III. Akıllı Belediyecilik Zirvesi, İstanbul’da yapıldı: Akıllı Belediye-Akıllı Şehir
Marmara Belediyeler Birliği tarafından bu yıl üçüncüsü 'Akıllı Belediye-Akıllı Şehir' temasıyla düzenlenen ‘Akıllı Belediyecilik Zirvesi’, İstanbul'da yapıldı.
HABER
01.12.2016, 08:49 30.11.2016, 16:57
14374
Marmara Belediyeler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, “Artık bu kavramın altını doldurmanın vakti geldi. Sadece son teknoloji ile bezenmiş ‘akıllı şehirler’ tasarlamak yeterli değil; ‘akıl içeren, yaşanabilir şehirler’ oluşturmak gerek” dedi.
Akıllı Belediyecilik Zirvesi, Marmara Belediyeler Birliği tarafından ‘Akıllı Belediye-Akıllı Şehir’ mottosuyla Hilton İstanbul Convention & Exhibition Center’da, İstanbul’da düzenlendi. Şehir ve teknolojinin uyumuyla daha yaşanılabilir şehirler yaratmayı amaçlayan ve bu yıl üçüncüsü gerçekleştirilen Zirve, teknoloji dünyasıyla yerel yönetimleri bir araya getirdi. Zirve’de ilk günün ana teması nesnelerin interneti, ikinci günün ana teması ise iklim değişikliği oldu. Türkiye Bilişim Derneği’nin iş ortağı olduğu, Microsoft ve Mobisis’in gümüş sponsorluğunu üstlendiği Zirve’de siber güvenlik, dijital toplum, coğrafi bilgi sistemleri, akıllı trafik, sürdürülebilir şehir hayatı, akıllı şehir finansmanı, afet yönetimi, dijital belediyecilik konuları on oturumda ele alındı. Zirve’nin açılış törenine Marmara Belediyeler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, birliğe üye belediyelerin başkan ve yöneticileri ile Türkiye Bilişim Derneği (TBD) Başkanı İlker Tabak da katıldı.
Akıl içeren, yaşanabilir şehirler
Marmara Belediyeler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, bugün nesnelerin interneti, yapay zeka, üç boyutlu yazıcılar, sürücüsüz otomobiller, sanal gerçeklik, drone’lar gibi birçok kavramın hayatın merkezine yerleştiğini, yaşamı yeniden biçimlendirdiğini söyledi. Altepe, günümüzün bilimsel, teknolojik gelişmelerine, ekonomik verilerine bakarak yarını hayal etmenin artık eskiden olduğundan daha zor olduğunu kaydetti: “Pek çok sektör bu gelişmeler ışığında, devrim niteliğinde addedileceğimiz bir dönüşüm yaşıyor. Bugün de etkisi altın girdiğimiz ‘4. Endüstri Devrimi’ tüm dünyayı geçmişte olduğu gibi bugünü de yeniden değiştirecek. Bu dönüşüm bize çok daha verimli bir ekonomi sağlıyor. Bu fırsat doğru bir şekilde kullanılırsa bize sonsuz imkanlar sağlayacak. Bizler sadece bugünün şehirlerini tasarlamıyoruz. Elbette ki bugünün ihtiyaçlarına ve beklentilerine yanıt verecek düzeyde hizmetler sunmak bizim sorumluluğumuz. Ancak şehirlerin işlevsel yönüyle birlikte estetiğini tahkim etmek de bizim vazifemiz. Bir şehrin gerçek anlamda şehir niteliği kazanması için günün dinamikleri ve konforu kadar insan ruhunu da merkezine alması gerekir. Geleceğin şehir yaşamının bugünkünden çok farklı olacağına şüphe yok. Dolayısıyla akıllı şehir konusunda da erken adım atanların kazanacağını söylemek yanlış olmaz.” Altepe, son yıllarda sıkça tartışılan akıllı şehir kavramına değinerek, “Artık bu kavramın altını doldurmanın vakti geldi. Sadece son teknoloji ile bezenmiş ‘akıllı şehirler’ tasarlamak yeterli değil; ‘akıl içeren, yaşanabilir şehirler’ oluşturmak gerek” dedi.
Yılda ortalama 90 milyon siber saldırı: Altepe, bu teknolojinin fırsatlarla birlikte siber tehdit yani güvenlik ve gizlilik konularını da gündeme getirdiğini ifade etti: “Türkiye’de yılda ortalama 90 milyon siber saldırı alıyoruz. 2019 yılında siber saldırıların devletlere zararının 2 trilyon dolar seviyesinde olacağı hesap ediliyor. Devletimiz ve bilhassa Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı ile siber güvenliği ulusal güvenliğimizin ayrılmaz bir parçası yapmak için çalışmalarına hız vermiş durumda. Yerel yöneticiler olarak bizler de bu konuda farkındalığımızı artırmalı ve çalışmalarımıza ağırlık vermeliyiz.”
“Küresel ısınmayla mücadele edilmeli”: Gezegeni ve insanlığı tehdit eden iklim değişikliğine de değinen Altepe, şehirlerin küresel ısınmayla mücadeleye katkı sağlaması gerektiğini vurguladı. Dünyada sera gazının yüzde 70’inin kentsel bölgelerden salındığı bilgisini paylaşan Altepe, Türkiye’nin de katıldığı Paris’teki Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi’nde Cumhurbaşkanı’nın da belirttiği küresel iklim değişikliğiyle mücadelede 2030 yılına kadar Türkiye’nin yol haritasının belirlendiğini hatırlattı: “Bu yol haritasının yerelden de takip edilmesi elzemdir. Sürdürülebilir ve çevre dostu bir dünya için kentler önemli bir rol oynuyor.”
“Akıllı insan olmadan akıllı şehir olmaz”
Türkiye Bilişim Derneği Başkanı İlker Tabak, milli geliri 500 doların altında olan dünyanın az gelişmiş 50 ülkesinde 1.3 milyar insanın enerji güvenliği bulunmadığını, 1.6 milyar insanın temiz içme suyu olmadığını belirterek, ekonomistler, gelişen toplu taşıma, enerji tasarrufu yapan binalar ve daha iyi çöp yönetimiyle şehirlerde uygulanabilen akıllı büyüme modeliyle 2050 yılına kadar 22 trilyon dolara yakın para tasarruf edilebileceğini söylediklerinin bilgisini verdi. Tabak, “Bilişim teknolojilerinin etkin kullanılmasıyla elde edilecek tasarruflarla bilişimsizlik maliyeti adını verdiğimiz yüklerden kurtulmak mümkün” dedi.
Tabak, hizmetlerin vatandaşlara ulaştırılmasında başrolü oynayan belediyelerin enerji, ulaşım ve iletişim gibi akıllı uygulamalarla sağlayacağı verimlilikle önemli tasarruflar sağlanabileceğini söyledi. Bunun için öncelikle belediyelerin iş yapış biçimini değiştirip, bilişim teknolojilerine ayak uydurması gerektiğini vurgulayan Tabak, “Ancak her şeyin akıllı olmasının yolunun sadece teknolojiden geçtiği yanılgısından kurtulmalıyız. Unutmayalım ki teknoloji özellikle bilişim teknolojileri bir araçtır. Neredeyse 50 yıldır bilişimin bir araç olduğunu unutmadan yapageldiğimiz çalışmalarda insan odaklı yaklaşımlar sergiledik. Unutmayalım ki akıllı insan olmadan akıllı şehir olmaz! 2016 yılı 2. Çeyrek verilerine göre Türkiye’de sabit telefon abone sayısı azalırken mobil telefon abone sayısı 73.7 milyona çıktı. İnternet abone sayısındaki artış da sürüyor, 55.3 milyonu geçmiş durumda. Genişbant internet trafiği hızlı artışını sürdürmekte. İçinde bulunduğumuz bilişim çağının gereği olarak toplumumuz da bu dönüşüme ayak uydurmuş durumda” diye konuştu. Ancak hızlı ve ultra hızlı internetin kesintisiz olarak yaşamımızda olmasıyla bunlardan yararlanabileceğimize dikkat çeken Tabak, daha mutlu, daha huzurlu, daha kazançlı yaşamak için insanların öncelikle barış içinde, özgür olarak ve kardeşçe yaşaması gerektiğini dile getirdi.
Akıllı Şehirlerde Döngüsel Ekonomi
Akıllı Şehirlerde Döngüsel Ekonomi Oturumu’nun moderatörlüğünü yürüten REC (Bölgesel Çevre Merkezi) Türkiye Direktörü Rifat Ünal Sayman, “döngüsel ekonomi” kavramının sıfır atığı hedeflediğini açıkladı. Avrupa Birliği’nin (AB) Döngüsel Ekonomi Paketi’ni kabul ettiğini aktaran Sayman, bu paketin zorlayıcı hedefleri bulunduğunu ifade etti. Türkiye’nin AB’den hızla büyüyen ekonomisi ve nüfusuyla farklılaştığına dikkat çeken Sayman, Türkiye’nin de Avrupa gibi hızla geri dönüşüm yapması ve bu pakete uyması gerektiğini söyledi. EBRD Enerji Verimliliği ve İklim Değişikliği Yardımcı Yönetmeni Adonai Herrera Martinez, Türkiye’de TURSEFF ile yakaladıkları başarıyı anlattı. Türkiye’de piyasadaki malların geri dönüşümü konusunda bir inisiyatif başlattıklarını açıklayan Martinez, Gaziantep’in de yeşil şehir aksiyonu başlattığını aktardı.
Mobisis Teknoloji A.Ş. RFID İş Geliştirme Müdürü Erinç Hasan Varol, atık toplama ve yönetiminde en büyük maliyetin toplama faaliyeti olduğunu, akıllı teknolojilerle bu maliyetleri yarı yarıya düşürebildiklerini belirterek, Mobisis’in kurumsal mobilite çözümlerini anlattı. Hexagon Danışmanlık A.Ş. Stratejik Araştırma Direktörü Emir Nahum, döngüsel ekonomi için ihtiyaç duyulanın akıllıca kullanılan teknolojiler olduğunu kaydetti. Kademe Atık Teknolojileri San. A.Ş. Genel Müdürü Kenan Çelik, günlük tüketilen bütün katı ve sıvı atıkların geri dönüştürülmesine yönelik adımların mutlaka atılması gerektiğini dile getirdi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Atık Yönetimi Daire Başkanı Ahmet Varır, bu dönemde tüm atık türleri ve üretim kaynaklarını içeren bütüncül bir yaklaşımın; ‘entegre atık yönetimi’nin en önemli konu haline geldiği bilgisini verdi. Varır, Türkiye’de artık katmadeğeri yüksek olan geri dönüşüme odaklanılması gerektiğini de kaydetti. Döngüsel ekonomiye dönüşümde yerli teknolojilerin öne çıkması gerektiğini vurgulayan, akıllı şehirler için önce konutlarda planlamadan sözedilmesi gerektiğini, kaynakta yani önce mutfakta ayrıştırmaya başlamanın çok ciddi maliyet avantajı sağlayacağını ifade eden Varır, akıllı toplama modellerinden de sözetti.
Dijital Toplum
Dijital Toplum Oturumu’nun moderatörlüğünü NetaxTech Genel Müdürü Mehmet Demir yürüttü. CDO Turkey Genel Müdürü Bülent Kutlu, dijital dönüşüm kavramının şirketlerin ana gündemlerinden birisi haline geldiğini belirterek, bu kuruluşlarda bir dijital dönüşüm liderinin olmasının önemine işaret etti: “Eğer akıllı şehircilikten sözediyorsak belediyelerde bir dijital dönüşüm lideri (CDO) olmalı. Dünyanın dev firmaları CDO atamasını yapmış durumda. Lütfen belediyenizde bir dijital dönüşüm lideri atamasını yapın, akıllı şehir dönüşümü buradan başlar.”
TÜBİYAD (Türkiye Finans ve Bilişim Yöneticileri Derneği) Başkanı Ali Malaz, dijital dönüşümde bir CDO olmasının çok önemli bir başlangıç olduğunu söyledi. İletişim Bilimci Yalçın Arı, bir zihinsel dönüşüme ihtiyaç bulunduğunu, Türkiye’de kamunun henüz dijital dönüşüme hazır olmadığını kaydetti. Verisun Teknoloji Kurucu Ortağı ve CEO’su Sadullah Uzun, İBB’nin Cep Trafik ve İETT’nin Akıllı Durak uygulamaları hakkında bilgi verdi.
Zirve’nin ikinci gününde ise Afet Yönetimi (İklim Risk Yönetimi) Oturumu’nda Marmara faylarının deprem potansiyeli konuşuldu.
Herkes İçin Kütüphane
Etkinlik çerçevesinde Hacettepe Üniversitesi Teknokent-Teknoloji Transfer Merkezi’nin girişimiyle ABD’deki Bill ve Melinda Gates Vakfı’ndan sağlanan fonla başlatılan Herkes İçin Kütüphane programı da tanıtıldı. Herkes İçin Kütüphane Programı Direktör Yardımcısı Mustafa Ünal Şubat 2016’da başlayan çalışmaların 31 Temmuz 2018’de tamamlanmasının planlandığı bilgisini verdi. Programın partner destekleyen kurumlarından Yakın Doğu Üniversitesi İstanbul Temsilcisi Merve Alptekin ise programla ilgili detaylı bilgiye http://www.herkesicinkutuphane.org/ internet adresinden ulaşılabileceğini söyledi.
Akıllı Belediyecilik Zirvesi, Marmara Belediyeler Birliği tarafından ‘Akıllı Belediye-Akıllı Şehir’ mottosuyla Hilton İstanbul Convention & Exhibition Center’da, İstanbul’da düzenlendi. Şehir ve teknolojinin uyumuyla daha yaşanılabilir şehirler yaratmayı amaçlayan ve bu yıl üçüncüsü gerçekleştirilen Zirve, teknoloji dünyasıyla yerel yönetimleri bir araya getirdi. Zirve’de ilk günün ana teması nesnelerin interneti, ikinci günün ana teması ise iklim değişikliği oldu. Türkiye Bilişim Derneği’nin iş ortağı olduğu, Microsoft ve Mobisis’in gümüş sponsorluğunu üstlendiği Zirve’de siber güvenlik, dijital toplum, coğrafi bilgi sistemleri, akıllı trafik, sürdürülebilir şehir hayatı, akıllı şehir finansmanı, afet yönetimi, dijital belediyecilik konuları on oturumda ele alındı. Zirve’nin açılış törenine Marmara Belediyeler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, birliğe üye belediyelerin başkan ve yöneticileri ile Türkiye Bilişim Derneği (TBD) Başkanı İlker Tabak da katıldı.
Akıl içeren, yaşanabilir şehirler
Marmara Belediyeler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, bugün nesnelerin interneti, yapay zeka, üç boyutlu yazıcılar, sürücüsüz otomobiller, sanal gerçeklik, drone’lar gibi birçok kavramın hayatın merkezine yerleştiğini, yaşamı yeniden biçimlendirdiğini söyledi. Altepe, günümüzün bilimsel, teknolojik gelişmelerine, ekonomik verilerine bakarak yarını hayal etmenin artık eskiden olduğundan daha zor olduğunu kaydetti: “Pek çok sektör bu gelişmeler ışığında, devrim niteliğinde addedileceğimiz bir dönüşüm yaşıyor. Bugün de etkisi altın girdiğimiz ‘4. Endüstri Devrimi’ tüm dünyayı geçmişte olduğu gibi bugünü de yeniden değiştirecek. Bu dönüşüm bize çok daha verimli bir ekonomi sağlıyor. Bu fırsat doğru bir şekilde kullanılırsa bize sonsuz imkanlar sağlayacak. Bizler sadece bugünün şehirlerini tasarlamıyoruz. Elbette ki bugünün ihtiyaçlarına ve beklentilerine yanıt verecek düzeyde hizmetler sunmak bizim sorumluluğumuz. Ancak şehirlerin işlevsel yönüyle birlikte estetiğini tahkim etmek de bizim vazifemiz. Bir şehrin gerçek anlamda şehir niteliği kazanması için günün dinamikleri ve konforu kadar insan ruhunu da merkezine alması gerekir. Geleceğin şehir yaşamının bugünkünden çok farklı olacağına şüphe yok. Dolayısıyla akıllı şehir konusunda da erken adım atanların kazanacağını söylemek yanlış olmaz.” Altepe, son yıllarda sıkça tartışılan akıllı şehir kavramına değinerek, “Artık bu kavramın altını doldurmanın vakti geldi. Sadece son teknoloji ile bezenmiş ‘akıllı şehirler’ tasarlamak yeterli değil; ‘akıl içeren, yaşanabilir şehirler’ oluşturmak gerek” dedi.
Yılda ortalama 90 milyon siber saldırı: Altepe, bu teknolojinin fırsatlarla birlikte siber tehdit yani güvenlik ve gizlilik konularını da gündeme getirdiğini ifade etti: “Türkiye’de yılda ortalama 90 milyon siber saldırı alıyoruz. 2019 yılında siber saldırıların devletlere zararının 2 trilyon dolar seviyesinde olacağı hesap ediliyor. Devletimiz ve bilhassa Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı ile siber güvenliği ulusal güvenliğimizin ayrılmaz bir parçası yapmak için çalışmalarına hız vermiş durumda. Yerel yöneticiler olarak bizler de bu konuda farkındalığımızı artırmalı ve çalışmalarımıza ağırlık vermeliyiz.”
“Küresel ısınmayla mücadele edilmeli”: Gezegeni ve insanlığı tehdit eden iklim değişikliğine de değinen Altepe, şehirlerin küresel ısınmayla mücadeleye katkı sağlaması gerektiğini vurguladı. Dünyada sera gazının yüzde 70’inin kentsel bölgelerden salındığı bilgisini paylaşan Altepe, Türkiye’nin de katıldığı Paris’teki Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi’nde Cumhurbaşkanı’nın da belirttiği küresel iklim değişikliğiyle mücadelede 2030 yılına kadar Türkiye’nin yol haritasının belirlendiğini hatırlattı: “Bu yol haritasının yerelden de takip edilmesi elzemdir. Sürdürülebilir ve çevre dostu bir dünya için kentler önemli bir rol oynuyor.”
“Akıllı insan olmadan akıllı şehir olmaz”
Türkiye Bilişim Derneği Başkanı İlker Tabak, milli geliri 500 doların altında olan dünyanın az gelişmiş 50 ülkesinde 1.3 milyar insanın enerji güvenliği bulunmadığını, 1.6 milyar insanın temiz içme suyu olmadığını belirterek, ekonomistler, gelişen toplu taşıma, enerji tasarrufu yapan binalar ve daha iyi çöp yönetimiyle şehirlerde uygulanabilen akıllı büyüme modeliyle 2050 yılına kadar 22 trilyon dolara yakın para tasarruf edilebileceğini söylediklerinin bilgisini verdi. Tabak, “Bilişim teknolojilerinin etkin kullanılmasıyla elde edilecek tasarruflarla bilişimsizlik maliyeti adını verdiğimiz yüklerden kurtulmak mümkün” dedi.
Tabak, hizmetlerin vatandaşlara ulaştırılmasında başrolü oynayan belediyelerin enerji, ulaşım ve iletişim gibi akıllı uygulamalarla sağlayacağı verimlilikle önemli tasarruflar sağlanabileceğini söyledi. Bunun için öncelikle belediyelerin iş yapış biçimini değiştirip, bilişim teknolojilerine ayak uydurması gerektiğini vurgulayan Tabak, “Ancak her şeyin akıllı olmasının yolunun sadece teknolojiden geçtiği yanılgısından kurtulmalıyız. Unutmayalım ki teknoloji özellikle bilişim teknolojileri bir araçtır. Neredeyse 50 yıldır bilişimin bir araç olduğunu unutmadan yapageldiğimiz çalışmalarda insan odaklı yaklaşımlar sergiledik. Unutmayalım ki akıllı insan olmadan akıllı şehir olmaz! 2016 yılı 2. Çeyrek verilerine göre Türkiye’de sabit telefon abone sayısı azalırken mobil telefon abone sayısı 73.7 milyona çıktı. İnternet abone sayısındaki artış da sürüyor, 55.3 milyonu geçmiş durumda. Genişbant internet trafiği hızlı artışını sürdürmekte. İçinde bulunduğumuz bilişim çağının gereği olarak toplumumuz da bu dönüşüme ayak uydurmuş durumda” diye konuştu. Ancak hızlı ve ultra hızlı internetin kesintisiz olarak yaşamımızda olmasıyla bunlardan yararlanabileceğimize dikkat çeken Tabak, daha mutlu, daha huzurlu, daha kazançlı yaşamak için insanların öncelikle barış içinde, özgür olarak ve kardeşçe yaşaması gerektiğini dile getirdi.
Akıllı Şehirlerde Döngüsel Ekonomi
Akıllı Şehirlerde Döngüsel Ekonomi Oturumu’nun moderatörlüğünü yürüten REC (Bölgesel Çevre Merkezi) Türkiye Direktörü Rifat Ünal Sayman, “döngüsel ekonomi” kavramının sıfır atığı hedeflediğini açıkladı. Avrupa Birliği’nin (AB) Döngüsel Ekonomi Paketi’ni kabul ettiğini aktaran Sayman, bu paketin zorlayıcı hedefleri bulunduğunu ifade etti. Türkiye’nin AB’den hızla büyüyen ekonomisi ve nüfusuyla farklılaştığına dikkat çeken Sayman, Türkiye’nin de Avrupa gibi hızla geri dönüşüm yapması ve bu pakete uyması gerektiğini söyledi. EBRD Enerji Verimliliği ve İklim Değişikliği Yardımcı Yönetmeni Adonai Herrera Martinez, Türkiye’de TURSEFF ile yakaladıkları başarıyı anlattı. Türkiye’de piyasadaki malların geri dönüşümü konusunda bir inisiyatif başlattıklarını açıklayan Martinez, Gaziantep’in de yeşil şehir aksiyonu başlattığını aktardı.
Mobisis Teknoloji A.Ş. RFID İş Geliştirme Müdürü Erinç Hasan Varol, atık toplama ve yönetiminde en büyük maliyetin toplama faaliyeti olduğunu, akıllı teknolojilerle bu maliyetleri yarı yarıya düşürebildiklerini belirterek, Mobisis’in kurumsal mobilite çözümlerini anlattı. Hexagon Danışmanlık A.Ş. Stratejik Araştırma Direktörü Emir Nahum, döngüsel ekonomi için ihtiyaç duyulanın akıllıca kullanılan teknolojiler olduğunu kaydetti. Kademe Atık Teknolojileri San. A.Ş. Genel Müdürü Kenan Çelik, günlük tüketilen bütün katı ve sıvı atıkların geri dönüştürülmesine yönelik adımların mutlaka atılması gerektiğini dile getirdi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Atık Yönetimi Daire Başkanı Ahmet Varır, bu dönemde tüm atık türleri ve üretim kaynaklarını içeren bütüncül bir yaklaşımın; ‘entegre atık yönetimi’nin en önemli konu haline geldiği bilgisini verdi. Varır, Türkiye’de artık katmadeğeri yüksek olan geri dönüşüme odaklanılması gerektiğini de kaydetti. Döngüsel ekonomiye dönüşümde yerli teknolojilerin öne çıkması gerektiğini vurgulayan, akıllı şehirler için önce konutlarda planlamadan sözedilmesi gerektiğini, kaynakta yani önce mutfakta ayrıştırmaya başlamanın çok ciddi maliyet avantajı sağlayacağını ifade eden Varır, akıllı toplama modellerinden de sözetti.
Dijital Toplum
Dijital Toplum Oturumu’nun moderatörlüğünü NetaxTech Genel Müdürü Mehmet Demir yürüttü. CDO Turkey Genel Müdürü Bülent Kutlu, dijital dönüşüm kavramının şirketlerin ana gündemlerinden birisi haline geldiğini belirterek, bu kuruluşlarda bir dijital dönüşüm liderinin olmasının önemine işaret etti: “Eğer akıllı şehircilikten sözediyorsak belediyelerde bir dijital dönüşüm lideri (CDO) olmalı. Dünyanın dev firmaları CDO atamasını yapmış durumda. Lütfen belediyenizde bir dijital dönüşüm lideri atamasını yapın, akıllı şehir dönüşümü buradan başlar.”
TÜBİYAD (Türkiye Finans ve Bilişim Yöneticileri Derneği) Başkanı Ali Malaz, dijital dönüşümde bir CDO olmasının çok önemli bir başlangıç olduğunu söyledi. İletişim Bilimci Yalçın Arı, bir zihinsel dönüşüme ihtiyaç bulunduğunu, Türkiye’de kamunun henüz dijital dönüşüme hazır olmadığını kaydetti. Verisun Teknoloji Kurucu Ortağı ve CEO’su Sadullah Uzun, İBB’nin Cep Trafik ve İETT’nin Akıllı Durak uygulamaları hakkında bilgi verdi.
Zirve’nin ikinci gününde ise Afet Yönetimi (İklim Risk Yönetimi) Oturumu’nda Marmara faylarının deprem potansiyeli konuşuldu.
Herkes İçin Kütüphane
Etkinlik çerçevesinde Hacettepe Üniversitesi Teknokent-Teknoloji Transfer Merkezi’nin girişimiyle ABD’deki Bill ve Melinda Gates Vakfı’ndan sağlanan fonla başlatılan Herkes İçin Kütüphane programı da tanıtıldı. Herkes İçin Kütüphane Programı Direktör Yardımcısı Mustafa Ünal Şubat 2016’da başlayan çalışmaların 31 Temmuz 2018’de tamamlanmasının planlandığı bilgisini verdi. Programın partner destekleyen kurumlarından Yakın Doğu Üniversitesi İstanbul Temsilcisi Merve Alptekin ise programla ilgili detaylı bilgiye http://www.herkesicinkutuphane.org/ internet adresinden ulaşılabileceğini söyledi.