KobiEfor Sanayi Ekonomi Dergisi

Daha ekonomik, vergi, maliyet avantajlı, tasarruflu çözüm; ‘Filo ve Araç Kiralama’da geleceğin iş modeli; araç paylaşımı

DOSYA

Pandemi, ekonomik kriz, Ukrayna-Rusya savaşı, yarı iletkenlerin tedarik sıkıntısıyla oluşan çip kriziyle birlikte işletmeler, en büyük maliyet kalemlerinden lojistik ve ulaşımda daha ekonomik ve maliyet avantajlı çözümlere; ‘Filo ve Araç Kiralama’ya yöneliyor.

İklim değişikliği, hibrit ve elektrikli araçlara yönelimi artırırken, hafif ticari araçların payı hızla yükseliyor. TOKKDER Yönetim Kurulu Başkanı İnan Ekici, yeni nesil tüketici ve mobilitenin hızlı yükselişiyle araç paylaşımı sektörünün geleceğin iş modeli olacağını öngördüklerini söylüyor.
Pandemi, ekonomik araç bulunurluğunun azalması, yarı iletkenlerdeki tedarik sıkıntısından kaynaklı  araç bulunurluğunda genel bir daralma ile birlikte filo ve araç kiralama sektöründe daralma yaşansa da artan hafif ticari araç kiralama akımının önümüzdeki dönemde de sürmesi bekleniyor. İklim değişikliği ve Avrupa Yeşil Mutabakat’a uyum meselesi gündemdeki yerini korurken; hibrit ve elektrikli araçların operasyonel araç kiralama sektörü filosundaki payının hızla artması çevreci araçlara verilen değerin giderek artacağının da göstergesi. Dünya hızla paylaşım ekonomisine doğru yol alırken; ‘Filo ve Araç Kiralama’ sektörü, ekonomiye değer sağlamaya devam ediyor. Pazarlamadan operasyonlarına, lojistik ve ulaştırma ihtiyaçlarına kadar her alanda binek ve ticari araca ihtiyaç duyan şirketler, artık araçları satın almak yerine araçlara harcayacakları sermayeyi başka alanlarda yatırıma dönüştürmek için araç ve / veya filo kiralamayı tercih ediyor. Biz de ‘Filo ve Araç Kiralama’ sektörünün bugünü ve gelecek vizyonunu, sektörün işletmelere sunduğu avantajları, sektörün sorunlarına TOKKDER’in (Tüm Oto Kiralama Kuruluşları Derneği) çözüm önerilerini TOKKDER Yönetim Kurulu Başkanı İnan Ekici ile konuştuk.
TOKKDER Başkanı İnan Ekici, tedarik zincirinde yaşanan aksaklıkların birçok sektörü olumsuz yönde etkilediğini ve etkilemeye devam ettiğini, otomotiv sektörünün de başta yarı iletken çip olmak üzere bazı malzemelerin tedarikinde yaşanan sıkıntıya bağlı olarak, 2021 yılında zor günler geçirdiğini söylüyor. Türkiye özelinde 2021’de; otomobil ve hafif ticari araç pazarının yüzde 4.6 daraldığını, otomobil satışlarının 2020’ye göre yüzde 7.9 oranında azalarak 561.853 adet olarak gerçekleşirken, hafif ticari araç pazarının ise yüzde 7.9 büyüyerek 175.497 adede ulaştığını aktaran Ekici, “Kiralama sektöründe 2021’de bir miktar büyüme beklentimiz vardı. Pandemi’nin devam etmesi, araç bulunurluğunda yaşanan sıkıntılar sektörün araç parkında beklenen büyümeyi yakalayamamasına sebep oldu. Yaşanan bu problemler dolayısıyla tüm dünya otomotiv sektöründe bir daralma söz konusu oldu. Otomotiv sanayinde kullanılan bazı malzemelerin tedarikinde yaşanan sorunun 2022 yılında da devam edeceği öngörülüyor” diyor.

Operasyonel araç kiralamada hafif ticari araçların yükselişi
Çevreci araçlara ilgi artıyor: Pandemi’nin devam etmesi, ekonomik araç bulunurluğunun azalması, yarı iletkenlerdeki tedarik sıkıntısından kaynaklı yine araç bulunurluğunda genel bir daralmanın yaşanmasıyla birlikte 4. çeyrekte, sektörün kiradaki aktif araç sayısının yılın 3. çeyreğinin sonuna göre yüzde 1’in altında azalarak 221 bin 426 adet olduğunu paylaşan Ekici, sektörün toplam araç sayısının 2020 sonuna göre yüzde 9.4 azaldığını, 238 bin 200 adede gerilediğini ifade ediyor: “Operasyonel araç kiralama sektörü olarak 2021’de 17.2 milyar TL’lik yeni araç yatırımı yaparak 60 bin 300 adet aracı filomuza kattık. Öte yandan 2018 sonunda operasyonel araç kiralama sektörünün filosundaki payı yüzde 2.9 olan hafif ticari araçların payı 2021 sonunda yüzde 5.3’e yükseldi. Artan hafif ticari araç kiralama akımının önümüzdeki dönemde de sürmesini bekliyoruz. Diğer taraftan hibrit ve elektrikli araçlardaki artışın belirginleştiğini söyleyebiliriz. 2021’de hibrit ve elektrikli araçların operasyonel araç kiralama sektörünün filosundaki payı yüzde 6.5’e ulaştı. Avrupa’dakine benzer trendler oluşmaya başladı. Filolarda dünya trendlerine paralel olarak çevreci araçlara daha fazla yer veriliyor.”
İnan Ekici, sektörün 2022 yılı performansını ise yakın coğrafyadaki savaşın durumu, araç tedariki sorununun gelişimi, araç maliyetlerinin seyri ve kredi faiz oranlarının seviyesinin belirleyeceğini aktarıyor: “Enflasyon, döviz kuru ve faiz oranlarının öngörülebilir hale gelmesi durumunda, ülkemizde ekonomik aktivite hızlanacak, büyüyen iş hacmiyle birlikte işletmelerin araç ihtiyacı da artacaktır. Bu noktada, sunduğu finansal ve operasyonel avantajlardan ötürü, operasyonel araç kiralama seçeneği, işletmelerin araç ihtiyaçlarını karşılamada öncelikli olarak tercih edeceği yöntem olacaktır.”
Günlük & kısa dönem kiralama sektörü büyüyor: 2021’i günlük & kısa dönem kiralama sektörü özelinde de değerlendiren Ekici, “Haziran ve sonrasında seyahat engellerinin kalkmasıyla birlikte yerli ve yabancı turist sayısında bir artış olduğunu görüyoruz. Yurt içi yolcu sayısında yaklaşık yüzde 35, yurt dışı yolcu sayısında ise yaklaşık yüzde 75’lik bir artış yaşandı. Bu da günlük kiralama sektörüne -2019’un altında olsa da- olumlu yansıdı. Günlük kiralamada yerli müşteri sayısı yaklaşık yüzde 20-25 seviyelerinde büyürken; yabancı müşteri adedi ise yaklaşık yüzde 40 kadar büyüdü” diyor.
Operasyonel kiralama sektörü araç parkında sınırlı büyüme bekleniyor: Operasyonel kiralama sektörünün araç parkının geçen yıl yaklaşık yüzde 10 daralarak 238 bin adede gerilediğini bildiren Ekici, bu yıl ise tedarik sorunu, ekonomik araç bulunurluğunun azalması, artan araç ve fonlama maliyetleri gibi nedenlerle operasyonel kiralama sektörünün araç parkının sınırlı bir büyüme ile 245 bin adede ulaşmasını beklediklerini paylaşıyor.
Günlük araç kiralama şirketlerinin bu yıla ilişkin araç alımlarıyla turizmde arzu edilen toparlanmaya hazırlık yapmaya başladığını kaydeden Ekici, şunları ifade ediyor: “Hem turizm sektörünün hem de günlük araç kiralama sektörünün 2022’de göstereceği performansın, Pandemi’nin mevsimsel bir salgın haline dönüşmesine ve yanı başımızdaki savaş ortamının turizm sezonundan önce sona ermesine bağlı olduğunu düşünüyoruz. Bu yıl, turizmde arzu edilen hareketlilik gerçekleşirse günlük araç kiralamaya olan talep de bundan olumlu etkilenecektir. Böyle bir durumda, araç bulunurluğu sıkıntısının baskısı altında dahi, günlük araç kiralamada geçen seneye göre yüzde 25-30’a yakın bir büyüme yaşanabilir, bu büyüme ile birlikte sektörün iş hacmi 2019 yılı seviyesine yaklaşabilir. Özetle, ekonomik aktivitenin hızlanması, hijyenik ve izole ulaşım tercihi ve seyahat etmeye olan özlem birleştiğinde günlük araç kiralama daha çok tercih unsuru olacaktır.”
Avantajları sayesinde filo ve araç kiralama tercih oranları artacak: İnan Ekici, sektörün gidişatında araç arzı sorunu, lojistik alanında yaşanan gelişmeler, dünyada artan emtia, özellikle çelik fiyatlarındaki artışın araç üretim maliyetlerine yansıması ve kredi faiz oranlarının seyrinin büyük rol oynayacağına dikkat çekiyor: “Avantajları sayesinde araç kiralama tercih unsuru olmaya devam edecektir. Özellikle sınırlı kaynakları verimli kullanmanın bu denli önemli hale geldiği günümüzde araç kiralama işletmelerin araç ihtiyacını karşılaması için en uygun alternatif haline geldi. Satın alma yerine kiralamayı tercih eden işletmeler öz kaynaklarını ve kredi limitlerini ana faaliyetlerinde değerlendirebiliyor, bu sayede işlerini geliştirme imkânına kavuşuyor. Bu çerçevede, Pandemi’nin etkisinin bitmesi ve salgın tehdidinin tamamen ortadan kalkmasıyla birlikte 2018’den bu yana ertelenen talepte artış olacağını düşünüyor, hızlı bir geri dönüş süreci yaşayacağımıza inanıyorum.”

Araç ve filo kiralamanın geleceği
“Araç paylaşımı sektörü geleceğin iş modeli olacak”: Artık nüfusun yarısından fazlasının şehirlerde yaşadığı bir dünyada olduğumuzu belirten Ekici, “Artan şehirleşmeyle farklı ulaşım ihtiyaçları doğuyor, alternatif mobilite çözümleri ve modelleri ortaya çıkıyor. Mobilite dünyasında talep, araç sahipliğinden kiralama ve paylaşıma doğru kayma devam ediyor. 2030’da dünyada satılan her 10 araçtan birinin paylaşım ekonomisi içinde yer alacağı öngörülüyor. Paylaşım ekonomisinin ivmelenmesiyle yeni kuşağın öncelikleri değişiyor. Avrupa ve Amerika’da ‘Y’ kuşağı bir süredir araç sahipliği yerine kiralama sistemini tercih ediyor. Z kuşağıyla birlikte araç sahipliğine olan ilgi giderek daha da azalıyor. Araç paylaşımı sektörünün hızla büyüyüp gelişerek geleceğin iş modeli olacağı öngörülüyor. Türkiye’de Z kuşağının yüzde 56’sı otomobili yalnızca bir ulaşım aracı olarak görüyor” diye konuşuyor.
Yeni nesil tüketici ve mobilite: Yeni nesil tüketicilerin mobilitede ‘kullanıma-dayalı-ödeme’ tercih ettiğini; paylaşımlı bisiklet, elektrikli bisiklet, scooter/motorlu scooter kullanımının arttığını aktaran Ekici, müşteri tarafında paylaşım ekonomisinde büyümeyi destekleyen ana unsurun ise ‘tasarruf’ olduğunun altını çiziyor: “Görünen o ki araç paylaşım sektörünü 10 seneden kısa bir sürede 5 kat gibi inanılmaz bir büyüme bekliyor. Küresel rakamlara bakarsak, 2017’de 36 milyon üyesi olan araç paylaşım pazarının üye sayısının 2021’de 47.5 milyona ulaştığını görüyoruz. 2026’daysa bu sayının 60 milyonu aşacağı tahmin ediliyor. Gelecekte enerji tasarrufu daha fazla ön planda olacak; sürdürülebilir teknolojilere daha çok yatırım yapılacak, kademeli olarak önce tam elektrikli ve sonra da otonom araçları hem paylaşım hem kiralama sektöründe sunuyor olacağız. Kiralama yöntemi sayesinde tüketiciler, elektrikli araçları başlangıç maliyeti ve ikinci el fiyat belirsizlik riski olmaksızın, makul aylık kira ödemeleriyle edinebilecek. Avrupa’da, 2030’da, yeni araç satışlarının %40’ının hibrit, %55’inin ise elektrikli olması bekleniyor. Mega trendlerin yarattığı etkiler sonucu mobilite ekosistemi evrilerek araç paylaşımı, üyelik modelleri, filo yönetimi, platform hizmetleri sağlayıcıları vb. yeni iş modelleriyle zenginleşecek. Biz de TOKKDER olarak, tüm bu gelişmeler ışığında sektörümüzün daha da gelişmesi, yeni mobilite ürünleri ile zenginleşmesi ve kurumsallık noktasında en üst seviyeye ulaşması için çalışmalarımıza devam ediyor olacağız.”

Sektörün sorunlarına çözüm önerileri
Faaliyeti kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 2022 yılı için KDV hariç 8.000 TL kadarlık kısmının gider olarak dikkate alınabildiğini paylaşan Ekici, görüşlerini şöyle açıklıyor:
“• Artan araç, bakım-onarım ve operasyon maliyetleri sebebiyle bu tutar maalesef beklentimiz seviyesinde değil. Bu limiti artırmak üzere bakanlığımızla temaslarımız devam ediyor. Sektör olarak beklentimiz araç kirası gider tavanı olarak belirlenecek tutarın en azından D segment giriş seviyesindeki bir otomobilin aylık kira tutarını kapsayacak seviyede olmasıdır ki, bu da yaklaşık 15-16 bin TL seviyesidir. 8.000 TL’lik araç kirası gider tavanı güncel koşullarda C segment araçlar için dahi yetersiz kalabilmektedir.
• Yaşanan araç tedariki sıkıntısı ve kiracıların kiraladıkları otomobillerle olan sözleşmelerini devam ettirmek istemesi sebebiyle operasyonel kiralama sözleşme süresinin dört yılı aşması günümüzde bir zorunluluk haline gelmiştir. Bununla birlikte, mevzuat gereği sektör olarak 48 aydan uzun süreli araç kiralaması yapamamaktayız. Bu durumun aşılması için ilgili devlet kurumları nezdinde girişimlerimizi sürdürüyoruz.
• Günlük / kısa dönem araç kiralamalarında, motorlu aracı kiralayanın söz konusu motorlu araç ile bir kimsenin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda motorlu aracın sahibi olan kiralama şirketi, aracın işleteni kabul edildiğinden, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmaktadır. Bu düzenleme günlük / kısa dönem araç kiralama sektörü için büyük sorun teşkil etmektedir. Bu sorun ancak kiralamanın ‘Kiralık Araç Bildirim Sistemi (KABİS)’ ve bir sözleşmeyle belgelendiği durumlarda, kısa süreli veya uzun süreli kiralama ayrımı yapılmaksızın, sözleşmede belirtilen kiralama süresi boyunca işleten sıfatının sadece aracın kiracısında olması yönünde kanuni bir düzenleme yapılmasıyla çözülebilecektir.
• Bir başka önemli konu ise araç kiralama şirketlerinden kiralanarak, iade yükümlülüğü doğmasına rağmen iade edilmeyen, hukuki dayanaktan yoksun olarak kullanılmaya devam edilen ve / veya suça konu edilen araçlar. Bu eylemin cezasının artırılması yönünde bir düzenleme yapılması için Adalet Bakanlığı nezdinde girişimlerimizi sürdürüyoruz. Özellikle araç kiralamaya yoğun talebin olduğu dönemlerde dolandırılma vakalarında maalesef artış yaşanıyor. Seyahat ve tatil dönemlerinde araç kiralamaya artan taleple birlikte bazı kötü niyetli kişiler; sosyal medya mecralarında ya da kurdukları sahte web siteleriyle bazı tanınmış oto kiralama kuruluşlarının taklidini yaparak, logolarına benzer logolar kullanarak, bu tanınmış oto kiralama kuruluşlarıyla ilgisi bulunmayan telefon ve WhatsApp hatları üzerinden yaptıkları görüşmelerle tüketicilerden araç kiralama vaadiyle avans toplamakta, avans ödemesi sonrasında bu kişilere ulaşmak mümkün olmamakta ve tüketiciler bu yöntemle maalesef dolandırılmaktadır. Artan dolandırıcılık vakaları, tüketicilerin oto kiralama faaliyetine ilişkin güveninin zedelenmesine neden olurken aynı zamanda taklidi yapılan oto kiralama kuruluşlarının da itibar kaybı riskiyle karşı karşıya gelmesine neden olmaktadır. Bu konuyu TOKKDER olarak İçişleri Bakanlığımıza ve Ticaret Bakanlığımıza aktardık, önlem alınması için girişimde bulunduk. Bu tür olumsuz durumlarla karşılaşılmaması için tüketicimizi uyarmak amacıyla iletişim çalışmalarımız da devam ediyor.”

Uzun dönem araç kiralamanın avantajları
Taksit kolaylığı ve nakit kaynakların etkin kalmaya devam etmesi: Filo kiraladığınızda bu şirket varlıkları arasında yer almaz. Aylık sabit ücretlerle kira ödendiğinden araç alırken yapılması gereken toplu para çıkışı yapılmaz, böylece bütçe sarsılmaz ve sürpriz ödemeler olmaz.
Kasko, sigorta, vergi, bakım, onarım, lastik değişimi gibi maliyetler; artık sorun olmaz. Filo kiralama vergi avantajı sağladığından şirketler araç satın almak yerine araç kiralamayı tercih ediyor.
KDV indirimi: Araç satın almada KDV indirimi kullanılamazken; filo kiralamada KDV’nin tamamı indirilecek KDV olarak kullanılabiliyor. Filo kiralama faturaları şirketin gideri olarak muhasebeleştiriliyor, KDV ve vergi indirimi sağlanıyor.
Motorlu Taşıtlar Vergisi: Filo kiralamada Motorlu Taşıtlar Vergisi, kiralama bedelinin içindedir. Böylece bu vergi bedeli de gider olarak gösterilir ve bu da şirketin vergisinden düşmesi anlamına gelir.
Araç bakım ödemeleri: KDV’de olduğu gibi araç muayenesi, araç bandrolü ve bunun gibi vergi bazlı ödemeler filo kiralama durumunda gider olarak gösterilir ve şirketin vergisinden düşülür.
Uygun maliyet, esnek ödeme avantajları sunulur.
Araç değişikliklerinden ikinci el kaygısı yaşanmaz: Araçlarınızı değerinde satmakla ve yenilerini almakla uğraşmazsınız, filodaki araçlar kolayca değiştirilir. Filo kiralanarak satılacak araçların değerinin düşme riskinden ve satılması durumunda vergi ödenme zorunluluğundan kurtulmuş olunur.
Güçlü bilanço görünümü: Araç kiralama için yapılacak ödemeler bankalarda kredi limitini etkilemez, araçlara ait ileri tarihli kira bedelleri mali borçlar arasında görünmez ve böylece bilanço güçlü görünür.
Zamanı verimli kullanma: Filo kiralamayla bakımdan satışa pek çok konu düşünülmek zorunda kalınmaz. Sadece aylık kira bedeli ödenerek, asıl iş koluyla ilgilenilerek zaman verimli harcanabilir.
Sigorta ve diğer operasyonel işlerde araç kiralamanın avantajları: Araç kiralamada zorunlu trafik sigortası ve diğer tüm sigortalar kiralama yapılan firmaya ait. Araç ile kaza yapılması durumunda aracın tamir edilene kadar ikame araç alınır ve bu süreçte araçsız kalınmaz ve işler aksamaz. Araç kiralama yapan firma, yazlık / kışlık lastik değişimini de organize eder.

Filo ve araç kiralamanın avantajları
Uzun dönem filo kiralama hizmeti, firmaların uzun vadede gelir getirmeyen bir kaleme yatırım yapmalarının önüne geçer. Operasyonel kiralamada araç kullanıldığı kadar ödenir, kiralama yapıldığı sürece tüm operasyonel maliyetler, enflasyon etkisinden arındırılmış ve sabitlenmiş olur. Uzun dönem operasyonel kiralamayla şirketler büyük bir operasyonel yükten kurtulurken; kaliteli hizmet alır.

Yeni nesil online filo kiralama yönetimi
Filo yönetim sistemi, bir filonun yük optimizasyonu ve planlanması, sorumlu araç kullanımı ve güvenliğin onaylanması gibi süreçlerde uçtan uca hakimiyet sağlıyor. Bu sistemle; araçlarla taşınan yüklerin müşteriye teslimine kadar yönetilmesi ve diğer tüm yardımcı süreçlerin de iyileştirilmesi amaçlanıyor.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.