İş, ekonomi, sanayi ve ticaret dünyası MÜSİAD Vizyoner’23’te buluştu; “BİZ’İN GÜCÜ”

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD), 2015’ten bu yana her iki yılda bir, ulusal ve uluslararası arenada prestijine değer katmak ve marka değerini yükseltmek adına düzenlediği MÜSİAD VİZYONER Zirvesi, “BİZ’İN GÜCÜ” mottosuyla TİM Show Center’da gerçekleştirildi. Geleceğin iş dünyasının gerektirdiği değişiklikleri ele alarak iş dünyasının liderlerini ve düşünürlerini bir araya getiren Vizyoner’23’te, “Teknoloji’de Biz’in Gücü”, “Girişimde Biz’in Gücü”, “Dünyayı Değiştirmede Biz’in Gücü”, “Değerlerde Biz’in Gücü” olmak üzere 4 başlıkta oturumlar gerçekleşti.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ticaret Bakanı Prof.Dr. Ömer Bolat, Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar’ın yanı sıra Diyanet İşleri eski Başkanı Mehmet Görmez, Yazar ve Akademisyen Prof.Dr. Türker Kılıç, Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç, Next Akedemi Kurucusu Levent Erden, A Milli Futbol Takımı’nın başarılı Teknik Direktörü Vincenzo Montella, Zirve’ye konuşmalarıyla renk kattı.

Üretim ve katmadeğer yüzyılı
Açılışta konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, 21 yılda, yerli ve milli bir anlayışla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde birçok alanda büyük atılımlar gerçekleştirildiğini söyledi: “Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak Ar-Ge ve yatırım teşviklerimizin yanında, yenilikçi finansman programlarıyla kalkınma yolculuğumuzda sanayicilerimize, yatırımcılarımıza ve girişimcilerimize katkı sunmaya devam edeceğiz. Paradigma değişimlerine odaklanarak, yüksek teknolojili ve katmadeğerli üretimi önceliklendiriyoruz. Ar-Ge konusundaki yetkinliklerimizi hızla yüksek teknolojili üretime aktarıyoruz. Kritik teknolojilerde ‘Tam Bağımsız Türkiye’ anlayışıyla, ‘Milli Teknoloji Hamlesi’ hedeflerimiz doğrultusunda hareket ediyoruz. Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat rotasında yeni başarı hikayeleri yazıyoruz. Türkiye, artık teknolojiyi sadece kullanan değil; teknoloji imal eden ve ihracatını gerçekleştiren bir konumda. ‘Türkiye Yüzyılı’nda savunma sanayinin başrolde olduğu bir dönüşüme tanıklık ediyoruz. 20 yıl önce yılda 240 milyon dolar ihracat yaparken, bugün 12 ayda 5.4 milyar dolarlık bir savunma sanayii ihracatından bahsediyoruz. Türk savunma sanayi, bugün altın çağını yaşıyor. Önümüzdeki süreçte bu rakamı daha da artırmak adına çalışmayı sürdürüyoruz.”
Bakan Kacır, sanayicilerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek planlı sanayi altyapıları kurduklarını, özel sektörün yatırım iştahını artıracak teşvik paketleri uyguladıklarını, yerel kalkınma dinamiklerini harekete geçirirken; devlet desteklerini sanayi sektörüne, KOBİ’lere, akademisyen ve girişimcilere sunduklarını kaydetti: “Türkiye 101 teknoparkında, 9 bin 800’ün üzerinde girişimiyle teknoloji geliştirme yolculuğunu sürdürüyor. 1600’den fazla Ar-Ge ve tasarım merkezimizle birlikte 222 bin kişilik büyük bir Ar-Ge ordusuna sahibiz. 2002’de 36 milyar dolar seviyelerinde ihracatımız vardı. Bugün ise 254 milyar dolarlık rekor bir ihracattan söz ediyoruz. Bu ihracatın yaklaşık 240 milyar dolarını da imalat sanayi oluşturuyor. Milli gururumuz TOGG’da uyguladığımız yaklaşımı farklı alanlara da taşıyarak benzer başarı hikayelerinin sayısını artırmayı hedefliyoruz.”.
“Dijital ve Yeşil Dönüşüm Destek Programları’nı devreye alacağız”: Kacır, firmalarla uzun vadeli işbirliklerini teşvik edecek Dijital ve Yeşil Dönüşüm Destek Programları’nı yıl bitmeden devreye alacaklarını, bu alandaki yatırımları, teşvik sistemi kapsamında öncelikli yatırımlar olarak destekleyeceklerini açıkladı: “Önümüzdeki dönemde sanayimizin dijital dönüşümü adına pek çok yatırım, destek ve teşvik programını sizlerle birlikte hayata geçireceğiz. Cumhuriyetimizin ikinci asrında, ‘Türkiye Yüzyılı’nı ‘üretim ve katmadeğer yüzyılı’ yapmak için çalışacağız.”

“İhracat desteklerini en az 2 katına çıkarıyoruz”
Ticaret Bakanı ve MÜSİAD’ın eski Genel Başkanlarından Prof.Dr. Ömer Bolat, “Çalışma hayatının 3’te 2’si, ömrünün yarısı MÜSİAD’daki görevleriyle geçmiş bir kardeşiniz ve şimdi 5 aydır Ticaret Bakanı olarak, şu an bu kürsüde konuşuyor olmamın anlamı bende çok derindir” dedi.  Bakan Bolat, küresel ekonomide yaşanan dönüşüme değinerek, 100. yılını kutladığımız Cumhuriyetimizin ilk yüzyılında çok şey başardığımızı söyledi: “Birlikte en olmazı başardık. Bunu; birlikte yaptık, BİR’imiz hepimiz için diyerek, BİZ diyerek başardık. Bunu; Çanakkale’de yaptık, Kurtuluş Savaşı’nda yaptık, Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki sanayileşme hareketinde, planlı dönemdeki kalkınma çabasında, 80’li yıllardaki dışa açılma sürecinde yaptık. Ve son 21 yılda orkestra şefimiz Saygıdeğer Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın güçlü liderliğinde yapılan dev yatırımlarla, altyapısı ve üstyapısıyla eğitim ve sağlık sistemiyle, sanayisi ve tarımıyla, turizm sektörü ve ihracatıyla büyük bir ekonomi ve güçlü bir ülke haline geldik, askeri ve siyasi alanda dünyada saygın bir konuma geldik.”
“Temel hedefimiz; dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmek: Bakan Bolat, 1923’te 50.8 milyon dolar, 1973’te yıllık 1 milyar dolar, 1987’de aylık 1 milyar dolar ihracat yapabilen bir ülkeden, bugün; günlük 1, bazen 1.5 milyar dolar; 255 milyar dolar mal ve 100 milyar doları hizmet olmak üzere yılda 355 milyar dolar döviz geliri elde eden bir ülke olduğumuzu vurguladı: “1980’li yıllarda incir, tütün, kuru üzüm gibi birkaç tarım ürünü ihraç edebilen bir ülkeden bugün savunma sanayi ve yazılım ihraç eden bir ülke olduk. Hiç kuşku yok ki, bunu; sanayicimizle, çiftçimizle, ihracatçımızla, esnafımızla, memurumuzla ve işçimizle, yani BİZ, HEP BİRLİKTE başardık! Türkiye Yüzyılı’nda temel hedefimiz; dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmek ve orta gelir tuzağını aşıp zenginler ligine katılmaktır. Bu amaçla, Saygıdeğer Cumhurbaşkanımızın çizdiği Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde ülkemizin kalkınmasını ve vatandaşlarımızın refahını artırmayı hedefleyen ve yatırım, üretim, istihdam ve ihracatı önceleyen politikalarımızı kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz. Önümüzdeki dönemin olmazsa olmazı; katmadeğerli üretim ve ihracattır. Savunma sanayi ihracatında dünyada öncü ülkelerden biri olma, yazılım ihraç etme, yerli ve milli otomobil TOGG’u ihraç etme, yüksek teknolojili ürün ihracatımızı artırma bu dönemin hedefleri arasındadır. Tek yol, ihracat yapmaktır anlayışımız çerçevesinde hem mal, hem de hizmet ihracatımıza çeşitli destekler sağlıyoruz, ihracatçılarımızın adeta her adımına destek veriyoruz. Bu amaçla; Bakanlığımızın 2024 yılı bütçesini ve ihracat desteklerini en az 2 katına çıkarıyoruz.”

“Yerli üretimi güçlendirmeli ve destek olmalıyız”
MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı, siyasette ve diplomaside güçlü olmak istiyorsak bunun yolunun ekonomik güce sahip olmak ve ekonomik bağımsızlıktan geçtiğini vurguladı: “Bu nedenle MÜSİAD olarak her zaman vurguladığımız gibi; yerli üretimi güçlendirmeli ve destek olmalıyız. Bununla birlikte bizleri güçlü kılacak en önemli unsur ise ‘bir ve beraber’ olmamızdır. Sen, ben, o değil; ancak ‘Biz’ olursak kendi gücümüzü ortaya çıkarabiliriz. Ancak biz olursak hiçbir güç önümüzde duramaz ve gerçek söz sahibi bizler oluruz. Beraber ve güçlü olursak, yaşanan savaşa ve insanlık dramına müdahale edebiliriz. Filistin’deki kardeşlerimize destek olmak istiyorsak güçlü olmalıyız. Kısacası; Biz’in gücüne ve kudretine inanmalıyız.”
“Türkiye, bölgesel ve küresel büyük bir güç”: Asmalı, “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına girdiğimiz Türkiye Yüzyılı’nda; 905 milyar dolarlık milli geliri, 255 milyar dolar seviyesini geride bırakan ihracatı ve istihdamda 31 milyonu aşan işgücü piyasasıyla Türkiye, hem küresel hem de bölgesel anlamda büyük bir güce dönüşmeyi başarmıştır. Ülkemiz; mevcut imalat potansiyeli, esnek üretim kapasitesi, nitelikli insan gücü ve büyük piyasalara yakınlığı sayesinde, ciddi bir üretim üssü konumuna yükselmiştir. İhracat bayrağını 200’den fazla ülkeye ulaştıran, ekonomiden altyapı ve şehirleşmeye, eğitimden sağlığa kadar birçok sahada oldukça büyük atılımlar yapan Türkiye’nin, bu başarısını önümüzde dönemde de sürdüreceğine ve Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına gireceğine olan inancımız tamdır” diye konuştu. Asmalı, 12. Kalkınma Planı’nın ekonominin bütün aktörleri için bir yol haritası olduğunu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye Yüzyılı’nı inşa etmek için ekonomi yönetiminin attığı adımlar, sağlam sanayi altyapısı, nitelikli insan kaynağı ve yenilikçilik ekosistemiyle Türkiye’nin, dünya ortalamasının üzerinde büyümeye devam edeceğini söyledi.
33 ülkeye yüksek teknoloji ihracatı: Marka hikayesini ve vizyonunu bir sunumla paylaşan BAYKAR Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, Baykar’ın tek başına 33 ülkeye yüksek teknoloji ihraç ettiğini anlattı: “Türkiye, dünyada en yakın rakibinden (ABD’li) 5 kat daha fazla bilinen SİHA’ları üretmiş durumda. Türk orduları SİHA’larla kazanılan ilk savaşı da Bayraktar TB2 ile kazandı. TB3 şu anda havada, üçüncü uçuş testi yapılıyor. TEKNOFEST ilk yılından itibaren çok büyük bir teveccüh gördü, dünya rekorlarını kırdı. Dünya rekorlarından sonra kendi rekorlarını açık ara farkla kırmaya devam etti. Cumhuriyet’imizin 100. yılında 4.5 milyon ziyaretçi ağırladık. Biz bütün bu çalışmaları ülkemiz semalarında tam bağımsız ve hür olsun diye gerçekleştirdik.”
Türkiye’nin bilişim ihracatı 2 milyar dolara yaklaştı: İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, “Ticarete hayat veren Türkler rollerine yeniden geri dönüyorlar. Dijital çağda, dönüşümün mutlak gereklilik haline geldiği bir yüzyılda, Türkiye dijital ekonomiyi kuruyor ve uluslararası rekabet argümanı olarak dijitali ve teknolojiyi vurguluyor. Bu amaçla her türlü altyapıyı hızla hayata geçiriyor. Türkiye’nin 2022’de bilgi ve iletişim teknolojileri sektörü ihracatı 2 milyar dolara yaklaştı” dedi.
Kolektif hareketin gücü: Vizyoner23 İcra Kurulu Başkanı Hasan Ekmen, açılış konuşmasında kolektif hareketin gücüne dikkat çekti.

‘BİZ’İN GÜCÜ’ deneyim alanlarında yeni ufuklar
Türkiye’nin en değerli fikirleri İnovasyon Duvarı’nda buluştu: Etkinliğin sergi bölümlerindeki deneyim alanlarında yüzlerce kişinin katılımıyla kolektif fikir hazinesi oluşturuldu. Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar’dan Turkcell Genel Müdürü Ali Taha Koç’a kadar Türkiye’nin en seçkin zekâları etkinlikteki inovasyon duvarına girişim fikirlerini yazdı. Bazı girişimciler kendi fikirlerini yazarak destek beklerken; bazı katılımcılar girişim fikirlerine farklı bir bakış açışı sunarak duvara yeniden ekledi. Kolektif bir akılla fikirler daha da genişledi, genişletildi. Kolektif girişime katkı sunması için yer alan bu deneyim, katılımcılara yeni vizyonlar ve ufuklar kazandırdı.
Lego’dan Al Bayrağımız: MÜSİAD Vizyoner’23’te kolektif hareket etmenin önemini vurgulamak için yapılan Lego etkinliğinde, sunucunun anonsuyla yaka kartlarında gizlenen Lego parçasını fark eden 3 binden fazla katılımcı, deneyim alanına gelerek parçaları birleştirmeye başladı ve Türkiye’de en çok kişinin bir araya gelerek oluşturduğu Lego Türk Bayrağı ortaya çıktı.
Yapay Zekanın gözünden “Kolektif Olmak” Sergisi: MÜSİAD Vizyoner’23’ün sürpriz konukları arasında bir yapay zeka sistemi olan ‘Artifical Things’ vardı. Fuayedeki ‘Kolektif Olmak’ temalı sergi insanın ve makinenin kolektif zekâsıyla oluşturuldu. Yapay zekâ kendi gözünden kolektif olmayı birbirinden ilginç ve çarpıcı görsellerle anlattı.
Cumhuriyetin 100. Yılı Biz’in fotoğrafıyla kutlandı: Deneyime katılanların ilk önce fotoğrafı çekildi ardından kişilerin resimleri üstünde bir sayıyla basıldı. Katılımcıların fotoğrafları duvardaki sayıyla eşleşen alana yapıştırmasıyla ortaya eşsiz bir tasarım çıktı.
Gizemli “Karekod Kafalar”: Etkinlikte fütüristik kostümlerle dolaşan ‘karekod kafalar’ görüldü. Karekodu okutan katılımcılar ‘Ne kadar kolektifsin?’ testiyle karşılaştı. Sorulara yanıt verenler ne kadar kolektif olduklarını gördü ve daha kolektif olabilmeleri için yapay zeka kitap, film gibi tavsiyeler sundu.