Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası sektör üzerinde büyüdü “KOBİ’lere odaklandık, desteği iki katına çıkardık”
Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası, ülkemizin sürdürülebilir büyümesi ve kalkınması için çalışmalarına devam ediyor. Güçlü performans seyrini 2022’nin ilk yarısında da devam ettiren Bankanın aktifleri, 2022 yılı Haziran ayı itibarıyla 71 milyar TL’ye ulaşırken bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 115, 2021 yıl sonuna göre ise yaklaşık yüzde 47’lik bir büyüme sergiledi.
Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası Genel Müdürü İbrahim Öztop, “Toplam aktifimizin yaklaşık yüzde 71’ini oluşturan kredilerimizin tutarı da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 105’lik artış ile 50 milyar TL’ye ulaştı. Altı aylık dönem kârımız 733.2 milyon TL seviyesinde gerçekleşti. Aktif kalitesinin önemli bir göstergesi olan brüt takipteki kredilerin toplam kredilere oranı 2022 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 1.96 düzeyinde, sermaye yeterlilik oranı ise yüzde 15.93 seviyesinde gerçekleşti” dedi. Öztop, söz konusu tüm finansal göstergelerde Bankanın hem bankacılık sektörü hem de kalkınma yatırım bankaları grubu üzerinde bir büyüme sergilediğini söyledi.
Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası, ülkemiz için çok önemli bir kavramı ‘kalkınmayı’ isminde taşıyor. Öztop, “Ülkemizin üretime dayalı sürdürülebilir büyümesine desteğimizi devam ettirmek; bu kapsamda öncelikli olan iklim değişikliği ile mücadelenin yanı sıra, enerji, sanayi, altyapı, turizm ve sağlık yatırımlarına finansman sağlamak, kalkınma bankacılığı tarafındaki en temel misyonumuz” diye konuştu. Öztop, Banka olarak, işletmelerin ve ülkemizin ihtiyaçları kapsamında ürün ve hizmetlerini çeşitlendirerek, ekonominin gelişmesine katkı sağladıklarını kaydetti: “Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nı gerçekleştirmek ve ülkemizin yeşil dönüşüm sürecini hızlandırmak için net sıfır ekonomisine geçiş, bilinçli üretim-tüketim, döngüsel ekonominin desteklenmesi, etki yatırımcılığı ekosistemini geliştirme ve istihdam yaratma gibi amaçlara hizmet eden projeleri desteklemek yine misyonumuz dahilinde. Yatırım Bankacılığı faaliyetlerimiz kapsamında da sürdürülebilir borçlanma araçlarına yönelik çalışmalarımızla sermaye piyasalarının güçlendirilmesi ve yeşil finansman ekosisteminin geliştirilmesine katkı sağlamayı amaçlıyoruz.”
Dışardan sağlanan kaynak KOBİ’lere de kullandırılıyor
Banka, uluslararası kalkınma finansmanı kuruluşlarından ve bankalardan sağladığı orta ve uzun vadeli kaynaklarla Türkiye’nin kalkınma hedeflerine uygun yatırımları destekliyor. Bugüne kadar Dünya Bankası, Avrupa Yatırım Bankası (AYB), Japon Uluslararası İşbirliği Bankası (JBIC), İslam Kalkınma Bankası (IKB), Alman Kalkınma Bankası (KfW), Asya Altyapı Yatırırım Bankası (AAYB), Çin Kalkınma Bankası (CDB) ve benzeri uluslararası finansal kuruluşlardan kaynaklar sağlayarak yenilenebilir enerji, enerji verimliliği projelerini ve KOBİ’leri destekliyor. Öztop, Covid 19 etkilerinin azaltılması, altyapı yatırımlarının ve imalat sektörlerinin desteklenmesi, istihdamın artırılması gibi temalara yönelik olarak yurt dışından sağlanan kaynakların 5 milyar dolara ulaştığını belirterek, “Bu finansman imkanlarının yüzde 40’ı son 4 yılda Bankamızın yeniden yapılanma sürecinde sağlandı” dedi. Öztop, şunları söyledi: “Biz, ekonomik etkileri ve istihdam yaratma kapsamında üstlendikleri önemli rolü dikkate alarak, KOBİ’lerin finansmanını, yüksek öncelikli konular arasında konumlandırıyoruz. Bankamızın KOBİ’lere olan desteği, doğrudan finansman sağlamanın yanı sıra toptan bankacılık (APEX) kredi anlaşmaları aracılığıyla dolaylı olarak da sağlanıyor. 2022 yılı Ağustos ayı itibarıyla Bankamızın kredi portföyünde, KOBİ kredilerine aracılık edilmesi amacıyla finansal kuruluşlara sağladığımız APEX kredilerinin tutarı 12 milyar TL‘ye ulaştı.”
KOBİ’lere uluslararası kredi imkanı
İbrahim Öztop, 2008’de uygulanmaya başlanan toptan bankacılık (APEX) yöntemi ile Kayıtlı İstihdam Yaratma Projesi kapsamında Dünya Bankası’ndan 190 milyon Avro temin ettiklerini ve 6 aracı finansal kuruluş ile bu proje kapsamında 10 milyon Avro tutarı 2022 yılında olmak üzere toplamda 55 milyon Avro kredi kullandırıldığını açıkladı. Öztop, aynı proje kapsamında 2022 yılı içerisinde ilave 55 milyon ABD doları ve 2023 yılı içerisinde 80 milyon Avro’luk bir kaynağın KOBİ’lerin finansman ihtiyaçlarını karşılamaları amaçlı kullandırılmasını planladıklarını söyledi.
İbrahim Öztop, şu bilgileri verdi: “Dünya Bankası kaynaklı Acil Durum Şirket Desteği Covid projesinde ise 3 farklı leasing kuruluşu ve 2 farklı bankanın sözleşme süreci tamamlanmış olup 20 milyon ABD doları tutarı 2021 yılında, 50 milyon ABD doları tutarı 2022 yılında olmak üzere toplamda 70 milyon ABD doları finansman desteği sağladı. Aynı proje kapsamında 2022 yılı içerisinde ilave 30 milyon ABD doları ve 2023 yılı içerisinde 150 milyon ABD doları kaynağın KOBİ’lerin finansman ihtiyaçlarını karşılamaları amaçlı kullandırılması planlanıyor. Asya Altyapı Covid projesinde ise 2022 yılı içerisinde bir aracı banka ile 30 milyon ABD doları tutarlı sözleşme imzalandı ve kredi kullandırımı tamamlandı. Ayrıca, Dünya Bankası ile birlikte yürüttüğümüz Avrupa Birliği FRIT-II Fonu Kaynaklı Hibe Programı kapsamında, 24 ilde faaliyet gösteren küçük, orta ve büyük ölçekli uygun yararlanıcı firmalara 15.000-300.000 Avro arasında değişen tutarlarda toplam 70 milyon Avro hibe desteği verilecek. Bu hibenin 35 milyon Avro tutarının 2023 yılı içerisinde yararlanıcılara ulaştırılması planlanıyor. 2022 yılı Eylül ayında Fransız Kalkınma Ajansı’na (AFD) tahsisli olarak 11 yıl vadeli, 100 milyon Avro’luk ilk Eurobond ihracını gerçekleştirdik. Eurobond ihracından elde edilecek fonun en az yüzde 75’i Türkiye’de iklim değişikliği ile mücadeleye katkıda bulunan yeşil projelerin finansmanı için ayrılırken, kalan kısmı sosyal projelere yönlendirilecek. Bankamız söz konusu ihraç kapsamında, ekonomide kadın iş gücünün artırılmasına yönelik çalışmalar için AFD’nin teknik destek programından yararlanacak.”
TKF’nin fon büyüklüğü 1.5 milyar TL’ye ulaştı
Banka aynı zamanda kamu kaynaklarının ülke kalkınması odaklı sermaye yatırımlarına dönüştürülmesi amacıyla kurmuş olduğu Türkiye Kalkınma Fonu (TKF) ile inovasyona ve bölgesel kalkınmaya stratejik destek veriyor. 2022 yılında TKF’nin alt fonlarından olan Bölgesel Kalkınma Fonu ve Teknoloji ve İnovasyon Fonu’na KOSGEB’in de yatırımcı olarak katılmasıyla TKF’nin 5 alt fonu kapsamında yönettiği toplam fon büyüklüğü 1.5 milyar TL’ye ulaştı. Türkiye Kalkınma Fonu, KOBİ’lere yaptığı yatırımlarda kalkınmada öncelikli stratejik sektörlerde ihracatın artırılması veya cari açığın azaltılması hedefleriyle özellikle imalat sanayi, profesyonel hizmetler, BT, ilaç/sağlık ve tüketici ürünleri sektörlerinde faaliyet gösteren ve ülkemizin sürdürülebilir büyümesinde stratejik öneme sahip şirketleri yatırım odağına alıyor. Öztop, “Türkiye Kalkınma Fonu, 2023 yılında da gerçekleştirmeyi planladığı doğrudan ve dolaylı yatırımlar ve kurmayı planladığı yeni tematik fonlar ile; çevresel, sosyal ve kurumsal yönetişim ilkelerini benimseyen, ülkemizin teknoloji ve yenilikçi yarışında ön sıralarda olmasını sağlayacak KOBİ yatırımlarına devam edecek” açıklamasını yaptı.
Portföyün yüzde 81’i sürdürülebilir kredilerden oluşuyor
Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası’nın gündeminde sürdürülebilirlik yer alıyor. Finansman desteği sağladıkları firmaların çevresel ve sosyal risklerini finansal risklerinden ayrı görmediklerini kaydeden Öztop, şunları anlattı: “Finanse ettiğimiz tüm yatırımların Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na katkısını ölçümlüyoruz. Bankacılık sektörünün sürdürülebilir gelecek üzerindeki etkisini artırmak amacıyla hazırlanan ‘UNEP FI Sorumlu Bankacılık Prensipleri’nin de kurucu imzacısıyız.
Bu ay içerisinde de Türkiye’nin ilk Etki Raporlamasını yayımlamayı planlıyoruz. 2021 yıl sonu itibarıyla portföyümüzün yaklaşık yüzde 81’i sürdürülebilirlik temalı kredilerden oluşuyor. Finanse ettiğimiz projelerle yıllık yaklaşık 5 milyon ton sera gazı emisyonu salımını engelliyoruz. 2021 yılında, Türkiye’nin ilk düşük karbonlu ekonomiye geçiş tahvilinin ihracında münhasır finansal danışman olarak yer alan Bankamız, yine aynı yıl içerisinde Türkiye’nin ilk Sosyal Sukuk’unu ihraç etmiştir.”