KobiEfor Sanayi Ekonomi Dergisi

“UDY payını yüzde 1.5’a çıkarmayı hedefliyoruz”

HABER

YASED Küresel Yatırım Günleri Ankara etkinliğinde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Ülkemizin küresel sermaye pastasından aldığı payı 2028’de yüzde 1.5’a çıkarmak istiyoruz. Stratejimizde yine sürdürülebilirlik, dijitalleşme, küresel değer zincirine entegrasyon, yetenek havuzunun geliştirilmesi, ülkemizin yatırım ortamının etkin tanıtımı gibi alanlara odaklandık” dedi. 

Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED), ‘YASED Küresel Yatırım Günleri’ kapsamında düzenlediği etkinliklerle, dünya ve Türkiye’deki uluslararası doğrudan yatırım trendlerini masaya yatırdı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye’nin sahip olduğu stratejik konumu, genç ve dinamik nüfusu, güçlü altyapısı ve ekonomik potansiyeliyle her zaman uluslararası yatırımcılar için cazip bir ülke olduğunu vurguladı.
Küresel uluslararası doğrudan yatırımların, çok olumlu bir seyir sergilemediğini, geçen yıl bu rakamın 1.3 trilyon dolar civarında olduğunu belirten Yılmaz, bu rekabetçi ortamda Türkiye’nin payını yükseltmesinin, gelecekte küresel sermaye hareketleri yükseldiğinde, nicelik olarak çarpan etkisinin çok daha yüksek olacağını ifade etti.
Türkiye’nin küresel tedarik zincirlerinin yeniden şekillendiği bir dönemde yeni bir global üretim merkezi olmaya aday olduğunu belirten Yılmaz, bu kapsamda uluslararası şirketlerin yatırımlarını daha da artırmalarını beklediklerini ve gerekli desteği vermeye hazır olduklarını söyledi. Türkiye’nin yeni Uluslararası Doğrudan Yatırım Stratejisi’ni yakın zamanda kamuoyuyla paylaşacaklarının altını çizen Cevdet Yılmaz şunları söyledi: “Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi tarafından hazırlanan yeni strateji, yüksek katma değerli, sürdürülebilir dijital dönüşümü destekleyen, yüksek teknolojiye dayalı ve kaliteli istihdam sağlayan yatırımları ülkeye çekmeyi hedefliyor. Ülkemizin küresel sermaye pastasından aldığı payı 2028 yüzde 1.5’a çıkarmak istiyoruz. Stratejimizde yine sürdürülebilirlik, dijitalleşme, küresel değer zincirine entegrasyon, yetenek havuzunun geliştirilmesi ve ülkemizin yatırım ortamının etkin tanıtımı gibi alanlara odaklandık. Tamamladığımızda bunu kamuoyuyla paylaşacağız. Son aşamalara gelmiş durumdayız. Ayrıca yine eylül ayında Yatırım Danışma Konseyi Toplantısı’nı gerçekleştirmeyi planlıyoruz.”

“Türkiye sağlam yatırım ortamı olmaya devam edecek”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır, “Uluslararası Doğrudan Yatırımların ülkemizin rekabet gücü kazanmasında, istihdamı artırmasında ve Ar-Ge ekosisteminin beslenmesinde kritik rol üstlendiği bilinciyle hareket etmeye devam edeceğiz. Yayımladığımız 57 maddelik YOİKK Eylem Planı yatırımcıların karşılaştıkları sorunları çözme ve iş yapma ortamını daha da iyileştirmeye yönelik kararlılığımızın nişanesidir. Türkiye uluslararası yatırımcıların sağlam ve dayanıklı yatırım ortağı olmaya devam edecek” diye konuştu.

“Kırılganlıklar azaldı”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yapısal reform programının ekonomik tarafta beşerî sermaye, yatırım ortamı, sermaye piyasaları, kamu maliyesi yönünden planlandığını, siyasal tarafta ise hukuk devleti, siyasi istikrar, kurumsal kapasite, hesap verilebilirlik ve kaliteli regülasyon tarafından planlandığını kaydetti. Şimşek, ekonomik programda dezenflasyon aşamasına gelinmekte olduğunu, piyasa beklentilerinin biraz gecikmeyle hedefe yaklaştığını belirtti.
Yatırımcılara seslenen Mehmet Şimşek, “Türkiye’nin kırılganlıkları azaldı, kaygılanmanıza gerek yok. Türkiye doğru yolda ve hızla ilerliyor” dedi. Şimşek, halen 250 civarında olan risk priminin gelecek yıl 100’lü seviyelere ineceğinin altını çizdi.

“Kamu-özel sektör diyaloğunu merkeze alan mevzuat Türkiye’ye olan güveni güçlendirir”
YASED Başkanı Engin Aksoy, küresel sektörel gelişmelere ve teknolojik ilerlemelere duyarlı, kamu-özel sektör diyaloğunu merkeze alan bir mevzuat geliştirme ve uygulama sistematiğinin, öngörülebilirliği artırarak Türkiye’ye olan güveni güçlendireceğini söyledi.
Aksoy, “Başta dijital ve yeşil dönüşümün düzenleyici altyapısı olmak üzere, mevzuat ve uygulamalarımızın rekabet içinde olduğumuz ülkelerin gerisinde kalmaması, daha yenilikçi ve yatırımcı dostu olmayı hedeflemesi, önümüzdeki dönemin en önde gelen gerekliliklerinden” dedi.
Aksoy, son dönemde ilerleme kaydedilen ve Türkiye’ye daha fazla uluslararası doğrudan yatırım çekilmesini sağlayacak gündem maddelerini de şöyle özetledi:   “Öncelikle tüm gündem maddeleri üzerinde önemli etkisi olan bir konuya değineceğim: Mevzuat Hazırlık ve İstişare Süreçlerinin Geliştirilmesi. Dünya standartlarında rekabetçi bir yatırım ortamına sahip olmamızın en önemli iki bileşeninden birisi düzenleyici çerçevedeki öngörülebilirlik. Bizler mevzuat hazırlama süreçlerinde özel sektörün görüş ve önerilerini kurallı bir şekilde, bir takvim dahilinde ele alan bir mekanizma geliştirilmesini önemsiyoruz. Düzenleyici etki analizleri ile desteklenen, özel sektörün düzenlemelere uyum süreci için gerekli süreleri ve gerekirse destekleri tanımlayan bir yaklaşımın hem mevzuatla beklenen etkinin hayata geçmesinde hem de şirketlerin bütçe ve plan öngörülerinin isabetini yükselteceğini düşünmekteyiz. Mevzuat taslaklarının belirli bir süre askıda kalmasını sağlayacak etkileşimli bir dijital altyapının oluşturulması bu açıdan önem taşıyor. Gündemimizdeki önemli tematik konuları da, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK), Esnek Çalışma, İklim Kanunu / Emisyon Ticaret Sistemi, İnternet Altyapısı ve Dijital Piyasalar Kanunu olarak özetleyebiliriz.”
YASED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Ericsson Türkiye Genel Müdürü Işıl Yalçın moderatörlüğünde “Türkiye’nin Uluslararası Doğrudan Yatırım Rekabetçiliğinin Artırılması” konulu bir panel düzenlendi. Panelde soruları yanıtlayan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu, Ar-Ge ve teknoloji girişimciliği ekosisteminin geliştirilmesinin önemine işaret ederek, hedeflerinin teknoloji girişimciliği alanında Türkiye’yi küresel çekim merkezi yapmak olduğunu söyledi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.