Buna göre; Bilgi ve İletişim Teknolojileri toplam sektör büyüklüğü Türk Lirası bazında yüzde 18.2’lik büyüme ile 2017 yılında 116.9 milyar TL’lik hacme ulaştı. Sektörün 2012 yılından bu yana büyümesi yıllık ortalama yüzde 15 olarak gerçekleşti ve bu süre boyunca sektör iki katı boyuta ulaştı. Toplam sektör büyüklüğünü oluşturan iki ana unsurdan birisi olan bilgi teknolojileri Türk Lirası bazında yüzde 18.9’luk büyüme ile 41.3 milyar TL'ye, iletişim teknolojileri ise yüzde 17.8'lik büyüme ile 75.6 milyar TL’ye ulaştı. Rapora göre 2018 yılında sektörün yüzde 10-15 bandında büyümesi öngörülüyor. Rapor, 2017 yılında 4 bin 701 şirketten derlenerek gerçekleştirildi. Sektördeki büyümenin yüzde 25’i elektronik haberleşme sektöründen gelirken yaklaşık yüzde 20’si de kurdaki değişimden kaynaklandı.
2017 yılında 41.3 milyar TL’lik büyüklüğe ulaşan ‘Bilgi Teknolojileri’ sektörünün alt kategorilerindeki büyüklük şöyle oldu:
Bilgi Teknolojileri donanım: 16.0 milyar TL
Bilgi Teknolojileri yazılım: 18.8 milyar TL
Bilgi Teknolojileri hizmet: 6.4 milyar TL
‘Bilgi Teknolojileri’ kategorisinde, bir önceki yıla göre en yüksek büyüme yüzde 29.1 ile hizmet kategorisinde gerçekleşti. Hizmet sektöründeki büyümeyi yüzde 20.5 ile yazılım, yüzde 13.8 ile donanım sektörleri takip etti. Bilgi teknolojilerinin payı toplam içinde fazla değişmese de bileşenlerinin dağılımı katmadeğerli alanlar doğrultusunda hızla gelişti. ‘Yazılım ve Bilişim Hizmetleri’ sektörlerindeki büyümenin itici güçleri arasında bulut bilişim ve dijital transformasyon ön planda yer aldı. Teknoloji geliştirme bölgelerindeki gelişen yapılanma büyümeye olumlu katkıda bulundu. Yine de AB ülkeleri ve diğer gelişmiş ülkelerle kıyasladığımızda özellikle hizmet sektörünün gelişim fırsatları dikkat çekiyor.
‘İletişim Teknolojileri’ sektörü 2017 yılında 75.6 milyar TL büyüklüğe sahip oldu. Alt kategorilerin dağılımı ise şöyle oldu:
İletişim Teknolojileri donanım: 24.5 milyar TL
İletişim Teknolojileri elektronik haberleşme: 51.1 milyar TL
İhracat 1.3 milyar dolar
Sektörün, toplam ihracat rakamı ise dolar bazında bir önceki yıla göre yüzde 10.6 artarak 1.3 milyar dolara ulaştı. Toplam ihracatın 898 milyon dolarlık kısmı yazılımdan geldi. Yazılım ihracatı geçen yıla oranla dolar bazında yüzde 13 büyüdü. Özellikle kurdaki artış ve ihracat odaklı politikaların da desteği ile sektörün ihracatı son 3 yılda dolar bazında iki katına çıktı. Rapora göre, en fazla ihracat yüzde 63 ile Avrupa Birliği (AB) ülkelerine yapıldı. Sektör ihracatının büyük bir bölümü teknoloji geliştirme bölgeleri üzerinden gerçekleşti.
İstihdam yüzde 5 arttı
2017 yılında sektörün toplam istİhdamı 128 bin kişiye çıktı. Toplam istihdamda (karşılaştırılabilir büyüme olarak) yüzde 5’lik bir artış kaydedildi. Çalışanların yüzde 70’ini üniversite mezunları oluşturdu. Ar-Ge çalışan sayısı ise yüzde 10 olarak dikkat çekti. Sektörün toplam istihdamının yüzde 69'u ‘Bilgi Teknolojileri’ kategorisinde bulunuyor.
Sektörün büyümesinin önündeki engeller olarak ise; ‘nitelikli işgücü açığı’ ve ‘fiyat odaklı dış kaynak kullanımı/kamu ihale politikaları’, ‘girişim sermayesi eksikliği’ ve ‘Ar-Ge teşvkileri ile ilgili uygulamalarında yaşanılan sorunlar’ dikkat çekiyor.
Rapor kapsamında öngörüde bulunmak için işletmelere ‘önümüzdeki iki yıl için teknolojik alanlar içerisinde işletmeniz üzerinde en fazla etkiye sahip olacağı gelişmeler nelerdir’ sorusu da yöneltildi.
Buna göre ilk sırada; ‘Bulut Teknoloji, Dijital Transformasyon, Analitik / Büyük Veri / AI & Machine Learning, Siber Güvenlik, Gelişen Teknolojiler (3D Yazıcılar, Robotics, Blockchain, vb.), Eski Sistemlerin Modernizasyonu’ geliyor.
Teknokentler
Teknokentlerde büyüme sürdü, 2017 yılında teknokentlerde yaratılan ciro bir önceki yıla göre yüzde 36.6 oranında artarak 15.8 milyar TL’ye ulaştı. Bu veriler ile teknokentlerde toplam sektör hacminin yüzde 14’ü oluşturuldu.
1873 yılında Japonya’da fotoğraf makinesi ve fotoğraf makinesi için film üreten bir şirket olarak kurulan Konica Minolta; “İş Teknolojileri”, “Medikal”, “Profesyonel Baskı Sistemleri”, “Endüstriyel Ink-jet Baskı Kafaları”, OLED (Organik LED) Aydınlatma”, “Renk Ölçüm Cihazları”, “Performans Malzemeleri”, “Optik Ürünler” ve “Planetaryum (Yıldız Evi)” hizmetleri veren bir dünya markası.
Konica Minolta İş Teknolojileri Merkezi Almanya’nın Langenhagen şehrinde bulunuyor ve Türkiye de dahil olmak üzere Avrupa, Orta Asya, Orta Doğu ve Afrika'daki 80'den fazla ülkede, bağlı şirketler ve distribütörler tarafından temsil ediliyor. Mart 2017 verilerine göre Konica Minolta Europe’nın bir önceki mali yılda 2.4 milyar Euro’nun üzerinde net satışı, halihazırda da 9.700'den fazla çalışanı bulunuyor.
Türkiye’de 1980’den beri distribütörle temsil edilen Konica Minolta, ‘İş Teknolojileri’ olarak Türkiye pazarına 1 Nisan 2012 tarihinde giriş yaptı. 2016 yılında ise ‘Ölçüm Cihazları’ ve ‘Inkjet Tekstil Baskı Sistemleri’ alanında hizmet vermeye başladı. Ölçüm Cihazları; plastik, otomotiv ve boya sanayi için çözümler üretirken, İş Teknolojileri birimi; fotokopi cihazları, yazıcılar, profesyonel baskı sistemleri ve yazılım çözümlerini kapsıyor. Inkjet Tekstil Baskı sistemleri ise tekstil alanında dijital çözümler sunuyor. Ayrıca Mobotix Akıllı IP Video Çözümleri de Konica Minolta bünyesinde hizmet veriyor.
Konica Minolta’nın merkezi İstanbul’da bulunurken Antalya, Ankara ve Bursa’da ise bölge ofisleri yer alıyor. Ülke genelinde ise 45 bayi bulunuyor.
Konica Minolta Türkiye Stratejik Planlama ve Pazarlama Yöneticisi Yavuz Çolak, Konica Minolta olarak 100 yıldan fazla süredir bugünün şekillenmesi için katkı yaptıklarını söylüyor. Çolak, “Bu çalışmalarımızda edindiğimiz kültür ile geleceğin de şekillenmesi için tüm hızımızla, yenilikçi hizmetlerimizi ve ürünlerimizi geliştirmeye devam ediyoruz” diyor.
Endüstri 4.0’ın yanında Toplum 5.0’a geçilmesi gerekiyor
Çolak’a göre günümüzde herkesin konuştuğu yapay zeka (AI), bulut teknolojileri, Endüstri 4.0 gibi konularda gelişimin sağlanabilmesi için verinin sağlıklı ve doğru olarak işlenmesi, iletilmesi ve saklanması gerekiyor. “Konica Minolta olarak, inandığımız bir döngü var. Endüstri 4.0’ın yanında Toplum 5.0’a geçmemiz gerekiyor” diyen Çolak, Toplum 5.0’ın (Society 5.0), çağımızın sosyal sorunlarına yönelik basit ve etkili çözümleri teknoloji ve yenilikçilik ile toplam faydaya yönelik sunabilecek bir dönüşüm ve devrim anlamına geldiğinin altını çiziyor. Çolak, konuyu şöyle değerlendiriyor: “Burada en önemli şey, yapay zekayı üreten zekanın dönüşmesi. Endüstri 4.0’da kullanılacak yapay zeka, nesnelerin interneti (IoT) ile daha fazla nesneye komut verilebilir ve daha fazla noktadan veri toplanabilir olması ile birlikte daha çok önem arz edecek. Gelecekteki odak noktamız; akıllı verinin (Smart Data), Toplum 5.0 ile gelişen biz insanlara gelmesi ve bunun Endüstri 4.0’da kullanılacak zekaya işlenerek geri dönmesi döngüsü olacak. Tüm çözümlerimizi bu döngüye göre planlamaya özen gösteriyoruz. Verinin doğru işlenerek akıllı veriye dönüşmesi, bu bilgilerin iletileceği iş akışlarındaki verimlilik ve bilgi güvenliğinin sağlanması için çözümler sunmak, öte yandan sunduğumuz çözümlerin altyapı hizmetlerini de temin ederek global anlamda güvenilir bir hizmet sağlayıcı olmak istiyoruz.”
KOBİ’ler profesyonellerden yardım almalı
Küçük ve orta ölçekli firmaların atacakları en önemli adımın çağın gereksinimi olan uygulamaları edinmeleri gerektiğini anlatan Çolak, aynı zamanda KOBİ’lerin kendi müşterilerinin de bu dönüşümü sağlayacakları uyumu sağlaması gerektiğinin altını çiziyor. Çolak, “Bunun bütçe gerektirdiğini ve risk içerdiğinin farkındayız ancak örneğin; bulut teknolojilerinde yatırım maliyetlerinin çok daha düşük olduğunu ve mevcut çözümlerden açık ara daha verimli olduğunu biliyoruz. Kişisel verilerin korunması (GDPR) gibi bilişim güvenliği gerektiren konuları da düşünürsek, KOBİ’lerin bilgi teknolojisi yönetimlerini kendi kaynaklarıyla değil de profesyonellerden destek alarak yapmalarının çok daha az risk içerdiğini ve daha fazla operasyon verimliliği sağlayabileceklerini söyleyebiliriz” önerisini sunuyor.
Xerox ConnectKey teknolojisi, yazıcıları iş yeri asistanlarına dönüştürüyor
Sadece 5-10 yıl önceki teknoloji ve iş akışı süreçleri günümüzde son derece geride kalmış durumda. Bu teknolojik değişimi gözle görülür şekilde yaşayan Y kuşağının iş hayatındaki etkenliği de her geçen gün artıyor ve dolayısıyla iş süreçlerinin akıcı ve kesintisiz olmasını beklemeleri de kaçınılmaz bir gerçek. Eğer işletmeler rekabetçi kalmak istiyorlarsa yeni ve modern teknolojiyi benimsemek durumundalar.
Sıklıkla değişim gösteren bu ofis ortamına uyum sağlamanın cevabı Xerox® ConnectKey® Teknolojisi’nde. Kopyalama, tarama, faks çekmenin ötesinde çeviri yapma, paylaşma ve elektronik doküman üretme gibi özellikleri kullanıcılara sunan Xerox® ConnectKey® Teknolojisi, bugünün iş yeri asistanları olarak adlandırılıyor.
Yeni nesil mobil çalışma anlayışını temsil eden, sahip olduğu birçok özellikle bir ilk olan bu yeni ofis asistanları, akıllı telefon ve tablet cihazlarla kablosuz bağlantı kuruyor, bulut sistemlerle entegre çalışıyor, yani dokümanları kolaylıkla Dropbox, Office 365 ve Google Drive gibi popüler bulut platformlarına gönderilebiliyor veya buluttaki dosyaların cihaza getirilebilmesini sağlayabiliyor. Böylelikle ofisten bağımsız mobil çalışmayı mümkün hale getiriyor. Xerox’un yeni nesil ofis asistanları bütün bunları yaparken tablet ve akıllı telefon benzeri dokunmatik ekran ile kullanıcılara gerçek bir mobil deneyim ve kullanım kolaylığı sunuyor.
Turkcell Global Bilgi’ye dünya çapında büyük ödül
Turkcell Global Bilgi müşterilerine sunduğu özel deneyim ve hizmet kalitesiyle ödül kazanmaya devam ediyor. Şirkete son ödül, çağrı merkezi sektörünün dünya çapındaki en büyük organizasyonu “ContactCenterWorld”den geldi. Yeni müşteri bağlılık programıyla organizasyonda EMEA (Doğu ve Orta Doğu) Bölgesi’nin “En İyi Müşteri Deneyimi” ödülünün sahibi olan Turkcell Global Bilgi, bu konudaki kararlılığını bir kez daha ortaya koymuş oldu.
ContactCenterWorld’ün bu ödül için Turkcell Global Bilgi’yi seçmesinin büyük bir gurur olduğunu vurgulayan Genel Müdür Çağatay Aynur, şu şekilde konuştu: “Tamamen duygular üzerine inşa edilen yeni bağlılık programını tasarlıyor ve müşterilerimize sadakatimizi bu yolla gösteriyoruz. Bu son programı hayata geçirirken de anlaşılabilir basit kurgular ve duyguların gücünden faydalandık. Müşterinin kaliteli hizmet alması için artık kral olması gerekmiyor. Turkcell Global Bilgi olarak tüm müşterilerimize aynı standartlarda ve yüksek kalitede hizmet sunmaya özen gösteriyoruz” dedi.
Epson’un en küçük A3+ fotoğraf yazıcısı: XP-15000
Profesyonel ya da amatör, tüm fotoğraf meraklılarına birçok farklı çözüm sunan Epson, fotoğraf yazıcılarına yeni bir model daha ekledi. Kablosuz fotoğraf yazıcısı XP-15000, A3+ baskı imkanı sunuyor ve son derece küçük boyutuyla dikkat çekiyor. Sofistike tasarımı ile az yer kaplayan Epson XP-15000, gelişmiş mürekkep setiyle de baskıda fark yaratıyor. Altı renkli Claria Photo HD Mürekkep setindeki yeni gri ve kırmızı sayesinde baskılar daha da güzelleşiyor. Yeni gri ile siyah beyaz baskıda gölgeler ve vurgular daha pürüzsüz tonlamalarla elde edilebilirken yeni kırmızı mürekkepleyse daha gerçekçi ve canlı renklerle sonuç alınıyor. Epson’un yeni mürekkepleriyle basılıp doğru koşullarda saklanan bir fotoğrafın, çıktısının alındığı haliyle 300 yıla kadar dayanması mümkün.
Epson XP-15000 ile daha kalın kağıtlar, kartlar, CD'ler ve DVD'ler de dahil olmak üzere birçok farklı materyale baskı almak da mümkün.
ESET, çözüm ortaklarıyla Kıbrıs’ta buluştu
ESET, Türkiye’deki çözüm ortaklarıyla Kuzey Kıbrıs’ta biraraya geldi. Başta İstanbul, Ankara, İzmir, Adana ve Trabzon olmak üzere Türkiye çapındaki önemli merkezlerden 450 kişilik katılım oldu.
ESET Türkiye Satış Müdürü Asım Akbal, dijitalleşen hayatlarda siber güvenliğin artık her bireyin ve her kurumun öncelikli konusu haline geldiğine dikkat çekerek, “Bugün dünya çapında 200 ülkede 100 milyonu aşkın kişi ve 500 binden fazla kurum ürünlerimizi güvenerek kullanıyor. ESET olarak dünya çapındaki 16 araştırma merkeziyle siber tehditlere karşı savaşta en kapsamlı ve yenilikçi çözümleri sunuyoruz“ dedi.
Kıbrıs toplantısında, hayatımızda daha geniş yer alacak Kişisel Verileri Koruma Kanunu (KVKK) ve özellikle Avrupa ile iş yapan tüm şirketleri ilgilendiren AB Genel Veri Koruma Yönetmeliği (GDPR) de mercek altına alındı. Dijital sistemlerde saklanan kişisel verilerin usulsüz kullanımı ve artan siber tehditler nedeniyle hükümetler düzeyinde alınan bu önlemler, vatandaşların gizlilik haklarını korumayı hedefliyor.
Sözkonusu uygulamalar, uyulmadığı takdirde işletmeler için KVKK’ya göre 1 milyon TL’ye, GDPR’a göre de 20 milyon Euro’ya ulaşabilecek ağır cezalar öngörüyor. Sözkonusu yeni koruma yasaları, verilerin korunması amacıyla uç nokta güvenliği (antivirüs), yedekleme, iş sürekliliği (replikasyon), veri sınıflandırma, veri sızıntısı önleme (DLP), ağ güvenliği, şifreleme gibi güvenlik önlerinin alınmasını öngörüyor.
Türk Telekom, Türkiye’nin en büyük veri merkezini Esenyurt’ta açtı
Türkiye’nin lider bilgi ve iletişim teknolojileri şirketlerinden Türk Telekom, Türkiye’nin en büyük veri merkezini İstanbul Esenyurt’ta açtı. Türk Telekom’un, 130 milyon TL yatırım ile toplam 27 bin metrekarelik alan üzerinde hayata geçirdiği Esenyurt Veri Merkezi, 10 bin 400 metrekare beyaz alan büyüklüğü ile Türkiye’nin en büyük veri merkezi olarak hizmet verecek. Uluslararası standartlara uygun olarak inşa edilen merkez, aynı zamanda Türkiye’nin en büyük DDOS koruma altyapısı ile en güvenli veri merkezi olma özelliğini de taşıyor.
3 noktadan fiber yedekli erişim ile kesintisiz hizmet sağlayan Esenyurt Veri Merkezi ile birlikte toplam beyaz alan büyüklüğünü 4 kat artıran Türk Telekom, kurumsal müşterilerine sunduğu veri saklama, bulut ve yönetilebilir güvenlik hizmetlerini genişleterek sadece Türkiye’nin değil bölgenin veri merkezi üssü olmayı hedefliyor.
Geliştirdikleri ürün ve teknolojiler ile Türkiye’yi geleceğe bağlamak için durmaksızın çalıştıklarını ifade eden Türk Telekom CEO’su Dr. Paul Doany, “Bölgedeki tüm ihtiyacı karşılayacak büyüklükte ve yüksek güvenlik standartlarında benzersiz erişim kalitesi sunan bir veri merkezi kurduk. Amacımız ülkemizden çıkıp yurt dışında saklanan verinin Türkiye’de kalmasını sağlamak. Türkiye’nin ‘dijital dönüşüm’ yolculuğunda öncülüğümüzü sürdüreceğiz” dedi.
Vodafone’dan yerli scaleup ekosistemine destek
Türkiye’nin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren Vodafone, Türkiye’de ve dünyada büyük potansiyel vaat eden scaleup (büyümekte olan girişimci firma) ekosisteminde kaldıraç etkisi yaratacak yeni bir program geliştirdi. “Vodafone Vitrin” adıyla başlatılan program kapsamında bir mobil uygulama üzerinden müşterilerine dijital servis ya da ürün sağlayan firmalarla işbirliği yapacak olan Vodafone, bu firmalara satış, pazarlama, teknoloji ve operasyon konularında destek vererek Türkiye’de ve uluslararası pazarlarda büyümelerine yardımcı olacak. “Vodafone Vitrin” üyeleri, Türkiye pazarında kendilerini kanıtladıkları takdirde dünyaya da açılarak dijital ürün ve servislerini Vodafone'un faaliyet gösterdiği coğrafyalarda 520 milyonu aşkın müşterisine sunma fırsatı yakalayacak.
Vodafone’un Türkiye’deki scaleup ekosistemine değer katmayı hedeflediği “Vodafone Vitrin” programı, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy ve Vodafone Türkiye Strateji ve İş Geliştirme Direktörü Levent Gemici’nin katılımıyla Kolektif House Levent’te düzenlenen toplantıda tanıtıldı. Toplantıya, “Vodafone Vitrin”in ilk üyesi Sosyopix’in kurucu ortaklarından Sezgi Abat da katılarak deneyimlerini paylaştı. Engin Aksoy: “Potansiyel taşıyan firmaları kaldıraç etkisiyle Türkiye’de ve uluslararası pazarlarda büyütmek istiyoruz” dedi. “Vodafone Vitrin” kapsamında scaleup firmalara temel olarak satış-pazarlama, teknoloji-operasyon ve yurtdışı pazarlara açılma konularında destek veriliyor. Buna göre, Silver segmentindeki firmalara 500 bin TL, Gold segmentindeki firmalara 1 milyon TL ve Platinum segmentindeki firmalara 2 milyon TL değerinde yıllık satış ve pazarlama desteği sağlanıyor. “Vodafone Vitrin” üyelerine ayrıca mentor desteği, tanıtım desteği, eğitim desteği, teknoloji desteği ve operasyonel destek de sunuluyor.
Foriba’da hedef global pazarlar
Regülatif ve finansal teknolojiler alanında Türkiye’de öncü rol üstlenen Foriba, şimdi de globalleşme adımlarını hızlandırıyor. Sektör profesyonellerinin daha önce FIT Solutions ismiyle tanıdığı firma, yeni stratejisi doğrultusunda marka kimliğini değiştirerek Foriba ismini almıştı. Foriba, son 3 ay içerisinde 5 milyon dolarlık bir yatırım turunu tamamladı, Türkiye’nin önemli bilişim şirketlerinden ISIS ile birleşti ve İtalya’da ofisini açtı. Şimdiki hedef ise Avrupa, Asya-Pasifik ve Türki Cumhuriyetler’de faaliyete başlayarak, uluslararası pazarda sektörüne yön veren şirketlerden biri haline gelmek. Foriba CEO’su Koray Gültekin Bahar, “Foriba olarak bir yandan e-Dönüşüm süreçlerindeki bilgi liderliğimizi devam ettirirken bir yandan da yeni birleşmeler ve satın almalarla hizmet verdiğimiz pazarlara yenilerini katmak istiyoruz. Şimdi hedefimiz Avrupa ve Asya-Pasifik bölgesi ile Türki Cumhuriyetler’de hizmet vermeye başlamak. İtalya ve Macaristan’da projelere başlandı. Polonya ve Litvanya için de müşteri analizleri ile beraber projeler önümüzdeki ay canlıya alınacak” dedi.
İki yıl içerisinde cirolarının yarısına yakınını yurtdışı pazarlarından elde edeceklerinin altını çizen Bahar, “2020’de 25 milyon dolar gelir getireceğimizi ve bunun yaklaşık yüzde 40’ını yurt dışında yapacağımız satışlardan elde edeceğimizi öngörüyoruz” diye konuştu.
HP'nin iş dünyası için geliştirdiği yeni bilgisayarlarıyla tanışın
İş hayatının hareketli dünyası için tasarlanan yeni HP EliteBook 705 serisi dizüstü bilgisayarlar, çalışanları daima iletişimde tutan güçlü işbirliği özellikleriyle birlikte kurumsal düzeyde güvenlik ve yönetilebilirlik sunuyor. Windows 10 Pro ve AMD Ryzen PRO mobil işlemcilerle güçlendirilen cihaz sayesinde kullanıcılar uzun pil ömrüyle tüm gün verimli bir şekilde çalışabiliyor. Üstelik HP Hızlı Şarj seçeneği, sadece 30 dakikada yüzde 50 şarj sağlıyor.
Türkiye bilgi ve iletişim teknolojileri sektörü 116.9 milyar TL büyüklüğe ulaştı
Türkiye bilgi ve iletişim teknolojileri sektörü 116.9 milyar TL büyüklüğe ulaştı
TÜBİSAD “Bilgi ve İletişim Teknoloji Sektörü 2017 Yılı Pazar Verileri”ni açıkladı. Bu verilere göre sektör, TL bazında bir önceki yıla oranla yüzde 18.2 büyümeyle 116.9 milyar TL oldu. İstihdamını 128 bin kişiye çıkaran sektörün ihracatı da 1.3 milyar ABD dolarına ulaştı.