Dijital dönüşüm artık günümüzde bir seçim değil, şirketler için önemli bir gelir, kâr ve büyüme faktörü olarak görülüyor. Bu süreçte dijitalleşmek için yenilikçi teknolojilere, dijital becerilere yatırım yapılması ve mevcut işgücünün yeniden eğitilmesi gerekiyor.
Dijital dönüşümün mevcut durumu ve gidişatı ile ilgili (MIT Sloan Management Review ve Deloitte Digital tarafından) açıklanan son rapor, tüm dünyada yavaş ilerleme kaydedildiğini ve dijital dönüşüm projesi yapan firma sayısında bir dönem öncesine göre sadece yüzde 5 artış olduğunu ortaya koyuyor.
Dell’in 40’tan fazla ülkeden 4.600 işletmede yaptığı “Dijital Dönüşüm Endeksi” çalışmasına göre de ilerlemenin yavaş olduğu, şirketlerin değişim hızına ayak uydurmakta zorluklar yaşadığı ortaya koyuldu. Geniş kapsamlı araştırmayı yapan Dell Technologies’in CEO’su Michael Dell, çoğu işletmenin henüz ilerlemek için önünde uzun bir yolu olduğunu söylüyor.
Dijital dönüşümü konuşmaya başladığımız ilk günlerde, 5 yıl içinde tüm dünyada yüzde 20’ye yakın verimlilik artışının yakalanacağı, dijitalleşmeyen firmaların en az yüzde 20 oranında küçülmek zorunda kalacağı veya yüzde 20’sinin yok olmak ile karşı karşıya kalacağı kabulü ile ilerliyorduk. Ancak dijital dönüşümün temel taşlarından biri kabul edilen bulut bilişim, ülkemizde yüzde 10 seviyelerinde kullanılıyor. İş süreçleri optimizasyonu, verimliliği artırma hedefleri sayesinde zaten ilerlemesine devam ediyor. Dijital şirket deyince aklımıza fazla şirket gelmiyor ve malesef dijital dönüşüm de o kadar da hızlı gerçekleşmiyor.
Günümüzde bazı fabrikalarda, işçilerle beraber mesai yapan robotlar görülebiliyor. İşyerlerindeki bu fiziksel robotlar bilim-kurgu filmlerindeki sahnelerin dışında, zekayı taklit eden robotik yazılımlardır.
Robotik yazılımlar-RPA (Robotic Process Automation), çok sayıda sektörde artan kullanımı ile gelişmekte olan bir teknoloji olarak gözümüze çarpıyor. Fiziksel robotların aksine, RPA perde arkasında çalışmakta, insan aklını kopyalamakta, işlemlerimizi hızlandırmakta ve iş süreçlerini dönüştürmektedir.
RPA sistemlerinin, insanların davranışlarını tekrar edebilmesinin yanında, insan gibi görmeyi sağlayan “computer vision” teknolojisi sayesinde gerçekte o kadar da hızlı gerçekleşmeyen dijital dönüşüm sürecimizde bizim için bir sıçrama yapma fırsatı yaratacağı benziyor.
e-dönüşüm uygulamaları tarafında da kapsam genişlemeye devam ediyor: Hedef Dijital Türkiye e-Dönüşüm rüzgârı özel sektörde başladıktan sonra kamu sektörüne de sıçradı, Dijital Dönüşüm Ofisi’nin kuruluşu ile kamu kurumlarında da ciddi yatırımlar yapılmaya başlandı. e-dönüşüm kapsamının genişlemesi ve vergiye konu olan tüm kağıt belgelerin dijital ortama aktarılması yönünde çalışmalar hız kesmeden devam ediyor.
1 Temmuz 2020’den itibaren e-Fatura’ya zorunlu geçiş için alt sınır olan 10 milyon TL, 5 milyon TL’ye iniyor olacak. Daha sonraki yıllarda da bu sınırın kademeli olarak inerek e-Fatura’nın daha da yaygınlaştırılması planlanıyor.
Kurumsal Dönüşüm Platformu olarak biz de Dijital Dönüşüm Çalışma Grubumuz vasıtasıyla farkındalık etkinlikleri düzenlemeye devam ediyoruz. Yakın zamanda bu etkinliklere ek olarak dijital dönüşüm yolculuğuna çıkmaya niyetlenen firmaların mevcut durumlarını yerinde inceleyip dijital dönüşüm olgunluk seviyelerini belirleyerek, yol haritalarını düzenlenmelerine destek olmaya başlıyoruz.
KOBİ’lere ulaşmak için KobiEfor bize bir çok kanal sağlayabiliyor. KobiEfor, yayın hayatına başladığı ilk günden itibaren KOBİ’lerin bilişim yatırımlarının değişim ve dönüşüm dönemlerinde bilgi kaynağı olmaya devam ediyor. Düzenlediği KOBİ Zirveleri, hazırladığı dosyalar ve oluşturduğu işbirlikleri ile gündemde kalmaya ve vazgeçilmeden takip edilmeye devam ediyor.
Bu vesile ile 20. yılına ulaşma başarısını gösteren KobiEfor’u kutluyor, başarılarının devamını diliyorum.
“e-Dönüşüm” olmasa vay “Dijital Dönüşüm”ün haline
Paylaş