Fiziksel çalışmadan zihinsel çalışmaya geçerken kamunun, STK’ların, özel sektörün ve eğitim sistemimizin ortaklaşa ve aynı anda baştan sona yürütecekleri bir strateji ve icraat olmalıdır. Hepimiz, Toplum 5.0 kavramıyla ‘Dijital Dönüşüm & İnsan İşbirliği’ ortak paydasında buluşmalıyız.
Teknolojik gelişmelerin yaşantımızı derinden etkilediği bir dönemin içerisinden geçiyoruz. 2008’de meydana gelen Dünya krizinden sonra ortaya çıkan, ‘Sanayide Dijital Dönüşüm’ olarak adlandırılan Endüstri 4.0 anlayışı, henüz tam anlamıyla uygulanamamasına karşın sadece endüstri alanında da kalmayıp tüm alanlarda etkisini yoğun hissettirmektedir. ‘Dijital Dönüşüm’ün etkisi ile yakın gelecekte öncelikle sanayide olmak üzere diğer tüm sektörlerde insanın fiziksel çalışmasının yerini zihinsel çalışmanın alacağını rahatlıkla söyleyebiliriz.
‘Endüstri 4.0’, ‘Yapay Zekâ’, ‘Dijital Dönüşüm’ vb. teknoloji içerikli kavramlardan söz edilirken; temelinde insan olmayan bir dijital yapının eksik kalacağını artık görmekteyiz. İşte bu noktadan hareketle 2016’da Japonya ilk kez Toplum 5.0 adını verdiği, insan merkezli ‘Yeni Toplumsal Yapı’ kavramını ileri sürdü.
Toplum 5.0 diğer bir adıyla ‘Süper Akıllı Toplum’; ‘siber alan’ adı verilen ‘Dijital (Sanal) Dünya’ ile ‘fiziksel alan’ olarak nitelendirilen yaşadığımız ‘Dünya’nın en yüksek seviyede entegre olduğu yeni toplum anlayışıdır.
Toplum 5.0 Akademi ise sanayi başta olmak üzere tüm sektörlerin, çalışanların, gençlerin, öğrencilerin, genel olarak toplumun dijital dönüşüme (Toplum 5.0 kavramına) entegre olmalarına katkı sağlamak amacıyla topluma değer katma vizyonuyla kurulmuştur. Toplum 5.0 Akademi’nin bahsedilen entegrasyona katkı sağlayacağı konulardan ikisine örnek vermek gerekirse;
1) ‘Teknolojik gelişmeler endüstrileşmeyi arttırıyorken ortaya çıkan mekanik yaşam yapısı, insanın doğasından ve doğal yaşamasından uzaklaşır mı?’ endişelerini de beraberinde getiriyor. Toplum 5.0 Akademi ise bu endişeleri ortadan kaldıracak, endüstrileşmeyle insan arasında denge oluşturacak bir hizmet sunmayı amaçlıyor.
2) Dijitalleşmenin başladığı günden bugüne, insanlardaki ‘İşimi kaybederim’ yahut ‘Yaşamım alt üst olur’ gibi önyargılardan kaynaklı bir teknoloji kullanım direnci halen günümüzde devam ediyor. Bu da geleceğin şekillenmesine ve global arenada yer almamıza mâni oluyor. Toplum 5.0 Akademi ise tüm bu ön yargılardan arındıracak, güzel bir geleceğin önünü açacak bir hizmet modeli amaçlıyor.
Bu iki örnek daha da fazla çoğaltılabilir ancak bakış açımız dijital dönüşümün bir seçenek değil, zorunluluk olduğu, fiziksel iş hayatının yerini zihinsel iş hayatının alacağı ve merkezinde insanın bulunduğu bir yaklaşıma ihtiyaç olduğudur. Dolayısıyla iş hayatı başta olmak üzere genel olarak toplumsal hayatı oluştururken ‘Yapay Zekâ’ önderliğinde dijital dönüşümle hiçbir makinenin, robotun ya da yapay zekânın yerini alamayacağı duygusal özelliğiyle insanın zihinsel işgücünü birleştirecek, yoğuracak kısaca ‘Dijital Dönüşüm & İnsan İşbirliği’ yapacak bir sistem tasarlamamız gerekiyor. Bu geleceği tasarlarken de sadece sanayi değil aynı zamanda tüm iş ve sosyal hayatımızı da dijital dönüşüme entegre olacağı Toplum 5.0 yaklaşımıyla yapabileceğimizi görmeliyiz. Aksi halde dramatik değişimlerin beklendiği yeni dünya düzeninde lider pozisyonda yer alamayacağımızı bilmeliyiz.
Sonuç olarak tüm iş ya da sosyal yaşantımızda sadece dijital dönüşümü gerçekleştirmek kesinlikle yeterli olmayıp istenilen sonuca götürmeyeceği bilinmelidir. Çünkü insan faktörünü içine katmadığımız bir sistem yakın gelecekte kesinlikle sonuç vermeyecek bir çözüm olacaktır. Hatta ‘Yapay Zekâ’ gibi önemli bir olgunun bile tek başına sonuç vermeyeceğini rahatlıkla belirtebiliriz. Çünkü fiziksel ve sıradan yapılacak işleri ‘Yapay Zekâ’ temelli dijitalleşmeyle çözebilirken öteki taraftan sofistike ve insancıl işlerde insanların zihinsel işgücüne daima ihtiyacımız vardır.
‘Dijital Dönüşümü’, Toplum 5.0 kavramıyla belirleyip, doğru bir çözüm oluşturmak için kamu, özel sektör, eğitim sistemi (üniversiteler) ve STK’ların bir araya gelerek çözüm oluşturmaları gerekmektedir. Çünkü dijitalleşme temelinde insan vardır. Fiziksel çalışmadan zihinsel çalışmaya geçerken kamunun, STK’ların, özel sektörün ve eğitim sistemimizin ortaklaşa ve aynı anda baştan sona yürütecekleri bir strateji ve icraat olmalıdır. Hepimiz, Toplum 5.0 kavramıyla ‘Dijital Dönüşüm & İnsan İşbirliği’ ortak paydasında buluşmalıyız.
Toplum 5.0 ve Toplum 5.0 Akademi
Paylaş