Muğla Valisi Amir Çiçek; sosyo-ekonomik gelişmişlik bakımından Türkiye’de 8. sırada olan Muğla’nın birçok ekonomik faaliyet alanıyla bölgesinde öne çıktığını belirtiyor. “Ekonomimizin temelini 3T, yani; tarım, ticaret ve turizm ekseninde şekillendirmekteyiz” diyen Çiçek, “Üniversitemiz kaynaklı eğitim, ormancılık, madencilik ve su ürünleri alanlarındaki başarımız Muğla’yı bir cazibe merkezi haline getirmekte, Muğla’ya nitelikli işgücü göçünü çekmektedir” diye ekliyor.
Vali Amir Çiçek, Muğla’nın gelecek vizyonunu şöyle çiziyor: “Tarih boyunca denizi, doğası, kaynakları ve en önemlisi de insanlarıyla hep ön planda olmuş bir şehrimizdir. Turizm, orman ürünleri, madencilik, enerji ve tarım gibi iş kollarıyla parlayan bir ilimizdir. Gelecekte Muğla’yı yaptığımız çalışmaların meyvesini verdiği köklü bir ağaç olarak görmeyi isterim. Muğla’yı katmadeğeri yüksek ürünlerin üretildiği, sürdürülebilir ve çevreye duyarlı bir üretim anlayışının yaygınlaştığı, 12 aya yayılmış turizm sezonuna sahip bir il olarak görmek istiyorum. Yalnızca deniz, kum, güneş üçgenini kapsayan turizm faaliyetleriyle değil yayla, fuar, spor, sağlık ve eko-turizm gibi turizm faaliyetlerinin yaygınlaştırılmasını hedefliyoruz ve bu hedef için birçok çalışma gerçekleştirmekteyiz. Milas, Datça ve Dalaman Yat Limanı projelerinin hayata geçtiği, markalaşma sürecinin tamamlandığı, ihtisas Organize Sanayi Bölgeleri’nin faaliyete geçtiği Aydın-Çine-Güllük Demiryolu Projesi’nin tamamlandığı ve yenilenebilir enerji üretiminin artırıldığı bir Muğla tabii ki hayalimdir.”
Kıyı turizmi lideri: Vali Amir Çiçek, Muğla ekonomisinin sac ayaklarını şöyle detaylandırıyor: “Muğla’nın lokomotif sektörleri; turizm, tarımsal üretim, su ürünleri, madencilik ve enerji sektörleridir. Toplam kıyı uzunluğumuz 1480 km’dir, bu da bizi Türkiye’nin en önemli kıyı turizm merkezlerinden biri haline getiriyor.
Eko turizm: Tabi ilimiz sadece kıyı turizmiyle boy göstermiyor. Yayla turizmi, spor turizmi, sağlık turizmi, kongre turizmi gibi turizm alanlarında da varlık gösteriyoruz. Örneğin; Kavaklıdere ve Seydikemer gibi yayla turizmi potansiyeli yüksek iki ilçeye sahibiz. Ayrıca eko-turizm konusunda da önemli aşamalar kat etmekteyiz.
Organik tarım: Seracılık, susam, sığla, badem, meyve ve sebze üretiminde ilimiz üst sıralarda yer almaktadır. Dünya genelinde önemi her geçen gün artan organik tarım alanında da 13 ilçemizde 1090 üretici organik tarım faaliyetinde bulunmaktadır. Ayrıca Çandır Organik Köy Projesi, Ula Organik Susam Projesi ve organik tarımı tanıtma ve yaygınlaştırma projeleri yürütülmektedir.
Su ürünleri: Önemli katkı verdiğimiz alanlardan bir tanesi de su ürünleri alanıdır. Su ürünleri ihracatında ilimiz 1. sıradadır.
Bal: Yine ilimiz dünya çam balı üretiminin yüzde 85’ini, Türkiye üretiminin yüzde 92’sini karşılamaktadır.
Mermercilik: Mermercilikteki üretim faaliyetleri de hem ilimiz hem de ülkemiz için son derece önemlidir. Mermercilik alanında da ülke içerisinde 6. sırada bulunmaktayız.
Alternatif enerji üretimi: İlimizin sahip olduğu önemli bir potansiyel de alternatif enerji üretimidir. Alternatif enerji üretiminin artırılması için çalışma ve projelerimiz bulunmaktadır. Buna örnek olarak Menteşe’deki Fatma RES Tesisimiz’i gösterebiliriz. Bu tesisimiz 80 megavatlık elektrik üretmektedir.”
12 ay turizmi: Vali Amir Çiçek, ilde sanayileşme, ticarileşme, kalkınma temelli yürütülen projelerden de sözediyor: “Babadağ Teleferik Projesi, Fethiye Ölüdeniz’de yamaç paraşütü için kullanılan Babadağ’ın 1.700 metre zirvesine teleferik hattı yapılması projesidir. Proje, Fethiye Ticaret Odası tarafından yürütülmekte, izin ve ruhsat süreçleri devam etmektedir. Proje ile yamaç paraşütü yapanların sayısında ciddi bir artış yaşanacak, turizm sezonunun uzatılması sağlanacaktır.
Yeni limanlar ve yat imalatı: Fethiye Kruvaziyer Limanı Projesi için fizibilite çalışmaları yapılmış ve alternatif yerler belirlenmiştir. Şu anda yatırım planlama çalışmaları devam etmektedir.
Milas Ören Yat İmalat Alanı Projesi’nde, Milas ilçesine bağlı ören mahallesinde 283 dekarlık alanda yat imalatçısı firmalar bir araya gelecektir. Şu an izin/ruhsat ve uygulama projesi çalışmaları devam etmekte, projenin hayata geçmesiyle yıllık 175 milyon TL’lik hâsıla ve 6000 kişilik istihdam sağlanacaktır.”
Yatırım cenneti: Muğla’nın yatırım için son derece uygun bir konumda olduğunu vurgulayan Vali Çiçek, eğitimle desteklenmiş zengin bir insan kaynakları potansiyelleri bulunduğundan sözediyor: “Turizm sektöründe 110 tane Mavi Bayraklı tesisimiz bulunmaktadır. İlimiz Mavi Yolculuğun merkezi durumundadır. Örnek olarak verebileceğimiz birkaç doğa harikasından bazıları; İztuzu Plajı, Knidos, Bozburun ve Ölüdeniz’dir. İlimizin en çok turist alan 3. il olması ve bu doğa harikalarını barındırması bile turizm yatırımcısı için ne kadar uygun bir saha olduğunu göstermektedir. İlimize deniz turizminin yanında yayla, sağlık, kongre gibi turizm faaliyetlerinde bulunabilecek yatırımcıları beklemekteyiz.
Tarım konusunda hem iklim hem toprak hem de ilimizdeki yüksek eğitim ve tarımsal tecrübe yatırımcılar için uygun bir alan olarak bulunmaktadır ayrıca meyve suyu üretimi, konserve üretimi, meyve sebze paketleme sanayisi için kaynaklarımız son derece uygundur. Endemik türlerimiz ve orman potansiyelimizle orman endüstrisi ve tıbbi aromatik bitkiler endüstrisi alanlarındaki yatırımcılarımızı beklemekteyiz. İlimiz yeraltı kaynakları bakımından oldukça zengin; başta maden kömürü, mermer, kalker, feldspat, dolomit, kuvars olmak üzere toplam 24 çeşit maden çıkarılmaktadır. Bu gösterge madencilik konusunda ilimizin yatırımlara ne kadar uygun bir saha olduğunu göstermektedir.
İlimizde iki adet uluslararası havalimanının bulunması, yat limanlarımızın ve deniz hudut kapılarımızın bulunması, turizm ve lojistik alanında yatırımcılarımız için teşvik edici bir göstergedir. Güneş ve rüzgar enerjisine dayalı alternatif enerji alanında da ilimiz uygun bir yatırım sahasıdır.”