30.11.2017, 08:00
10219
‘İhracat Konsantrasyonu’ Nasıl Hesaplanır?
Dünya Ticaret Örgütü verilerine göre 2016 yılı itibarı ile 142.5 milyar USD civarındaki ihracatla 31. sırada yer alan ülkemiz, ‘İhracat Konsantrasyonu (Export Concentration)’ olarak bütün ihracat ürünlerinde ortalama 0.04 değeri ile ihracatçı ilk 200 ülke arasına girememektedir. İlgili kurumlar ve şirketlerimizin ihracata yönelik büyük mücadelesine rağmen ülkemizin bu çok düşük ihracat konsantrasyon performansı ne anlama gelmektedir?
Tanım olarak ihracat konsantrasyonu; ülkelerin ihracatının önemli bir göstergesi olup, o ülkenin ihracat yaptığı ülkelerdeki pazar hâkimiyetinin bir ölçüsüdür. Yüksek ihracat konsantrasyon değeri ihracat yapan ülkenin bazı ülkelere daha yüksek oranda ihracat yaptığını, dolayısı ile kendi ölçeğinde ‘Hakimiyet sağladığını’ gösterirken düşük konsantrasyon değeri ihracat yapan ülkenin kendi ölçeğinde hiçbir ülkede önemli bir hakimiyet oluşturamadığının çok önemli bir göstergesidir. İhracat konusunda bu kadar önemli olmasına rağmen ülke olarak pek fazla ilgi göstermediğimiz ‘İhracat Konsantrasyonu’; her bir ülkeye yapılan ihracatın ülke ihracatı içindeki oranının karelerinin toplamıdır ve hesaplamak da oldukça kolaydır.
Senaryo.1: A ülkesi sadece 2 ülkeye ihracat yapıyor olsun. Bu ülkelere yaptığı ihracatın toplam ihracatı içindeki oranı yüzde 90 ve yüzde 10 ise ihracat konsantrasyonu; (0.81+0.01) ve kısaca; 0.82 olacaktır.
Senaryo.2: B ülkesi sadece 2 ülkeye ihracat yapıyor olsun. Bu ülkelere yaptığı ihracatın toplam ihracatı içindeki oranı yüzde 50 ve yüzde 50 ise ihracat konsantrasyonu; (0.25+0.25) ve kısaca; 0.50 olacaktır.
Senaryo.3: C ülkesi 10 ülkeye ihracat yapıyor olsun. Bu ülkelere yaptığı ihracatın toplam ihracatı içindeki oranı her bir hedef ülke için yüzde 10 ise ihracat konsantrasyonu; 10 tane 0.01 değerinin toplamı ve kısaca; 0.10 olacaktır.
Senaryo.1’de, A ülkesi bir hedef ülkede ihracat konsantrasyonu sağlayabilmiştir ve bu ülkeye yönelik yapacağı yatırım ve stratejik pazarlama faaliyetlerinin geriye dönüşü çok yüksek olacaktır.
Senaryo.2’de, B ülkesi sadece iki ülkeye ihracat yapmakta olup her bir ülkede vasat bir konsantrasyon sağlamıştır. Bu ülkelere yapacağı yatırım ve stratejik pazarlama faaliyetlerinin vasat bir geriye dönüşü olacaktır.
Senaryo.3’te ise C ülkesi 10 ayrı ülkeye ‘azar azar’ ihracat yaptığından ihracat konsantrasyonu çok düşüktür. Bu ülkenin ihracatı çok geniş bir alana yayıldığından, İhracatı artırmaya yönelik yapacağı yatırım ve stratejik pazarlama faaliyetlerinin geriye dönüşü nispi olarak çok düşük olacak veya ihracatını arttırabilmek için çok yüksek bir yatırım ve pazarlama faaliyetine ihtiyaç duyacaktır.
Buradan görülebileceği için Türkiye hemen hemen bütün sektörlerde çok düşük ‘İhracat Konsantrasyonu’ değerlerine sahip olduğundan ihracatını anlamlı bir miktarda arttırabilmesi için olağanüstü bir yatırım ve stratejik pazarlama faaliyetine ihtiyaç duymaktadır.
Çinli Düşünür Sun Tzu, ‘Savaş Sanatı’ adlı kitabında ‘Savaş kazanan general birçok hesap yapar’ demektedir. Bu nedenle ihracat ‘savaşını’ kazanmak isteyen ihracatçılarımız başta ‘İhracat Konsantrasyonu’ olmak üzere hesaplamalara ve analitik çalışmalara ağırlık verebilmelidir.
Unutulmamalıdır ki ülkemizin ihracat konsantrasyonu değerlerini arttırmadan, ihracatımızı 2023 ihracat hedeflerine ulaşacak ölçüde arttırmamız imkansızdır!
Tanım olarak ihracat konsantrasyonu; ülkelerin ihracatının önemli bir göstergesi olup, o ülkenin ihracat yaptığı ülkelerdeki pazar hâkimiyetinin bir ölçüsüdür. Yüksek ihracat konsantrasyon değeri ihracat yapan ülkenin bazı ülkelere daha yüksek oranda ihracat yaptığını, dolayısı ile kendi ölçeğinde ‘Hakimiyet sağladığını’ gösterirken düşük konsantrasyon değeri ihracat yapan ülkenin kendi ölçeğinde hiçbir ülkede önemli bir hakimiyet oluşturamadığının çok önemli bir göstergesidir. İhracat konusunda bu kadar önemli olmasına rağmen ülke olarak pek fazla ilgi göstermediğimiz ‘İhracat Konsantrasyonu’; her bir ülkeye yapılan ihracatın ülke ihracatı içindeki oranının karelerinin toplamıdır ve hesaplamak da oldukça kolaydır.
Senaryo.1: A ülkesi sadece 2 ülkeye ihracat yapıyor olsun. Bu ülkelere yaptığı ihracatın toplam ihracatı içindeki oranı yüzde 90 ve yüzde 10 ise ihracat konsantrasyonu; (0.81+0.01) ve kısaca; 0.82 olacaktır.
Senaryo.2: B ülkesi sadece 2 ülkeye ihracat yapıyor olsun. Bu ülkelere yaptığı ihracatın toplam ihracatı içindeki oranı yüzde 50 ve yüzde 50 ise ihracat konsantrasyonu; (0.25+0.25) ve kısaca; 0.50 olacaktır.
Senaryo.3: C ülkesi 10 ülkeye ihracat yapıyor olsun. Bu ülkelere yaptığı ihracatın toplam ihracatı içindeki oranı her bir hedef ülke için yüzde 10 ise ihracat konsantrasyonu; 10 tane 0.01 değerinin toplamı ve kısaca; 0.10 olacaktır.
Senaryo.1’de, A ülkesi bir hedef ülkede ihracat konsantrasyonu sağlayabilmiştir ve bu ülkeye yönelik yapacağı yatırım ve stratejik pazarlama faaliyetlerinin geriye dönüşü çok yüksek olacaktır.
Senaryo.2’de, B ülkesi sadece iki ülkeye ihracat yapmakta olup her bir ülkede vasat bir konsantrasyon sağlamıştır. Bu ülkelere yapacağı yatırım ve stratejik pazarlama faaliyetlerinin vasat bir geriye dönüşü olacaktır.
Senaryo.3’te ise C ülkesi 10 ayrı ülkeye ‘azar azar’ ihracat yaptığından ihracat konsantrasyonu çok düşüktür. Bu ülkenin ihracatı çok geniş bir alana yayıldığından, İhracatı artırmaya yönelik yapacağı yatırım ve stratejik pazarlama faaliyetlerinin geriye dönüşü nispi olarak çok düşük olacak veya ihracatını arttırabilmek için çok yüksek bir yatırım ve pazarlama faaliyetine ihtiyaç duyacaktır.
Buradan görülebileceği için Türkiye hemen hemen bütün sektörlerde çok düşük ‘İhracat Konsantrasyonu’ değerlerine sahip olduğundan ihracatını anlamlı bir miktarda arttırabilmesi için olağanüstü bir yatırım ve stratejik pazarlama faaliyetine ihtiyaç duymaktadır.
Çinli Düşünür Sun Tzu, ‘Savaş Sanatı’ adlı kitabında ‘Savaş kazanan general birçok hesap yapar’ demektedir. Bu nedenle ihracat ‘savaşını’ kazanmak isteyen ihracatçılarımız başta ‘İhracat Konsantrasyonu’ olmak üzere hesaplamalara ve analitik çalışmalara ağırlık verebilmelidir.
Unutulmamalıdır ki ülkemizin ihracat konsantrasyonu değerlerini arttırmadan, ihracatımızı 2023 ihracat hedeflerine ulaşacak ölçüde arttırmamız imkansızdır!