banner565

banner622

banner472

banner458

banner457

banner626

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati: “Türkiye, alternatif tedarikçi ülkelerden biri olarak öne çıkmıştır”

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, ‘Pandemi Sonrası Dönemde Ekonomi Paradigmasında Dönüşüm ve Yükselen Ülkeler’ temasıyla düzenlenen ‘Ekonomik Dönüşüm Zirvesi’nde, “Türkiye, stratejik lokasyonu ve sahip olduğu birçok rekabetçi avantajıyla kuşkusuz önemli alternatif tedarikçi ülkelerden biri olarak öne çıkmıştır” dedi. Nebati, Bakanlık bünyesinde Hazine ve Maliye Akademisi Başkanlığı kuracaklarını da açıkladı.

HABER 01.10.2022, 00:00 19.10.2022, 08:52
23498
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati: “Türkiye, alternatif tedarikçi ülkelerden biri olarak öne çıkmıştır”
banner625

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın evsahipliğinde, ‘Pandemi Sonrası Dönemde Ekonomi Paradigmasında Dönüşüm ve Yükselen Ülkeler’ temasıyla İstanbul’da düzenlenen ‘Ekonomik Dönüşüm Zirvesi, alanında seçkin akademisyenlerin, 12’den fazla ülkeden katılımıyla gerçekleşti.
Zirve’nin açılışını yapan Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, burada yaptığı konuşmada, dünya üretim ve ticaret haritasında çeşitli kaymalara yol açabilecek değişimlerin yaşanabileceği bir döneme girildiğini belirtti. Bakan Nebati, “Bu dönemde Türkiye, stratejik lokasyonu ve sahip olduğu birçok rekabetçi avantajıyla kuşkusuz önemli alternatif tedarikçi ülkelerden biri olarak öne çıkmıştır. Yani esasında mevcut krizin ülkemiz özelinde ortaya çıkardığı fırsatlar, tehditlerden daha ağır basmaktadır” dedi.
Bakan Nebati, Dünya ekonomisinin gündeminde ABD-Çin gerilimi ve ticaret savaşları varken başlayan Kovid-19 Pandemi’sinin hem paradigmada hem de uygulamada köklü değişimlerin kapısını aralayan tarihi bir dönüm noktası olarak ortaya çıktığını vurguladı. Bakan Nebati, şunları kaydetti: “Pandeminin, son 20 yıldır üretim ve ticaret bakımından küresel ekonomide giderek öne çıkan ve özellikle Batı dünyasının en önemli tedarik merkezi haline gelen Çin’de ortaya çıkması küresel tedarik ve lojistikte ciddi sorunlara yol açmıştır. Batı ekonomileri, tedarik anlamında giderek tek merkeze bağımlı olmanın yol açtığı problemlerle yüzleşmek durumunda kalmıştır. Kısaca özetlemeye çalıştığım ve sizlerin de çok iyi bildiğiniz bu süreç, son yüzyılda ekonomi politikalarının temelini teşkil eden paradigmanın konjonktürel gelişmelerle nasıl paralel bir şekilde değiştiğini göstermektedir.”
Dünyada ortaya çıkan krizin Türkiye özelinde ortaya çıkardığı fırsatların, tehditlerden daha ağır bastığına işaret eden Bakan Nebati, “Konvansiyonel iktisadi bakışın dışına çıkarak heterodoks politikalarla sadece mevcut küresel kriz ortamında değil, geçmiş dönemlerde de çözümünde yetersiz kalınan yapısal sorunlarımıza çözüm bulmak ve Pandemi sonrası dönemde ülkemizin önemli bir küresel tedarik ve üretim merkezi haline gelmesini sağlamak adına yeni bir ekonomik yaklaşımı benimsedik” açıklamasını yaptı.
Söz konusu yaklaşımı ‘Türkiye Ekonomi Modeli’ olarak isimlendirdiklerini hatırlatan Nebati, “Bu yaklaşımın temel amacı; ekonomimizin sürdürülebilir büyüme patikasına girmesini sağlamak, kısa vadede küresel konjonktürel sıkıntıları en düşük hasarla bertaraf etmek, uzun vadedeyse orta gelir tuzağını aşmaktır” dedi.
Modelin en önemli sacayağının ise Türk lirasına olan güvenin artırılması olacağını vurgulayan Bakan Nebati sözlerine şöyle devam etti: “Ancak modelin başarısı için maliye politikasının tek başına yeterli olamayacağı, para politikasının da destekleyici şekilde dizayn edilmesi gerektiği açıktır. Geleneksel anlayışa ters düşen politika çerçevemiz, kimi kesimlerden önyargılı eleştiriler alsa da özellikle uluslararası akademik ve uygulayıcı ekonomi çevrelerinin ilgisini çekmektedir. Nitekim ülkemiz gerçeklerine göre dizayn edilen, sürdürülebilir büyüme odaklı modelimizin yatırım, üretim, istihdam ve ihracat tarafında beklediğimiz pozitif sonuçları verdiğine hepimiz şahitlik ediyoruz.”
Bakan Nureddin Nebati, Türkiye’nin büyüme rakamlarını da paylaşarak şu bilgileri verdi: “Dünya Bankası verilerine göre, Dünya ekonomisinin yüzde 3.3 daraldığı, OECD ülkelerinin yüzde 4.5 ve AB ülkelerinin yüzde 6 küçüldüğü 2020’de, Türkiye ekonomisi yüzde 1.8’lik büyümeyi başarmıştır. 2021’de ise ekonomimiz yüzde 10.4 ile AB ve OECD ülkeleri gibi birçok yüksek gelirli ülkelerimiz büyüme oranlarının neredeyse iki katından daha fazla bir oranda büyümüştür. Bugün arz kaynaklı enflasyonu ortodoks para politikaları ile çözmeye çalışan birçok gelişmekte olan ülkenin resesyona girdiği veya resesyon endişesine kapıldığına tanıklık ediyoruz. Buna karşın Türkiye ekonomisi yüksek büyüme performansını 2022’de de ve ilk iki çeyreğinde de sürdürmeye devam etmiştir. Nitekim bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 7.5 ve ikinci çeyreğinde ise yüzde 7.6 bir büyüme oranını yakalayan Türkiye, salgın öncesi dönemden bugüne G-20 ülkeleri içinde en iyi performans gösteren ülkelerden birisi konumundadır. Pandemi’nin etkisi ile 2020’de azalan ihracatımız, 2021’de yüzde 32.8 artarak Dünya ortalamasının hayli üzerine çıkmıştır.”
Türkiye Ekonomi Modeli’nin istihdamı artırma noktasında da hedeflerle uyumlu şekilde işlediğini belirten Bakan Nebati, 2021’de 2.1 milyon, bu yılın ilk 7 ayında ise 613 bin kişilik istihdam artışı sağlandığını bildirdi.
Bakan Nureddin Nebati, yeni ekonomi politikasının, Türkiye ekonomisinin tüm yapısal sorunlarını kalıcı bir şekilde çözmeyi amaçladığını, orta gelir tuzağını aşmayı hedeflediklerini belirterek, şunları kaydetti: “Türkiye Ekonomi Modeli ile yerli üretimi ön plana çıkararak, selektif bir kredi ve destek politikası ile stratejik sektörleri, yatırımları, üretimi ve istihdamı desteklemek ve bu suretle ihracatımızı, özellikle de katmadeğerli, inovatif ürün ihracatımızı artırarak orta gelir tuzağını aşmayı hedefliyoruz. Türkiye için son derece stratejik bu adımı atma kararlılığımız, tamamen ülkemizin ve insanımızın spesifik ihtiyaçları doğrultusundadır. Bu bakımdan başarısı kanıtlanmış, stratejik sektörlerde faaliyet gösteren özellikle KOBİ’lerimizin kredi imkanlarına daha kolay ulaşabilmesini sağlayacak yeni yapılanma kapsamında çalışmalarımız hızlı bir şekilde sürüyor.”

“Hazine ve Maliye Akademisi Başkanlığı’nı kuruyoruz”
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, hayatın hemen her alanında yaşanan hızlı değişim ve dönüşümlere uyum sağlamak ve yön verebilmek için hem bilgiyi üretme ve zamanında bu bilgiye erişme hem de kurumsal ve bireysel kapasiteyi artırmanın giderek stratejik bir önem kazandığını vurgulayarak, “Öte yandan, günümüzde en değerli yatırımın insana, bilgiye ve geleceğe dönük yapılan yatırım olduğu da açıktır” dedi.
Bu anlayış ve yaklaşımla bugün güzel bir gelişmeyi de paylaşmak istediklerini ifade eden Bakan Nebati, “Bakanlığımız bünyesinde reform ve gelişim dinamiğini sürekli kılacağına inandığımız Hazine ve Maliye Akademisi Başkanlığını kuruyoruz” açıklamasını yaptı.
Bakan Nebati, Hazine ve Maliye Akademisi’nde gerçekleştirilecek araştırma ve geliştirme çalışmalarıyla bir yandan bilgi üretimi yapılırken bir yandan da kamu kurumları, üniversiteler, özel sektör ve STK’larla birlikte gerçekleştirilecek projelerle ulusal ve uluslararası düzeyde bilgi ve deneyim paylaşımına daha fazla imkan sağlayacaklarını kaydetti.
Bakan Nureddin Nebati, Akademi’nin, nitelikli insan kaynağı geliştirme yönünde önemli bir rol üstlenmesinin yanında, ekonomi, finans ve mali politikaların planlanması ve uygulanması bakımından da değerli katkılar sunacağına inancının tam olduğunu söyledi.

Yorumlar (0)