Bakan Berat Albayrak, ‘Yeni Ekonomi Yaklaşımı’nı açıkladı: EKONOMİ YÖNETİMİNDE ‘İSTİŞARE’
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, yeni dönemin yeni ekonomi yaklaşımını iş dünyasına açıkladı; katılım esaslı bir politika izlenecek.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde ekonomi nasıl yönetilecek; iş dünyasının beklentisi bu idi. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak beklentiyi karşıladı, ekonominin nasıl yönetileceğini açıkladı. Yönetim kurgusu “istişare toplantıları temelinde olacak.” Albayrak, yeni sistem ile bakan sayısının azaltıldığını, daha hızlı, dinamik, aktif bir sisteme geçildiğini, bunun aynı zamanda “düzey yükseltmek olduğunu” söyledi. Detayları Eylül’de OVP özelinde atılacak adımlarla göreceğiz.
Merkez Bankası: Albayrak, Türkiye’nin bugün küresel anlamda çok önemli bir rol model olmaya ihtiyacı bulunduğuna dikkat çekerek, para politikalarının tam bağımsızlığının prensipleri olacağını vurguladı: “Merkez Bankası özelinde çok hassasız. TCMB'nin bağımsızlığı Türkiye ve ekonomi açısından çok kritiktir. Fiyat istikrarının kalıcı bir şekilde, bütün bu hedeflere ulaşabilmesi noktasında tüm adımların TCMB tarafından etkin bir şekilde koordine edilmesi gerekir.”
Sermaye piyasalarını geliştirmek: Bakan Berat Albayrak, özellikle bankacılık kesimi başta olmak üzere finans sektörünün güçlü yapısının korunması şartını dile getirdi ve finansal kuruluşların güçlü mali bünyeleri ile faaliyetlerine etkin bir şekilde devam etmesi noktasında finansal istikrarın daha da güçlendirilmesinin öncelikleri arasında olacağını söyledi. Albayrak, sermaye piyasasının pasta içerisindeki payını büyüteceklerine işaret ederek, “Finansal sektörün yüzde 90'ından fazlası bankacılık sektörü olmayacak, olmamalı. Özellikle sermaye piyasalarını geliştirmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.
Yeni yaklaşımın 3+1 sacayağı: Yapısal reformlar konusunda yoğun bir çalışma yürüttüklerini dile getiren Albayrak, mevzuatla ilgili sürecin yeni yasama döneminde hızlı bir şekilde hayata geçirileceğini belirtti. Yeni yaklaşımın 3+1 sacayağı olduğunu bildiren Albayrak, ilk fazı 2018-2019'un ekonomik dengeleme dönemi olacağı şeklinde tanımladı. İlk fazda cari açık düşürülecek, tasarruf artırılacak. Güven ortamı iyileştirilecek, iş ve yatırım ortamının cazibesi yükseltilecek. Birinci fazda, kamu borçlarında kaynak çeşitliliği sağlanacak, kamu kaynakları verimli kullanılacak.
Bakan Albayrak, “2018-2019’da Türkiye birinci fazı bitirip sürdürülebilir, istikrarlı ve sağlıklı büyüme dediğimiz ikinci faza geçecek” dedi. İkinci fazda, enflasyon düşürülecek, sağlıklı büyüme sağlanacak, üretim büyümeyi destekleyecek, hem katmadeğeri yüksek sektörler hem de katmadeğerli stratejik ürünlerin yanında teknolojik ürün üretimi ortaya konulacak.
2020 ve 2021 yıllarında yaşanacak dönüşümlerle 2022-2023 yıllarını kapsayacak olan üçüncü faza geçilecek. Berat Albayrak, “daha adaletli paylaşım” başlıklı üçüncü fazda, toplumun tabanına, 81 milyona daha adaletli bir paylaşım ortaya konulacağını kaydetti. Daha adil bir vergi sisteminin olacağını belirten Albayrak, dolaylı vergilerin azaltılacağını, gelir dağılımının iyileştirileceğini açıkladı.
Albayrak ‘+1’ fazı şöyle özetledi: “Tüm bu süreçlerin gerçek manası ile başarıya ulaşması, sağlam, kalıcı ve sürdürülebilir bir ekonomi yaklaşımı olarak kurgulamak istediğimiz +1 dediğimiz nitelikli insan gücü ve güçlü topluma dönüşüm politikalarımızla taçlandıracağız. Birinci adım, ikinci adım, üçüncü adım ve sonunda nitelikli insan gücü ve güçlü toplum fazına ulaşacağız."
Berat Albayrak atılacak bazı önemli adımları da duyurdu:
- Kritik adımlardan biri bir üst finansal regülasyon otoritesinin kurulması olacak, yeni yasama döneminde Meclis'e getirilecek.
- Finansal kuruluşlar, sigortacılık sektörü, yeni bir milli reasürans yapısını oluşturacak.
- Bireysel emeklilik sistemiyle ilgili çok önemli adımlar atılacak.
- Emlak Bankası uzmanlık alanı olan sektörde daha da büyütülecek.
- Kalkınma Bankası'nın yapısal dönüşümü sağlanacak.
- Önümüzdeki dönemde yüzde 3-4 aralığında büyüme hedeflenecek.
- Cari açık mali disiplin açısından yüzde 4’ler civarında dengelenecek.
- Bütçe açığı yüzde 1.5 seviyelerinde sınırlandırılacak.