Türkiye Kalite Derneği (KalDer) tarafından düzenlenen, dergimiz KobiEfor’un medya / basın sponsoru olduğu; 33. Kalite Kongresi ve Türkiye Mükemmellik Ödülleri, “Yeniden Yükleniyor” temasıyla; Kocaeli Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Geçen yıl ilk kez KalDer tarafından verilmeye başlanan Türkiye Sürdürülebilir Gelecek Ödülleri’nin ikincisinin de verildiği ve KalDer Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Bayraktar, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın’ın açılış konuşmalarını gerçekleştirdiği etkinlikte; ulusal bilim, akademi ve iş dünyasının önde gelen isimleri konuşmacı olarak yer aldı. Kongre, Yazar Ahmet Ümit’in “Coğrafya Neden Kaderimiz Olsun?” başlıklı konuşmasıyla start aldı.
Kongrenin ilk gününde “İklim Yeniden Yükleniyor” başlığında, GTAlliance, Sürdürülebilirlik ve Araştırma Danışmanı Ali Gizer, Organik Kimya Sanayi ve Ticaret A.Ş. CEO’su Stefano Kaslowski ve Beko, Resmi ve Sektörel İlişkiler Direktörü Canan Ergün Tavukçu konuştu.
“Toplum Yeniden Yükleniyor” başlığında, Ankara Üniversitesi SBF Mülkiye Göç Araştırmaları Merkezi Direktörü IGAM Academy (İltica ve Göç Araştırmaları) Merkezi Başkanı Prof. Dr. Murat Erdoğan, Nielsen IQ Türkiye, Tüketici ve Pazarlama İçgörüleri Direktörü Nur Serenli, İktisadi Kalkınma Vakfı Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, Boyner Grup CHRO Seda Kayrak Kızıltan, Brisa Sürdürülebilirlik İş Geliştirme Direktörü Aylin Erdil Alpsan, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu Başkanı Dr. Hasan Özçelik katılımcılarla buluştu.
Kongrenin ikinci günü, BSH Türkiye, CTO ve COO’su Hakan Mandalı, Vizyon 100, Danışma Kurulu Başkanı Bülent Kutlu, İnci Holding Yönetim Kurulu Üyesi, TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Dijital Türkiye Yuvarlak Masası Başkanı Perihan İnci, FutureBright Kurucusu Akan Abdula, Yapay Zeka Girişim Fabrikası Büyüme Direktörü Kübra Boz Binzat, “Teknoloji Yeniden Yükleniyor” başlığını aldı. Kongrenin birinci günü, Oyuncu, TOÇEV YK Üyesi, Bilim Kahramanları YK Üyesi, Moderatör, Sunucu Hakan Bilgin’in özel oturumu ile tamamlandı.
“Ekonomi Yeniden Yükleniyor” başlığında Yaşar Holding, Dış Ticaret Başkan Yardımcısı Dış Ticaret Yönetim Kurulu Üyesi Cüneyt Başbakkal, Ekonomi Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, İzmir Ekonomi Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. C. Coşkun Küçüközmen, EBRD Türkiye Başkan Yardımcısı Mehmet Üvez konuştu.
Kapanışta ise güncellenen hali ile EFQM 2025 sunumunu KalDer EFQM Ödül Sekreteri Esra Karakaş Kurşun ve KalDer Genel Sekreteri Sabri Bülbül gerçekleştirdi. Sunumun ardından KalDer Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, Borusan Holding İnsan, İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Nursel Ölmez Ateş kongrenin ana hatlarıyla değerlendirmesini yaptı. Yaşam Biçimi Kalite olarak oturumunda Tarihçi, Yazar Dr. Selim Erdoğan konuştu. Kongre, Başarı Uzmanı ve Yazar Mümin Sekman’ın özel oturumu ile tamamlandı.
Türkiye Sürdürülebilir Gelecek Ödülleri
Sürdürülebilirlik alanında fark yaratan projeleri teşvik etmek ve öne çıkarmak amacıyla KalDer tarafından geçen yıl ilki gerçekleştirilen Türkiye Sürdürülebilir Gelecek Ödülleri kongrenin ilk gününde sahiplerini buldu. Ödüller çevre, sosyal ve ekonomik alanda Ödül Jürisi tarafından değerlendirilen ve sürdürülebilirlik kriterlerini karşılayan kuruluşlara verildi. Türkiye Sürdürülebilir Gelecek Ödülleri’nde ödül alan kuruluşlar şöyle:
- Yönetişim Alanında iyi Uygulama Ödülü, MASPO Enerji’nin oldu. Ödül beratını kuruluşu adına Genel Müdür Murat Solmaz aldı.
- İnsan Alanında İyi Uygulama Ödülü, Zorlu Tekstil’in oldu. Ödül beratını kuruluşu adına Kurumsal Yönetim ve Sürdürülebilirlik Raporlama Müdürü Nergis Satıcı ile Ar-Ge ve Kalite Müdürü Dr. Murat Yıldırım aldı.
- Başarı Ödülü’nü almaya hak kazanan kuruluşlar ise CarrefourSA, Otokoç Otomotiv, Polisan Holding ve Yorglass oldu. Ödül beratlarını; CarrefourSA adına İSG, Kalite Güvence, Çevre ve Sürdürülebilirlik Grup Müdürü Tayfun Akusta, Otokoç Otomotiv adına Sürdürülebilirlik, Entegre Yönetim Sistemleri ve İdari İşler Lideri Sadri İçer, Polisan Holding adına CEO ve İcracı Yönetim Kurulu Üyesi Cantekin Dinçerler ile Polisan Holding ve Grup Şirketleri Sürdürülebilirlik Müdürü Dilek Sarıaslan, Yorglass adına Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Sürdürülebilirlik Komite Başkanı Gülfem Yorgancılar Perçin aldılar.
Türkiye Mükemmellik Büyük Ödülü Metro İstanbul’un
KalDer’in 32 yıldan bu yana EFQM Modeli’ni uygulayan kuruluşlara verdiği Türkiye Mükemmellik Ödülleri, 33. Kalite Kongresi’nin son gününde yeni sahiplerini buldu. Ödül alan kurum ve kuruluşlar şöyle:
- Türkiye Mükemmellik Büyük Ödülü Metro İstanbul’un oldu. Metro İstanbul, “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği, Çeşitlilik ve Kapsayıcılık” İyi uygulaması ile Türkiye Mükemmellik Büyük Ödülü’nü almaya hak kazandı. Ödül beratını kuruluşu adına Metro İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Soy aldı.
- Türkiye Mükemmellik Ödülü’nün sahibi ise TB Sewtech Turkey oldu. TB Sewtech Turkey, “BUDOMARİ” İyi uygulaması ile Türkiye Mükemmellik Ödülü’nü almaya hak kazandı. Ödül beratını TB Sewtech Turkey Başkanı Utku Tekgül aldı.
Üstün performansta yetkinlikleriyle yıldız aldılar
EFQM Üstün Performansta Yetkinlik Aşamasında 5 Yıldız alan kuruluş Petroyağ adını ödül beratını Yönetim Kurulu Üyesi Serra Soysal Koyuncu; Üstün Performansta Yetkinlik Aşamasında 4 Yıldız Ödülü’nü kazanan T.C. Ankara Büyükşehir Belediyesi adına ödül beratını kuruluşu adına Genel Sekreter Reşit Serhat Taşkınsu; Üstün Performansta Yetkinlik Aşamasında 4 Yıldız alan kuruluş Bulutistan adına ödül beratını Genel Müdür Gökhan Gençtürk, Üstün Performansta Yetkinlik Aşamasında 4 Yıldız alan kuruluş Duyar Vana adına ödül beratını Proje Yönetim Ofisi Yöneticisi Ömer Faruk Can, Üstün Performansta Yetkinlik Aşamasında 4 Yıldız alan kuruluş Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim adına ödül beratını Sürdürülebilirlik ve Kurumsal İletişim Genel Müdür Yardımcısı Burak Işık, Üstün Performansta Yetkinlik Aşamasında 3 Yıldız alan kuruluş, İMES Organize Sanayi Bölgesi adına ödül beratını İMES OSB Bölge Müdürü Onur Kesici aldı.
İş ve yaşamda mükemmellik kültürünün yaygınlaşmasında önemli rol oynayan Mükemmellik Ödülü’ne bugüne kadar; 311 kuruluş başvurdu ve 36 kuruluş Büyük Ödül, 66 kuruluş da Başarı Ödülü ve 8 kuruluş Mükemmellikte Süreklilik Ödülü aldı. Türkiye’de ödül alan kurum ve kuruluşlar, Avrupa’da da bu başarılarını sürdürmekte ve bugüne kadar EFQM’de de Türkiye’den katılan kuruluşlar 9 Büyük, 19 Başarı Ödülü olmak üzere toplam 28 Ödül kazandı.
Amaç; Türkiye’nin rekabet gücünü ve refah düzeyini yükseltmek
KalDer Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Bayraktar, kalite kültürünü bir yaşam biçimine dönüştürerek, Türkiye’nin rekabet gücünü ve refah düzeyini yükseltme amacıyla çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, şunları söyledi: “Dünya Ekonomik Forumu’nun, 2024 Küresel Risk Raporu’nda, ‘Bilgisizlik’, ‘Yanlış ve Yanıltıcı Bilgi’, ‘Aşırı Hava Olayları’, ‘Toplumsal Çözülme’, ‘Siber Güvenlik’ ve ‘Silahlı Çatışmalar’ gibi riskler öne çıkıyor. ‘İklim’, ‘Ekonomik Fırsat Eşitsizliği’, ‘Enflasyon’ ve ‘Zorunlu Göç’ gibi konular da günümüzdeki diğer önemli sorunlarımız arasında. Bu zorluklar; iş dünyasında ve toplumda değişim ve uyumun kaçınılmaz olduğunu ortaya koyuyor. Bu değişimlerin, önümüzdeki bir yıl içinde, iş kültürünü, yönetim anlayışlarını ve ekonominin birçok alanını etkilemesi bekleniyor. KalDer olarak Kongremizde; ‘Yeniden Yükleniyor’ temasıyla; sürdürülebilir bir kalkınma için iklim, toplum, teknoloji ve ekonomi gibi konuların değişim şifrelerini sizlerle paylaşacak olmaktan mutluluk ve elbette gurur duyuyoruz.”
“Mükemmellik kültürü ile sürdürülebilir gelişime liderlik ediyorlar”: Yılmaz Bayraktar, şunları söyledi: “Ülkemizde mükemmellik kültürünü benimseyerek sürdürülebilir gelişime liderlik eden tüm kurumlarımıza gönülden tebriklerimi sunuyorum. Bu başarılarının, EFQM Modeli ile henüz tanışmamış kurum ve kuruluşlarımıza da ilham kaynağı olmasını ve onları bu değerli yolculukta yeni adımlar atmaları için Ulusal Kalite Hareketi sürecine davet ediyorum. KalDer olarak, Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na atıfta bulunan dünyandaki en yaygın yönetim modeli olan EFQM Modeli doğrultusunda, kurumlarımıza sürdürülebilir değer yaratma yolunda rehberlik etmeye ve hedeflerine ulaşmalarında yol göstermeye her zaman hazırız.”
“Yeni Sürümlere Hazır Olmak”
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, “Yeni Sürümlere Hazır Olmak” başlıklı konuşmasında, “Bu önemli platformun, iş dünyasının kendini yenileyerek dönüşümlere uyum sağlama çabasında, yol gösterici bir rol üstleneceğine inanıyorum” dedi. Çoklu krizler ve kapsamlı dönüşümlerle tanımlanan bir çağın içinde yaşadığımızı belirten Turan, dijital ve yeşil olmak üzere ikiz dönüşüm, sürdürülebilirlik ve yeşil ekonominin önemini vurguladı: “Yenilenmeye açık olup, çevik bir bakış açısıyla riskleri ve fırsatları ayırt edebilmek, ana etmen olmuş durumda. Yalnızca risklerden kaçınmak, ya da fırsatlara kontrolsüzce atılmak yerine, ikisinin dengesi üzerinde ilerlemenin, geleceğin belirsizliklerine karşı sağlam bir temel oluşturmanın da, anahtarı olduğuna inanıyorum. Yeni dünya düzenine ayak uydurmanın en önemli adımı, hiç şüphesiz eğitimdir. Dünya Ekonomik Forumu’nun ‘İşlerin Geleceği’ raporuna göre, yalnızca beş yıl içinde, bugünkünden çok farklı meslekler ve beceriler konuşulacak. Bugün okula başlayan çocukları, mezun olduklarında bambaşka bir iş dünyası bekliyor. Meslekler değişiyorsa, eğitim sistemimizi de bu değişimlere yanıt verecek bireyler yetiştirmek üzere yeniden yapılandırmalıyız. Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmayı hedefliyorsak, eğitim kalitemizin de ilk 10 seviyesine ulaşması gerektiğini unutmamalıyız. Beyin göçünü durdurmak ve gençlerimizi ülkede tutabilmek için kurumlarımızı güçlendirmeli ve gençlerin hayallerini kendi ülkelerinde gerçekleştirebileceği bir iklim yaratmalıyız.”
Turan, Türkiye’nin Küresel Rekabet Endeksi’nde yüksek teknoloji ihracatındaki konumunun Güney Avrupa ülkelerinin de gerisinde olduğunu aktardı: “Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yapılan bir araştırmaya göre, yapay zekanın da aralarında olduğu 17 ileri teknolojinin, 2030’a kadar 10 trilyon dolarlık bir pazar yaratabileceği tahmin ediliyor. Türkiye’nin, geleneksel ekonomide küresel GSYH içindeki %1’lık payına karşılık, dijital ekonomideki payı ‰1 (binde bir) civarında. Potansiyelimizi hayata geçirecek adımları atmak kritik. Yüksek teknoloji üretim ekosistemini geliştirecek, küresel rekabetin dinamiklerini dikkate alan, odaklı Ar-Ge programlarını sürekli bir şekilde güçlendirmeye ihtiyacımız var. Sektörlerimizi sürdürülebilirlik doğrultusunda geliştirmeliyiz. Türkiye çok büyük, çok potansiyelli bir ülke. Unutmayalım ki, geleceğimizi bugün atacağımız adımlar şekillendirecek.”
“Fırtına var diye fırtınadan şikayet etmeyin”
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın, önlerindeki süreçte başarının en önemli şartının inanç olduğunu söyledi: Moral bozmaları ve “yapamayız, edemeyiz” demeleri halinde başarılı olamayacaklarından söz eden Büyükakın, inanmaları, emek vermeleri, liderlik etmeleri, morali düzeltmeleri ve birbirleriyle uğraşmayı bitirmeleri halinde başarılı olacaklarını kaydetti. Büyükakın, salondaki katılımcıların birçoğunun dünyanın başka bir ülkesine gittiğinde iş ve çalışma imkanı bulabilecek insanlar olduğuna dikkati çekerek, “Kendinizi lütfen küçümsemeyin. Yapacağınıza inanın. Bu ülke bunu başarır. Eskisinden çok daha güçlü bir aradayız. Eksiklerimiz var ama kötümser olmayın. Fırtına var diye fırtınadan şikayet etmeyin” dedi.
“Coğrafya kader değil, değerlendirilmesi gereken fırsatlar bütünüdür”
Yazar Ahmet Ümit, “Coğrafya Neden Kaderimiz Olsun?” başlıklı konuşmasında; 3500 yıl önce Hititler ve Mısırlılar’ın dünyayı yönettiğini, Hitit’in başkentinin de bugünkü Çorum’da bulunan Hattuşa olduğunu anımsatarak, şunları anlattı: “Dünya Hattuşa’dan yönetiliyordu. Mısır-Hitit arasında yapılan Kadeş Barış Antlaşması burada imzalandı. Antik Yunan’da, 2600 yıl önce Sarayburnu’nda Bizantion (İstanbul şehrinin kent olarak ilk atası ve Konstantinapolis’ten önceki adı) diye bir devlet kuruldu. Dünya yıllarca İstanbul’un yedi tepesinden biri olan Sarayburnu’ndan yönetildi. M.S. 395’te Doğu Roma kuruldu. 22 yaşında bir şehzade II. Mehmet, ölmüş olan Roma’nın yerine Osmanlı İmparatorluğu’nu kurdu. Coğrafya kader miydi? Fatih Sultan Mehmet, çok elverişsiz koşullarda doğdu” dedi. Coğrafyanın kader değil, değerlendirilmesi gereken fırsatlar bütünü olduğunu vurgulayan Ümit, Fatih Sultan Mehmet’in şehrin kapısına “Ben-Doğu’nun-Batı’nın Hakanı, Roma Kayzeri” yazdırdığını, rol modelinin de 33 yaşında dünyayı fetheden Büyük İskender olduğunu anlattı. Şehrin Kurucusu Konstantin’in mezarının Fatih Camii’nin altında olduğunu, Fatih Sultan Mehmet’in mezarının da onun üstünde olduğunu aktaran Ümit, Fatih Sultan Mehmet’in şehrin adını Konstantiniye olarak bıraktığını, değiştirmediğini, ayrıca İstanbul kelimesinin de Yunanca ve “şehre doğru” anlamına geldiğini ifade etti. İstanbul’un 1919’daki işgalinde Mustafa Kemal’in Anadolu’ya geçerek, müthiş bir devrim gerçekleştirdiğini de kaydeden Ümit, demokrasi, laiklik ve hukukun öneminin de altını çizdi: “Evet, coğrafya kaderdir, o koşullar insanları açığa çıkarır.” Hitit, Selçuklu, Osmanlı yönetimlerinden örnekler veren Ümit, çok kültürlü ve 200 bin yıllık bir kültür mirasına sahip olduğumuzu söyledi: “Göbeklitepe, bütün arkeoloji tarihini veriyor. Coğrafya kader olamaz. Hollanda denizden toprak çıkarıyor. Daha güzel bir yaşam için mücadele etmeye hazır mısınız? Yabancı bir konuk, ‘Türkler, İstanbul’u 1453 yılında aldılar ama hala yerleşemediler’ demiş. Coğrafya kaderse bu ülke birçok imkanlar sunuyor.”
“Türkiye, olağanüstü, düzensiz bir göç akınının altında”
“Toplum Yeniden Yükleniyor” başlığında “Büyük Göç Kuşağı (Dünya Nüfusu Demografik Olarak Nasıl Değişecek?)” altbaşlıklı oturumda konuşan Ankara Üniversitesi SBF Mülkiye Göç Araştırmaları Merkezi Direktörü IGAM Academy (İltica ve Göç Araştırmaları) Merkezi Başkanı Prof. Dr. Murat Erdoğan, ‘Topluma Yön Veren Temel Dinamikler’i ele aldı. Prof. Dr. Erdoğan, şunları söyledi: “Türkiye de 4 kategoride yabancı var. Biz hep göç denilince yabancıları konuşuyoruz. Dış göçü konuşuyoruz. Türkiye’nin iç göç hareketi dünyada kolay görülecek bir göç hareketi değildir. Hem çok yoğun, hem çok mobil bir milletiz. Hem de büyük kentlerde yerleşmeyi seviyoruz. Almanya’nın nüfusu Türkiye kadar. Coğrafyası Türkiye’nin yarısı kadar. Ama Almanya’da nüfusu 1 milyonu geçen sadece dört kent var. Türkiye’de ise bir Esenyurt ve Çankaya’dır. 22 ilimiz var bir milyondan fazla…Her gün şikayet ettiğimiz betonlaşma, trafik, rant bunlar aslında bizim iç göç hareketliliğimizin bir parçasıdır.”
Türkiye’de yılda 3 milyonun üzerinde insanın il değiştirdiğine, yani iç göç hareketi yaşadığına dikkat çeken Prof. Dr. Erdoğan, şu bilgileri verdi: “Bu olgular Türkiye’nin en önemli sosyal ve ekonomik dinamiği haline geliyor. Dünyadaki göç hareketliliğinin en büyük nedenlerinden biri de aşırı gelir dengesizliğidir. Göçmenlik aynı zamanda bir kazanç alanıdır da… 88 senedir Türkiye’ye gelen insan sayısı 2023’te 2 milyondur. Ama 2022 senesinden sonra Türkiye’ye gelen insan sayısı rakamları milyonlara ulaştı. Türkiye olarak olağanüstü düzensiz bir göç akınının altındayız. Göçün süreç yönetimlerinde hata yaptık. Türkiye’de Suriyeliler, yani sığınmacıların sayısı 3 milyona yaklaşıkken; bunların dışında toplam 224 bin Afgan, Sudan vb. gibi sığınmacı yabancılar var. Türkiye’de yabancı sayısının yaklaşık 6-7 milyon olduğunu hesaplıyorum.”
Kalite, mükemmellik ve sürdürülebilirlik “Yeniden Yükleniyor”
Kalite, mükemmellik ve sürdürülebilirlik “Yeniden Yükleniyor”
Türkiye Kalite Derneği (KalDer) tarafından düzenlenen, dergimiz KobiEfor’un medya/basın sponsoru olduğu; 33. Kalite Kongresi ve Türkiye Mükemmellik Ödülleri “Yeniden Yükleniyor” temasıyla; Kocaeli Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Etkinlikte, geçen yıl ilk kez KalDer tarafından verilmeye başlanan Türkiye Sürdürülebilir Gelecek Ödülleri’nin ikincisi de verildi. Türkiye Mükemmellik Büyük Ödülü’nü Metro İstanbul, Türkiye Mükemmellik Ödülü’nü TB Sewtech Turkey, Türkiye Sürdürülebilir Gelecek Ödülleri’nde; Yönetişim Alanında İyi Uygulama Ödülü’nü MASPO Enerji, İnsan Alanında İyi Uygulama Ödülü’nü Zorlu Tekstil, Başarı Ödülü’nü ise CarrefourSA, Otokoç Otomotiv, Polisan Holding ve Yorglass aldı.