KobiEfor Sanayi Ekonomi Dergisi

PRX International, İngiltere pazarının yol haritasını çiziyor

HABER

Dünya genelinde oldukça geniş bir ticaret ağına; 100’den fazla ülkede 12.500’den fazla ticari networke sahip PRX International’ın Genel Müdürü Şahin Özcan, 2021’de İngiltere’deki gibi firmalara müşterileri bulunmasının yanı sıra lisanslı lojistik gümrük müşavirliği ve depolama hizmetleriyle birlikte tam anlamıyla uçtan uca hizmet verebilen bir yapının Avrupa Birliği (AB) içerisinde de kurulması için çalışmalar yaptıklarını, uzun vadede ise ABD, Güney Amerika ve Uzakdoğu bölgelerini de hedeflediklerini açıklıyor.

Kuruluşu 2008’de gerçekleştirilen ve İngiltere operasyonlarını 2019 yılından beri sürdüren PRX International, BExA (British Exporters Association) üyesi bir dış ticaret danışmanlık şirketi.

PRX International Genel Müdürü Şahin Özcan, “İhracat yapmak, pazar payını arttırmak veya ihracat maliyetlerini düşürmek isteyen tüm firmalara uçtan uca hizmet veren bir danışmanlık firmasıyız. Firmalarımıza pazarda müşterilerini buluyor ve ürünlerin alıcının deposuna teslimine kadar olan iç nakliye, Türkiye gümrükleme, dış nakliye ve İngiltere gümrükleme hizmetleri de dahil tüm süreçleri bizler tamamlıyoruz. Lojistik ve gümrükleme işlemlerinde lisanslı bir grup olduğumuz için tüm işlemleri işinde uzman, eğitimli ve tecrübeli ekibimiz bizi pazarda ciddi anlamda farklılaştırmaktadır” açıklamasını yapıyor.

Şahin Özcan, sundukları diğer hizmetleri şöyle özetliyor: “Firmalarımıza İngiltere’de kendi sahalarımızda depolama hizmeti de veriyoruz, İngiltere’den mal ithal eden firmalara da bu hizmetlerin hepsini verebiliyoruz. Ayrıca, firmalarımız için lokal veya uluslararası pazarlama danışmanlığı, ‘İş Geliştirme ve İş Yönetimi Danışmanlıkları’ da vermekteyiz. Projeler için fon bulunmasından şirket birleşmesi ve satın almalara, fon sahipleri adına yurtdışı proje araştırmasından projelerin yönetimine kadar geniş bir alanda uluslararası yatırım ve proje danışmanlıkları da diğer hizmetlerimizdir.”



PRX hedefleri

Şahin Özcan, anlatıyor: “Dünya genelinde oldukça geniş bir ticaret ağına, 100’den fazla ülkede 12.500’den fazla ticari networke sahibiz. Bu ticaret ağımız ile İngiltere özelinde olduğu gibi lokal bir yapılanmamız olmadığı dünyanın birçok farklı ülkesinde bile firmalarımıza müşteri bulabiliyor ve en uygun maliyetle ithalat-ihracat süreçlerini en hızlı sürede tamamlayabiliyoruz. 2021 yılı projesi olaraksa İngiltere’deki gibi lisanslı gümrük müşavirliği ve depolama hizmeti ile uçtan uca hizmet verebilen bir yapının Avrupa Birliği (AB) içerisinde de kurulması için çalışmalar yapmaktayız. Uzun vadeli hedeflerimizde ise öncelikle ABD olmak üzere Güney Amerika ve Uzakdoğu bölgeleri var.”



İngiltere-Türkiye STA’sının işletmelere sunduğu avantajlar

Şahin Özcan, Brexit sonrası İngiltere’nin Türkiye ile imzaladığı Serbest Ticaret Anlaşması’nın (STA) Türk ve İngiliz şirketlerine sağlayacağı avantajları şöyle özetliyor: “İngiltere’nin Brexit ile AB’den ayrılması sadece İngiltere ve AB’yi değil aslında tüm dünya dış ticaretini etkilemiştir. İngiltere birçok konuda AB regülasyonlarından farklı olarak kendi yapılanmasını ortaya koymuştur. Bu yeni yapılanmanın dış ticaret kısmı da gümrükleme işlemlerinden nakliye mevzuatına kadar oldukça geniş ve önemli değişiklikler içeriyor. Bu değişim sürecinde Avrupa firmaları ciddi anlamda pazar kaybetme riski ile karşı karşıya iken; Türk firmaları ise dünyanın en büyük altıncı ekonomisinin tedarik zincirinde yer alma veya pazar payını arttırma şansını yakalayabilirler. İmzalanan bu anlaşma olmasaydı; İngiltere’ye en çok ihracat yaptığımız sektörlerden tekstilde mesela Türk firmalarımızdaki ürünlerimize MFN tarifesi uygulanacaktı. Bu da yüzde 12 gümrük vergisi demekti. Bu yapılan anlaşma ile Türk firmaları rekabetçi fiyatlarla ürünlerini İngiltere pazarında satabilirler.”

Türkiye-İngiltere ticaret hacminin daha da geliştirilmesi için yapılması gerekenler: İmzalanan serbest ticaret anlaşması ile var olan kazanımların elde tutulduğunu aktaran Şahin Özcan, ancak daha geniş kapsamlı bir anlaşmaya mutlak ihtiyaç bulunduğuna dikkat çekiyor: “Bu anlaşma içinde iki tarafın da kurumları aralıksız çalışıyorlar. Ancak anlaşmalar, bir ülke pazarına giden yoldur. O yolu geçmek ve o pazara ulaşmak ise iş adamlarına kalmıştır. Başta gıda sektörü olmak üzere birçok sektörde hala yaşanmakta olan zorluklar ve kısıtlamalar için müzakere edilebilir. Sektörel kuruluşlar, ürün grupları ile ilgili genel pazarlama faaliyetlerine hız verebilirler. Firmalar daha yoğun tanıtım ve pazar araştırması içinde olabilirler. Covid-19 şu anda birçok şeyi çok zorlaştırıyor ve hatta imkânsız hale getiriyor olsa da bizler burada bu faaliyetlerin birçoğunu firmalar ve STK’lar adına yapabiliriz. Hatta online olarak görüşmeler ile istişarelerde bulunabilir ve bilgilendirmelerde de bulunabiliriz. Bizler ülkemizin hizmetindeyiz.”



KOBİ’lere ihracat yol haritası

Türkiye’de daha fazla KOBİ’nin ihracatçı olması için Şahin Özcan’ın sunduğu yol haritası ve önerileri ise şöyle: “Türkiye’de devlet, KOSGEB, İhracatçı Birlikleri, Ticaret Odaları ve Ekonomi Bakanlığı gibi birçok kuruluş vasıtası ile ihracatçıları hem maddi teşviklerle hem de diğer birçok konuda desteklemektedir. Mesela bizim vermekte olduğumuz danışmanlık hizmetimizde devlet teşvikleri kapsamındadır. Hangi ülke olursa olsun öncelikle pazarı iyi analiz etmek ve beklentileri doğru anlamak önemlidir. Örneğin; İngilizler genelde aşırı kuralcı ve sektörel bilgisi yüksek iş insanlarıdır. Bir yaklaşım tarzı olarak fazla afaki veya fazla göz ardı edici olmak daha müzakere aşamasına gelmeden işlerin ters gitmesine neden olabilir. Bunun yanı sıra firmanızın uluslararası pazarlar için gerekli olan belgelendirmeden tutun da, pazarlama ve satış enstrümanlarına kadar tamam olması gerekiyor. Yine basit ama sık yapılan bir hata olarak Türkçe katalog göndermek, ürünün kalite sertifikalarının eksikliği gibi detaylar ihracatınızı olumsuz etkileyebilir. İngiltere özelinde ise ürünlerinize ait tüm regülasyonları doğru uygulamanız son derece önemlidir. İhracat bir işletmenin kendisine getirisi dışında ülkesine de yaptığı bir hizmettir aslında. Devletin destekleri de ortada. Ben Azerbaycan, Irak, Almanya ihracatlarını sadece kaydı olarak ihracat görüyorum. Türkiye’nin dünyanın her yerine mal satabilecek potansiyeli var. Her şey hayal etmek, istemek ve cesaret ile başlar. Doğru , doğru analiz ve strateji ile mütemadiyen çalışma ile başarılamayacak bir şey yoktur. İnanın bu ülkenin potansiyeli çok büyük."

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.