banner565

banner622

banner472

banner458

banner457

banner626

31.01.2021, 00:01 13590

Bilgi Güçtür

Teknolojinin desteği ile büyük ölçekte veriyi analiz etme gücünün artmasına paralel olarak, geliştirilen yazılımlar ile beraber istatistik bilimi yeniden yorumlanmaya başlanmış ve büyük ölçekte verinin analiz edilmesini ifade etmek üzere ‘Veri Madenciliği (Data Mining)’ kavramı ortaya atılmıştır. Topladığımız verileri sağlıklı bir şekilde analiz edemediğimiz durumda, enformasyona ve dolayısı ile bilgiye ulaşmak imkansızdır. Veri topluyor ama bunu stratejik bir karara esas oluşturacak bilgiye dönüştüremiyor iseniz, bilgi toplumu olmak bizim için hayaldir.

Bütün etkileri ile yaşamaya başladığımız bilgi toplumunun en belirgin özelliği, bilginin giderek daha büyük bir güç olarak ortaya çıkmasıdır. Geçen yüzyılda kurum ve şirketlerin kaynakları önem sırasına göre dizildiğinde, fiziksel kaynaklar birinci sırada, finansal kaynaklar ikinci sırada yer alırdı. Son sırayı ise entellektüel varlıklar, kısaca; kurumun bilgi birikimi, alırdı. Günümüzde ise finansal varlıklar ikinci sıradakini yerini korurken, entellektüel varlıklar birinci sıraya çıkmış, fiziksel varlıklar ise son sıraya inmiştir. Kısaca bilgi birikimi, kurum ve şirketlerin en kritik sermayesi haline gelmiştir. Faydalı ömrü de gittikçe azalan bilgiyi yönetmek de önemli bir beceri halini almıştır. Nedir o halde bilgi yönetimi?
Bilgi yönetimi, doğru karar verilmesini sağlamak üzere, doğru bilgiyi, doğru kimseye, doğru zamanda ulaştırabilmektir. Bilgiyi doğru kimseye, tercihen kurum veya şirket yöneticisine, doğru zamanda ulaştırabilmek için önce doğru olarak üretilebilmesi gerekir. Türkçe’ye her ikisini de ‘Bilgi’ olarak tercüme ettiğimiz için yanıldığımız ve bu nedenle özellikle İngilizce olarak paylaşmak istediğim enteresan bir eşitlik vardır:
‘Data+Analysis=Information’
‘Information+Understanding= Knowledge’
‘Verilen bir durum veya süreç ile ilgili olarak, belli biçimlerde tutulmuş kayıtlar’ olarak tanımlanan data veya veri, analiz edilerek enformasyona dönüştürülür. Analiz edilmiş veriye, kendi anlayışımız, birikimimiz, sezgilerimizi de katmak sureti ile bilgiye dönüştürürüz. Dolayısı ile bize en fazla enformasyon sağlanır. Bu enformasyonu bilgiye dönüştürmek ise son kullanıcının becerisidir.
Günümüzün en popüler ve kritik konusu olan ihracattan örnek verelim. Trademap veya bir başka kaynaktan ulaşılan sayısal tablolar data veya veri iken, bunların analiz edilmesi ile ortaya çıkan analiz sonuçları ve grafikler, enformasyondur. Bu enformasyon, farklı hiyerarşik seviyelerdeki karar vericiler için farklı bilgiler içerirler. Bir ürün grubunun, bir hedef pazarda istikrarlı, diğer bir pazarda istikrarsız büyümesi ticaret bakanlığı karar vericileri için farklı, şirket tepe yönetimi veya patronları için farklı bilgiler içerir. Bir veri analizi uzmanının hazırladığı enformasyonu bilgiye ve takiben stratejik bir karara dönüştürmek karar vericilerin devredemeyecekleri sorumluluklarından birisidir.
Şimdiye kadar çalıştığım veya danışmanlık yaptığım kurum ve şirketlerde yaptığım gözlemlere göre, çok yoğun bir şekilde veri topluyor ancak enformasyona dönüştürecek şekilde analiz etmekte sorunla karşılaşıyoruz. Verilerin en fazla grafiğini çizmeyi veya ortalamasını hesaplamayı analiz etme olarak kabul ediyoruz. Oysa özellikle ‘çarpık’ verilerin ortalamaları hiçbir şey ifade etmez ve verinin çarpıklığı da hesaplanabilir. Teknolojinin desteği ile büyük ölçekte veriyi analiz etme gücünün artmasına paralel olarak, geliştirilen yazılımlar ile beraber istatistik bilimi yeniden yorumlanmaya başlanmış ve büyük ölçekte verinin analiz edilmesini ifade etmek üzere ‘Veri Madenciliği (Data Mining)’ kavramı ortaya atılmıştır. Dolayısı ile topladığımız verileri sağlıklı bir şekilde analiz edemediğimiz durumda, enformasyona ve dolayısı ile bilgiye ulaşmak imkansızdır.
Unutulmamalıdır ki, istatistik üniversitede biraz da sevmeden, ne işe yaradığını bilmeden ve gerçek hayatta karşılaştığımız durumları modelleme ve istatistiki olarak analiz etme becerisi kazanmadan aldığımız bir iki dersten ibaret değildir. İstatistiği, bilgi toplumu olma yolundaki toplumlar yeniden yorumluyor ve önemini tekrar fark ediyor.
Kısaca, veri topluyor ama bunu stratejik bir karara esas oluşturacak bilgiye dönüştüremiyor iseniz, bilgi toplumu olmak bizim için hayaldir.

Yorumlar (0)
banner557