Sanayi 4.0 yolculuğunun temel adımlarından; PLM (Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi)
PLM (Product Lifecycle Management-Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi) bir ürünün fikir aşamasından başlayarak, ömrünü tamamlayıp, sökülüp yeniden dönüşümüne kadar tüm süreçlerin yönetilmesi’ demek. Sanayi 4.0 yolculuğundaki işletmelerin temel adımlarından biri olan PLM, sağladığı faydayla dikkat çekiyor.
Pandemi ile birlikte ivmelenen dijital dönüşüm fırtınasında; bilişim teknolojilerinin endüstriyel üretim süreçlerine entegrasyonuyla birlikte işletmelerin Endüstri 4.0 yolculuğu hızlandı. Bir ürünün fikir aşamasından son kullanıcıya kadar geçirdiği tüm aşamaların dijital ortamda takip edilebilir ve yönetilebilir olması bir ihtiyaca dönüştü, buna ürünün geri dönüşüm aşaması da dahil. Bu noktada Endüstri 4.0 yolculuğundaki işletmelerin temel adımlarından biri olan PLM (Product Lifecycle Management / Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi) sağladığı faydayla dikkat çekiyor.
PLM’nin amacı, işlevselliği ve kapsama alanları: Sanayinin ve hizmet sektörlerinin her dalında PLM uygulamalarının geniş kullanım alanları ve çok sayıda versiyonları bulunuyor. Endüstrideki yeri gittikçe artan PLM yazılımları, tüm ürün yaşam döngüsü boyunca insanları, süreçleri ve verileri merkezi bir bilgi deposuna bağlar. Dolayısıyla tasarımcıdan son kullanıcıya kadar herkes aynı platformdadır ve aynı ürün tanımını paylaşır. Mühendislik disiplinleri arasındaki işbirliklerine de ortam sağlayan PLM, müşteri ve tedarikçi firmalar arasındaki ilişkiyi ve bilgi akışını internet ortamına döker, böylelikle ilgili kişiler veya kurumlar her yerden bu bilgilere erişebilirler. PLM yazılımı, ürünle ilgili verilerin yönetimini otomatikleştirmek ve verileri kurumsal kaynak planlaması (ERP) ve üretim yürütme sistemleri (MES) gibi diğer iş süreçleriyle entegre etmek için kullanılabilir.
PLM’nin amacı; israfı ortadan kaldırmak, hata oranını azaltmak ve verimliliği arttırmaktır. PLM yalın üretim modelinin ayrılmaz bir parçası olarak kabul edilir.
Türkiye’de PLM: Günümüzde ve gelecekte sanayide mal ve hizmet üretiminde; şirketlerin, teknik ve ekonomik değerlerin artırılmasında PLM ve Endüstri 4.0 uygulamaları teşvik ediliyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın sağladığı ve KOSGEB tarafından uygulanan Stratejik Ürün ve Teknoyatırım Destek Programları bu konuda öne çıkan desteklerden.
KOBİ’ler ve PLM: Türkiye’de üretim yapan KOBİ’lerin, büyük şirketler karşısında ve uluslararası piyasalarda rekabet güçlerini artırmalarını sağlayacak önemli adımlardan birisi de PLM kullanmaya başlamaları. KOBİ’ler, henüz PLM safhasına uzak olduklarını düşünerek ilgilerini erteleyebiliyor, ancak Endüstri 4.0’ın eşiğindeyiz; Türkiye’deki küçük büyük tüm firmaların yakın gelecekte bu teknolojiye entegre olmaları kaçınılmaz.
PLM ile gelecek vizyonu
KOBİ’lerin PLM kullanmalarının bir adım ötesine bakarak gelecek vizyonu da çizersek; kent verilerinin entegrasyonunu bir navigatör (yönleyici) gibi düşünün; küresel bir navigatör içinde olacaksınız. Savunma sanayinde ülke sathında birbirini tanımayan 2500 KOBİ, örneğin; uydu, tank, uçak vb. için birlikte üretim yapıyor/yapacaklar. Bunun da ötesine gidildi/gidiliyor: PLM ile ulusal ve uluslararası şirketler, kuruluşlar, internet ağı üzerinden aralarındaki üretim bağı ile yurtiçi ve yurtdışı katılımcılar, paydaşlar, tedarikçiler ilgili üretim safhalarını yerinde ve anında ekrandan izleyebildikleri gibi; müdahale etme, fikir alışverişinde bulunma imkânına sahip olabiliyor. PLM ile ürün ve üretime ait tüm bilgiler bir global internet ağı üzerinden dünyanın herhangi bir yerinden kullanıcılara sunulabilecek ve akıllı algılayıcılarla (sensör) bu veriler değerlendirilerek üretimin kısmi otomasyonu söz konusu olabilecek.
Türkiye’nin seçenekleri: Uçak, gemi, uzay araçları, ağır sanayi ürünleri, makinaların, tesislerin üretimlerinde ve işletilmelerinde çok ulusluluk, dolayısıyla PLM ve Endüstri 4.0 uygulamaları kaçınılmaz olmakta. Örneğin; Avrupa ülkelerinin uçak yapımında, farklı ülkelerde hazırlanan uçak parçalarının bir merkezde birleştirildiği görülüyor. Çokuluslu şirketlerin ürettikleri bu uçaklar ve jetler PLM uygulamaları doğrultusunda gerçekleştiriliyor.
Endüstri 4.0 yolcuğundaki işletmelerde; sürdürülen endüstriyel mal ve hizmet üretiminde ürün kalitesinin artırılmasında, maliyetin azaltılmasında, kazancın yükseltilmesinde, rekabet şansının sağlanmasında, yeni ürünlere dair fikirlerin oluşmasında PLM ile mükemmelleştirmelerin yanı sıra yeni teknolojilerin, akıllı malzemelerin, üretim sürecine dahil edilmesiyle üretimin hızı, ürün kalitesi, üretimin randımanı, şirketin performansı arttırılabilir, üretimin teknik ekonomik değeri yükseltilebilir.
PLM’nin işletmelere sunduğu faydalar:
• Minimum hata, düşük maliyet, hız, verim ve zamanında: Tüm iş süreçlerini yöneterek verimliliği artırıyor, hatayı ve maliyetleri azaltıyor. Doğru zamanda, doğru ürünü / hizmeti sunmayı, hız, zaman ve enerji tasarrufunu sağlıyor. Ürünlerin pazara çıkış ve teslimat sürecini kısaltıyor.
• PLM platformunda üzerinde çalışılan ürünün tüm mühendislik, üretim, servis, kalite kontrol, dokümantasyon aşamaları internet ortamında saklı tutulur. Bu platformda isteyen birim, istediği bilgiyi alır, üzerinde gerekli revizeleri yapar, sonra tekrar aynı platforma koyar ve tüm birimlerin bilgisine sunar, veriler tek merkezde toplanır. Böylece ortak bir yerde herkes kendi işine yarayan dosyaya, verilere hızlıca erişip en güncel hallerini kullanır, karışıklık, gecikme vs. gibi olumsuzluklar ortadan kalkar. PLM, tüm verileri tek bir merkezden yönetebilmeyi, en güncel ve doğru bilgiye anında, hızlı ve kolayca ulaşabilmeyi sağlıyor. Tüm üretim sürecindeki izlenebilirlik, yönetimin tüm süreç hakkında farkındalığını arttırdığı gibi tedarik sürecini de hızlandırıyor. Diğer tüm sistemlerle entegre olabilen PLM; bütünsel izlenebilirliğe olanak sunuyor.
• PLM; kütüphane yönetimi konusunu da ele alan bir platformdur. Kütüphane yönetimi, geçmiş verilere kolay erişimi sağladığı gibi geliştirme maliyetleri ve numune harcamaları üzerinde de çok değerli istatistiksel izlenebilirlik sunar.
• Bir ürünün fikir aşamasından üretim haline kadar geçtiği tüm süreçlerin yönetilmesi olan PLM; şirketlerin mevcut ürünlerinin yaşam döngüsünü kontrol ediyor, ürün yaşam döngüsü boyunca standartların kaydedilmesi, korunması için ortam sağlıyor, yeni ürün oluştururken izlenecek stratejilerin belirlenmesini, işbirliği ortamını, tüm iş ortakları (perakendeciler, markalar, üreticiler ve tedarikçiler) arasında uyumlu veri yönetimini sağlıyor. İnovasyonu ve kurum içi işbirlikleri, dış kaynak kullanımında, yan sanayi ve taşeronla olan eşgüdümlerini artırıyor, tedarikçilerle işbirliklerini hızlandırıyor.
• Kurumsal sermayeyi (Intellectual Property) tek bir ortamdan yönetme, fikri ve sinai hakları koruma, marka kimliğini iyileştirme, eş zamanlı tasarım imkanı sunuyor.
• PLM, düzenlemelere uyum, yeşil üretim, ürün kabul edilirliği gibi konularda katkı sunuyor.
PLM nedir?
Endüstri 4.0’ın önemli bir ayağı olan PLM (Product Lifecycle Management / Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi); “Bir ürünün fikir aşamasından başlayarak, ömrünü tamamlayıp, sökülüp yeniden dönüşümüne kadar tüm süreçlerin yönetilmesidir” diye tanımlanıyor. Bir başka tanıma göre; “Bir ürünün fikir aşamasından son kullanıcıya ulaşıncaya kadar geçirdiği endüstriyel tasarım, mühendislik, analiz, üretim, ürün dokümantasyonu ve pazarlama materyallerinin oluşturulması gibi tüm süreçlerinin dijital ortamda takip edilip yönetilmesine imkân sağlayan bir çözüm.” PLM, herhangi bir sektör dahilinde ürünün hammadde olarak elde edilmesinden piyasaya servis edilene kadar geçen bölümdeki bütün süreçler ve kontroller demek. PLM uygulamaları için; “21. yüzyılın akıllı üretimiyle ilgili geliştirilen yazılım programlarıdır” da deniyor. “Genelde, üretimle ilgili tüm süreçlere ait ana makine sistemlerinin ve alt, kısmi sistemlerin internet ağı içeresinde bir entegrasyonu” olarak da nitelenen PLM, bir diğer tanıma göre; “Üretimin sensörlerle bilgisayar programlarıyla otomatik olarak akıllı yönetilmesini sağlayan bir yazılım; aynı üretim bantlarından farklı ürünlerin hızlı ve esnek, akıllı ve otomatik üretimine imkan sağlayan bir üretim teknolojisidir."