Türkiye sigorta sektörü hızlı büyümesini sürdürüyor. Türkiye Sigorta Birliği (TSB) verilerine göre; sigorta ve emeklilik sektöründe 2023 yılı Ekim ayı, 2022 Ekim ayına göre prim üretimi %118, hayat prim üretimi %90.2, hayat dışı prim üretimi ise %122.4 arttı. TSB bünyesinde bulunan 73 aktif sigorta, emeklilik şirketinden 49’u hayat dışı, 18’i hayat ve emeklilik, 4’ü reasürans şirketi. TSB verileri; sigorta pazarında, 2023’ün Ocak-Temmuz döneminde 248.1 milyar TL prim üretildiğini, geçen yılın aynı dönemine göre pazarın %131.2 büyüdüğünü gösteriyor. Bununla beraber, penetrasyon dünya genelinde gelişen ülkelere kıyasla henüz istenen seviyeye ulaşmış durumda değil. Dünyada sigorta penetrasyon oranı ortalama %7.2, Batı Avrupa ülkelerinde ise %9-10 seviyelerinde seyrederken, toplam ölçek olarak bakıldığında Türkiye’de sigorta alanında üretilen primin Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’ya oranı %2.2 seviyesinde.
“KOBİ’lerin sahip olduğu sigorta ürünleri artırılmalı”
Türkiye Sigorta Birliği-2. Uluslararası Sigorta Zirvesi Sonuç Bildirgesi’ne göre; 2023’ün ilk 6 ayında Türkiye sigorta sektörü, 211 milyar TL prim üretimi ve 90 milyar TL hasar ödemesi gerçekleştirdi, GSYİH’nın 24 katı kadar bir teminatı sigortalılarına sundu. Bildirge’ye göre; Orta Vadeli Program’da (OVP) yer alan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, katılım sigortacılığı, doğal afetlere karşı daha fazla sigorta güvencesi sunulması ve bina tamamlama sigortası gibi konular da sektör için önem arz ediyor. Sigorta sektörünün öncelikli gündem maddelerini; ‘sürdürülebilirlik ve paydaşlara değer katan bir sektör oluşturmak’ diye sıralayan Bildirge’de; şunlar belirtiliyor: “Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) tarafından piyasa disiplinini korumak amacıyla çeşitli uygulamalar hayata geçirilirken ve sektörün kronik sorunlarına yapısal çözümler aranmaktadır. Trafik sigortalarında serbest tarifeye geçiş hedeflenmektedir, ancak sistemi düzenlemek için havuz sistemi sürdürülmesi taraflar açısından önemlidir. Ayrıca, beklenen Marmara depremine hızlı bir şekilde hazırlık yapma gerekliliği çok önemlidir. KOBİ’lerin sigorta kullanım oranları oldukça düşüktür, bu yüzden özellikle KOBİ’lerin sahip olduğu sigorta ürünlerinin artırılması gerekmektedir. Güçlü bir sigorta sektörü için özkaynaklarını artırmaya yönelik çalışmalar son derece önemlidir.”
11.7 milyon DASK sigortalı var: Bildirge’de iklim değişikliği nedeniyle oluşan katastrofik risklerin dünya genelinde ciddi hasarlara yol açtığı, bu nedenle afet sigortasını içeren afet yönetimi yol haritasının büyük bir öneme sahip olduğu vurgulanıyor. Ekonomide yaklaşık olarak %5’lik bir paya sahip olan sigorta ve özel emeklilik sisteminin, rakamsal büyüklüğün ötesinde bir görevi yerine getiriyor. Bildirge verilerine göre; DASK kapsamındaki sigortalı sayısı 11.7 milyona ve payı da yaklaşık %59’a ulaştı. DASK poliçesinin diğer afetleri de kapsayacak şekilde genişlemesi söz konusu.
Bildirge’de Uzun Süreli Bakım Sigortası (Sağlık Sigortası) ile yapı sigortalarının da geliştirilmesinin hedeflendiği de aktarılıyor: “Sigorta sektörümüz ve DASK 6 Şubat’ta yaşadığımız deprem felaketinden sonra hızlı bir şekilde hasar ödemelerini yapabilmiştir. Bu durum iş sürekliliği ve sürdürülebilirlik açısından sigorta sektörüne olan güveni arttırmaktadır. Doğal afetler konusunda en temel konulardan biri de kamu özel sektör işbirliğidir.” Bildirge’de yurt dışı örneklerinde olduğu gibi insanları sigorta yaptırmaya teşvik etmek için konut sigortası yaptıranlara emlak vergisinde ufak bir indirim, ticari işletmelerde sigortalı işletme sayısını arttırmak için zorunlu sigorta uygulamaları gibi uygulamalar öneriliyor. Bireyler ve kurumlar için koruma eksikliğini azaltmanın en etkili yolunun sigorta penetrasyonunu arttırmak olduğu ifade ediliyor.
Felaket öncesi yatırım, sonrasındaki harcamayı engelliyor: Bildirge’de ‘afetlere karşı dirençli olmak’ konusu da önemle vurgulanıyor: “Sigortacılar; hangi bölgelere, hangi tarz binaların yapılacağını tespit etme hususunda kamu otoritesine destek olabilir. Test yapmak ve risk gerçekleşmeden önce de ne yapacağımıza karar vermek risk yönetimi açısından oldukça önemlidir. Afetlerden sonra yapılan ödemeler insanları, işletmeleri ayağa kaldırmakta ve iş sürekliliği sağlamaktadır. Yapılan çalışmalar felaket öncesi yapılan her 1 dolarlık yatırımın, felaket sonrası yapılan her 5 dolarlık harcamayı engellediğini ortaya koymaktadır. Sigorta sektörünün en önemli görevi risk transferini yapmaktır. Deprem başta olmak üzere doğal afet risklerini yönetmede parametrik sigortalar önem arz etmekte.”
Deprem riskini doğru yönetmek için bazı ürünler: Bildirge’de deprem riskine karşı dirençli, güvenli şehirler oluşturmak ve riskleri doğru yönetebilmek için sigorta sektörünün kullanabileceği potansiyel bazı araçlar; ‘Afet sigortası, Mesleki sorumluluk ve bina tamamlama sigortası, Bina güçlendirme odaklı risk transfer ürünleri, Doğal afet bonoları ve Parametrik sigorta ürünleri’ olarak sıralanıyor.
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Gülen, “Şu anda en önemli konumuz afetler ve olası Marmara depremi. Bu durumla ilgili olarak oluşabilecek riskin dünyaya transfer edilmesi. Bu da reasürans yöntemiyle oluyor. Bizim reasürans dünyasına derdimizi iyi anlatmamız lazım. Birinci işimiz bu. Türkiye burada doğru adımları atıyor, doğru işler yapıyor. Reasürans kapasitemizi artırmak için yeni bir hikaye yazmalıyız. Fiyatlarımızın çok pahalanmasına müsaade etmeden bu işi yapalım” dedi.
Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES): Uğur Gülen, başka bir önemli konu Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) hakında önemli gelişmeler olacağını açıkladı: “Hükümet ve regülatör destekliyor. Ama artık bunu hayata geçirmek çok önemli. Karar alıcılar ile son derece iyi çalışıyoruz. TES’in olduğu dünya modelleri incelendi. Onlara baktık. En doğru modelin Türkiye için hangisi olacağının seçimi yapıldı. Bunun bir mevzuat süreci var, Meclisten geçmesi gerekiyor ama rotasında gidiyor.”
“Serbest tarifeye geçmeliyiz”: Gülen, trafik sigortasının sigorta sektöründe önemli sorun olduğunu aktardı: “Hala en iyi düzen fiyatın piyasa tarafından belirlenmesi. Arz ve talebin kendi oluşturduğu fiyata, serbest tarifeye geçmemiz lazım. Bu konuda SEDDK (Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu) Başkanımızın ayırdığı ‘Yüksek Riskli Sigorta Havuzu’ diye bir grup var. Yani 27 milyon sigortalı varsa 20-30 bin kişilik bir kümeyi konuşuyoruz. Yani onları böyle cımbızla seçip kenara ayırıp başka bir şekilde yönetirsek geri kalanı serbest tarife getireceğiz. Bu yıl bitmeden serbest tarifenin geleceğine dair inancım var.”
Antalya’da ‘Güçlü Ekonomi Güçlü Sigortacılık Yolunda Gelecek Vizyonu’ temasıyla düzenlenen 2. Uluslararası Sigorta Fuarı’nın açılışında konuşan TSB Başkan Yardımcısı Ahmet Yaşar, sürdürülebilirliğin önemini vurguladı: “Atatürk’ün ‘Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır’ sözleri süreklilik ve varlığı koruma vurgusu yapar. 29 Ekim 1923 sadece Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu değil, aynı zamanda Türk Devleti’nin varlığının ve sürdürülebilirliğinin ilanıdır. Bugün ise Türkiye ekonomisinin, istihdamın, vergi gelirlerinin sürdürülebilirliğini, kalkınmayı sağlayabilecek yegâne unsur sigortacılıktır.”
6 Şubat Kahramanmaraş depremlerindeki ekonomik hasarın 103 milyar dolar civarında olduğunu belirten Yaşar, “Fakat maalesef ki sigortalı hasar 5 milyar dolar civarında. Türkiye’de %4-5 civarında olan sigortalı hasar karşılama oranı, dünyada %25 ile %40 arasındadır. Buradan da görüyoruz ki; varlıklarımızı koruma, sürdürülebilirliğini sağlama konusunda almamız gereken yollar var. Buna çözüm üretme sorumluluğu da en çok biz sigortacılara düşüyor. Deprem bölgesinde işyeri sigortaları ve konut sigortalarının da Türkiye ortalamasının çok altındaydı. Burada bizlere düşen, bugünden tezi yok, sigortalılık oranını ve ürünlerimizi artırmak. Güçlü ekonomi için güçlü sigortacılık şart” diye konuştu.
20. yılını dolduran Bireysel Emeklilik Sistemi’nin artık Türkiye’nin en çok tercih edilen tasarruf enstrümanlarından biri haline geldiğini söyleyen Katılım Emeklilik Genel Müdürü Ayhan Sincek, BES’in bugün 683 milyar liraya ulaşan toplam fon büyüklüğüyle 15.7 milyon katılımcıya dokunur hale geldiğini söyledi: “Devlet katkısının %30’a çıkarılması, OKS sisteminin yürürlüğe girmesi, 18 yaş altına yönelik BES planlarının devreye alınması gibi düzenlemeler sektörümüzde önemli kilometre taşları oldu. TES de kesinlikle bu çapta bir etki yaratacak. Bu yeni sistemle birlikte Bireysel Emeklilik’te dünyadaki başarılı uygulamalara bir adım daha yaklaşacağız. TES tabii ki yine Türkiye’ye özgü bir model olacak ve eşsiz avantajlar sunacaktır. Sektörümüzün toplam fon miktarı 10 ayda %57.86’lık artışla 683 milyar TL büyüklüğe ulaştı. Faizsiz fon tarafında ise %65.53’lük büyümeyle 143 milyar TL seviyelerine gelindi. Faizsiz fonların 2013’te sadece %2.21 olan pazar payı bugün itibarıyla %24.96’yı bulmuş durumda.”
Sincek, BES katılımcılarını uyardı: “Her yılın devlet katkısı hakkı, ilgili takvim yılıyla sınırlı. İmkânı olanlara, %30 devlet katkısından maksimum yararlanabilmeleri için aradaki katkı payı farkını yıl sonuna kadar yatırmalarını öneriyoruz. 2023 içinde bireysel emeklilik ödemeleri yıllık minimum 140.535 TL’ye tamamladığında, %30 devlet katkısından en yüksek tutardan yani 42.160,50 TL’ye varan katkı payından yararlanılabilir.”
Marsh’ın yayınladığı ‘Küresel Sigorta Piyasa Endeksi’ne göre küresel ticari sigorta fiyatları, ılımlı artış trendini sürdürerek 2023’ün 2. çeyreğinde %3 artış gösterdi. Siber sigorta fiyatlarında ılımlı artış devam ederken, sabit kıymet teminatlarında küresel sıkıntılar sürüyor. Rapora göre; finansal ve profesyonel sigortalarda prim düşüşleri yaşanması ve siber sigorta piyasasında devam eden artış hızı yavaşlamasına rağmen sigorta fiyatları, 2. çeyrek boyunca tüm bölgelerde oldukça tutarlıydı. Bunda en büyük etken, 2. çeyrekte en yüksek artışı gösteren sabit kıymetler sigortasındaki artışların dengelenmesi olarak gözüküyor. Küresel olarak sabit kıymet sigortası fiyatları 2. çeyrekte, 1. çeyrekle aynı oranda yani ortalama %10 arttı. Aynı zamanda kaza sigortası fiyatları da 1. çeyrekte olduğu gibi %3’lük bir artış yaşadı. Art arda dört çeyrek boyunca, finansal ve profesyonel sigortalar alanlardaki genel fiyatlandırma düştü. Enflasyonun aktif değerler ve hasar maliyetleri üzerindeki etkisine ilişkin endişeler sigorta şirketlerinin odak noktası olmaya devam ediyor.
Marsh Türkiye CEO’su Yeşim Aksüt, yönetici sorumluluk ve siber sigortalardaki olumlu eğilimler bulunduğunu, ancak sabit kıymet sigortalarında devam eden fiyat artışlarının özellikle doğal afetlerin sabit kıymet sigortaları üzerindeki etkilerinin müşterileri için endişe kaynağı olmaya devam ettiğini aktardı.
Türkiye sigorta sektörü hızla büyüyor; Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) geliyor
Türkiye sigorta sektörü hızla büyüyor; Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) geliyor
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) verilerine göre; sigorta ve emeklilik sektöründe 2023 yılı Ekim ayı, 2022 Ekim ayına göre prim üretimi %118, hayat prim üretimi %90.2, hayat dışı prim üretimi ise %122.4 arttı. Sigorta pazarında, 2023’ün Ocak-Temmuz döneminde 248.1 milyar TL prim üretildi, geçen yılın aynı dönemine göre pazar %131.2 büyüdü. TSB Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Gülen, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’ni (TES) hayata geçirmenin önemini vurgulayarak, “En doğru modelin Türkiye için hangisi olacağının seçimi yapıldı. Bunun bir mevzuat süreci var, Meclisten geçmesi gerekiyor ama rotasında gidiyor” dedi.