Greenlog, tüm müşterilerini ‘Karbon Nötr’ haline getirmeyi amaçlıyor

Lojsitik sektöründe intermodal taşımacılık alanında hizmet veren Greenlog Intermodal Lojistik Hizmetleri A.Ş., 2016 yılından beri çalışmalarına artı değer katarak devam ediyor. İhracatçı müşterilerini karayolu taşıma moduna göre daha sürdürülebilir bir taşıma modu olarak nitelendirdiği ‘intermodal’e yönlendirmeyi amaçlayan şirket, son 3 yılda Türkiye’den Avrupa’ya kesintisiz kendi blok trenlerini kaldıran sayılı firmalar arasında yer alıyor.  İstanbul/Halkalı istasyonundan kalkan trenler 7 günde Almanya Duisburg şehrine ulaşıyor.  Oradan kuzey batı Almanya, Benelux, İngiltere ve İrlanda ülkelerine ulaşıyor ve aynı zamanda RORO güzergahını da kullanıyor. RORO servisi ile İtalya’nın Bari ve Trieste limanlarının ardından tren bağlantılarıyla hemen hemen tüm Avrupa’ya hizmet veriyor.  Ayrıca, partner tren operatör firmaların servisini kullanarak Macaristan, Slovakya, Çekya ve Polonya bölgelerine ulaşıyor.

İntermodal, yüzde 60 daha çevreci, yüzde 30 daha ekonomik
Greenlog’un ana konusunun müşterilere daha sürdürülebilir bir lojistik ortamı hazırlamak olduğunun altını çizen Greenlog Intermodal Lojistik Hizmetleri A.Ş. Yönetici Ortağı Erhan Muco, intermodal taşımacılığın, karayolu unimodal taşıma moduna göre yüzde 60 daha çevreci, yüzde 30 daha ekonomik olduğunu belirtti.
Muco, “Ayrıca bu yıla kadar fiyatlarımız tüm yıl boyunca sabit ve uzun vadeliydi. Bu yıl zorunlu sebeplerden dolayı enerji fiyatlarındaki dalgalanma her ne kadar intermodal sistemlerini etkilese de yakın bir gelecekte her şeyin eski düzene gireceğini umuyoruz” diye konuştu.
Greenlog Intermodal’de dijital teknolojileri kullanarak 3 yıldır hibrit çalışma sistemine geçtiklerini söyleyen Muco, “Dijital dönüşüm, dijital teknolojileri kullanarak yeni iş süreçleri olusturmak veya mevcut süreçleri geliştirmek, değişen iş ve piyasa koşullarına uygun bir şirket kültürü ve müşteri deneyimi yaratmaktır” diyerek şöyle devam etti: “AI teknolojisinden yararlanarak müşterilerimizle daha proaktif ve tamamen otomatik iletişim kanalları geliştiriyoruz. Bu dijital iletişim kanallarının amacı daha hızlı ve verimli iletişim, insan hatalarını ortadan kaldırmak ve iş süreçlerimizi otomasyona dönüştürmektir.”
Dijital süreçler sayesinde müşterilerinin kendilerine sormaya gerek kalmadan, yüklerin statüsünü şeffaf bir şekilde takip edebildiklerini aktaran Muco, “Konteynerlerimizin içinde yerleştirilmiş olan GPS’ler sayesinde her an yüklerin yerini tespit edebiliyorlar. Dijital dönüşümde yolumuz uzun ancak şirket olarak bu süreçlere açığız ve yeni teknolojileri mutlaka takibimize alıp, iş süreçlerimize dahil ediyoruz” bilgisini verdi.

“Amacımız, ülkede sürdürülebilir bir lojistik ortamı yaratmak”
Şirket kültürü olarak yeni iş süreçlerine açık oldukları gibi yeni kavramlara da açık bir şirket olduklarını vurgulayan Muco, “Bizimle aynı sektörde faaliyet gösteren diğer firmaları bir rakip olarak değil aynı amaç uğruna uğraşan ve çalışan ekibin önemli birer parçası olarak görüyor ve kabul ediyoruz. Bizim amacımız ülkede sürdürülebilir bir lojistik ortamı yaratmak. Bunu yaratmak sadece Greenlog olarak mümkün değil. Bir şirket her alanda en iyisi olamaz ancak kendi alanında en iyi olabilir. Bizim ana konumuz intermodal taşıma ve bu konuda oldukça iyiyiz” açıklamasını yaptı.
Kendi tren hatlarıyla hizmet verdikleri için tüm süreçlere direkt müdahale edebildiklerini kaydeden Muco, “Ancak bizim sistemimiz sektördeki tüm diğer firmalara açıktır. Rakip olarak değerlendirilen bir şirket müşterinin yükünü bizim trene rahatlıkla bindirebiliyor. Bizde ana konumuz olmayan denizyolu, karayolu veya havayolu taşımalarda sektördeki diğer ana oyunculardan yardım alarak müşterimize iyi bir deneyim ve çözüm üretebiliyoruz” diye konuştu.

2023 hedefi yeni pazarlar ile yeni taşıma modları
Pazarı doğru okuyarak mümkün olduğunca doğru bir bütçe hazırlayarak gelecek yıla adım atmak istediklerini söyleyen Muco, 2023 planlarını şöyle açıkladı: “İlk yarı için hedefimiz, intermodal taşımada mevcut rotamızı korumak ve hizmet kalitemizi iyileştirmek. Türkiye-Avrupa arasında blok tren çalıştırdığımızdan enerji sektöründe yaşanan artışlar hem bizi hem RORO intermodal güzergâhlarını çok etkiledi. Bir yandan tüm bölgede ekonomik durgunluk yaşanırken bir yandan üretim maliyetleri enerjiden dolayı artış gösterdi. Bu pek alışık olmadığımız bir durum. 2023’ün ilk yarısında hem ihracatımızı hem de lojistik sektörümüzü ciddi bir mücadele bekliyor. Biz de pazarlama ve satış ekibimizi genişleterek yeni pazarlara ve yeni taşıma modlarına yönelerek bu olumsuz etkiyi azaltmaya, müşteri portföyümüzü ve hizmetlerimizi çoğaltarak, riski dağıtmaya çalışacağız."
Bir diğer hedeflerinin tüm müşterilerinin taşımalarını ‘carbon neutral’ haline getirmek olduğunu vurgulayan Muco, “Bu proje ile müşterilerimizin adına yaptığımız tüm taşımaların karbon ayakizi ölçülecek, raporlanacak ve müşterilerimize ‘karbon nötr teslimat’ programı kapsamında karbon ofsetleme (dengeleme) süreçleri ile Gold Standard ve Verified Carbon Standard’lara Uygun Karbon Ofset sertifikası sunabileceğiz” dedi.
Lojistik sektörünün 2022 değerlendirmesini de yapan Muco sözlerini şöyle noktaladı: “Sektör olarak yılın ilk yarısında gelen itme ile birlikte çok güzel sonuçlar elde ettik. Ancak tüm Dünya’da yaşanan enflasyonu düşürmek adına finans piyasasında faizlerin artırılması sonucu olarak ekonomik durgunluğa doğru ilerlerken yılın ikinci yarısında bu etkiyi lojistik sektöründe iyice hissetmeye başladık. Özellikle Türkiye–Avrupa ihracatlarında aynı dönem bir önceki yıla nazaran çok ciddi bir düşüş mevcut ve bu da navlunların düşmesine neden oldu. Maalesef, 2022 yıl sonu itibariyle lojistik sektörü açısından pek tatmin edici bir yıl olmadı.”