Akçakaya Çifti’nin Yarattığı Proje, Tam Anlamıyla Başarı Öyküsü

Cemal Ahmet Akçakaya ve eşi Şebnem Hanım’la birlikte geliştirdikleri proje “Rue Lavende Bahçesi” gezi ve proje kapsamındaki “Lavanta Hasadı Şenliği” etkinliğinin davetlisi olarak Tekirdağ/Yazır beldesine gittim. Akçakaya çiftinin anlattıklarını, özellikle tanık olduğum güzellikleri sizlerle paylaşacağım.
Meslektaşım, Cemal Ahmet Akçakaya ve eşi Şebnem Hanım’la birlikte geliştirdikleri proje “Rue Lavende Bahçesi” gezi ve proje kapsamındaki “Lavanta Hasadı Şenliği” etkinliğinin davetlisi olarak Tekirdağ / Yazır beldesine gittim.
Akçakaya çiftinin anlattıklarını, özellikle tanık olduğum güzellikleri sizlerle paylaşacağım.
C. Ahmet Akçakaya, YTÜ Makina Mühendisliği bölümünü bitirip ardından yüksek lisansını tamamlıyor. Mekanik ve tesisat alanında faaliyet gösteren Akçakaya Mühendislik ve Danışmanlık Kurucusu. Eşi Şebnem Hanım, liseyi Saint Michel’den sonra Işık Üniversitesi İç Mimarlık mezunu. İç mimarlık alanında tasarım ve uygulamalar gerçekleştirirken bu kez mesleklerinin dışında eşiyle birlikte lavanta yolculuğuna çıkıyor Şebnem Hanım.
Çift projeyi şu sözleriyle anlatıyorlar; “İkimiz de Tekirdağlıyız, köylerimiz çok yakın. Babalarımız mesleklerinin dışında yöremizde ayçiçeği, buğday üretiyorlar. İki yıl önce kaybettiğimiz rahmetli babam Ali Münip Akçakaya uzun yıllar Tekirdağ Ziraat Odası başkanlığını yaparken bölgede geliştirilen “Önder Çiftçi Projesi” Kurucu Başkanı idi. Kendisine, eşimle birlikte Fransa ve Bulgaristan’ın öncülüğünü yaptığı lavanta üretimi ve proseslerle elde edilen ürünleri bu iki ülkeye yaptığımız gezilerde daha yakından izleme ve  proses metodolojilerini örnekleriyle anlatarak burada lavanta üretimi ve katmadeğeri yüksek ürünler ile iç ve dış piyasaya oluşturacağımız markamızla çıkarak yaratacağımız lavanta bahçemizi doğa dostu, lavanta severler ve fotoğraf tutkunlarına açarak projemizin agro turizm amaçlı da olacağını heyecanla anlattık. Projemizi beğenen rahmetli babam Yazır bölgesindeki tarlayı bize tahsis etti.
2019 yılında lavantanın tıbbi medikal alanında tercih edilen türü Angustifolia cinsi lavantaları kendi tarlamızda yetiştirerek projemizin ilk aşamasına başladık. Tarlamızın adını “Rue Lavande Bahçesi” olarak koyduk. 2019 yılında oluşturduğumuz yol haritasında, hasadını yaptığımız lavantalardan, buhar distilasyonu ile elde edilen %100 doğal herhangi bir katkı maddesi içermeyen lavanta yağını ve yine bu doğal lavanta yağından elde edilmiş, katkı maddeleri içermeyen diğer lavanta ürünleri yer alıyordu. Rue Lavende adını verdiğimiz markamızla değerli doğa dostu kullanıcıları ile buluşturmayı ve yurtdışına ihracatı hedeflemiştik. Pandemi süreci yol haritamızdaki hedefimizi sekteye uğrattı. Özellikle bizim bir hedefimiz; yurtdışına lavanta yağı ihracatı yapmaktı, bunun için firmalarla yüz yüze görüşmeler yapmayı planlarken hepimizin yaşadığı o karantina dönemi ile tanıştık. Bu bizim yol haritamızdaki ihracat görüşmelerini aksatsa da Pandemi’de insanlar evlerinden alışveriş yapıp doğal ürünlere ulaşma alışkanlığı geliştirdiler bu da bizim için sosyal medyada daha hızlı takipçi edinme ve sosyal medya üzerinden satış elde etme imkanı anlamına geliyordu.
Dolayısıyla önceliğimizi perakende satışa verdik. Ve iyi ki de öyle yapmışız, çünkü hafif ve ferah kokusuyla Lavanta Kolonyamız, ‘Limon kolonyası dışında kullanmam’ diyen pek çok kişiyi bile etkiledi ve vazgeçilmezi oldu diyebiliriz. Bunun yanında, sabun bazı kullanılmadan 4 adet uçucu yağın preslenmesi sonucu oluşan doğal Lavanta Sabunumuz, yine klasik mum waxlarını kullanmadığımız, soya wax ve Hindistan cevizi wax’ı ile kendi lavanta yağımızı birleştirdiğimiz Lavanta Mumlarımız, özellikle bu yıl bahçede beğeniye sunduğumuz paraben ve koruyucu madde içermeyen Lavanta Şampuanımız ve Duş Jelimiz ürün gamımızda bulunuyor.
Bu yılbaşı ise kullanıcılarımıza yeni sürprizlerle geliyoruz. Çok şık desenli özel kumaştan lavanta keselerimiz ve Fransa’da çok popüler olan, büyük el emeği ile hazırlanan Lavanta Asaları (lavender wand) değerli kullanıcılarımızla buluşacak. Bu markayı oluştururken en büyük hayallerimizden biri de yurtdışındaki yeni yıl zamanı, şehirlerin tarihi meydanlarında açılan ‘christmas market’ yani yeni yıl pazarlarında yer almaktı. Bu hayalimizi geçen yıl İstanbul’da Galataport’ta açılan, bu yıl da Four Seasons Otel’de açılacak olan Christmas Market etkinliğinde bir nebze gerçekleştirsek de önümüzdeki yıl muhtemelen hedefimizi tam anlamıyla gerçekleştirecek ve Avrupa’daki christmas marketlerde yer alacağız. Mor renklerle bezenmiş Lavande bahçemize komşu, altın sarısı Ayçiçeği tarlası, yeşilliklere bürünmüş üzüm bağları doğa sever misafirlerimize Lavanta Hasat Şenliği agro turizmi de eklemleyerek projemize farklı değerler katıyor” diyorlar…
Bu tarıma dayalı bir ürünle endüstriyel işlemlerle yüksek katmadeğer ve marka yaratarak yurtiçi pazara ve ihracata yönelik projeyi başarıyla gerçekleştiren Akçakaya çiftini kutluyor, gençlerimize örnek olmasını diliyorum.