Faktoring sektörü yüzde 27 büyüme sağladı; “Toparlanma başladı”
56 firmanın faaliyet gösterdiği faktoring sektörünün işlem hacmi 41.8 milyar TL seviyelerine ulaştı. Sektörün aktif büyüklüğü 46 milyar TL, öz kaynakları ise 9.4 milyar TL seviyelerinde gerçekleşti.
Finansal Kurumlar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Aynur Eke, “Rakamları değerlendirdiğimizde 2021’in ilk çeyreğinde özellikle işlem hacminde artışlar dikkat çekiyor. 2021 yılı ilk çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre; faktoring sektörü yüzde 27 oranında büyüme kaydetmiştir” dedi.
İnsanlık tarihinin en büyük sağlık krizlerinden biri olan koronavirüs salgını tüm dünyayı derinden etkiledi. Sosyal yaşam ve ekonomi alanında yarattığı tahribatın boyutları henüz bilinmiyor. Aşılanma süreciyle birlikte ise bir yandan sosyal yaşam bir yandan ekonomi hız kazanmaya çalışıyor. Ekonomi kavramı elbette geniş. Bu yazımızda ‘Türk Faktoring Sektörü’nün 2020 değerlendirmesi ve 2021 yılına odaklanacağız. Güncel verilerden başlarsak Finansal Kurumlar Birliği, Faktoring, Finansal Kiralama ve Finansman Şirketlerinin 2021 yılı ilk çeyrek konsolide verilerini açıkladı.
Finansal Kurumlar Birliği Başkan Aynur Eke, faktoring sektörünün işlem hacminin 41.8 milyar TL seviyelerine ulaştığını, alacaklarının ise 42 milyar TL seviyelerinde olduğunu kaydetti. Sektörün aktif büyüklüğü 46 milyar TL; öz kaynakları ise 9.4 milyar TL seviyelerinde gerçekleşti. Eke, “Rakamları değerlendirdiğimizde 2021’in ilk çeyreğinde özellikle işlem hacminde artışlar dikkat çekiyor. 2021 yılı ilk çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre; faktoring sektörü yüzde 27 oranında büyüme kaydetmiştir” dedi.
Faktoring sektörü işlem hacmi yüzde 86.5 yurtiçi, yüzde 13.5 ihracat-ihracat faktoringinden oluşurken; bu oran geçen dönemle hemen hemen aynı kaldı. Sektörün takipteki alacak oranları geçen yılın aynı dönemine göre faktoring sektöründe 1.6 iyileşme sağladı.
Faktoring reel sektörü finanse ediyor
Turkrating’in ‘Haziran 2021 Sektör Raporu’na göre Mayıs 2021 itibarıyla faktoring sektöründe faaliyet gösteren şirket sayısı 56. Faktoring şirketleri, reel sektörün finansmanında aktif rol oynuyor. Bu bağlamda, faktoring sektörünün büyümesi reel ekonominin gidişatı ile paralellik arz ediyor. Turkrating Genel Müdür Yardımcısı Sanem Kabakılıç, özellikle Mart 2020’den itibaren koronavirüs nedeniyle ekonomide yaşanan olumsuz gelişmelerin faktoring sektörünün faaliyet ortamını da negatif etkilediğini belirterek, “Ancak, 2020’nin son çeyreğinde finansal sıkılaşma nedeniyle bankaların kredi verme iştahı azalınca, faktoring sektörünün kullandırdığı fonlara talep arttı. Bu sayede, 2020’de sektörün işlem hacmi ve net faktoring alacakları sırasıyla yüzde 14.3 ve yüzde 31.0 oranlarında büyüdü” dedi. Finansal kiralama sektörünün işlem hacminin yüzde 57.6, finansman şirketleri işlem hacminin 2.1 kat büyüdüğünü ve faktoring sektörünün büyümesinin diğer banka dışı finans sektörlerinin gerisinde kaldığını aktaran Kabakılıç, şunları söyledi: “Faktoring sektörü 2021 yılında da küçülmeye devam etti. Mart 2021 itibarıyla, faktoring sektörünün net faktoring alacakları yıl sonuna göre yüzde 5.7 küçülmüştür. Söz konusu küçülmenin, faktoring şirketlerinin de kredi verme iştahlarının azalmasından, mevcut müşterileri dışında yeni müşterilere sıcak bakılmamasından ve daha kısa vadeli işlemlere yönelmesinden kaynaklandığı görüşündeyiz. Nitekim Mart 2020’de sektörün müşteri sayısı 85.601 iken Mart 2021’de 80.051’e düştü. İşlem hacmi Mart 2020’ye göre yüzde 27.1 büyüdü. Ancak bu büyüme de yine diğer banka dışı finans sektörlerinin gerisinde kalmıştır.”
TBB Risk Merkezi’nin Aralık 2020 verilerine göre, faktoring sektörünün kullandırdığı brüt kredilerin sektörel dağılımına bakıldığında; ilk sırayı yüzde 16.3 pay ile inşaat sektörü alıyor. Daha sonra yüzde 10.4 pay ile toptan ve perakende ticaret, yüzde 8.6 pay ile finansal aracılık ve yüzde 8.1 pay ile tekstil ve tekstil ürünleri sanayisi takip ediyor. Bu dönemde, pandemiden en çok etkilenen sektörlerin başında gelen turizm sektöründen faktoring şirketlerinin özellikle uzak durduğu gözleniyor. Yoğunlaşmanın yüksek olduğu inşaat sektörünün 2020’deki faktoring şirketleri nezdindeki tahsili gecikmiş alacak (TGA) oranı yüzde 10.7’dir. Mart 2021 itibarıyla, brüt faktoring alacaklarının yüzde 16.8’ini yine inşaat sektörü oluşturmakta olup, TGA oranı yüzde 10.0 olarak gerçekleşmiştir. Kabakılıç, “Geçen yıl koronavirüsün ekonomi üzerindeki etkilerine rağmen sektörün aktif kalitesi bozulmamış, bilakis nominal TGA tutarı yüzde 14.6 düşüş göstermiştir. Bu düşüş, BDDK’nın reel sektör şirketlerini rahatlatmak için finans sektörünün tahsili gecikmiş alacaklar hesabına kaydetme süresini 90 günden 180 güne çıkartması, faktoring şirketlerinin temkinli davranarak genellikle mevcut müşterileri ile işlem yapmayı tercih etmesi ve BDDK’nın TFRS 9 kapsamında faktoring şirketlerinin tahsili mümkün gözükmeyen ‘zarar niteliğindeki alacakları’nı nazım hesaplara atabilmelerine imkân tanımasından kaynaklanmaktadır” diye konuştu.
TBB Risk Merkezi verilerine göre, 2020’de 2019’a göre karşılıksız çıkan çek adetlerinde, ticari faaliyetin yavaşlaması ve Hükümetin almış olduğu koronavirüse ilişkin önlem paketleri sonucu yaşanan likidite bolluğunun etkisiyle yüzde 64.1 oranında bir düşüş yaşandı.
Kabakılıç, şu bilgileri verdi: “Tüm bu gelişmeler ışığında, sektörün 2020 yılındaki TGA oranı yüzde 5.9’dan yüzde 3.9’a düşmüştür. Mart 2021’de ise brüt faktoring alacaklarındaki gerileme ve nominal TGA’nın sabit kalması neticesinde TGA oranı az da olsa yükselmiş ve yüzde 4.1’e çıkmıştır. Bu dönemde, TBB Risk Merkezi verilerine göre 2021 yılının ilk üç ayında karşılıksız çıkan çek adedinde 2020’nin ilk üç ayındaki adetlere göre yüzde 41.2 gerileme söz konusudur. Ayrıca, faktoring sektörünün aktif büyüklüğü ile yüzde 33.4’ünü oluşturan 17 şirketin alacaklarının tümüne karşılık ayırmakta olduğu için sektörün açık kredi riski ((Nominal TGAKarşılıklar) / Özkaynaklar) 2020 yılında yüzde 5.0’ten yüzde 2.6’ya gerilemiş, Mart 2021’de söz konusu oran benzer düzeyde kalarak yüzde 2.4 olmuştur.”
Bazı faktoring şirketleri 2021 yılında da temkinli olmak adına halen alacaklarının neredeyse tümüne karşılık ayırıyor. 2020’de de BDDK’nın faktoring şirketlerine temettü dağıtımını izne bağlaması ve 25.02.2020 tarihinde sadece faktoring şirketlerinin asgari ödenmiş sermaye şartını 30 milyon TL’den 50 milyon TL’ye çıkartması nedeniyle sektörün özkaynakları yüzde 10.0 oranında artış gösterdi. Ancak sektörün aktiflerinin büyüme oranının daha yüksek olması, özkaynak oranının yüzde 22.0’den yüzde 18.6’ya gerilemesine yol açtı. Mart 2021 itibarıyla ise net faktoring alacaklarındaki küçülmenin aktiflerde de küçülmeye yol açması nedeniyle özkaynak oranı artış göstererek yüzde 20.5’e yükseldi.
Faktoring sektörü bankacılık sektöründen etkileniyor
Faktoring sektörü, reel sektördeki gelişmelerden birebir etkilenmesinin yanı sıra bankacılık sektöründeki gelişmelerden de etkileniyor. Dünyada uygulanan genişlemeci para politikalarının ülkemizde de uygulanması ve bu politikalar neticesinde bollaşan likidite ile birlikte bankaların sağladığı düşük faizli kredi imkanları faktoring sektöründe de marjların daralmasına yol açıyor.
Sanem Kabakılıç, şunları söyledi: “BDDK’nın 2020 yılında uygulamış olduğu aktif rasyosu düzenlemesiyle birlikte faktoring sektörü, banka finansmanına erişimde zorlanmış ve artan kaynak maliyeti ile de karlılık oranları olumsuz yönde etkilenmiştir. Tüm bu nedenlerden ötürü, sektörün net faktoring alacaklarındaki büyüme faktoring gelirlerine yansımamış ve hatta söz konusu gelirler yüzde 26.1 oranında düşüş göstermiştir. Bu nedenle sektörün net karı da yüzde 28.9 oranında gerilemiştir. Mart 2021 dönemi ile Mart 2020 dönemi karşılaştırıldığında; sektörün net faktoring alacaklarındaki düşüşe rağmen yükselen faizlerle birlikte artan net faiz marjı faktoring gelirlerinin yüzde 53.4 oranında artmasını sağlamıştır. Artan faktoring gelirleri ve gerileyen nominal TGA tutarı nedeniyle gelir tablosundaki karşılık giderlerinin yüzde 30.8 düşmesi, net kara katkı sağlamış ve net kar yüzde 29.0 oranında artış göstermiştir.”
Dijitalleşme maliyetleri düşürecek
Faktoring şirketleri hem tabana yaygın bir portföy yapısına sahip olmak hem de net faiz marjlarını arttırmak amacıyla ağırlıklı olarak KOBİ ve mikro işletmelere yöneliyor. Hem söz konusu faaliyet alanının gereği hem de koronavirüs nedeniyle sektör şirketleri, dijitalleşmeyi ön planda tutuyor. 2020 yılında sektörün diğer operasyonel giderlerindeki artış 2.4 kat olarak gerçekleşmiş olup, sektörün maliyet/gelir rasyosu artış gösterdi. 2021 yılında faktoring sektörünün dijitalleşmesinin tamamlanması ile birlikte daha az şube ve personele ihtiyaç duyacağı için söz konusu rasyonun gerilemesi bekleniyor. Sektörün penetrasyon oranı son üç yıldır yüzde 1.0 civarında seyrediyor. 2006 ve 2020 yılları arasında sektörün net karının büyümesi sadece yıllık ortalama yüzde 5.0 olup, diğer banka dışı finans sektörlerinin gerisinde kalıyor.
Kabakılıç, şunları kaydetti: “Bu durumun, Türkiye ekonomisinin ilgili dönemdeki iniş çıkışları ile yakından ilgisi olduğu düşünülmektedir. Hükümetin reel sektör için almış olduğu bazı önlemler faktoring sektörü açısından risk teşkil etmektedir. Örneğin; 29.04.2021 tarihinde Vergi Usul Kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun düzenlemesine geçici bir madde eklenerek, vadesi 30 Nisan ile 31 Mayıs tarihleri arasına isabet eden çeklerin ibrazı halinde banka hesabında çekin karşılığının bulunması kaydıyla ödenmesi, aksi takdirde 1 Haziran’a ertelenmesi şeklinde bir düzenleme yapılmıştır. Yine bu tarihler arasında vadesi gelen kambiyo senedine dayalı alacaklar hakkında icra ve iflas takibi başlatılamayacağı, başlamış olanların duracağı da kanunda yer almıştır. Faktoring şirketlerinin çeklerini tahsil ettikçe kredi kullandırması nedeniyle, söz konusu düzenlemenin, faktoring şirketlerinin 2021 yılı nakit akımlarına ve büyümelerine olumsuz etki edecek bir düzenleme olduğu görüşündeyiz.”
Finansal Kurumlar Birliği’nin 9. Olağan Genel Kurulu Gerçekleşti
Finansal Kurumlar Birliği (FKB) 9. Olağan Genel Kurulu, Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, Bakan Yardımcısı Dr. Şakir Ercan Gül, BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben ve SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun katılımıyla gerçekleştirildi.
Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, mâli piyasalarda büyük ağırlığın halen ticari bankalar tarafında olduğunu belirterek, “Beklentimiz, banka dışı mâli kuruluşların pazar payı ve ürün çeşitliliği bakımından daha çok etkin olmasıdır” dedi. Elvan, FKB’nin yaptığı çalışmalarla banka dışı mâli kuruluşların gelişmesine ve bu yolla finansal piyasaların derinleşmesine katkı sunduğunu özellikle vurguladı: “Birliğe üye finansal kiralama, faktoring, finansman şirketleriyle bu çatı altına yeni giren tasarruf finansman ve varlık yönetim şirketleri de kritik bir fonksiyon üstlenmiştir. Bu şirketlerin kısa zamanda ‘Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ kapsamına alınarak, güçlü bir yasal zeminde faaliyet göstermeleri için teknik çalışmalarımızı hızlandırdık.”
BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben, “Hedef ekonomik aktivitenin en azından pandemi öncesindeki düzeye getirilmesidir. İlk olarak özellikle tüketim yerine üretimi, ihracatı, istihdamı, toplam yatırımları artıracak yüksek katmadeğerli, stratejik sektörlere finansman sağlanması öncelikli olmalıdır” dedi.
“Rekabet koşullarının iyileştirilmesine yönelik düzenlemelere ihtiyaç var”: FKB Başkanı Aynur Eke, şunları dile getirdi: “Birliğimize üye şirketlerin toplam finans kesiminden aldığı pay yüzde 4.5’tir. Sigorta ve sermaye piyasası şirketlerini de dahil ettiğimizde ülkemizde banka dışı finans sektörünün toplam finans içerisindeki payı yüzde 14.5. Banka dışı finansın büyüklüğüyle ekonomik büyüme ve gelişme arasında doğrudan bir korelasyon olduğunu görüyoruz. Belirleyici özellikleri varlığa dayalı finansman sağlamak olan sektörlerimizin müşterileri olan yatırımcılara, üreticilere ve ticaret erbabına daha uygun koşullarla finansmana erişim imkanı sağlayabilmeleri için aracılık maliyetlerinin düşürülmesine ve rekabet koşullarının iyileştirilmesine yönelik düzenlemelere ihtiyacı bulunmaktadır.”
Faktoring nedir?
Faktoring, mal ve hizmet satışlarından doğan vadeli alacakların temlik yoluyla bir faktoring kuruluşuna devredilmesi ve bu alacakların faktoring kuruluşu tarafından yönetilmesidir. Bu faktoring işlemi; faktoring şirketi, ticari borçlular (alıcılar) ve mal satan veya hizmet arz eden bir ticari işletme (satıcı) arasında gerçekleştirilir. Faktoring şirketleri; ‘Garanti’, ‘Tahsilat’ ve ‘Finansman’ olmak üzere üç temel hizmeti bir arada sunar.
Alacak Garantisi: Faktoring şirketi, alıcı firmaların finansal nedenlerden dolayı ödeyememe riskini üstlenir. Satıcı firmanın vadeli satışlarından doğan, onayladığı limit dahilindeki alacaklarının yüzde 100’ünü garanti altına alır, işletmelerin ticari risklerini azaltır.
Tahsilat: Satıcı firmaların devrettikleri alacaklar, faktoring şirketinin alacağı haline dönüşür. Tahsilatı faktoring şirketi takip eder. Tahsilat takibini faktoring şirketine devreden işletmeler sürdürülebilir ve güvenli büyüme fırsatı yakalar.
Finansman: Vadeli alacaklarını faktoring şirketine devreden satıcı firmalar, vadelerinden önce bu alacaklarının belli bir yüzdesini ön ödeme olarak kullanabilirler. Böylece alacakların nakde dönüşümü hızlanır ve işletmenin büyümesi için gerekli olan nakit herhangi bir dış kaynağa gerek olmadan ticari alacaklardan elde edilmiş olur. Faktoring, ‘satışlara paralel’ işletme sermayesi sağlar ve firmaların satın alım gücünü arttırır.
Yapı Kredi ‘Türkiye’nin En İyi Faktorıng Şirketi’ seçildi
Yapı Kredi Faktoring, dünyanın önde gelen finans ve iş dünyası dergisi Global Banking & Finance Review tarafından ‘Türkiye’nin En İyi Faktoring Şirketi’ seçildi.
Yapı Kredi Faktoring Genel Müdürü Bozkurt Çöteli, “Kalıcı ve sağlıklı büyüme için tüm segmentlerde tabana yayılmış bir müşteri portföyüne sahip olmaya önem veriyoruz. Bir yandan Türkiye’nin en büyük kurumsal firmalarına hizmet verirken; diğer taraftan küçük ve orta ölçekli işletmelere de hizmetlerimizi sunmaya devam ediyoruz. Bu doğrultuda her sene daha fazla KOBİ’ye ulaşmaya çalışıyor, onların değişen ihtiyaçlarına yönelik hizmetler sunarak iş hacimlerini artırmalarına destek oluyoruz. Ayrıca faktoringin olanaklarını KOBİ’lere tanıtarak sektörün bilinirliğine de katkı sağlıyoruz. KOBİ’lere odaklanarak daha fazla kurumu faktoringin avantajlarıyla buluşturmak istiyoruz. Faktoringin ülkemizde daha fazla şirket tarafından tercih edilen bir finansman aracı olması yönünde yürüttüğümüz çalışmaları önümüzdeki dönemde de artırarak sürdüreceğiz” diye konuştu.