banner565

banner622

banner472

banner458

banner457

banner626

“İstanbul sanayisine özel vizyon geliştirilmeli”

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, İstanbul’un içinde sanayinin de olacağı “akıllı şehir” kavramıyla yönetilmesi gerektiğini söyledi.

HABER 01.07.2019, 07:55 25.07.2019, 10:58
10079
“İstanbul sanayisine özel vizyon geliştirilmeli”
banner625

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi’nin Haziran ayı olağan toplantısı, “İstanbul’un Sanayi Kimliği, Sanayinin Yerleşim Sorunu ve Çevre Düzeni Planı’na Bir Bakış” ana gündemiyle Odakule Fazıl Zobu Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan’ın açılış konuşmasını yaptığı toplantıya, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum katıldı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Erdal Bahçıvan, 23 Avrupa ülkesinden daha büyük nüfusuyla İstanbul’un, dünyada öne çıkan ve içinde sanayinin de olacağı “akıllı şehir” kavramıyla yönetilmesi gerektiğini söyledi ve sanayinin, doğal ve tarihi varlıklar gibi İstanbul’un kimliğini oluşturan diğer değerlerle bir arada yaşaması gerektiğini belirtti: “Sanayi ve üretim ile çevre arasında bir tercih yapma zorunluluğu asla söz konusu değildir ve olmamalıdır. Bu sebeple planlama ve kentsel dönüşüm bir arada ele alınmalı, bağımsız yürütülmemelidir. Parçalı değil bütüncül, kapalı değil tüm paydaşları kapsayan, tek kurum tarafından değil tüm kurumların katkısıyla hazırlanmış bir planlamaya ihtiyacımız var.”
Erdal Bahçıvan, sanayiciler olarak önceliklerinin İstanbul’un ekolojisinin korunması olduğunun altını çizdi: “Ekoloji ve ekonomi arasında bir çatışma, bir mağlup veya kazanan olması gerekmez. İyi bir planlama ile çevrenin korunduğu ama aynı zamanda sürdürülebilir kalkınmaya katkı sağlayan bir sanayileşmenin devam etmesi rahatlıkla sağlanabilir. Dünya örneklerine baktığımızda; sanayi alanların şehir yüzölçümlerine oranı; Berlin’de yüzde 1.5, Londra’da ise yüzde 3’dür. Bu oran İstanbul’da ise yaklaşık yüzde 1.5’tir. İstanbul’un sahip olduğu oranı eleştirmek yerine daha da güçlendirmemiz gerekiyor.”
İstanbul, işgücünün yüzde 50’sini barındıran bölgenin kalbi: İstanbul’un, İzmit ve Tekirdağ ile birlikte endüstri işgücünün yüzde 50’sini barındırdığını, Marmara Denizi ve Trakya Bölgesi ile vazgeçilmez bir bütünlük içinde olduğunu belirten Bahçıvan, çevre düzeni planının, İstanbul’un, İstanbul sanayisinin Türkiye ekonomisinin itici gücü olduğu gerçeği göz önüne alınarak yapılmasını istedi ve “İstanbul sanayisinin bu ülkenin vazgeçilmezi olduğu gerçeğine bağlı bir İstanbul vizyonu geliştirilmelidir” dedi. Revize edilen Çevre Düzeni Planı çalışmalarını önemli bir şans olarak gören Bahçıvan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı koordinasyonunda, başta Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olmak üzere tüm tarafların iradeleriyle İstanbul’un sanayiyle şahlanmasını sağlayacak bir planı hayata geçirmesi gerekliliğini vurguladı.
“Emlak sanayi modeliyle finansman kaynağı heba olmaz”: İstanbul’da kaynakları verimli kullanmanın önemine değinen Bahçıvan, şunları önerdi: “İstanbul sanayisinin yerleşiklik sorunu, ciddi bir kaynak israfına yol açıyor. En etkili çözüm; organize sanayi bölgeleri (OSB’ler). Biri Avrupa diğeri Asya yakasında olmak üzere kentte iki yeni OSB kurulması gerekiyor. ‘Emlak Sanayi’ modeliyle uygun devlet arazilerinin ve üzerine kamu tarafından inşa edilecek fabrika binalarının özel sektöre uzun süreli kiralama yöntemiyle tahsis edilmesi, finansman kaynağının arsa ve gayrimenkul yatırımına heba edilmesinin önüne geçecek. İstanbul’un ihtiyaç duyduğu yeni fuar alanı için minimum yatırımla ideal bir altyapı sunan Atatürk Havalimanı, hem sektörlerimizin bu alandaki önemli bir ihtiyacını karşılar hem de İstanbul’a fuar turizmi gibi önemli bir prestij ve gelir imkanını da kazandırır. Atık yönetim felsefesi; kamuda, mahalli idarelerde, sanayide ve tüm bina ve yerleşkelerde yaygınlaştırılmalı, bu konuda çalışan, Ar-Ge projeleri yürüten sanayi kuruluşları özel teşviklerle desteklenmeli. Geçen yılsonunda yayınlanan Yeni Çevre Kanunu’nda üretilen ürün başına belirlenen geri kazanım katkı payı, ilgili sektörler için maliyet artışları getiriyor. Zaten atık bertaraf maliyetine katlanan sektörlerimizden ikinci kez bedel alınması adil değil.”

Yorumlar (0)