Kapalıçarşı’da iş hayatının 26. yılını tamamlayan Sürücü, kuyumculuk sektörü ve mücevher tasarımının İstanbul’un ekonomisini döndüren önemli ve eski çarklar arasında yer aldığını söylüyor. Kuyumculuk sektöründe mesleki beceri ve bilgi birikiminin en önemli noktası; geleneksel usta-çırak ilişkisi ve bunun sürdürülebilirliği. Sürücü, kaybolmaya yüz tutmuş el işi ustalık alanlarının desteklenerek korunması ve usta-çırak ilişkisinin devamlılığını sağlayacak tedbirlerin alınması konusunu sürekli gündeme getirerek sivil toplum kuruluşlarında çalışmalar yürüttüğünü anlatıyor: “İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Komitesi’nin ilk kadın üyesiyim. Komite’nin desteği ile İstanbul Ticaret Üniversitesi Mücevherat Mühendisliği Bölümü 2011’de kuruldu. Mücevherat üretiminin mühendislik bilimince sistematize edildiği dünyadaki ilk bölümdür.”
Nergis Sürücü, 2013’te kurulan ve kurucu üyesi olduğu MÜTİSAD’ın etkin bir güçbirliği oluşturarak sektöre güçlü bir soluk getirmeyi hedeflediğini aktarıyor: “Sektörün ihracat odaklı büyümesi, firmaların kurumsallaşabilmesi, kaliteli ve katmadeğeri yüksek üretim, markalaşma, Ar-Ge gibi pek çok konuda ortak çözüm üretebilmek için başta Ekonomi Bakanlığı olmak üzere işbirlikleri yaptık.”
Sürücü, her yıl 300 tona yakın altın mücevherat üretilen ve yıllık 400 ton altın işleme kapasitesine sahip Türkiye’nin üretimde Hindistan ve İtalya ile birlikte ilk üç ülke arasında olduğunu paylaşıyor: “Tasarım konusu çok önemli ve artık trend belirleyen durumuna gelmeliyiz. Sektörün bütün temsilcileri ve kurumları ile birlikte bundan sonrası için stratejileri iyi belirlemek zorundayız.”
Nergis Sürücü, MÜTİSAD olarak içinde bir kuluçka merkezi de bulunan, start-up’ların da yer alabileceği, teknoloji ile geleneksel tasarımı buluşturan büyük bir Ar-Ge Tasarım Merkezi kurma çalışmalarına başladıklarını dile getiriyor: “Projeyi Tarihi Yarımada’da hayata geçirmek istediğimiz için MÜTİSAD Başkanı Nilgün Kuyumcu liderliğinde ilk etapta bir belediye ile işbirliği için görüştük.”