KOBİ’lerin risklerine teminat, geleceklerine güvence; KOBİ sigortası

Pandemi ve sonrasında ekonomik hasarın boyutu henüz tahmin edilemiyor. Bu süreçte tüm işletmeler gibi KOBİ’ler de zor bir dönem geçiriyor. KOBİ’lerin imdadına ise ‘KOBİ sigortası’ yetişiyor. Bu dönemde faaliyetlerini sigorta ile güvence altına alan, sigortayı bir masraf kalemi değil de bir ihtiyaç olarak görebilen KOBİ’ler, gelecekte de var olabilme yarışında bir adım öne geçiyor.

KOBİ sigortaları ile iş sürekliliği garantisi
KOBİ sigortası paketleri ile KOBİ’ler, yangın, sel, deprem, fırtına, dolu, yer kayması gibi doğal afetler, grev, lokavt, iş durması, kötü niyetli hareketler, terör, kira kaybı, hırsızlık, cam kırılması, raf ve vitrin devrilmesi, makine kırılması, alçıpan tavan çökmesi, elektronik cihaz bozulması, infilak vb. fiziki zararlar, Pandemi döneminde çalışanların ve işverenin sağlık sorunları, siber güvenlik, iş yeri güvenliği gibi birçok riske karşı sigorta güvencesi sağlıyor. Sağlık, tamamlayıcı sağlık, hukuk koruma, 3. şahıs sorumluluk, işveren sorumluluk, mali sorumluluk, iş yeri güvenliği gibi birçok farklı teminattan da yararlanabilen KOBİ’ler, sigorta ile işletmelerini, kendilerini, çalışanlarını, maddi varlıklarını ve itibarlarını güvence altına alabiliyor. KOBİ sigortası iş sürekliliğini garanti ediyor ve ciddi bir rekabet avantajı sağlıyor. İşyerlerini olası risklere karşı korumak isteyen KOBİ’lerin yapılarına uygun KOBİ sigortası paketlerini ve poliçelerini araştırıp, satın alarak, maddi varlıklarını, itibarlarını ve geleceklerini güvence altına almaları, Pandemi döneminde daha da önem kazanıyor.

KOBİ’lerin yüzde 70’i faaliyetlerini sigortasız sürdürüyor
Generali Sigorta’nın verilerine göre, Türkiye’de faaliyet gösteren işletmelerin yüzde 99’unu oluşturan KOBİ’lerin büyük çoğunluğu faaliyetlerini sigortasız ve güvence altına almadan sürdürüyor. Verilere göre KOBİ’lerin yalnızca yüzde 30’u faaliyetlerini sigorta ile güvence altına alıyor. KOBİ’lerin faaliyetlerini sigortasız sürdürmelerinin başında mevcut finansal yapılarının zayıflığı, sigortalanmayı bir masraf kalemi olarak görmeleri ve sigorta ihtiyaçlarına yönelik farkındalıklarının düşük olması geliyor.
İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli ve Antalya ilk sırada: Türkiye’de 2 milyona yakın KOBİ faaliyet gösteriyor, İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli ve Antalya KOBİ’lerin sigortalanma yüzdeleri özelinde öne çıkan iller, diğer illerde sigortalanma oranı daha düşük seyrediyor.

Sigorta sektörü 2020’de rüştünü ispat etti
Türkiye Sigorta Birliği (TSB), pek çok zorluğun bir arada yaşandığı 2020’de sigorta ve özel emeklilik sektörünün örnek uygulamalara imza atmasının haklı gururunu yaşadığını açıkladı. Yaşanan gelişmeler sigorta farkındalığının artmasına önemli katkı sağlarken, sektörün aldığı hızlı aksiyonlar yılsonu sonuçlarına da yansıdı.
Deprem, sel ve dolu felaketleri gibi doğal afetlerin yanı sıra koronavirüs pandemisinin birlikte yaşandığı 2020’nin herkes için zor bir yıl olduğunu belirten Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Atilla Benli, “Sigortanın, deprem, sel, salgın gibi olağanüstü durumlar için var olduğunu anlatabilmek için tüm gücümüzle sigortalılarımızın yanında olmanın ve üzerimize düşeni yapmanın gururunu yaşıyoruz. Sektörümüz tüm paydaşlarıyla birlikte geride kalan yılda rüştünü ispat etti” dedi.
Atilla Benli şunları söyledi: “Sigorta sektörü, vatandaşların risklerini teminat altına alarak yarına güvenle bakmalarını sağlıyor. 2020’de, sigortalı olmanın ne kadar önemli olduğunu, salgın gibi hiç beklemediğimiz risklerin bir anda tüm dünyayı nasıl da büyük ölçüde etkileyebileceğini gördük. Salgının ilk gününden itibaren devletimize ve milletimize destek vermek üzere pek çok adım atarak, sigortalılarımızın yanında olmak için var gücümüzle çalıştık. Teminat kapsamı dışında olmasına rağmen salgından kaynaklanan tedavi giderlerinin özel sağlık sigortası kapsamında karşılanması için harekete geçtik. Birliğimizin yayımladığı tavsiye kararlarıyla poliçelere ek süre sağladık; ödeme kolaylıkları getirdik. Yaşanan depremler ile yazın meydana gelen sel ve dolu felaketlerinde hızla hareket ederek hasar tespit çalışmalarını ve ödemelerini başlattık. 24 Ocak’ta Elazığ, Malatya ile 30 Ekim’de İzmir’de yaşanan depremlere ilişkin olarak 717 milyon TL, salgına ilişkin olarak ise 425 milyon TL’si hayat, 137 milyon TL’si sağlık branşlarında olmak üzere toplam 1 milyar 279 milyon TL tazminat üstlendik; alınan aksiyonlar ve tavsiye kararları ile prim tarafında sağlanan desteğin toplamı ise 400 milyon TL oldu. Nihayetinde, sektör olarak tüm bu felaketlerde vatandaşlarımıza 1 milyar 679 milyon TL destek sağlamanın haklı gururunu yaşıyoruz.”
“Sigortaya ilginin artması sevindirici”: Sigortalıların mağduriyetlerini gidermek için tazminat ödemelerini en hızlı şekilde yaptıklarını belirten Benli, şu bilgileri verdi: “Sigorta sektörü olarak önceliğimiz sigortalıların memnuniyetini sağlamak ve hayatlarını kolaylaştırmak olurken; vatandaşlarımızın sigortaya teveccühünün arttığını görmek bizleri çok sevindirdi. Bunun sonucunda sektörümüzün prim üretimi 2020’de, bir önceki yıla göre yüzde 19.3 artışla toplamda 82.6 milyar TL’ye yükseldi. Toplam içerisinde hayat dışı sigortacılığın prim üretimi yüzde 17.7 artışla 68.1 milyar TL, hayat sigortacılığının prim üretimi yüzde 27 artışla 14.4 milyar TL oldu.
Başarı hikayesi yazmaya devam eden özel emeklilik tarafında da emeklilik yatırım fonlarının büyümesi hız kesmeden sürdü. Emeklilik Gözetim Merkezi’nin 31 Ocak 2021 tarihli verilerine göre BES ve otomatik katılımdaki toplam katılımcı sayısı 12.6 milyonu aşarken; devlet katkısı dahil toplam fon büyüklüğü yaklaşık 170 milyar TL’ye ulaştı. Bununla da kalmadı; vatandaşlarımız nezdinde sigorta farkındalığının artması yatırımcıların da ilgisini sektörümüz üzerine çekti. Sektörümüz şirketlerinin verdikleri güven sayesinde, BIST Sigortacılık Endeksi 2020’de yüzde 72’lik bir performans ile BIST endeksleri arasında en iyi performansı gösteren endeksler arasında yer aldı.”
Atilla Benli, sektörün, şirketlerinden, acentelere, eksperlerinden, brokerlerine kadar tüm paydaşlarıyla özverili ve dayanışma odaklı bir yaklaşım sergilediğini kaydetti: “İyi günde ve kötü günde, uzun süreli bir paydaş olarak sigortayı vatandaşımıza daha görünür kıldığımız için mutluluk duyuyoruz. Bundan sonra da hem ülkemize hem vatandaşlarımıza katkı sağlamak için aynı şevkle çalışmaya ve sigortanın önemini anlatmaya devam edeceğiz.”