Mindshare Türkiye CEO’su Bülent Yar

Baş döndüren bir dijital fırtınanın girdabında savrulduğumuz yeni dünya düzeninde bilinen tüm doğrular alt üst oluyor. Ve yüzyıllar öncesinden sesleniyor bize Şems-i Tebrizi: “‘Hakk’ın karşına çıkardığı değişimlere direnmek yerine, teslim ol. Bırak hayat sana rağmen değil, seninle beraber aksın. ‘Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir’ diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?”
Dijitalleşme hayatımızın her alanını olduğu gibi iş dünyasını da hızla alt üst ediyor, yeni nesil bir dünya düzeni kuruluyor. Yolculuğumuz renk değiştiriyor. Öyleyse biz bu dünyaya nasıl entegre olacağız, bu bilgi bombardımanının arasında doğru bilgileri nasıl yakalayacağız?
Yanıtlar; reklam ve pazarlama dünyasının duayenlerinden Mindshare CEO’su Bülent Yar’ın “Kader Gayrete Aşıktır (Dönüşen iş yaşamında sürdürülebilir başarı için mevkini değil, etkini konuştur)” kitabında gizli. Hürriyet Kitap etiketiyle raflarda yerini alan kitabın yazarı Bülent Yar, bize bu dönüşümün yapıtaşlarını anlatıyor. İş dünyasında varlık gösteren Patlama/ Sandviç (Baby Boomers), X, Y ve Z Kuşağı’nı, yeni dünya düzenini, VUCA kavramını; yalın, anlaşılır, duru ve akıcı bir dille anlatan Bülent Yar, kuşak farklarının hayatımıza getirdiklerini faydaya çevirebilmenin ipuçlarını paylaşıyor. Yar, yeni dünya düzeniyle bütünleşmenin yollarına; kendi deneyimleriyle ışık tutuyor.
Bülent Yar, bir solukta okuyabileceğiniz kitabın “Gayrete Aşık Olanlar” bölümlerinde; Baby Boomers’lardan başlayıp Z’ye kadar bütün kuşakların örnek başarı öykülerini anlatıyor. Otomotiv devi Henry Ford, çizgi film sektörünün babası Walt Disney, televizyon ve şov dünyasının en ünlülerinden, aynı zamanda medya holdingi patroniçesi, Forbes’ın dünyanın en zenginler listesindeki ilk ve tek siyahi kadın Oprah Winfrey, müzik albümleri milyonlar satan, günümüzün en popüler müziklerinden “Rap” ve “Hip-Hop” dünyasının beyaz aykırısı Eminem, “Rocky” ve “Rambo” filmleriyle Hollywood’un altın çocuğu Sylvester Stallone, bilinen fizik teorilerini altüst eden ve bilimde yeni bir çığır açan Nobel ödüllü Fizikçi Albert Einstein, “Harry Potter” kitaplarıyla çocukların gözde Yazarı J.K. Rowling, baharatlı çıtır tavuklarıyla fastfood’un babalarından Colonel Sanders (KFC), otomotiv yarışlarına ve otomobil dünyasına adını altın harflerle yazdıran Enzo Ferrari… Bu çarpıcı öz yaşam öykülerinde; tecavüzden, şiddete, konuşamadığı için geri zekalı sanılmaya, aç kalmaya, sokaklarda uyumaya, borçları yüzünden oğlunun öldürülmesine kadar birçok insanın hayatı boyunca dayanamayacağı büyüklükte ciddi travmalar yaşayan insanların kendine acımak yerine düştüğü yerden kalkıp kendi hayatını eline alışı var.

“Gayrete aşık” Bülent Yar’ın hikayesi
Dünyada reklamveren ve ajanslar için uluslararası bir referans kaynağı olan WARC’ın en iyi 100 medya ajansı performans listesine göre Bülent Yar’ın yönettiği Mindshare Türkiye, geçtiğimiz son 2 yılda performansını 14. sıradan 2. sıraya yükselterek, listedeki tek Türk medya ajansı oldu. Öğretmen çocuğu ve Sinema Televizyon Bölümü mezunu Bülent Yar, kitabında; “gayrete aşık olarak” sıfırdan adım adım sektördeki yükseliş öyküsünü de paylaşıyor.
Kitabın İngilizce versiyonu da çıkacak: Kitap, çok satanlar listesinde şimdiden “yok” satıyor.  Bülent Yar, gelen talep üzerine, kitabın İngilizce versiyonunun ABD ve Kıta Avrupası’nda yayınlanacağını, yabancı yayınevleriyle bu konuda görüşmeye başladıklarını anlatıyor.
Bülent Yar’a göre, ‘Yeni Dünya Düzeni’nde başarıya giden yollardan biri de EQ yani duygusal zeka. IQ kadar EQ da önemli. Başarı ise IQ-EQ dengesini iyi oluşturabilmekte yatıyor ve EQ artık daha değerli.
Bülent Yar, başarı yolculuğunda ilk adımı;  “Kendi kamçını bul. Doğada hayatta kalmaya çalışan her canlı ışığa yürür; siz de içinizi karartanlardan olmak yerine onlardan biri olun” sözleriyle özetliyor. Hayatın her alanında olduğu gibi “iyi insan olmak” işyerinde de önemli. Bir diğer önemli nokta ise kişinin kendine yani; güçlü ve zayıf yönlerine dair farkındalığı. Bülent Yar, “Günümüzde artık ‘zayıf yön’ kavramı kullanılmıyor, bunun yerine ‘gelişime açık yön’ diyoruz, çünkü orada da olumlu bir başlangıca ihtiyacımız var. Gelişime açık yönlerinizle yüzleşmekten korkmayın. Bir insana en çok yakışan şey özgüvendir, özgüveni inşa eden de insanın kendisidir” diyor.
“Hard working” değil “smart working”: Yeni Dünya Düzeni’nde Baby Boomers, X, Y ve Z kuşağı birarada. “Bütün kuşaklar birlikte başarmak zorundayız” diyor Bülent Yar. Önemli olansa herkesin yapabileceğinin en iyisine ulaşması. Türkiye’nin çalışma saatlerinin en fazla olduğu ülkeler sıralamasında dünyada ilk 3’te yer aldığını aktaran Bülent Yar, günümüzde başarının sırrının; artık çok çalışmakta değil, akıllıca çalışmakta (hard working değil smart working)  yattığını söylüyor. Mesai saatleri içinde inanılmaz bir disiplinle ve verimli çalışınca ‘iş’, işte kalabilir. Soru şu; “Etki ortaya çıkmış mı, fark yaratılmış mı?”
Yeni Dünya Düzeni’nde network değil, ilişki kurabilme yetkinliği önemli. Bülent Yar, “Önemli olan; networkünüzün ne kadarıyla işinizi büyütebilmek için bağ kurabilecek boyutta bir iletişiminiz olduğudur” açıklamasını yapıyor.
Lider, çalışanların sesine kulak verebilmeli ve iyi bir dinleyici olmalı. Yar’a göre görüşlerin kolayca paylaşılabildiği platformları oluşturmak ve bunu çalışma kültürünün bir parçası haline getirmek liderin görevi. Artık mevkini değil, etkini konuştur dönemi. Bülent Yar, sürdürülebilir başarı için “mevkini değil, etkini konuştur” diyor.  Yar, empati kuramayan bir ekip liderinin çalışanların sürekliliğini sağlayamadığına da dikkat çekiyor. Ve değişime direnen insanın aslında korkak olduğunu söylüyor. Yeni Dünya Düzeni’nde kazananlarsa cesurlar.
Başarının bir diğer anahtarı da beklentiyi doğru anladığından veya aktardığından emin olmak. Bülent Yar, liderin istediğini doğru aktardığına ve karşı tarafın bunu anladığına emin olması gerektiğini belirtiyor. Yeni Dünya Düzeni’nde başarı; beklentilerin de üzerine çıkmak. Bunun içinse konfor alanından çıkmak şart.  Yar, liderin ekibinde birbirine uyumlu değil, farklı bakış açıları geliştirebilen, itiraz edebilen eklektik beyinleri bir araya getirip iyi yönetebildiğinde sürdürülebilir başarının yakalanabileceğini dile getiriyor.
İnsan hayatının her döneminde çok büyük felekatlerle karşılaşabilir. İnsan, düşer. Özünde iyi insan olmalı ve düştüğün yerden kalkmayı bilmeli. Bülent Yar, Che Guevara’nın sözünü anımsatıyor: “Peşinden gidecek cesaretin varsa; bütün hayaller gerçek olabilir.” Aslolan koşullar ne olursa olsun o karanlıklardan kendimizi onararak çıkmak. Yeniden ayağa kalkarak mücadeleye devam etmek. Bu bir gayret hikayesi…