti Bankası Genel Müdürü Fuat Erbil, “Global Finance tarafından 6 yıldır üst üste Türkiye’nin En İyi Dış Ticaret Finansmanı Bankası Ödülü’nü almaktan mutluluk duyuyoruz. Bu ödül, dış ticaret konusundaki uzmanlığımız ve müşteri odaklı yaklaşımımızın uluslararası finans otoriteleri tarafından da takdir edildiğini gösteriyor. Müşterilerimize dış ticaret işlemlerinde fark yaratacak çözümler üretmeye devam ediyoruz. Müşterilerimize en iyi fırsatları sunmayı, işlerinde değer yaratmayı ve onların çözüm ortağı olmayı sürdüreceğiz” dedi.
2015’te 4 ana gelişme etkin oldu, mobilin yükselişi dikkat çekti
Türkiye ödeme sistemlerinde 2015 yılındaki gelişmeleri değerlendiren Bankalararası Kart Merkezi (BKM) Genel Müdürü Dr. Soner Canko, “2015 Türkiye ödeme sistemleri sektöründe son yıllarda yapılan önemli çalışmaların etkisinin ortaya çıktığı ve adeta bunların karşılığının alındığı iyi bir yıl oldu. Türkiye 2015’i yüksek performans ile kapadı” dedi.
Soner Canko, “2015 nakitsiz ödemelere ulaşma yolunda yürüyüşümüzü sürdürdüğümüz bir yıl oldu. Toplam kartlı ödemeler yüzde 15 büyüdü. Bunun içinde kredi kartlarıyla yapılan ödemeler yüzde 14 düzeyinde büyürken banka kartlarıyla yapılan ödemelerdeki yüzde 28’lik önemli büyüme dikkat çekti. Biz bunu, nakitsiz toplum hedefi yolunda sağlıklı bir gelişme olarak görüyoruz” diye konuştu. BKM verilerine göre 2015 yılında kartlı alışverişlerin toplam tutarı ise 526 milyar TL’ye ulaştı. 171 milyon adete ulaşan kart sayısıyla Türkiye, Avrupa liginde de ilk sıraya yerleşti. Kartlı ödemelerin hane halkı harcamaları içindeki payı ise son 5 yılda yüzde 28’den yüzde 39’a çıktı. Canko, geçtiğimiz yıl internetten kartlı ödeme tutarının yüzde 32 arttığını, toplam kartlı ödemelerin yüzde 11’inin internetten yapıldığını açıkladı. 2015 yılında internetten alışveriş yapılan kredi kartı sayısı 22 milyona ulaştı.
Akbank ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden “Tasarruf” için işbirliği
“Akbank Ekonominin Kahramanı Çocuklar” projesinin 2016 yılı çalışmaları kapsamında İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile protokol yenilendi. Sabancı Üniversitesi işbirliği ile geliştirilen “Akbank Ekonominin Kahramanı Çocuklar” projesi bu yıl tasarruf konusunda bilinç ve farkındalık yaratma hedefiyle 10 bin öğrenciye daha ulaşacak. Projenin protokol imza töreni; İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız ve Akbank Bireysel ve Özel Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Arif İsfendiyaroğlu’nun katılımıyla gerçekleştirildi. Arif İsfendiyaroğlu, “Bankacılık sektörünün kamuoyunda tasarruf algısını uyandıracak, yaygınlaştıracak çalışmaları üstlenmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu yaklaşımımızla Türkiye ekonomisinin en önemli sorunları arasında görülen tasarruf açığının çözümlenmesi hedefine destek vermek amacıyla 2012 yılında ‘Tasarruf Seferberliği’ başlattık. Bu kapsamda, tasarruf konusunda bir bilinç ve farkındalık yaratmak için, ‘Akbank Ekonominin Kahramanı Çocuklar’ Projesi’ni geliştirdik" diye konuştu.
TEB, 2016’da KOBİ kredilerinde büyümeyi sürdürecek
TEB KOBİ Bankacılığı Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür Vekili Turgut Boz, ekonomiye ve müşterilerine sağladıkları desteğin en önemli göstergesi olan kredilerin toplam aktifler içerisindeki payının 2015’in üçüncü çeyreği itibarıyla yüzde 73 olarak gerçekleştiğini söyledi. Toplam 53.7 milyar TL’lik kredilerin yarıya yakınını ise KOBİ’lere kullandırılan krediler oluşturdu. Boz, “KOBİ’lerin kredilerden aldığı payı, ekonomiden aldığı paya göre kıyasladığımızda hem bankamız için hem de sektör için daha büyük potansiyelin olduğunu görüyoruz. TEB olarak, her yıl olduğu gibi 2016 yılında da KOBİ kredilerinde büyümeyi sürdürmeyi hedefliyoruz. Mevcut piyasa koşulları üzerinden hedef vermekten ziyade, KOBİ’lerin hayatlarında fark yaratacak hizmetlere odaklanarak ‘Danışman Banka’ anlayışımızı temel alan ürün ve hizmetler sunmaya devam edeceğiz” diye konuştu. TEB, müşterilerin kısa, orta ve uzun vadeli nakit finansman ve yatırım ihtiyaçlarını karşılamak adına; Spot Kredi, Rotatif Kredi, Taksitli Krediler, Kredili Mevduat Hesabı (KMH), İskonto/İştira Kredileri ile Kredi Garanti Fonu (KGF) ve KOSGEB ile yapılan işbirliklerine dayanan kredilerle hizmet veriyor. Boz, şu bilgileri veriyor: “Küçük işletme sahiplerine özel ürünleri TEB Patron Kart ile esnafın en çok ihtiyaç duyduğu kredilere tek bir kart üzerinden ulaşmasını sağlıyoruz. Taksitli Ticari Kredi, Kredili Mevduat Hesabı ve Business Kart özelliklerini tek bir kartta barındıran TEB Patron Kart ile esnaf ve küçük işletmeler, temel kredi ihtiyaçlarını en hızlı şekilde alternatif dağıtım kanalları üzerinden karşılayabiliyor. Küçük işletme sahiplerine ve esnaflara yönelik yıl içinde dönemsel olarak düzenlediğimiz Taksitli Nakit Kredi kampanyalarıyla 100 bin TL’ye kadar, farklı tutarlar için uygun faiz koşulları ve taksit erteleme fırsatıyla uzun vadelerde kredi kullandırıyoruz. KGF ile yaptığımız işbirliği kapsamında da küçük işletme sahiplerinin finansman yükünü azaltıyor, teminatsız kredi imkanı ile finansmana erişimini kolaylaştırıyoruz.” Geçtiğimiz yıl başlattıkları TEB Kadın Bankacılığı’na dikkat çeken Boz, “Liderleri kadın olan KOBİ ve işletmelerin finansmana erişimlerini kolaylaştırmak için teminatsız kredilerin yanısıra özel finansman paketleri geliştiriyoruz. Bu kapsamda, Kadın Patrona Özel EBRD Kredisi, Hazine Destekli KGF Kredisi, Altın Teminatlı Kredi, Kadın Bankacılığı Masraf Paketi, Kadın Bankacılığı Ürün Paketi gibi finansman kaynaklarımızla birlikte avantajlı bankacılık hizmetlerini biraraya getirdiğimiz özel masraf paketleri sunuyoruz” diye konuşuyor.
ING Bank’ın mentorluk eğitimleri
Harp Akademileri’nde ve Özyeğin Üniversitesi’nde İçeriği tamamen ING Akademi tarafından oluşturulan mentorluk/temel koçluk becerileri eğitimi, Harp Akademileri öğretim görevlilerine ve kurmay subay adaylarına 3 günlük bir eğitim olarak aktarıldı. Eğitimin önümüzdeki yıl itibarıyla kurmay subay adaylarına askeri eğitimin yanında liderlik, yönetim ve stratejik karar alma teknikleri gibi eğitimleri destekleme amaçlı olarak verilmesi planlanıyor. ING Akademi’nin aynı eğitimi, Özyeğin Üniversitesi Yönetici İşletme Yüksek Lisansı (Executive MBA) programının ders müfredatına da girdi. Bu kapsamda ING Bank Liderlik, Yetenek Yönetimi ve Organizasyonel Gelişim Grup Müdürü Fatih Çına, 6 güne yayılan eğitimi konuk öğretim görevlisi olarak Özyeğin Üniversitesi’nde İşletme Yüksek Lisansı yapan öğrencilerle paylaşacak. ING Bank’ın mentorluk eğitimlerinde mentor adaylarına, mentorluk ilişkisi çerçevesinde mentee’lerin kişisel ve profesyonel gelişimleri önünde duran engelleri kaldırmalarına yardımcı olacak, kendi otantik liderliklerini geliştirmelerini sağlayacak, mentee’lerin ve doğal olarak da kurumun gerçek potansiyelini ortaya çıkarmayı mümkün kılacak ve belki de en önemlisi geleceği şekillendirmek için gereken özgüvene ulaşmalarına yardımcı olacak konular işleniyor. ING Akademi’nin mobil uygulaması ile bu programa dahil olan mentor adayları, müfredatı destekleyen mobil eğitim paketleriyle takip edebiliyor.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) Eylül 2015 verilerine göre bankacılık sektöründe 34 mevduat, 13 kalkınma yatırım ve 5 katılım bankası olmak üzere 52 banka faaliyet gösteriyor. Sektörde yine Eylül 2015 itibarıyla 12 bin 330 şube ve 218 bin 6 kişi istihdam ediliyor. ‘Türk Bankacılık Sektörü’nün aktif büyüklüğü Eylül 2015 döneminde bir önceki yılsonuna göre yüzde 20.2 artarak 2.396 milyar TL olarak gerçekleşti. Yine bu dönemde sektörün net dönem karı 19 milyar TL oldu. Sektörün dönem net karı, 2014 yılının aynı dönemine göre kamu ve yabancı banka gruplarında artarken yerli özel banka grubunda düşüş gösterdi. Özkaynak karlılığı geçen yılın aynı dönemine göre kamu, yerli özel ve yabancı banka gruplarında düştü.
Sektörün toplam kredi tutarı 1.48 trilyon TL olup, sözkonusu tutarın 996 milyar TL’si Türk parası kredilerden, 486 milyar TL’si yabancı para kredilerden oluştu. Kredilerin içerisinde ticari ve kurumsal kredilerin payı yüzde 48, KOBİ kredilerinin payı yüzde 26 ve tüketici kredilerin (kredi kartları dahil) payı yüzde 26 olarak gerçekleşti. Eylül 2015 döneminde; ticari ve kurumsal krediler 718 milyar TL, KOBİ kredileri 383 milyar TL ve tüketici kredileri ve kredi kartları 381 milyar TL oldu. İşletme sınıflarına göre KOBİ kredilerinde bir önceki çeyreğe göre artış gerçekleşti. 383 milyar TL’lik KOBi kredilerini detaylandırırsak; orta boy işletmeler 155 milyar TL, küçük işletmeler 130 milyar TL, büyük işletmeler ise 99 milyar TL kredi kullandı.
Sektörün takipteki kredilerin brüt tutarı 45 milyar TL oldu. Aynı dönemde tüketici kredilerinin (bireysel kredi kartları dahil) takibe dönüşüm oranı Eylül 2015 döneminde yüzde 4.07 olarak gerçekleşti.
TCMB verilerine göre bankacılık sektörü
Sektörün daha güncel verileri ise Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) tarafından ‘Haftalık Para ve Banka İstatistikleri’ adıyla yayımlandı. Buna göre 15 Ocak ile biten haftada sektörün toplam kredi hacmi 13 milyar 467 milyon 324 bin lira arttı. Böylece bu dönemde toplam kredi hacmi 1 trilyon 455 milyar 414 milyon 639 bin liradan 1 trilyon 468 milyar 881 milyon 963 bin liraya çıktı. Toplam kredi hacmi, 15 Ocak haftasında bir önceki haftaya kıyasla yüzde 0.93 ve geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21.81 arttı. Verilen kredilerin 1 trilyon 435 milyar 910 milyon 921 bin lirası mali olmayan kesime, 32 milyar 971 milyon 42 bin lirası da mali kesime kullandırıldı.
Bir haftalık dönemde mevduat bankalarındaki tüketici kredileri yüzde 0.27 azalışla 289 milyar 541 milyon 440 bin liraya, kredi kartı harcama tutarı da yüzde 0.42 düşüşle 90 milyar 376 milyon 16 bin liraya indi. Aynı dönemde taksitli ticari krediler ise yüzde 0.15 artarak 186 milyar 440 milyon 184 bin liraya yükseldi. Mevduat bankalarındaki tüketici kredilerinin 131 milyar 671 milyon 326 bin lirası konut, 5 milyar 709 milyon 522 bin lirası taşıt, 152 milyar 160 milyon 592 bin lirası diğer kredilerden oluştu. Geçen yılın aynı dönemine göre mevduat bankalarındaki tüketici kredileri yüzde 7.73, taksitli ticari krediler yüzde 17.28 ve kredi kartı harcama tutarı yüzde 9.92 arttı. Kredi kartı harcama tutarının 41 milyar 755 milyon 945 bin lirası taksitli, 48 milyar 620 milyon 71 bin lirası taksitsiz gerçekleşti.
Bankacılık sektöründeki toplam mevduatta (bankalararası dahil) 15 Ocak ile biten haftada 14 milyar 437 milyon 801 bin lira artış kaydedildi. Sözkonusu haftada 1 trilyon 280 milyar 698 milyon 803 bin liraya yükselen bankacılık sektörü toplam mevduatı, geçen yılın aynı dönemine göre de yüzde 21.61 artış gösterdi. Aynı dönemde bankalardaki TL cinsi mevduat yüzde 2.51 artışla 731 milyar 95 milyon 131 bin liraya yükselirken yabancı para (YP) cinsinden mevduat ise yüzde 1 azalışla 493 milyar 799 milyon 86 bin lira oldu.
Yıllık bazda bakıldığında 15 Ocak ile biten haftada bankalardaki TL cinsi mevduatta yüzde 13.19 ve yabancı para mevduatta da yüzde 38.05 yükseliş yaşandı. Sözkonusu dönemde, yurtiçi yerleşiklerin mevduat bankalarındaki toplam TL mevduatı yüzde 2.58 artarak 678 milyar 747 milyon 746 bin liraya çıktı. Yurtiçi yerleşiklerin mevduat bankalarındaki toplam YP mevduatı ise bir haftada yüzde 0.90 düşüşle 419 milyar 233 milyon 853 bin liraya indi.
Gelişen teknoloji, bankacılıkta işgücünü dönüştürecek
Uluslararası danışmanlık şirketi EY, teknolojik gelişmelerin önümüzdeki yıllarda bankaların işgücü kullanımını ve iş modellerini nasıl bir dönüşüme götüreceğine ilişkin “Küresel Bankacılık Görünümü 2016-Yeteneğin Dönüşümü: Geleceğin Bankacısı” raporunu açıkladı. Raporun sonuçlarına göre; bankacılığın teknolojiye, operasyon modeline, ürün ve süreçlerine bağlı dönüşümü, ancak çalışanlara odaklı bir şekilde gerçekleşecek. Geleneksel rollere sahip bankacıların sayısı azalırken yeni roller ile birlikte görev tanımları da temelden değişim gösterecek.
Rapora göre bankacılık bir dönüm noktasında ve toparlanmanın ABD’nin gerisinde kaldığı Avrupa’da bile sektöre yönelik riskler geri dönüyor. Bu durum, sektörün odak noktasının ayakta kalma ve istikrar sağlama olduğu kriz sonrası dönemin sona erdiğine işaret ediyor. Raporda bankacılıkta süregelen güçlüklerin; düşük öz sermaye karlılığı, maliyetlerin yapısal olarak yüksek olması, düzenlemelerle birlikte denetimlerin sıkılaşması ve çalışan tutumunun müşteri ve hissedarlara yapılan değer dağılımıyla uyumlu olmaması gibi faktörleri içerdiği ifade ediliyor. Kurumların kriz sonrası dönemde uygulamaya koydukları kademeli değişim programlarından uzaklaştıklarının ve daha stratejik bir yaklaşım benimsediklerinin belirtildiği araştırmada, bankaların çalışanlarının niteliği ve niceliği konusunda yapılması gerekenleri değerlendirmeye başladıkları vurgulanıyor.
Katılım bankacılığı aktifleri 5 yılda 93 milyar dolara ulaşacak
EY aynı zamanda 2016 Dünya İslami Bankacılık Rekabet Raporu’nu açıkladı. Rapora göre Türkiye'de 2015 yıl sonu itibariyle 52 milyar dolar olması beklenen katılım bankacılığı aktifleri, önümüzdeki 5 yılda yıllık ortalama yüzde 16 büyüme göstererek 93 milyar dolara yükselecek. Bununla birlikte dünya genelinde İslami bankacılık varlıklarının büyük bir bölümünü oluşturan Katar, Endonezya, Suudi Arabistan, Malezya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Türkiye'de, İslami bankacılık aktiflerinin 2015 yıl sonu itibariyle 920 milyar doları aştığı tahmin ediliyor ve rapora göre küresel İslami bankacılık sektörünün kar havuzu 2020 yılında 30.3 milyar dolara ulaşacak.
Raporda ortalama yıllık büyüme oranları ile bankacılık sektörü aktifleri dikkate alındığında, Suudi Arabistan, Katar, Pakistan, BAE ve Türkiye'nin kilit oyuncular olduğu belirtilirken Türkiye'nin büyüme potansiyelinin katılım bankacılığı sektörünün büyümesinde önemli rol alacağı öngörülüyor.
EY Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Bölüm Başkanı ve Finansal Hizmetler Sektör Lideri Selim Elhadef, Türkiye'de 2009'da toplam bankacılık sistemi içerisinde yüzde 4 olan pazar payının, 2015'te yaklaşık yüzde 5.1'e ulaştığını aktararak, şunları kaydetti: “Sektörün büyümesi açısından önemli bir gelişme olarak Ziraat Katılım Bankası'nın katılım bankacılığı sektörüne dahil olmasını da ekleyebiliriz. Katılım bankacılığının yanısıra İslami sigortacılık alanında yeni katılım bankalarının da devreye girmesiyle önemli bir büyümenin gerçekleşmesi öngörülmektedir. Katılım bankalarının, hedeflenen bankacılık pazar payına ulaşması için bir takım mevzuat ve ürün düzenlemelerinin yapılması gerekmektedir. Bu ihtiyaçlara örnek olarak halihazırda kullanılan ürünlerin etkinliğinin artırılması ve daha fazla kişiye erişilmesi için başta kira sertifikası ürünü ile murabaha kullanımının artırılması gösterilebilir.”
Bankacılık sektörünün işlem hacmi artacak
Sektörün 2016 yılı performansına ilişkin beklentilerini sorduğumuz Ekonomist Burak Arzova, şu açıklamayı yaptı: “2015 yılında bireysel kredilerin azaldığı, ticari kredilerin arttığı bir yapı gördük bankacılık sektöründe. 2016 yılında sektörde bir taraftan ticari kredi oranları artarken diğer taraftan henüz yılın başında olmamıza rağmen büyük bir hızla giden iflas erteleme talepleri nedeniyle tahsili şüpheli hale gelmiş ticari kredilerde artış olacağını beklemekteyim. Özellikle FED faiz artışı sonrası fonlama maliyetlerindeki artış ve şüpheli alacak riskinin kredi maliyetlerini artırdığı bir yıl olacaktır 2016.
Öte yandan Hükümet çevrelerinden açıklanan bireysel anlamda kredi yeterliliğine göre harcama çalışmaları ve taksit sınırlandırmasının kaldırılması ya da genişletilmesi ile ihtiyaç kredilerinde de yukarı yönlü bir hareket görülebilir.
2016 yılının banka rasyolarının güçlendiği bir yıl olacağı hususunda ise şüphe yok. Hükümet özellikle bu konuda hassas ve yapısal dengelerin korunması açısından yüzde 12’lere inen rasyoları güçlendirici yönde adımlar atacağını belirtti. Sektör açısından karşılık oranlarının düşük ancak işlem hacminin yüksek olacağı bir yıl olacağını düşünüyorum.”
Halkbank’tan KOBİ’lere 200 milyon dolar kredi
Halkbank, Dünya Bankası ile KOBİ ve büyük işletmelerin finansmanı için 200 milyon dolarlık yeni bir kredi protokolüne imza attı. Protokol kapsamında temin edilen kredi, mikro işletmeler ve KOBİ’ler ile KOBİ’lerle iş ilişkisinde olan büyük işletmeleri kapsayacak. Dünya Bankası’ndan sağlanan kaynak, yatırım kredisinin yanısıra işletme kredisi olarak da kullanabilecek.
Bankacılık alanındaki köklü deneyimiyle Halkbank’ı uluslararası bir marka olarak konumlandırdıklarını ve sağladıkları bu kaynakla bankacılık sektöründeki saygın konumunu pekiştirdiklerini belirten Halkbank Uluslararası Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı M. Hakan Atilla, şunları söyledi: “Halkbank olarak, Türkiye ekonomisinin istikrar ve büyümesine güç katacak projelerin içinde yeralmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Dünya Bankası ile imzaladığımız yeni protokolle sağladığımız kaynağı, reel sektöre sunduğumuz ürünlere yenilerini eklemek için kullanacağız. Bu krediyle mikro işletmeler ve KOBİ’lerin finansmana erişimini hızlandırmayı ve onlarla iş ilişkisinde olan büyük işletmelerin finansmanı yoluyla tedarik zincirinin güçlenmesini arzuluyoruz. Türkiye’ye değer katmak isteyen tüm yatırımcılarımızın yanında olmaya ve ülkemizin gelişimine destek vermeye devam edeceğiz.”
Dünya Bankası ile imzalanan protokol kapsamında Halkbank’ın sağladığı kredi 4 yılı ödemesiz dönem, toplam 20 yıl vadeye sahip olacak. Halkbank bu krediyi mikro işletme, KOBİ ve büyük işletmelere kullandırırken KOBİ’lere sağlanan kaynağın en az yüzde 15’ini ‘Kalkınmada Öncelikli Yöreler’e tahsis edecek.
Finansbank üretime odaklanacak
Finansbank KOBİ ve Tarım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Metin Karabiber’e göre bankacılık sektörü için 2016, müşteri memnuniyetini önplanda tutan, verimliliği artıran iş modellerini benimseyip farklı alanlarındaki farklı ihtiyaçlara cevap verebilen anlayışın öne çıkacağı bir yıl olacak.
Karabiber, “Beklentimiz, 2012’den itibaren olduğu gibi önümüzdeki yıllarda da dış denge odaklı para ve maliye politikalarının iş dünyası ve bankacılık sektörü stratejilerini şekillendirmeye devam edeceği yönünde. Bu sebeple geçen yıllarda olduğu gibi önümüzdeki dönemde de büyümenin tüzel bankacılıktan geleceğini düşünüyoruz” diyor.
Bu dönemde Finansbank olarak öncelikle üretimi destekleyen stratejiler izleyeceklerini aktaran Karabiber, şu bilgileri veriyor: “İşsizliğin azaltılması ve yeni istihdam alanlarının yaratılmasında üstlendikleri rolle Türkiye ekonomisi için büyük önem taşıyan KOBİ’ler bizim de önceliklerimiz arasında. KOBİ Bankacılığı’nın gelişimine öncülük edecek organizasyonlar düzenliyor; finansal gereksinimlerine hızlı yanıt verecek ve operasyonel anlamda kendilerine kolaylık sağlayacak ürün ve hizmetler sunmak üzere çalışıyoruz.
‘KOBİ Rahat’ uygulamasını bankacılık sektöründe genel şikayet konusu olan ‘şubelerdeki müşteri danışmanlarına bir türlü ulaşamama’ meselesine çözüm olarak hayata geçirdik. Uygulama ile KOBİ’lerimiz artık finansçılarına telefonla en fazla 30 saniye içinde ulaşarak, bankacılık işlemlerini rahatlıkla gerçekleştirebiliyor. Bu hizmetle pek çok işlem banka şubesine gitmeden çözülüyor.”
Karabiber, hayata geçirdikleri KOBİ TABLET ile de müşteri bilgilerini 500 farklı parametre desteğiyle Finansçı’nın bilgisine sunduklarını, Finansçılar’ın bu sayede şubelerini yanında taşıdığını aktarıyor: “Tüzel müşterilerin ihtiyaçlarına daha etkin bir şekilde yanıt verebilmek için mevcut Tüzel İnternet Şubesi ve Kurumsal İnternet Şubesi’ni tek bir KOBİ İnternet Şubesi olarak yapılandırdık. Kullanıcı dostu anlayışıyla hazırlanan yeni internet şubesinde, firma sahipleri ve yetkili çalışanlar finansal işlemlerini şubeye gitmeden, tek şifre ile halledebiliyor.”
Şekerbank tarım fokuslanmasını 2016’da sürdürecek
Bankacılık sektörü, son yıllarda önemli bir strateji değişikliği yaparak KOBİ kredilerine ve tarımın finansmanına yöneldi. Tüketimin ivmelendirdiği hızlı ekonomik büyüme dönemlerinin ardından finansal istikrarı sağlamak amacıyla bireysel bankacılık alanında yapılan düzenlemelerin de etkisiyle sektör KOBİ’lere, tarımın ve reel sektörün finansmanına ağırlık vermeye başladı.
Şekerbank Perakende Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Ertürk, “Bu yönelişin devam edeceğini ve KOBİ müşterilerinin, esnaf ve küçük işletmeler gibi alt segmentler bazında bankacılık sektörünün odağında olacağını belirtebiliriz” diyor.
Ertürk, Şekerbank olarak yürüttükleri çalışmaları anlatıyor: “2014 yılının son aylarında, üstlendiğimiz ‘Anadolu Bankacılığı’ misyonuyla köyden kente göçü azaltıp tarımsal üretimi artırmak ve üretimin sürdürülebilirliğini sağlamak için dünyada bir ilki gerçekleştirerek ‘Aile Çiftçiliği Bankacılığı’nı başlattık. Bu kapsamda, miras yoluyla bölünerek küçülen tarım arazileri, sulama olanaklarının kısıtlı olması, modern tarım tekniklerinin uygulanmaması gibi nedenlerle geliri azalan ve köyünü terk eden çiftçiye, 10 yıla varan vadelerle sektörümüzde ilk olan imkanlar tanıyoruz. ‘Aile Çiftçiliği Bankacılığı’ kapsamında son bir yılda 20 bin yeni çiftçi aileye ulaştık ve bu alanda yaklaşık 500 milyon TL finansman sağladık. 2016 yılında da, ‘Aile Çiftçiliği’
kapsamında, Türkiye’nin her köşesinde, çiftçilerimiz aileleriyle birlikte topraklarını bırakıp gitmesin ve tarımsal üretim artsın diye çalışmaya devam edeceğiz. Diğer taraftan, ‘Aile Çiftçiliği’ni yaşatacak temel gücün kadın olduğunu biliyor; kırsaldaki çiftçi kadınlarımızı girişimci yapacak, kendi yörelerinde yaptıkları girişimleri teşvik etmeyi amaçlayan projelere destek vererek kırsaldan kente göçü önlüyoruz. Bu kapsamda sunduğumuz finansman katkısının yanısıra Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın koordinasyonuyla 2015 yılında 8 ilde 407 kadın çiftçimizin girişimcilik eğitimlerine destek sağladık.”
EKOkredi dikkat çekti
Enerji tasarrufunu yaygınlaştırmak ve doğal kaynakların sürdürülebilirliğine destek olmak için 2009’da başladıkları EKOkredi ile bugüne kadar 651 milyon TL’nin üzerinde finansman desteği sağladıklarını anlatan Ertürk, “75 bini aşkın kişiyi enerji tasarrufu ile tanıştırdık. EKOkredi kapsamında 6 yılda gerçekleştirdiğimiz çalışmalar sonucu 104 bini aşkın konutun yalıtımı ile 194 milyon metreküp doğalgaz tasarrufu veya elektrik cinsinden 21.1 milyar kilowatt/saatin üzerinde enerji tasarrufu sağlandı. EKOkredi ile hem doğayı hem de faturalarda yüzde 50’ye varan tasarruf sağlayarak boşa harcanan emeği korumaya, daha çok kişinin enerji verimliliği yatırımlarını uygun koşullarda desteklemeye ve yeni işbirlikleri gerçekleştirmeye 2016’da da devam edeceğiz” diye konuştu.
VakıfBank’tan KOBİ’lere Masrafsız Kış Kredisi
KOBİ’lerin ve esnafın tüm ihtiyaçlarını kolayca karşılamaları için uygun koşullarda nakit desteği sağlayan VakıfBank, “KOBİ’lere Masrafsız Kış Kredisi” kampanyasında 4 aya kadar taksit erteleme veya 3 aya kadar ödemesiz dönem seçenekleri de sunuyor. Taksit ertelemeli geri ödeme seçeneği ile bir yıllık periyotta taksitler 4 kez ertelenebiliyor.
Ayrıca kredi kullanarak kampanyadan yararlanan ve VakıfBank BusinessCard’ları ile 30 Nisan 2016’ya kadar 5 bin TL tutarında harcama yapan ilk bin müşteri, kredi kartı hesap ekstrelerinde 100 TL’lik indirim hakkı kazanıyor.
Kampanyadan faydalanmak isteyen VakıfBank müşterisi KOBİ’ler bir SMS’le kayıt yaptırabiliyor. İndirim hakkı kazanmak için KOBI yazıp bir boşluk bırakarak BusinessCard numaralarının son 6 hanesini kısa mesaj ile 6635’e göndermeleri yeterli. Kampanya, 31 Mart 2016 tarihine kadar devam edecek.
Kredi hakkında ayrıntılı bilgi almak ve başvuru yapmak isteyen KOBİ’ler en yakın VakıfBank şubesine başvurabiliyor veya www.vakifbank.com.tr ve www.vakifbankkobidost.com.tr web sitelerini ziyaret edebiliyor.
Yapı Kredi Worldcard yine birinci
The Nilson Report’un 45 yıldır devam ettirdiği ve alacak bakiyesi rakamları baz alınarak hazırlanan “Dünyanın En Büyük Kredi Kartı Portföyleri” araştırmasında Yapı Kredi Worldcard 7 milyar 580 milyon dolarlık hacimle bu yıl da Türkiye’nin ve Kıta Avrupası’nın birinci markası olarak sıralamadaki yerini aldı.
Türkiye’nin ilk kredi kartı Worldcard’ın artık bir kredi kartından çok daha fazlasını temsil ettiğini belirten Yapı Kredi Bireysel Bankacılık ve Kartlı Ödeme Sistemleri Grup Direktörü Serkan Ülgen, “Yapı Kredi olarak kredi kartı pazarında 27 yıldır kesintisiz sürdürdüğümüz pazar liderliği bir kez daha Nilson Report tarafından teyit edildi. Bankalararası Kart Merkezi’nin (BKM) verilerine göre de Kasım 2015 itibariyle Yapı Kredi kredi kartları olarak kart hamili cirosunda yüzde 19.6, toplam kredi kartı sayısında yüzde 18, POS cirosunda ise yüzde 20.7 pazar payı ile sektörde liderliğimize devam ettik. Çok az kurumun elde edebileceği böyle bir başarının Avrupa ve dünyaya yayılması heyecanımızı artırırken başarı çıtamızı da giderek yükseltiyor” diye konuştu.
Ülgen, Yapı Kredi Worldcard’ın birden çok bankanın, milyonlarca kart sahibinin, yüzlerce değerli perakende markasının ve yüz binlerce üye işyerinin dahil olduğu büyük bir platform olduğunu ifade etti: “Worldcard, lider ve yenilikçi yaklaşımımıza yakışan bir kimlik ile kredi kartı olmanın çok daha ötesine geçerek sektörü daima ilklerle tanıştıran marka oldu. Her geçen gün hızlanarak gelişen mobilleşmeyle beraber bankacılık sektöründe yenilikçi ve dijital çözümlere daha fazla ihtiyaç duyuluyor. Yapı Kredi olarak biz de tüm kartlı ödemeler sistemimizi, geçtiğimiz yıl en son teknolojiye aktardık. Kredi kartlarında önümüzdeki 10 yılın dijital değişim sürecinde önemli bir hazırlık sürecini tamamladık.”
Albaraka’nın hedefi, 2016 yılında yüzde 20 oranında büyümek
Katılım bankacılığında 30 yılı geride bırakan Albaraka, 2015 yılını bankacılık sektörünün üzerinde bir büyümeyle kapattı ve 2015 yılı Eylül ayında 29 milyar 213 milyon TL’lik aktif büyüklüğe ulaştı. Albaraka Türk Genel Müdürü Dr. Fahrettin Yahşi, “Dünyanın en iyi katılım bankası olma yolundaki çalışmalarımız için güven tazelediğimiz bir yıl geçirdik. 2016 yılında da hedefimiz, yüzde 20 oranında büyüyerek katılım bankacılığındaki payımızı daha ileri noktalara taşımak” diye konuştu.
Albaraka’nın aktif büyüklüğü, pazar payında yüzde 1.2, krediler pazar payında yüzde 1.3, mevduat pazar payında ise yüzde 1.5’e ulaştı. Yahşi, şunları söyledi: “Geçtiğimiz yılı oldukça verimli sonlandırdığımızı düşünüyoruz. Büyümemiz, önceki yıllarda olduğu gibi bankacılık sektör ortalamalarının üzerinde seyretti. Bankamızın çok büyük bir teknolojik dönüşümünü başarıyla gerçekleştirdik. Yaklaşık üç yıl önce başlattığımız Simurg Projemiz’in bir sacayağı olarak gördüğümüz Albatros Projemiz’le başta ana bankacılık yazılımımız olmak üzere, tüm teknolojik altyapımızı yeniledik. Bu dönüşümle beraber, dünyanın en iyi katılım bankası olma vizyonumuzu destekleyecek çok iyi bir altyapıya kavuştuğumuzu ifade edebiliriz.”
Yılsonu itibariyle 213 şubeye ulaştıkları bilgisini paylaşan Yahşi, Erbil’deki şubeye ek olarak başka bir ülkede şube açmak için çalışmalarının sürdüğünü belirtti. Kamu bankalarının geçtiğimiz yıllarda arka arkaya katılım bankacılığı sektörüne girme mesajlarını son derece olumlu bir adım olarak yorumlayan Yahşi, “Kamu bankalarının katılımıyla sektör daha da güçlenecek. Bu katılım bankalarının geliştireceği ürün ve hizmet çeşitliliğini de artırmak anlamına geliyor” değerlendirmesini yaptı
İş Bankası desteğiyle Reidin emlak endeksleri
Türkiye İş Bankası, gayrimenkul sektörünün gelişimine katkıda bulunacak çalışmalarını sürdürüyor. Banka, gelişmekte olan ülkelerin gayrimenkul sektörüyle ilgili analitik verileri ve bilgileri içerecek endekslerin hazırlanmasında dünyanın önde gelen internet gayrimenkul bilgi teknoloji şirketi Reidin ile işbirliğine gitti. İş Bankası’nın desteğiyle hazırlanacak Reidin Emlak Endeks, Reidin-Gyoder Yeni Konut Fiyat Endeksi ile Reidin Türkiye Gayrimenkul Sektörü Güven Endeksi ve Reidin Türkiye Fiyat Beklenti Endeksi; satılık ve kiralık konutların fiyatlarına ilişkin trendler ve öngörüler, getiri oranları, konut yatırımı amortisman süreleri, konut satın alma ve kiralama gücü endeksleri, yabancıların konut edinimleri ve tercihleri, stok satış performansları, tüketici ödeme yöntemleri, uygulanan KDV oranları ve sektör profesyonellerinin güven ve fiyat beklentileri gibi sektöre dair çok çeşitli bilgileri içeriyor.
İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Yalçın Sezen, işbirliğine ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Müşterilerimizin sadece mevcut hizmetlerimize dair beklentilerini karşılamakla kalmayıp, yaşam evrelerinin farklı noktalarında ihtiyaç duydukları her an, proaktif şekilde yanlarında olmamızı sağlayan yenilikleri geliştiriyor ve sunuyoruz” dedi.
DenizBank’tan ‘Ortak Mortgage Konut Kredisi’ avantajı
DenizBank ev sahibi olmak isteyenlere özel avantajlı “Ortak Mortgage Konut Kredisi”ni hayata geçirdi. Ev sahibi olmak veya yatırım amacıyla ev satın almak isteyen; fakat tek başına bu hayalini gerçekleştiremeyen kişiler, minimum 2, maksimum 4 ortak ile tapudaki hak sahipliği oranında kredi kullanarak istedikleri evi alabiliyorlar. Ayrıca tüm ortaklar kredilerini farklı vadelerde kullanma imkanına da sahipler. DenizBank’ın sunduğu konut kredisini kullanan müşteriler, 300 aya varan vade seçenekleriyle rahat ödeme imkanlarından yararlanabiliyorlar. DenizBank Konut ve Taşıt Finansmanı Grup Müdürü Hakan Varol, hizmet sundukları tüm kesimlerin hayatını kolaylaştırmak için sürekli daha yenilikçi düşünmeye odaklandıklarını ve müşterilerin Konut ve Kentsel Dönüşüm Kredileri’nde ilk tercihleri olmayı hedeflediklerini kaydetti. Varol, “Ortak Mortgage konut kredisini tercih eden bir müşterimiz, 25 yıla varan vade seçeneğinden faydalanabiliyor. DenizBank olarak müşteri ihtiyaçlarını en iyi anlayan ve beklentilerini en doğru ürün ve hizmetlerle karşılayan banka olma vizyonumuz doğrultusunda çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Türkiye Finans, 3. kez ‘En İyi Katılım Bankası’ seçildi
2007 yılından beri düzenlenen ve alanının en şeffaf ve rekabetçi uluslararası ödüllerinden biri olarak kabul edilen Islamic Finance News Dergisi Ödülleri’nde Türkiye Finans, 30 binden fazla katılımcının oyu ile Türkiye’nin ‘En İyi Katılım Bankası’ seçildi. Katılım bankacılığındaki başarılı performanslarının uluslararası platformlarda kazandıkları ödüllerle takdir edilmesinden büyük onur duyduklarını dile getiren Türkiye Finans Genel Müdürü Osman Çelik, “Bu ödülü; Katılım Bankacılığı prensiplerinden ödün vermeden en mükemmel ürün ve hizmeti sunma yolundaki çabalarımızın takdir edilmesi ve müşterilerimizin bize olan güvenlerinin bir yansıması olarak değerlendiriyoruz. Aldığımız bu ödüller, Türkiye Finans’ın uluslararası arenadaki başarısının göstergesi olması nedeniyle son derece büyük önem arz ediyor. Bankamız’ın elde ettiği her başarıda olduğu gibi bu ödül de çalışanlarımızın özverili çalışmaları ve üstün gayretlerinin bir sonucudur” dedi.
IFN ödüllerini kazanan bankalar, dünyanın farklı ülkelerindeki İslami ve konvansiyonel bankacılık sektörü profesyonellerinin ve yatırımcıların iştirak ettiği oylamayla belirlendi.
Garanti, üst üste 6. kez “Türkiye’nin En İyi Dış Ticaret Finansmanı Bankası” seçildi
Garanti Bankası, Global Finance tarafından, üst üste 6. kez Türkiye’nin En İyi Dış Ticaret Finansmanı Bankası seçildi. Garanti Bankası’na ödülü 20 Ocak tarihinde düzenlenen törende takdim edildi. Derginin dünya genelinde 7 bölgede bulunan 84 ülkede yaptığı “En İyi Dış Ticaret Finansmanı Bankası” değerlendirmesinde işlem hacmi, uluslararası faaliyet alanı, müşteri hizmetleri, rekabetçi fiyatlama ve yenilikçi teknoloji kriterlerindeki başarılar dikkate alındı. Garanti Bankası Genel Müdürü Fuat Erbil, “Global Finance tarafından 6 yıldır üst üste Türkiye’nin En İyi Dış Ticaret Finansmanı Bankası Ödülü’nü almaktan mutluluk duyuyoruz. Bu ödül, dış ticaret konusundaki uzmanlığımız ve müşteri odaklı yaklaşımımızın uluslararası finans otoriteleri tarafından da takdir edildiğini gösteriyor. Müşterilerimize dış ticaret işlemlerinde fark yaratacak çözümler üretmeye devam ediyoruz. Müşterilerimize en iyi fırsatları sunmayı, işlerinde değer yaratmayı ve onların çözüm ortağı olmayı sürdüreceğiz” dedi.
2015’te 4 ana gelişme etkin oldu, mobilin yükselişi dikkat çekti
Türkiye ödeme sistemlerinde 2015 yılındaki gelişmeleri değerlendiren Bankalararası Kart Merkezi (BKM) Genel Müdürü Dr. Soner Canko, “2015 Türkiye ödeme sistemleri sektöründe son yıllarda yapılan önemli çalışmaların etkisinin ortaya çıktığı ve adeta bunların karşılığının alındığı iyi bir yıl oldu. Türkiye 2015’i yüksek performans ile kapadı” dedi.
Soner Canko, “2015 nakitsiz ödemelere ulaşma yolunda yürüyüşümüzü sürdürdüğümüz bir yıl oldu. Toplam kartlı ödemeler yüzde 15 büyüdü. Bunun içinde kredi kartlarıyla yapılan ödemeler yüzde 14 düzeyinde büyürken banka kartlarıyla yapılan ödemelerdeki yüzde 28’lik önemli büyüme dikkat çekti. Biz bunu, nakitsiz toplum hedefi yolunda sağlıklı bir gelişme olarak görüyoruz” diye konuştu. BKM verilerine göre 2015 yılında kartlı alışverişlerin toplam tutarı ise 526 milyar TL’ye ulaştı. 171 milyon adete ulaşan kart sayısıyla Türkiye, Avrupa liginde de ilk sıraya yerleşti. Kartlı ödemelerin hane halkı harcamaları içindeki payı ise son 5 yılda yüzde 28’den yüzde 39’a çıktı. Canko, geçtiğimiz yıl internetten kartlı ödeme tutarının yüzde 32 arttığını, toplam kartlı ödemelerin yüzde 11’inin internetten yapıldığını açıkladı. 2015 yılında internetten alışveriş yapılan kredi kartı sayısı 22 milyona ulaştı.
Akbank ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden “Tasarruf” için işbirliği
“Akbank Ekonominin Kahramanı Çocuklar” projesinin 2016 yılı çalışmaları kapsamında İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile protokol yenilendi. Sabancı Üniversitesi işbirliği ile geliştirilen “Akbank Ekonominin Kahramanı Çocuklar” projesi bu yıl tasarruf konusunda bilinç ve farkındalık yaratma hedefiyle 10 bin öğrenciye daha ulaşacak. Projenin protokol imza töreni; İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız ve Akbank Bireysel ve Özel Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Arif İsfendiyaroğlu’nun katılımıyla gerçekleştirildi. Arif İsfendiyaroğlu, “Bankacılık sektörünün kamuoyunda tasarruf algısını uyandıracak, yaygınlaştıracak çalışmaları üstlenmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu yaklaşımımızla Türkiye ekonomisinin en önemli sorunları arasında görülen tasarruf açığının çözümlenmesi hedefine destek vermek amacıyla 2012 yılında ‘Tasarruf Seferberliği’ başlattık. Bu kapsamda, tasarruf konusunda bir bilinç ve farkındalık yaratmak için, ‘Akbank Ekonominin Kahramanı Çocuklar’ Projesi’ni geliştirdik" diye konuştu.
TEB, 2016’da KOBİ kredilerinde büyümeyi sürdürecek
TEB KOBİ Bankacılığı Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür Vekili Turgut Boz, ekonomiye ve müşterilerine sağladıkları desteğin en önemli göstergesi olan kredilerin toplam aktifler içerisindeki payının 2015’in üçüncü çeyreği itibarıyla yüzde 73 olarak gerçekleştiğini söyledi. Toplam 53.7 milyar TL’lik kredilerin yarıya yakınını ise KOBİ’lere kullandırılan krediler oluşturdu. Boz, “KOBİ’lerin kredilerden aldığı payı, ekonomiden aldığı paya göre kıyasladığımızda hem bankamız için hem de sektör için daha büyük potansiyelin olduğunu görüyoruz. TEB olarak, her yıl olduğu gibi 2016 yılında da KOBİ kredilerinde büyümeyi sürdürmeyi hedefliyoruz. Mevcut piyasa koşulları üzerinden hedef vermekten ziyade, KOBİ’lerin hayatlarında fark yaratacak hizmetlere odaklanarak ‘Danışman Banka’ anlayışımızı temel alan ürün ve hizmetler sunmaya devam edeceğiz” diye konuştu. TEB, müşterilerin kısa, orta ve uzun vadeli nakit finansman ve yatırım ihtiyaçlarını karşılamak adına; Spot Kredi, Rotatif Kredi, Taksitli Krediler, Kredili Mevduat Hesabı (KMH), İskonto/İştira Kredileri ile Kredi Garanti Fonu (KGF) ve KOSGEB ile yapılan işbirliklerine dayanan kredilerle hizmet veriyor. Boz, şu bilgileri veriyor: “Küçük işletme sahiplerine özel ürünleri TEB Patron Kart ile esnafın en çok ihtiyaç duyduğu kredilere tek bir kart üzerinden ulaşmasını sağlıyoruz. Taksitli Ticari Kredi, Kredili Mevduat Hesabı ve Business Kart özelliklerini tek bir kartta barındıran TEB Patron Kart ile esnaf ve küçük işletmeler, temel kredi ihtiyaçlarını en hızlı şekilde alternatif dağıtım kanalları üzerinden karşılayabiliyor. Küçük işletme sahiplerine ve esnaflara yönelik yıl içinde dönemsel olarak düzenlediğimiz Taksitli Nakit Kredi kampanyalarıyla 100 bin TL’ye kadar, farklı tutarlar için uygun faiz koşulları ve taksit erteleme fırsatıyla uzun vadelerde kredi kullandırıyoruz. KGF ile yaptığımız işbirliği kapsamında da küçük işletme sahiplerinin finansman yükünü azaltıyor, teminatsız kredi imkanı ile finansmana erişimini kolaylaştırıyoruz.” Geçtiğimiz yıl başlattıkları TEB Kadın Bankacılığı’na dikkat çeken Boz, “Liderleri kadın olan KOBİ ve işletmelerin finansmana erişimlerini kolaylaştırmak için teminatsız kredilerin yanısıra özel finansman paketleri geliştiriyoruz. Bu kapsamda, Kadın Patrona Özel EBRD Kredisi, Hazine Destekli KGF Kredisi, Altın Teminatlı Kredi, Kadın Bankacılığı Masraf Paketi, Kadın Bankacılığı Ürün Paketi gibi finansman kaynaklarımızla birlikte avantajlı bankacılık hizmetlerini biraraya getirdiğimiz özel masraf paketleri sunuyoruz” diye konuşuyor.
ING Bank’ın mentorluk eğitimleri
Harp Akademileri’nde ve Özyeğin Üniversitesi’nde İçeriği tamamen ING Akademi tarafından oluşturulan mentorluk/temel koçluk becerileri eğitimi, Harp Akademileri öğretim görevlilerine ve kurmay subay adaylarına 3 günlük bir eğitim olarak aktarıldı. Eğitimin önümüzdeki yıl itibarıyla kurmay subay adaylarına askeri eğitimin yanında liderlik, yönetim ve stratejik karar alma teknikleri gibi eğitimleri destekleme amaçlı olarak verilmesi planlanıyor. ING Akademi’nin aynı eğitimi, Özyeğin Üniversitesi Yönetici İşletme Yüksek Lisansı (Executive MBA) programının ders müfredatına da girdi. Bu kapsamda ING Bank Liderlik, Yetenek Yönetimi ve Organizasyonel Gelişim Grup Müdürü Fatih Çına, 6 güne yayılan eğitimi konuk öğretim görevlisi olarak Özyeğin Üniversitesi’nde İşletme Yüksek Lisansı yapan öğrencilerle paylaşacak. ING Bank’ın mentorluk eğitimlerinde mentor adaylarına, mentorluk ilişkisi çerçevesinde mentee’lerin kişisel ve profesyonel gelişimleri önünde duran engelleri kaldırmalarına yardımcı olacak, kendi otantik liderliklerini geliştirmelerini sağlayacak, mentee’lerin ve doğal olarak da kurumun gerçek potansiyelini ortaya çıkarmayı mümkün kılacak ve belki de en önemlisi geleceği şekillendirmek için gereken özgüvene ulaşmalarına yardımcı olacak konular işleniyor. ING Akademi’nin mobil uygulaması ile bu programa dahil olan mentor adayları, müfredatı destekleyen mobil eğitim paketleriyle takip edebiliyor.