“- Üretim ekonomisine geçmek; bu amaçla ‘Orta Üstü’ ve ‘İleri Teknolojili’, yüksek katmadeğer içeren ürünlerin üretimini çoğaltmak ve yatırımları teşvik sistemini bu hedefe uygun bir yapıya dönüştürmek.
- İç tasarrufları artırmaya, cari açığı düşürmeye ve özkaynak kullanımını büyütmeye yönelik politikalar uygulamak.
- Ar-Ge ve inovasyonda özel sektörün ağırlığını artırmak ve ihracatımızdaki ileri teknolojili ürün payını yükseltmek.
- İnsan kaynaklarını geliştirmek, işgücünün vasfını yükseltmek ve girişimciliği yaygınlaştırma temelinde bilimsel eğitimi ve eğitimin bilimselliğini genelleştirmek.”
İnsan kaynakları alanında Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün (OECD) açıkladığı PİSA Raporu’na atıfta bulunan Sönmez, Rapor’da; 15 yaş düzeyindeki öğrencilerin matematik ve fen test sonuçlarına göre 76 ülke arasında Türkiye’nin 41’inci olduğunu, OECD’ye göre tüm öğrencilerin temel becerileri gelişirse Türkiye’nin GSYH’sının 7 kat artacağına dikkat çekti.
Yalçın Sönmez, TOSYÖV olarak Türkiye’nin ekonomik dönüşümü için ortaya konan program ve politikaları benimsediklerini açıklayarak yapısal reformların biran önce uygulanmaya konmasını istediklerini aktardı. Sönmez, şunları söyledi: “Ancak bununla yetinmedik. TOBB, KOSGEB işbirliği ve İş Bankası ana sponsorluğunda 12-13 Mart 2015 tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirilen XI. KOBİ Zirvesi ile “Dönüşüm”ün taşıyıcı temel gücünü de gösterdik. XI. KOBİ Zirvesi, “Türkiye’nin Orta Gelir Tuzağı”ndan kurtulmasını dönüşümün somut hedefi olarak gösterdi, KOBİ’leri ‘Orta Gelir Tuzağı’ndan kurtarmadıkça Türkiye’nin de bu tuzaktan kurtulamayacağı vurgusunu yaparak bu yöndeki ‘KOBİ Stratejileri’ni işledi ve olgunlaştırdı. Artık elimizde bir yol haritası mevcuttur. XI. KOBİ Zirvesi’nin Sonuç Bildirgesi’ni kamuoyuyla paylaşıyoruz.”
Anadolu’daki KOBİ’ler
TOSYÖV olarak; “Türkiye’nin Orta Gelir Tuzağı’ndan Kurtulması İçin KOBİ Stratejileri” eksenine oturan çalışmaları Hükümet’in 25 Öncelikli Dönüşüm Programı’nı açıklamadan önce başlattıklarına dikkat çeken Sönmez, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Gündeme aldığımız konunun ne kadar isabetli olduğunu Hükümetimiz’in attığı adımlar da teyit etti. Bu yönde Burdur ve Afyonkarahisar illerinde iki etkinlik gerçekleştirdik. Bakan ve yüksek bürokrasi düzeyinde katılım sağlayan bu çalışmalarımız yerel KOBİ’lerden ve girişimcilerden geniş ilgi ve alaka gördü. Önümüzdeki çalışma döneminde ve seçimlerden sonra, aynı amaçlı toplantılarımızı daha geniş işbirliği ve katılımlarla Türkiye çapında yaygınlaştırmak durumundayız. Anadolu’nun dört bir yanında onbinlerce KOBİ bizi beklemektedir.”
Destekleme Dernekleri
Destekleme Dernekleri’nin, yapacakları yerel ve bölgesel çalışmalarda KOBİ’lere ve girişimcilere azami faydayı sağlamak için el atmaları gereken stratejik sorunlar olduğuna vurgu yapan Sönmez, şu noktalara değindi: “Bu sorunlar bütün illerimizde hemen hemen aynıdır. Geniş işbirlikleri olamıyor. Kamu ile sivil kesim arasında ilişkiler zayıf kalıyor ve sürdürülebilir bir modele oturmuyor. Örneğin; yereldeki üniversite ve yüksekokulların programı ve KOBİ’lerle işbirliği yapma yaklaşımları KOBİ’lerimizin üniversitelerden beklentileri ile örtüşmüyor. Sivil Toplum Kuruluşları, Sanayi ve Ticaret Odaları, Birlikler, Esnaf Odaları, Mesleki Odalar, OSB’ler, KSS’ler, Teknopark’lar, KOSGEB ve Kalkınma Ajansları arasında gücü taşıyıcı kayışlar yok ve bu da yerel düzeyde sinerjiler yaratma imkanlarını daraltıyor. Bu konulara odaklanıldığında, Destekleme Derneklerimiz’in sorunları çözebileceğine inanıyorum.”
Vakıf üyeleri
Genel Kurul’da daha sonra TOSYÖV Genel Sekreteri Halil Özgökçe 2014 yılına ait Faaliyet Raporu’nun sunumunu yaptı. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ş. Nezih Kuleyin, 2014 yılına ait Bilanço ve Gelir Gider cetvellerini okuyarak bilgi verdi. Denetim Kurulu Raporu’nu Denetim Kurulu Üyesi Nasuh Ekinci okudu. Genel Kurul’da konuşmak isteyen Rahmi Aktepe ve Alper Erdoğan sırasıyla söz alarak Vakıf bütçesine ilişkin görüşlerini dile getirerek Vakfın kaynaklarının arttırılmasına yönelik görüşlerini açıkladı. Daha sonra söz alan Hilmi Develi ise Vakfın 227 üyesi bulunduğunu, bunları sayısal olarak çoğaltma yerine sayıyı azaltarak aktif olmalarını sağlamak gerektiğini söyledi. Daha sonra sırasıyla söz alan Habil Duran, Bahri Küpeli, Ali Gür, İsmail Kavurmacı, Ufuk Özdemir ise gönüllülük esasıyla biraraya gelen üyelerin Vakfa katkı sağlaması gerektiğini ifade etti.