Geleceğin otomotiv endüstrisi; dijital ve yeşil; Otomotiv sektöründe paradigmalar değişiyor
Pandemi ve çip kriziyle sarsılan otomotiv sektöründe, hızlı dijitalleşmeyle oyun yeniden kuruluyor. Otomotiv üretiminde Türkiye, dünyanın 15., Avrupa’nın 4. ülkesi. İhracat lideri Türkiye otomotiv sektörünün varlığını ve başarısını sürdürülebilmesi için kritik eşik; yeşil ve dijital dönüşüm ile yeni nesil teknolojilere hızla uyum sağlamak. Otomotiv Endüstrisi 2021 dosyamızda anlatıyoruz.
Pandemi’de ciddi kan kaybeden otomotiv sektörü, 2021’e de çip krizi nedeniyle üretim aksamalarıyla başlasa da sektördeki hızlı dijitalleşmeyle oyun yeniden kurulurken; dijital ve çevreci araçlar öne çıktı. Pandemi kişilerin otomobil talebini artırırken; otonom araçlar, elektrikli araçlar ve hibrit araçların yükselen trend haline geldiği, dijitalleşen ve evrim geçiren otomotiv sektöründe; üretim süreci ve araçlarda siber güvenlik en önemli konulardan biri haline geldi. İhracat lideri Türkiye otomotiv sektörü, yeşil ve dijital dönüşümü gerçekleştirilebilir ve yeni nesil teknolojilere hızla uyum sağlayabilirse başarısını geleceğe taşıyabilecek. Otomotiv Endüstrisi 2021 dosyamızda sektörün temsilcileriyle Endüstri 4.0’a doğru hızla ilerleyen otomotivin değişen paradigmalarını masaya yatırıyoruz.
İhracat lideri otomotiv sektörü
Otomotiv sektörü, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre; ihracatını artırarak, tarihinin en yüksek aylık ihracat rakamına ulaşan 8 sektörden biri oldu. Aylık ihracatı 2.5 milyar doları bulan otomotiv sektörü, Türkiye’nin ihracat şampiyonu sektörü olmaya devam ediyor. Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) Türkiye Otomotiv Pazarı raporunda; TİM sonuçlarına göre; sanayi mamulleri içinde ‘otomotiv endüstrisi’nin, 2021 Eylül ayında ve 2021 Ocak-Eylül döneminde Türkiye’de en fazla ihracat yapan sektör olduğu ifade ediliyor. Rapora göre; otomotiv endüstrisinin 2021 Ocak-Eylül döneminde geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 24 artarak 21 milyar 248 milyon dolar, 2021 Eylül ayında ise geçen senenin aynı ayına göre yüzde 5.3 azalarak 2 milyar 467 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi. ODD raporunda; TÜİK verilerine göre fasıllar bazında en yüksek ihracat kaleminin 2021 Ağustos ayında ve Ocak-Ağustos döneminde ‘Motorlu kara taşıtları, traktörler, bisikletler, motosikletler ve diğer kara taşıtları’ olduğu, sektörün yaklaşık 5 milyar 273 milyon dolar dış ticaret fazlası verdiği kaydediliyor.
Eylül’de 2 milyar 511 milyon dolar ihracat: ODD raporuna göre; Türkiye otomotiv sektörü toplam pazarı, 2021 yılı Ocak-Eylül döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 14.5 artarak 582.083 adet, üretim yüzde 7.9 artarak 921.619 adet ve ihracat yüzde 9 artarak 671.674 adet oldu. İhracat değeri ise yüzde 24.5 artarak 21 milyar 672 milyon dolar seviyesine ulaştı. Türkiye otomotiv sektörü toplam pazarı, 2021 yılı Eylül ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 36.1 azalarak 59.734 adet, üretim yüzde 24.7 azalarak 107.029 adet ve ihracat yüzde 17.9 azalarak 76.249 adet oldu. İhracat değeri ise yüzde 5.1 oranında azalarak 2 milyar 511 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti.
ODD raporu verilerine göre; Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2021 yılı Ocak-Eylül döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 13.1 artarak 558.145 adet gerçekleşti. Otomobil satışları, 2021 yılı Ocak-Eylül döneminde geçen yıla göre yüzde 11.9 artarak 434.800 adet olurken, hafif ticari araç pazarı da yüzde 17.5 artarak 123.345 adede ulaştı. Otomobil ve hafif ticari araç pazarı 2021 Eylül’de yüzde 36.9, otomobil pazarı yüzde 39.1 ve hafif ticari araç pazarı yüzde 28.9 azaldı. Gövde tiplerine göre; en çok sedan otomobiller tercih edildi, onu SUV ve H / B otomobiller izledi, motor tipine göre ise yüzde 66.1 payla benzinli otomobil lider olurken; onu dizel otomobil, hibrit otomobil, otogazlı otomobil ve elektrikli otomobil (1560 adet) satışı izledi.
ODD Raporu’na göre ayrıca; 2021 yılı Ağustos sonunda Türkiye’nin Avrupa otomobil satışları ve Avrupa hafif ticari araç satışları sıralamasında 6. oldu.
İkinci el pazarı: ODD raporunda, TÜİK verilerine göre, 2021 Ağustos sonu itibarıyla Türkiye ikinci el araçları toplam pazarının yüzde 19.6 azalarak 5.029.211 adetle yeniden el değiştirdiği, 2021 Ocak-Ağustos döneminde toplam otomobil ve ticari araç ikinci el pazarının yüzde 21.6 azalarak 4.495.678 adet seviyesinde gerçekleştiği, otomobil pazarının yüzde 74.8 pay ve 3.362.166 adetle ilk sırada yer aldığı, onu yüzde 18.9 pay ve 850.885 adetle kamyonet pazarının izlediği belirtiliyor.
“Bireysel mobilite, araç ihtiyacını artırıyor”
İki tüketiciden biri finansal endişelere rağmen alternatif yakıtlı araç almaya hazır: ODD işbirliğiyle açıklanan Deloitte Türkiye tarafından hazırlanan Otomotiv Tüketicileri 2021 Araştırması’nın sonuçlarına göre; her iki tüketiciden biri bir sonraki aracını alırken finansal endişelere rağmen alternatif yakıtlı araçları tercih edebileceğini belirtiyor. Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) Yönetim Kurulu Başkanı E. Ali Bilaloğlu, bireysel mobilite isteğiyle araç sahipliğinin artmasının beklendiğini, dünya genelinde elektrikli araçlarla muadil içten yanmalı motorlu araçların fiyatlarının birbirine çok yaklaştığını, devlet teşvikleri eklendiğinde, elektrikli araçların fiyatlarının daha cazip bile olabildiğini belirtti. 2040’ta dünya genelinde satılan otomobillerin yüzde 35’inin elektrikli olmasının beklendiğine değinen Bilaloğlu, sektör raporlarında görüldüğü üzere Türkiye’de elektrikli ve hibrit otomobil almak isteyenlerin oranının dünya ortalamasının üzerinde olduğunu ifade etti.
E. Ali Bilaloğlu, otomotiv sektöründe çip sorununun devam ettiğini belirterek, “Bu çip krizi en azından 2022’nin ilk çeyreğine kadar sürecek. Muhtemelen 2022’nin ikinci çeyreğini de etkileyecek. İnşallah 2022’nin ikinci yarısından sonra çiple ilgili bir krizle sektör artık karşı karşıya kalmayacak” dedi. Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarında yıl sonu pazar tahminlerini yükseltmelerine de değinen Bilaloğlu, 825-875 bin satış rakamının pazarın gidişatıyla ilgili potansiyeli yansıttığını kaydetti.
Otomobil üretimi Ocak-Eylül’de yüzde 8 arttı
Otomotiv Sanayii Derneği’nin (OSD) açıkladığı Eylül 2021 sonuçlarına göre; 2021 yılı Ocak-Eylül döneminde toplam üretim yüzde 8 artarken, otomobil üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1 azaldı. Bu dönemde, toplam üretim 921 bin 619 adet, otomobil üretimi ise 571 bin 108 adet düzeyinde gerçekleşti. 2021 yılı Ocak-Eylül döneminde toplam pazar geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15 artarak 582 bin 83 adet düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde otomobil pazarı ise yüzde 12 arttı ve 434 bin 800 adet olarak gerçekleşti. Ticari araç grubunda, 2021 yılı Ocak-Eylül döneminde üretim yüzde 26 seviyesinde artarken, ağır ticari araç grubunda yüzde 38, hafif ticari araç grubunda yüzde 25 arttı. 2020 yılı Ocak-Eylül dönemine göre ticari araç pazarı yüzde 23, hafif ticari araç pazarı yüzde 18 ve ağır ticari araç pazarı yüzde 63 arttı.
2021 yılı Ocak-Eylül döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre, toplam otomotiv ihracatı adet bazında yüzde 9 arttı, otomobil ihracatı ise yüzde 4 azaldı. Bu dönemde, toplam ihracat 671 bin 674 adet, otomobil ihracatı ise 401 bin 437 adet düzeyinde gerçekleşti.
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) ve Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) işbirliğinde düzenlenen Otomotiv Yaz Kampı’nın açılışında konuşan OSD Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün, “Otomotiv sanayii dünya genelinde çok önemli, lokomotif bir sektör. Tedarikçilerden bayilerine lojistikten eğitim sektörüne kadar tüm sektörleri hareketlendiren bir sektör. Türkiye’nin en fazla ihracat yapan sektörü. Gerçekten gurur duymamız gereken bir sektördeyiz, otomobil üretiminde Avrupa’da altıncı, ticari araç üretiminde ikinci sırada yer alıyoruz. Üyelerimizden bir tanesi Avrupa’daki en büyük ticari araç fabrikasına sahip” dedi.
“Türk otomotivi gelecekteki başarısı için dönüşüme cevap vermeli”
Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) Koordinatör Başkanı ve OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, son 15 yılın ihracat şampiyonu olan Türk otomotiv endüstrisinin ülke ihracatının yaklaşık beşte birini tek başına gerçekleştirdiğini ve dünyanın ve Avrupa’nın en önemli otomotiv üretim merkezlerinden biri olduğunu söyledi. Net ihracat gelirinden istihdama kadar ekonomiye en güçlü katkıyı yapan sektörlerden olan otomotivin bu başarıyı sürdürmesi için dünyada yaşanan büyük dönüşüme cevap vermesi gerektiğine dikkat çeken Çelik, “Otomotiv endüstrisi farklı bir endüstriye dönüşüyor. Bu dönüşüm de içerisinde birçok fırsat barındırıyor. OİB olarak çalışmalarımıza bu doğrultuda yön veriyor, endüstrinin güncel ihtiyaçları doğrultusunda projelere destek oluyoruz.”
OİB’in ihracatı Eylül’de 2.1 milyar dolar: Baran Çelik, “Mevcut potansiyelimizle ve ortaya koyulan ihracat vizyonuyla gelecek hedeflerimize emin adımlarla yürüyoruz” dedi. Çelik, Eylül’de 2 milyar 102 milyon dolar ihracat gerçekleştiren Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği’nin (OİB), geriye dönük 12 aylık performansının ise 25 milyar 897 milyon dolar olarak açıklandığını dile getirdi.
Mobilitenin yükselişi
EY Türkiye’nin Otomotiv Sektöründe Gündem 2021 Raporu’na göre; şu sıralar tüketiciler kişisel arabalarla seyahat etmeyi giderek daha fazla tercih ediyor, evden çalışan insan sayısının artması, işe gidiş geliş sürelerinde büyük düşüşlere neden oldu ve dünya çapında yerleşik mobilite modellerinde yıkıcı bir değişim görüldü. Avrupa Yeşil Mutabakat kapsamında iklim ve çevreyle ilgili zorlukların üstesinden gelmek üzere tasarlanan konular arasında, Avrupa ulaşım sistemi için sürdürülebilir ve akıllı ulaşım stratejisi geliştirilmesi yer alıyor. Bu kapsamda hedefler şöyle:
• Fosil yakıtlara olan bağımlılığın azaltılması için, düşük ve sıfır emisyonlu araçlara sahip yenilenebilir ve düşük karbonlu yakıtların kullanımın arttırılması,
• 2030’a kadar en az 30 milyon ‘sıfır-emisyon’lu aracın yollarda olması,
• 2050’ye kadar tüm Avrupa’da arabalar, otobüsler, tırlar ve kamyonların ‘sıfır-emisyon’lu olması,
• Ulaşımda arabalar, kamyonlar, tırlar ve otobüsler için emisyon standartlarının sıkılaştırılması (yanmalı motorlu araçlar için çok katı hava kirletici emisyon standartları getirilmesi).
• Alternatif Yakıtlar Altyapı Direktifi’ni gözden geçirilerek, daha fazla şarj istasyonu ile elektrik ve hidrojenin kullanılabilirliğinin artırılması.
Elektrikli ve otonom araçlar geliyor
Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD), ‘Elektrikli Araçlar Günü’ etkinlik serisinin ilkinde konuşan TAYSAD Başkanı Albert Saydam, ‘Akıllı, Çevreci, Sürdürülebilir Çözümler’ sloganıyla çalışmalarına yön verdiklerini belirterek, “Tüm çalışmalarımızda, sektördeki teknolojik dönüşümü merkeze koyuyoruz ve bunu sadece anlatmakla kalmıyor, üyelerimizin bu yeni teknolojilere dokunmalarını ve incelemelerini sağlıyoruz. Böylece tüm üyelerimizin elektrifikasyon sürecini içselleştirmelerini istiyoruz” dedi
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Berke Ercan da elektrifikasyonun pazara girmesinin beklenenden daha hızlı gerçekleşeceğini belirterek, içten yanmalı motorlu araçların üretilmemesinin sıklıkla gündeme geldiğini, bunun için 2030 yılının konuşulduğunu, otonomun da bunun arkasından geldiğini, bu gelişmeler ışığında Türk otomotiv tedarik sanayi olarak önlerinde fırsatlar ve riskler bulunduğunu kaydetti: “Eğer tedarik sanayi elektrifikasyon ve otonom konusunda hareketlenmez ise şu anda Türkiye’deki araç üreticilerinin ürettiği araçlardaki yaklaşık yüzde 70-80 aralığındaki yerli parça oranının yüzde 20’lere kadar düşme riski var. Bu çok ciddi bir sıkıntı. Çünkü yanında tedarik sanayi olmayan bir ana sanayi düşünmek zor” diye konuştu.
Paradigmalar değişiyor
Oyun yeniden kuruluyor, değişime uygun planlar hala yetersiz: KPMG Türkiye’nin hazırladığı Sektörel Bakış serisinin Otomotiv Raporu’na göre; umutla başladığı 2020’yi salgın nedeniyle büyük kayıpla kapatan otomotiv sektörünü, çip krizi ve halen devam eden üretimdeki aksamalar zorluyor. Dijitalleşmenin hızı da yakın gelecekte çok daha farklı bir otomotiv sektörü göreceğimizi söylüyor.
KPMG Türkiye Otomotiv Sektör Lideri Hakan Ölekli, Pandemi ile geri dönüşü olmayan bir değişimin içine girdiğimizi ve sektörün yeni döneme adapte olmaya çalıştığını belirtti: “Bir süredir ortaya konulan ‘otomotivde oyun yeniden kuruluyor, paradigmalar değişiyor’ yaklaşımları giderek daha çok taraftar buluyor ama bir yandan da bu değişime uygun planlara sahip olunmadığı açığa çıkıyor. Küresel otomotiv sektörü; çip yokluğu, hammadde fiyatlarındaki hızlı yükselişler, küresel üretimde yüzde 16’lık daralma, emisyon kriterlerinin sıkıştırmasıyla dizel araçların yok oluşu gibi tehdit ve değişim ortamında var olmaya ve geleceğe uzanmaya çalışıyor. Bunların ötesinde, iklim krizi ve çevresel sorunlar sektör üzerindeki baskıyı ve sorumluluğu artırıyor. Dünya genelindeki bu değişimler sektörün, elektrikli ve hibrit motorlu araçlar çağına tam gazla girmesini sağladı. Bu gelişmeler, mevcut araç merkezli sistemimizi radikal bir şekilde daha verimli, veri-odaklı, sürücüsüz ve müşteri odaklı bir ekosisteme dönüştürecek. Sektörde siber güvenliğin önemi hiç olmadığı kadar arttı.”
ÖTV düzenlemesi satışları artıracak: Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararı ile binek otomobil alım-satım işlemlerinde geçerli olacak ÖTV matrah limitlerinin değiştirildiğine değinen Hakan Ölekli, kur artışı ve faizler nedeni ile otomobil satışlarının etkilendiği bu dönemde yapılan düzenlemenin satışlara oldukça olumlu yansıyacağını söyledi.
Ölekli, iklim değişikliği konusundaki endişeler, hızlı nüfus artışı ve kentleşme nedeniyle, geleceğin nüfus merkezlerini ve ekonomik faaliyetlerini desteklemek için yeni mobilite biçimlerinin kritik önem taşıdığına dikkat çekti: “Mobilite ekosistemi geliştikçe, küresel değerinin 2030 yılına kadar 1 trilyon doların üzerine çıkacağı tahmin ediliyor.”
Rapora göre; üretimde dünyanın 15., Avrupa’nın 4. ülkesi Türkiye için 2021’in ilk çeyreğinde görünüm olumlu. Halen 2 milyon adedin biraz üzerinde olan üretim kapasitesi, Ford Otosan’ın Mart’ta açıkladığı 2023’te devreye girecek ek 200 bin adetlik kapasiteyle önemli oranda artacak.
Yerel pazar yükselişte: Sektörün 2021 sonu için ihracat tahmini 30 milyar dolar seviyesinde. Yerel otomobil pazarı yükselişini sürdürüyor. Yılın ilk çeyreğinde yüzde 58 büyüyen iç pazar, 206 bin adedin üzerine çıktı. Yıl sonu beklentisi 750-800 bin aralığında.
İstihdam artmaya devam ediyor: Türk otomotiv sektöründe doğrudan ve dolaylı istihdam hacmi 50 bin seviyesinde. İmalat dışında bayilikler ve çevre üniteler de devreye girdiğinde, bu sayı 500 bini aşıyor. Yerli otomobil inisiyatifi olan TOGG, 375 personelle yola devam ediyor. Halihazırda inşaatı süren fabrikanın faaliyete geçmesinin ardından toplam istihdamın 6 bin 500 kişiye ulaşması bekleniyor. Ford Otosan, yeni elektrikli araç fabrikası ile 6 bin 500 kişilik ek istihdam alanı yarattı. Salgın nedeniyle de bin 700 yeni çalışanı istihdam eden kurum, bu alanda büyümeye devam ediyor. Bunun dışında, Toyota’nın Adapazarı fabrikası için İŞKUR’dan 2 bin 500 kişilik ek istihdam istediği biliniyor.
Çip krizi 2023’e genişliyor: Sektörün kısa vadedeki en önemli sorunu, yarı iletken üretim yani çip krizi… Çip krizinin ana nedenleri pandemi ve buna bağlı olarak evden çalışma ve uzaktan eğitime talebin artışı. Diğer taraftan daralması beklenen otomotiv sektörünün hızlı bir şekilde toparlanması da talepte karşılanması zor bir artışa sebep oldu. Bir diğer önemli nokta da çip üretiminin gerektirdiği su tüketimi. Dünyadaki en büyük üretici Taiwan Semiconductor Manufacturing Company (TSMC) tüm endüstrilerdeki talebi karşılamak için tam kapasiteyi yeniden kazandığını açıkladı. Ancak ada ülkesi Tayvan’da yaşanan kuraklık, talebi karşılamayı zorlaştırıyor. TSMC, günlük 156 bin ton suya ihtiyaç duyduğunu paylaştı. Bu durumda çip krizinin 2022’de normale döneceği görüşü, giderek 2023’e genişliyor. Küresel ısınma karşısında su stoklama sorunu çözülemezse, sorunun ileriki yıllarda tekrarlanacağı beklentisini öne çıkarıyor.
Yeni nesil araçlar yükseliyor: Covid-19 kısıtlamaları nedeniyle, Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) tahminlerine göre küresel otomobil satışları önceki yıla göre yüzde 15’lik azalmayla büyük düşüş yaşadı. Buna rağmen elektrikli otomobil satışları trendi yakaladı ve pazar beklentilerini aştı, bu trend, binek araçlar dışında otobüs ve kamyon gibi ticari alanlarda da izlendi.
Sahte yedek parça, güvenlik sorunu oluşturuyor
Otomotiv sektörü bir yandan Pandemi ile diğer yandan ‘sahte’ yedek parça sorunlarıyla uğraşıyor. Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS) Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Özalp, esasında sahte ürünlerin sadece otomotiv piyasasının değil, talep gören tüm piyasaların sorunu olduğu gerçeğini vurguladı. Özalp, özellikle güvenliği doğrudan etkileyen yerlerde sahte parçanın kullanılmasının hem mal hem de can güvenliği sorununu beraberinde getirdiğini ifade etti. Özalp, otomotiv satış sonrası pazarının Türkiye’deki büyüklüğünün 5 milyar civarında olduğunu da kaydetti.
Otomotiv endüstrisinin buluşma noktası
Uluslararası Otomotiv Endüstrisi Fuarı Automechanika Istanbul, Pandemi sebebiyle verilen yaklaşık 2 yıllık aranın ardından 18-21 Kasım 2021 tarihlerinde İstanbul TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek.
Geçmiş fuarlarda olduğu gibi, ulusal ve uluslararası otomotiv endüstrisi profesyonelleri, sunumlarıyla fuar alanında ve yeni ‘PLUS’ dijital platformunda yer almaya hazırlanıyor. Asya ve Avrupa’dan lider isimler, markalar ve dernekler, Messe Frankfurt Istanbul ve Hannover Fairs Turkey’in birlikte organize ettiği Automechanika Istanbul Plus fuarında bir araya geliyor. Türkiye’nin otomotiv sektörü ihracatında önemli bir orana sahip ürün gruplarından parça ve sistemler, elektronik sistemler ve bağlanabilirlik, aksesuarlar ve özelleştirme, filo ve atölye yönetimi, arıza tespit ve onarım, araç yıkama ve bakım, alternatif sürüş ve yakıt sistemleri, lastikler ve jantlar, kaporta ve boya, otonom sürüş ve mobilite servisleri fuarda sergilenecek kategoriler arasında bulunuyor.
Automechanika Istanbul Plus, fiziksel fuarla birlikte dijital ortamda da profesyonelleri bir araya getiriyor. Automechanika Istanbul Plus fuarında standı olan katılımcı firmalar da diledikleri takdirde katılım gösterebilecekleri dijital platformda, çevrimiçi profilleriyle ürünlerini sergileyebilecek, müşterileriyle canlı görüşmeler ve kartvizit paylaşımı yapabilecekler.
Automechanika Istanbul Plus dijital platformu, katılımcıları, satın almacıları ve otomotiv endüstrisi profesyonellerini aynı çatı altında ve efektif iş görüşmeleri için bir araya getirecek. Dijital platformla otomotiv profesyonelleri dünyanın neresinde olursa olsun, fuarın tüm içeriğinden, katılımcılardan, ürünlerden ve etkinliklerden sadece mobil cihazları kadar uzak olacak.
Otomotiv endüstrisinde en son trendler ve yenilikler, özel konuşmacılarla birlikte Automechanika Academy programında yer alacak. Otomotiv endüstrisindeki gelişmelerin ve geleceğin mobilite teknolojilerinin ele alınacağı konferans, seminer, sunum, atölye ve panel etkinlikleriyle Automechanika Academy, hem fuar alanında hem de dijital platform üzerinden otomotiv endüstrisi profesyonellerinin erişimine açık olacak. Automechanika Academy etkinlikleri kapsamındaki Women Talk panelinde önemli firmaların otomotiv sektöründeki kadın istihdamına yönelik projeleri ve sektöründe başarılı kadınların kendi öyküleri yer alacak.
Kanca, 2021’de yüzde 20 büyümeyi hedefliyor
Otomotiv ve yan sanayii sektörüne 55 yıldır hizmet veren Kanca A.Ş., Gebze’de, TOSB’daki (Otomotiv Tedarik Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi) üretim tesislerinde, 300 değişik otomotiv parçası üretiyor. Yılda 16 milyon adet ve tonaj olarak da 30 bin ton üretim yapılan fabrikada ihracatın payı ise yüzde 50. Firma, 2021’de yüzde 20 büyümeyi hedefliyor.
Türkiye ve Avrupa’da otomotiv sanayinin önde gelen firmalarıyla çalıştıklarını söyleyen Kanca A.Ş. Genel Müdürü Alper Kanca, Türkiye’deki müşterilerinin Tofaş, Renault, Ford ve Toyota, Avrupa’daki bazı müşterilerinin ise Volkswagen, Audi, ve Scania olduğunu belirtti.
Kanca, “Son dönemde Türkiye ve Almanya demiryollarına da tren çeki kancaları başta olmak üzere, koşum takımı, cer mili ve süspansiyon halkası parçaları ile hizmet veriyoruz. Binek araçlarda yüzde 70’lik pay ile sektörde pazar lideriyiz” dedi. Hibrit motorların Krank mili ve Biyel kolları ile elektrikli araçlara parça vermeye başladıklarını da vurgulayan Kanca, tam elektrikli araçların rotor şaft, ana şaft gibi parçalarında da prototip üretim çalışmaların yapıldığını ve seri parça siparişler için görüşmelerin devam ettiğini kaydetti.
2021’de yüzde 20 büyümeyi hedeflediklerini vurgulayan Kanca, “Mevcut kadromuzda artış yapmadan robot ve otomasyon yatırımları ile verimliliğimizi artırarak rekabetçiliğimizi korumayı hedefliyoruz. Zira rekabet ettiğimiz pazarlarda var olabilmek ve kalıcı olarak devam etmek için sürekli iyileşmekten başka çare yoktur” diye konuştu.
Bugün doğrudan ihracat yaptıkları ülke sayısının 55’e ulaştığını ifade eden Kanca, önemli hedef pazarlarından olan ABD’de de kurdukları depo ve temsilcilikleri ile gelecek 5 yıl içinde 10 milyon dolar ciroya ulaşacaklarının altını çizdi.
Ağır ticari araç pazarında yüzde 76 artış
TAİD (Ağır Ticari Araçlar Derneği) Eylül 2021 verilerine göre; 2021 yılı Ocak-Eylül dönemi ağır ticari araç pazarı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 76 arttı. Bu dönemde satılan toplam araç sayısı 17.345 oldu. Çekici satışları, 2021 yılı; Ocak-Eylül döneminde geçen yıla göre yüzde 83 artarak 11.877 adet olurken, kamyon satışları da yüzde 62 artarak 5.468 adet gerçekleşti.
Otomotiv sektörünü dönüştüren 5 trend
PwC Otomotiv Sektörünü Dönüştüren Beş Trend Araştırması’na göre, öne çıkan 5 trend çerçevesinde geleceğin aracı 1) elektrikle çalışacak, 2) sürücüsüz olacak, 3) paylaşılacak, 4) bağlantılı olacak, 5) her sene güncellenecek, 2030 yılı itibariyle araçlar elektrikle çalıştırılacak ve sürücüsüz olacak, otonom araç teknolojileri, şehir içindeki endüktif şarj altyapılarıyla birlikte elektrikli araç kullanımını da teşvik edecek.