Finansal ilişkilerde şeffaflık sağlayarak güvenli bir ticari zemin oluşturmayı hedefleyen Kredi Kayıt Bürosu (KKB), 2014 yılından beri faaliyet gösteren Findeks hizmet platformuyla bireyler ve reel sektör için finansal çözümler tasarlamaya devam ediyor. Kredi Kayıt Bürosu Stratejik Planlama ve Kurumsal İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Koray Kaya, “Finans sektörü ve reel sektörün finansal ilişkilerinde etkin risk yönetimi sağlayabilmeleri ve doğru karar verebilmeleri için Findeks’in sunduğu ürün ve hizmetlerin önemi giderek artıyor. Son dönemde ev-araç satın alma ve kiralama işlemlerinde dahi “Kredi Notunuzu öğrenebilir miyiz?” sorusu ile karşı karşıya kalmaya başladık. Her geçen gün hayatımızın tüm alanlarında karşılaşmaya devam edeceğimiz bu sorunun cevabı ise büyük önem taşıyor. Bu durum Kredi Notu sorgulama sayılarına da yansıdı. Gelecek yıl sorgulama sayısının 13.5 milyona ulaşmasını bekliyoruz” diye konuştu.
Günde 15 bin kişi Kredi Notu’nu öğreniyor
Finansal kurumlar, reel sektör ve bireylerin de Findeks Kredi Notu hizmetine yoğun ilgi gösterdiklerini açıklayan Koray Kaya, 1.2 milyon adet üyeye ulaştıklarını ve günde 15 bin kişinin rapor aldığını belirtiyor. Güncel verilere göre Türkiye’nin ortalama Kredi Notu’nun ise 1.425 olduğunun altını çiziyor. Kredi Notu’nu en çok sorgulayanların da yüzde 65 ile erkeklerin oluşturduğunu ekliyor. Kaya, Findeks üye sayısının önümüzdeki yıl 2 milyona ulaşmasını hedeflediklerini, bunun için çalışmalarını tüm hızıyla sürdürdüklerini aktarıyor. Kredi Notu’nun önemini vurgulayan Kaya, şu bilgileri veriyor: “Findeks, finans sektörünün seni nasıl gördüğünün bir aynasıdır. Findeks’i kullanarak finansal durumunu ve itibarını kontrol altında tutabilir ve daha iyi yönetebilirsin. Bankalar ve diğer finansal kurumlardaki kredi borç ve limitlerini, kredi notunu takip edebilir, finansal kontrolünü sağlayabilirsin. Dünyada yaygın olarak kullanılan ve tüm sektörlerde itibar göstergesi olan finansal derecelendirme sonuçlarına hakim olabilirsin. Bu yıl oto kiralama, telekom ve beyaz eşya sektörleri yoğun bir şekilde Kredi Notu hizmetinden faydalanmaya başladı. 2016’da enerji, sigorta ve emlak sektörünün ilgisiyle kullanımın daha da yaygınlaşacağını düşünüyoruz. Burada Kredi Notu kullanım bilincini artırarak ‘notu yüksek olanların’ sigorta risk primlerinde veya kullandıkları kredilerde maliyetlerini düşürmeyi planlıyoruz.” Dönemsel olarak Kredi Notu’na ilişkin de değerlendirme yapan Kaya, ekonomide iyileşme gözlemlendiğinde kredi notunun da iyileştiğini belirterek, “Kredi Notu değerlendirmesinde 40’ı aşkın parametre kullanılıyor. Sadece ödemelerin zamanında yapılması yeterli bir veri ortaya çıkarmıyor. Findeks’in Not Danışmanım hizmetinden faydalanan kişiler Kredi Notu düşük ise nasıl yükseltebileceğini ve Kredi Notu’nu nasıl yüksek tutacağı konusunda danışmanlardan kendi durumlarına özel bilgi alabiliyor” diyor.
Kredi Notu’nuzu ne etkiliyor?
Kredi Notu değerlendirmesinde 40’ı aşkın parametre kullanılsa da bazı noktalar biraz daha ön plana çıkıyor. Bunların başında gelen ve en çok bilineni ise bireysel kredi ve kredi kartı ödeme alışkınlıkları. Notunuzun yüzde 30’unu oluşturan bu alandan yüksek puan elde etmek için asgari ödeme tutarlarının zamanında ödenmesi, ödemelerin son ödeme tarihinden geç yapılmaması gibi noktalara dikkat etmek gerekiyor. Bir diğer nokta ise mevcut hesap ve borç durumu. Notunuzun yüzde 25’ini etkileyen bu alanda iyi ve kötü kapanmış krediler, teminatlı veya teminatsız mevcut borç bakiyeleri ve limitler dikkate alınarak notunuza dahil ediliyor.
Sadece ödeme performansı ile sınırlı olmayan kredi notunu etkileyen unsurlardan biri de yeni kredi açılışı. Notunuzu yüzde 20 oranında etkileyen bu unsur için henüz ödeme performansı belirli olmamakla birlikte yakın zamanda alınan krediler, kişinin risklilik oranını artıran önemli bir detay. Son olarak, notunuzun kalan yüzde 15’lik kısmını kredi kullanım yoğunluğu oluşturuyor. Kredi kullanan ve düzenli ödeme tarihçesine sahip olan bir kişinin Findeks Kredi Notu, hiç kredi kullanmayan ya da az kullanan bir kişiye göre daha yüksek olabiliyor.
İtibarın simgesi “Karekodlu Çek” oldu
Çekli ödemelerde yaşanan sahtecilik, dolandırıcılık ve karşılıksız çek gibi olumsuzlukların önüne geçmek için tasarlanan Findeks Karekodlu Çek Sistemi 15 Haziran itibarıyla kullanıma sunuldu. Çekle ilgili kafalardaki soru işaretini şeffaflık ile çözen Karekodlu Çek Sistemi, çeklerde itibarin bir göstergesi oldu. Çekler üzerine basılan karekodlar vasıtasıyla çeklerin doğruluğuna ve keşidecilerin geçmiş çek ödeme alışkanlıklarına dair bilgilere erişmek mümkün hale geldi. Koray Kaya, Karekodlu Çek Sistemi’nde 250 bin çek yaprağına ulaştıklarını ve 14 bin müşterinin kullanmaya başladığını aktarıyor. Kaya, Karekodlu Çek Sistemi’nin yaygınlaşması için bankaların pozitif olarak karekodlu çek kullanımını önermesinin önemli olduğunun altını çizerek şunları anlatıyor: “Piyasaların sıkışık hali düşünüldüğünde satılan ürünün karşılığını almanın önemi küçümsenemez. Türkiye’de ortalama bir çekin büyüklüğü 20 bin TL civarında. Ürünün kar marjı yüzde 10 kabul edilirse, 20 bin TL’lik çekin arkası yazılıp tahsil edilemediğinde 200 bin TL’lik satışa bedel oluyor. Tüm kar bu 20 bin TL’lik tek bir çek ile yok oluyor. Artık piyasada vadeli satışlarda daha seçici olmak zorunlu hale geliyor. Çek Raporu, Karekodlu Çek Sistemi bu anlamda ticarete güven getiriyor.”
Çekin doğruluğunu ve çek ödeme geçmişini öğrenebilirsiniz
Çekin doğruluğu ve keşidecinin çek ödeme geçmişini öğrenmek için çeki alan kişinin, çek yaprakları üzerinde yeralan karekodu, akıllı telefonuna indireceği Findeks Mobil Uygulaması’na üye girişi yaparak okutması yeterli oluyor. Böylece çek bilgileri ile keşidecinin kimliğine ilişkin bilgiler o an ekrana yansıyor. Ekrandaki bu bilgilerin çek yaprağı üzerindeki bilgilerle karşılaştırılarak sahtecilik ve dolandırıcılık olaylarına karşı tedbirli olunması sağlanıyor. Hemen ardından alınabilen Findeks Karekodlu Çek Raporu sayesinde, keşidecinin daha önce düzenlediği çeklerden ödenen, arkası yazılan ve sonradan ödenen çeklerin adetsel ve hacimsel oranları yüzde olarak görülebiliyor. Aynı zamanda çek üzerindeki bilgilerde herhangi bir silinti, kazıntı, tahrifat veya bir başka kimyasal sahtecilik durumu tespit edilerek henüz zarar oluşmadan önlem alınmış olunuyor.
Findeks Karekodlu Çek Sistemi’nde çek ödeme geçmişi sorgulanırken keşideciden herhangi bir onay almak gerekmiyor. Keşideci, bankalardan Karekodlu Çek talep ederken aynı zamanda karekod vasıtasıyla erişilebilecek bilgileri, çeki alan kişinin görebilmesi için de bilgi paylaşım onayı veriyor. Bu yüzden keşideci hakkında Findeks Karekodlu Çek Raporu alınacağı zaman tekrar bir onay alınmasına gerek kalmıyor.