Kumport, Karadeniz Havzası’nda transit ve hub liman işlevi görüyor

2011’de Fiba Holding, Kumport Liman Hizmetleri’nin yüzde 35 oranında hissesini OIA’ya (Oman Investment Authority) sattı. 2015’te ise üçlü konsorsiyumdan oluşan CMHI, Cosco ve CIC, Kumport Liman Hizmetleri’nin yüzde 65’ini satın aldı. Bu satın alma Çin Halk Cumhuriyeti şirketlerinin o yıl içinde ülkemizde yaptığı en büyük direkt yabancı yatırım olurken, tamamı yabancı sermayeli uluslararası bir Türk şirketi olan Kumport Liman Hizmetleri, kalifiye insan kaynağı, modern makine parkı ve yüksek iş hacmini destekleyen liman otomasyon sistemi yatırımlarıyla Türkiye’nin en büyük ve en modern limanlarından biri olarak öne çıkıyor.
Türkiye ekonomisinde önemli role sahip Marmara Bölgesi’nin önde gelen limanlarından biri olan Kumport Limanı, sektördeki uzun yıllara dayanan tecrübesiyle gemi operasyon ve terminal hizmetleri sunuyor. Alanında uzman kadrosunun yanı sıra modern sistemlerle donatılmış ithalat ve ihracat depolarıyla parsiyel ve proje yüklerine katma değerli hizmet verirken, işbirlikleri yoluyla Türk ithalat ve ihracatçısına geniş bir hat opsiyonunu sağlıyor.  Ayrıca Kumport, ithalat ve ihracat faaliyetleri aracılığıyla Karadeniz Havzası’ndan transit geçişleri karşılıyor ve bu kapsamda bir transit ve hub liman işlevi görüyor.
“Tüm çalışmalarımız ve hedeflerimizle sürdürülebilir çevre politikasına katkı sağlıyoruz” diyen Kumport CEO’su Kaan Anul, “Bu alandaki çalışmalarımızın ilk ayağında, 2013-2014 yıllarında Atık Yönetim Sistemimizi kurduk. Daha sonra ISO 14064 Karbon Ayakizi, ISO 14046 Su Ayakizi, ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi ve Yeşil Liman/Eko Liman belgelerini aldık. Organik atıkların geri dönüşümünü sağlamak için kompost tesisimizi kurduk. İstanbul genelinde ilk sıfır atık belgesi alan kuruluş olduk” diye konuşuyor.
Anul, “Geri dönüşümde verimlilik sisteminin sağlanması için emniyetli çözümler geliştirilmesi ve atık azaltım sisteminin kurulmasıyla ilgili projeler gerçekleştirerek, 2018 yılında SEÇ (Sağlık, Emniyet, Çevre) iyi uygulamaları ile EFQM Mükemmellik Ödülünü kazandık” diyor.
Anul sürdürülebilirlik ve çevre politikasına yönelik çalışmalarını ise şöyle anlatıyor: “Limanımızda ekosistem ve deniz ortamını koruma, havadaki emisyon değerlerini azaltma, paydaşlarla iş birliği ve bilgi düzeyinin farkındalığın sağlanması, yenilenebilir enerji kullanarak enerji sarfiyatının düşürülmesi ve doğaya dost enerji kullanımı olmak üzere çeşitli çalışmalar yapıyoruz. Ayrıca limanımızdan çıkabilecek tüm atık suları arıtarak, alıcı ortam deşarj standartlarına uygun hale getiriyoruz. Bu çalışmaların düzenli olarak takibini yapıyor ve çalışmaları denetliyoruz.”
Kumport olarak atık yönetimi konularına öncelik verdiklerini belirten Anul, sürdürülebilir bir çevre için; atıklar, enerji verimliliği gibi konularının da öncelikleri arasında yer aldığını ifade ediyor.
Anul, Kumport’un sahip olduğu Sıfır Atık Belgesi ve Yeşil Liman sertifikaları gereğince, “Emanetçi olduğumuz doğanın korunması, kirliliğin mümkün olan en düşük seviyeye çekilmesi ve geri dönüşümlü malzemelerin kullanımının artması, liman ve çevresi üzerindeki olumsuz etkilerin azaltılmasını amaçlıyoruz. Bu doğrultuda IS0 14046 Yönetim Sistemi ile su ayak izimizi ve ISO 14064 Yönetim Sistemi ile de karbon ayak izimizi ölçüyoruz” açıklamasını yapıyor.
Kumport olarak, Türkiye Liman İşletmecileri Derneği (TÜRKLİM), Deniz Temiz Derneği/TURMEPA ve WISTA Türkiye (Uluslararası Deniz Ticareti ile İştigal Eden Kadınlar Derneği) işbirliğiyle hayata geçirilen ‘Mavi İklim Elçileri’ projesinde yer aldıklarını kaydeden Anul, bu kapsamda tüm çalışanlarına yönelik iklim değişikliği farkındalık eğitimi, bilinçlendirme çalışmaları yaptıklarını söylüyor.
Anul, iklim değişikliğiyle mücadele konularında kurumsal çözümler ve kıyı temizliği etkinliği çalışmaları gerçekleştirdiklerinin altını çiziyor.