Boranka Teknoloji Kurucusu ve CEO’su Emre Okumuş: “Asla vazgeçmem”

Boranka Teknoloji Kurucusu ve CEO’su Emre Okumuş, özellikle gıda üretiminde pazar paylarının düşmesi veya ürün satışlarında ki düşüşler, doygunluk, ürün kalitesini doğrudan etkileyen hammadde vb. etkenleri göz önünde bulundurarak, gıda üreticisi firmaların satışlarını arttırmayı hedeflediklerini söylüyor: “Boranka Teknoloji olarak, 2023’te tüm sektörlerdeki orta ve büyük ölçekli firmaları hedefleyen ürünümüz PETEKB2B’yi piyasaya sunduk. PETEKB2B genel hatlarıyla bayi satış ağını yönettiği gibi birçok özelliğinin yanında gıda üreticisi firmaların üretim aşamalarını da kontrol edebileceği yapay zeka destekli Üretim Modülü’nü de özelliklerinin arasına kattık.”
Emre Okumuş, bu modül sayesinde üretimde kaçakların tespiti kolaylıkla yapılırken; hammadde temini, kullanılan ürün reçetesi ve hammadde tedarikçisi seçimlerine göre satışlardaki değişimlerin de gözlemlenebildiğini aktarıyor: “Eğer satışlarda bir düşüş varsa satış ve reçete verilerine dayanarak PETEKB2B yapay zeka modeli size yeni bir ürün reçetesi önerisinde bulunarak, ürün gamının daha verimli hale gelmesinde en büyük destekçiniz olacak. Benzer uygulamalar olmasına rağmen tam olarak PETEKB2B ekosistemine sahip bir araç şu anda piyasada çok yaygın değil. Aslına bakarsanız çok da yeni bir konu. Yapay zekayla satış ve hammadde kullanımı verilerini baz alarak yeni bir ürün reçetesi üretimi konusunda pazarda otorite olmayı hedefliyoruz.”
Emre Okumuş, PETEKB2B ürününü piyasaya sunduktan sonra orta ve küçük ölçekli firmalar için gelişmiş özelliklerden ziyade daha çok sipariş yönetimine ihtiyaç bulunduğunu farkettiklerini kaydediyor: “2024’te başladığımız yeni ürünümüzde; fiyat / performans açısından rekabet edilemeyecek seviyede minimum özellikle maksimum ihtiyaç karşılama düşüncesiyle yola çıktık. PETEKB2B ürünümüzün merkezi ve firma bazında özelleştirilmemiş versiyonunu geliştirmeye başladık. 2024 ikinci çeyreğinde kullanıma sunmayı hedeflediğimiz bu yeni ürünümüzün özellikle Almanya’da geniş kullanım alanına sahip olacağını düşünüyoruz. Halihazırda PETEKB2B Avrupa’da kullanılmaya devam ediyor. Yavaş ve emin adımlarla Türkiye pazarına da giriş yapmaya başladık; ancak burada orta ve küçük ölçekli firmaların bu araçlara daha çok ihtiyacı var. Bu firmaların büyümelerine destek sağlayabilecek, teknoloji giderlerini mümkün olduğunca düşürerek satışlarını organize edip, durumlarını detaylı raporlayabilecekleri araçları geliştirmeye başladık. Küçük firmaların da bayi ve kurumsal satışlarının yönetimi konusunda vazgeçilmezleri olmayı hedefliyoruz.”
Her şeyden önce pazarın zamana göre değişen ihtiyaçlarını iyi okumak ve okumayı erken safhalarda yapabilmenin çok önemli olduğunu vurgulayan Okumuş, özellikle hizmet sektöründe faaliyet gösteren bir firmanın CEO’su olarak, pazarın isteklerinin üretimde yol haritasının başlangıç noktası olması gerektiğini düşünüyor. Çok fazla özelliğin yazılım ürünleri için kullanıcı açısından tedirginlik oluşturabildiğine dikkat çeken Okumuş, ürünün olabildiğinde basitleştirilerek sadece ihtiyaçlar baz alınıp sunulduğunda kullanım alanının daha da genişletilebildiğini söylüyor: “Bu açıdan PETEKB2B’yi daha da basitleştirilmiş bir hale getirip orta ve küçük ölçekli firmaların kullanımına sunmayı planladık. Amacımız, tedarik zincirinde ve dünya genelinde yaşanan ekonomik kriz şartlarında büyük firmaların yatırımları durdurarak daha çok bulunduğu konumu koruma refleksiyle hareket etmeleri sebebiyle satışlarımızdaki düşüşü engellemektir. Kısaca; pazarda hedeflediğimiz kitleyi genişletme stratejisini izledik. Maliyetlerimizde ciddi artışlar yaşandı tabii ki. Her firmada olduğu gibi bizim de artan maliyetler ve duran satışlara karşı en büyük önlemimiz; ürünlerimizi daha geniş kitlelere hitap eder hale getirmek oldu. Bir diğer çözümümüz de yeni pazarlara yönelmek oldu. Doğrudan Avrupa pazarını hedefleyerek işe başladık sonra Türkiye pazarına da yöneldik. Yeni ürünümüzle Türkiye pazarında ciddi bir pay sahibi olacağımızı düşünüyorum.”

“Şirkette ‘patron’ kavramını tamamen ortadan kaldırma hedefimi gerçekleştirdim”
Emre Okumuş, “Şirketin başarısı bence doğrudan doğruya ekibimizin başarısıdır. Şirkette ‘patron’ kavramını tamamen ortadan kaldırma hedefimi gerçekleştirdim. ‘Patron’ kavramı, özellikle yazılım şirketleri için bir takım teknik sorunlar doğurabiliyor. Ben ekip arkadaşlarımın nasıl yapacaklarına olabildiğince müdahale etmiyorum. Belli prosedürler çerçevesinde üretimlerini gerçekleştirmelerine olanak tanımaya çalışıyorum. Bu da stresi azaltarak üretime odaklanma konusunda ciddi bir rahatlığa ulaşmalarında ekibe yardımcı oluyor. Yazılım firmaları için en kritik konu bence; çalışan sadakati. Burada benim görevim ekip arkadaşlarının motivasyonlarını olabildiğince canlı tutmak. Bunu başardığınızda diğer tüm konular teferruat haline geliyor” diye konuşuyor.
Asla vazgeçmiyor: Kendisini tek kelimeyle “inatçı” diye tanımlayan Okumuş, açıklıyor: “Geçmişim başarısızlıklarla dolu desem yanlış olmaz. Vazgeçmeyen mücadeleci bir yapım var. Bu özelliğim zaman zaman bireysel sorunlar yaşamama sebep olsa da başladığım bir işi sonuçlandırana kadar asla vazgeçmiyorum. Yol üzerinde boyumuzu aşan sorunlar oluşabiliyor. Bu durumda ‘Eyvah ne yapacağız?’ yerine ‘Evet, şimdi ne yapıyoruz?’ diyorum. Hiçbir problemin çözümsüz olmadığına inanıyorum. İhtiyaç olan tek şey aslında zaman. İhtiyaç duyulan bu zamanı kazanmak işin kilit tarafını oluşturuyor. Bir günün 24 saatten ibaret olması benim her zaman canımı sıkmıştır; ancak sorunları zamana yayıp sebebinin tespit ettiğinizde; sorun her ne olursa olsun, zaman içerisinde mutlaka çözüme kavuşuyor. Henüz başardığımızı söyleyemem belki ama bu ‘vazgeçmemek’ özelliğinin Boranka Teknoloji olarak hedeflerimize ulaşmamızda anahtar görevi göreceğine inanıyorum.”
Şirketlerin mutlaka dijital dönüşüme adapte olması gerektiğini vurgulayan Okumuş, birçok şirketin en büyük maliyet kalemlerinden birisinin personel ve zaman olduğuna dikkat çekiyor: “Yapay zekayla geliştirilen birçok araç, zaman ve personel giderlerini minimuma indirmektedir. Şirketler, maliyetlerden elde edilen kazancı büyümek için sermaye olarak kullanabilirse; çok ciddi ivme kazanabilirler. Gıda şirketlerini baz aldığımızda üretim aşamasında bir ürünün reçete çalışması birkaç ay alabiliyor. Bu süreçte çalışacak personel ve personelin kullandığı araçların maliyetlerini gözönünde bulundurduğumuzda PETEKB2B için geliştirdiğimiz yapay zeka destekli üretim modülü bu süreci sadece birkaç dakikaya indirgeyebiliyor.”

Kırklareli’den Tekirdağ’a, sonra İstanbul’a
Kırklareli’de, 1983’te dünyaya ‘merhaba’ diyen Emre Okumuş, babasının öğretmen olması sebebiyle Anadolu’nun çeşitli şehirlerinde parçalı bir şekilde eğitim hayatımı tamamlar. Lise yıllarında bilgisayarla tanıştığında; kesinlikle yazılım sektöründe olması gerektiğine karar verir. Zamanın kaybedildiğinde asla geri kazanılamayacak bir cevher olduğunu bildiğinden zamandan tasarruf için Trakya Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı Bölümü’nü tercih eder. 2003’te mezun olur olmaz meslek hayatına Tekirdağ’da şirket açarak başlar. Sektörü tanımadan, mesleki deneyim edinmeden başarıya ulaşılamayacağını öğrenir: “Bu başarısız girişimde edindiğim tecrübeyi heybeme katarak İstanbul’a geldim. Çeşitli firmalarda Yazılım Uzmanı ve Bilgi İşlem Müdürü sıfatıyla çalıştıktan sonra hep hayal ettiğim; Boranka Teknoloji A.Ş.’yi 2019’da hayata geçirdim.”
Aileye verdiği değer: Emre Okumuş, eğitimci olan babasının orunlar ve insanlar karşısında aldığı pozisyonların kendisini hep etkilediğini belirtiyor: “Sabır ve sebat içerisinde oluşu, sorunları bir şekilde çözüme kavuşturması benim mesleki karakterimi oluşturdu. Ziyadesiyle açık sözlü karakteri, dik duruşu, gerçekçi oluşu ve annemin sorunları kabulleniş şekli; ticari faaliyetlerimde yaşadığım sorunlar karşısında takındığım tavırların temelidir. Babam; imkansızlıklar içerisinde kendi çabalarıyla 3 lisans diploması alabildi ve en nihayetinde eğitim camiasında sevilen bir yönetici olarak emekli oldu. Finansal zorluklara rağmen kendi çabasıyla bir insanın hedeflediği yere gelebileceğinin canlı örneği benim için. Birçok sorunda halen daha babamın fikirlerine çok önem veririm. İlk iş deneyimimi başarısızlıkla sonuçlandırmıştım. Bunun ana sebeplerinden birisi babamın fikirlerine başvurmamış olmam.  Ailem benim için olmazsa olmazdır. Çocuklarım ve eşimle hemen herşeyi paylaşırım. İnsanın mutlaka dertleşebileceği bir dostu olmalı, annem ve babam vardı, şimdi ise bir de eşim var. Bence insanın en iyi dostu eşi ve ailesi olmalı. Zira kardeşlerim de yaşadığım tüm sorunlarda hep yanımda olmuşlardır. Hepinizi çok seviyorum, iyi ki varsınız.”
En büyük hobisi: Sağlığı el verdiği sürece çalışmayı düşünen Okumuş’un, en büyük hobilerinden birisi; yeni şeyler öğrenebilmek: “İnternet üzerinden mesleki yenilikleri takip etmek, makaleler okumak zevk veriyor. Ailemle vakit geçirmek beni çok motive ediyor, rahatlatıyor. Onların mutluluğu işime daha rahat odaklanmamda en büyük yardımcım. Rahat hissettiğim hemen her kıyafeti ve klasik giyinmeyi seviyorum. Özel ilgi alanım; tarih ve sosyoloji; özellikle Türk ve İslam Tarihi.”