Sefa Karahan, eski ve geleneksel ajanstan, yeni nesil reklam ajansı fikrine geçiş yaparak 2011 yılında 1,618 Creative Ad Works Ajansı’nı ortağı Filiz Bilmiş ile kurduklarını belirtiyor. Ajans olarak uzmanlaşmanın gerekliliğine inandığını aktaran Sefa Karahan, bu sebeple hizmetlerini dört ana sınıfa parçalayarak her birinde en mükemmel olmayı hedeflediklerini aktarıyor: “Kreatif. Dijital. Prodüksiyon. Danışmanlık.”
1,618 ile KOBİ’lerin markalaşma yolculuğunda stratejik yol haritalarını çizdiklerini kaydeden Karahan, Look New Media ile de müşterilerine dijital pazarlama hizmeti sunduklarını dile getiriyor: “1,618 ve Look New Media birlikte hareket ediyor. Bizim bir yazılım projemiz daha var, onu da hayata geçirmek istiyoruz: 0101011. Aynı zamanda bizim kuruluş yıldönümümüz. Bu projede tamamen software (yazılım) ve hardware (donanım) çözümler üreteceğiz. Böylece dış bünyemizdeki yazılım tarafımızı 2017 yılında iç bünyemize almış olacağız. Look New Media gibi bir marka haline gelecek. Adcase.net ile franchise ağına sahip markalara çözüm üretiyoruz.”
Karahan, 1,618 olarak her yıl yüzde 35 büyüdüklerini dile getiriyor: “2018-2019 yılında Silikon Vadisi’ne gitme hikayemiz var. O zaman bir yabancı ortaklık düşünüyoruz. Yatırımcılardan teklifler almaya başladık. Biz ‘no name’ olarak ilerleyip daha sonrasında güneş gibi parlamak istiyoruz. Motion Office (hareket eden ofis) mantığında ilerliyoruz. Bizimle çalışanların yüzde 99’u kazandı. Çok şubeli bir ajans haline dönüşmek istiyoruz. Biz bilgi transfer eden bir performans ajansıyız. Şehirlerle birlikte büyüyeceğiz, bunun belki Avrupa ayağı olacak. Afyonkarahisar, Kayseri, Bursa ve İzmir’den teklifler var. Franchise mantığında bir ajans olmak istiyoruz. Önümüzdeki dönemde üniversitelerle çalışarak oradan insan kaynağı transfer etmek istiyoruz.”
TOBB Genç Girişimciler Kurulu İletişimden Sorumlu İcra Kurulu Üyesi, GİYAD ve MÜSİAD’da Üye İlişkileri Komisyonu Başkan Yardımcısı olduğunu da ifade eden Sefa Karahan, dolayısıyla KOBİ’lerle iç içe olduğunu vurguluyor: “Toplamda 40 müşterimiz var. Bugün gelinen noktada müşteriler, ajanslarını aktif olarak yanlarında görmek istiyor. Reklam ajansı artık 24 saat müşterisinin yanında yaşıyor. Aslında reklamcılık da pazarlama iletişimine dönüştü. Yeni nesil reklamcılık üzerine İstanbul Aydın Üniversitesi’nde ders vermeye de başlayacağım. Pazarlama Zirvesi’nde Aralık ayında, Zorlu’da, ‘Sünger misin, Teflon musun?’ başlıklı yokluğun üzerine nasıl işletmecilik ve girişimcilik kurulacağını anlatan bir sunum yapacağım. Reklam ajansı artık doğrudan pazarlama ve satışın içerisinde olmalı. Bizim ajansımız da oraya doğru hareket ediyor, kullandığı araçlar; dijital, pazarlama, fikir ve ölçme. Dijital çok kolay insanlara ulaşılabilecek bir araç olduğu için insanlar en uçtaki kullandıkları sosyal medya aracından bile ticarete bulaşabiliyorlar. Dijital pazarlamanın olmadığı bir dönem bitti. ‘Pazarlama olarak ben dijitale girmeyeceğim’ diyen bir KOBİ, büyüyemez, gelişemez. İster son tüketiciye hitap etsin isterse hammadde satsın, bu pazarda artık olmak zorunda. Bunun örneklerini yaşadık, dijital mecrada olup, sadece web sayfasını yaptık, adwordsle insanlara ulaştırdık, oradan satışlarını etkiledik. 1) yönetim ve organizasyon, 2) kaliteli ürün, 3) pazarlama ve reklam. Bu 3 maddeyi her marka uygulamak zorunda. Pazarda olmanın tek yolu çıkıp pazar tahtasına bağırmak. Kendinizi ifade etmeniz gerekiyor. Niş bir ürününüz yoksa Coca-Cola gibi (kaldı ki Coca-Cola reklama yüzde 35 bütçe ayırıyor) kesinlikle reklam yapmalı ve dijital alemde olmak zorundasınız. Konvansiyenel reklam halen daha çok güçlü ama dijitalin gücü de hızlı artıyor. Birisi kimliği belirlerken diğeri de yayılmayı anlatıyor.”
Sefa Karahan’ın marka tanımı; “vaadlerini yerine getiren bir enerji.” KOBİ’lerden de markalar çıkabileceğini ifade eden Karahan, Türkiye’nin marka ithalatı yerine marka ihracatı yapması gerektiğini düşünüyor: “Dünyada kabul görmüş markaların bir hikayesi vardır. Markanın iyi bir hikayesi olmazsa herkes susar. Örneğin; Apple, İkea, Channel No:5 parfümü. Markalar devamlılık esasına dayanır. Hikaye bittiğinde onu yeniden yazmak da gerekiyor. Günümüzde hemen marka haline gelebilirsiniz, dijital medya bu süreci hızlandırdı. Artık ürününüze, yönetiminize, pazarlama ve reklamınıza daha fazla dikkat etmeniz gereken bir dönemdeyiz. Dijital medya çok hassas, manüplasyona çok açık bir alan. Steve Jobs da diyor; ‘Dijital medyada gördüğünüz her şeye inanmayın.’ Manüplasyona açık olduğu için de insanların dijital medyayı tüketirken de o iletişimi üretirken de çok dikkatli olması gerekiyor. Amazon ormanlarında kaybolmamak için işi iyi bilen bir rehberle; ajansla yürürseniz yolları çok rahat bulursunuz, yoksa kaybolursunuz. Dijital, kreatif, çizgi altı, çizgi üstü, etkinlik konusunda başka başka ajanslarla çalışmak yerine bu hizmetlerin birkaçını bünyesinde buluşturmuş veya hepsine hakim bir iletişim ajansı ile çalışılmalı. Birçok ajansla çalışabilirsiniz ancak hikayeyi oluşturabilecek, çatı ajans olabilecek iyi bir iletişim ajansı veya iyi bir kurumsal iletişimciyle çalışmanız gerekiyor. 1,618 oraya doğru koşuyor.”
Sefa Karahan KOBİ’lere ise şunları öneriyor: “Bir ajansla çalışsınlar, reklama bütçe ayırsınlar. Artık bir pazarlama iletişimi ajansı bulmak zorundalar. İyi bir ajans seçimi için danışmanlık alsınlar. Duygusal refleksten ziyade akılcı olmalarını öneriyorum. Kendi dokularına uyuşan bir ajansla çalışmalı ama işi ajansa bırakmalılar. Pazarlama ve satış uzmanlarınız yoksa yapılan reklam havaya gider.”
Look New Media: “Dijital medyadaki gözünüz”
Look New Media Proje Yöneticisi Hale Kaplan, şu bilgileri veriyor: “Look New Media projesi çalıştığımız markaların dijitale olan ihtiyacından doğdu. Look New Media olarak sektördeki diğer ajanslardan çok daha farklı ilerliyoruz, 1,618 Creative Ad Works’ün dijital platformlardaki satış ve pazarlama ajansıyız, markalarımızın satışa ve pazarlamasına yönelik çözümler üretiyoruz, markaya görsellerinden içeriklerine kadar 360 derece iletişim sağlıyoruz. Aynı zamanda Google Türkiye’nin partner ajansıyız. 1,618’den kreatif desteğimizi de alarak markamızın sosyal medya hesaplarını yönetiyoruz, markamızın dijital pr çalışmalarını, ihtiyacı varsa medya planlamasını yapıyoruz, SEO çalışmalarını yürütüyoruz, Google’da ilk sırada yeralmasını sağlıyoruz. Facebook, Twitter, Linkedin gibi bütün reklam mecralarında böyle kontaklarımız var. Biz önce markamızı; dinliyoruz, düşünüyoruz, gerçekleştiriyoruz, görüntülüyoruz ve ölçüp, raporluyoruz.”
Hale Kaplan, her sektörden müşteriyle çalışmayı çok sevdiklerini vurgulayarak, mobilya, sağlık, gayrimenkul, elektrik, gıda, makina, tekstil sektörü ağırlıklı hizmet sunduklarını söylüyor: “MCT’nin Pazarlama Zirvesi’ni ve ödül törenini de düzenliyoruz, Zirve’nin sosyal medya hesaplarını yönetiyoruz, canlı yayın da yapıyoruz. Günümüzde yazı döneminden görüntünün daha önde olduğu video dönemine geçildi. Yüzde 98 oranında insanlar dijitalde. Artık bir insanın hiçbir şirket kurmadan, sadece kendi paylaşımlarını yaparak, ciddi sayıda insanı toplayıp, belli bir yöne yönlendirebilme gücü var. Yeni medya aklınıza gelebilecek her yerde. Kağıdın etkisini ölçemiyoruz ama dijitalin etkisini ölçebiliyoruz. İnsanlar dijital tarafı kullanacaklar ama kağıttan da çok vazgeçilemeyeceğini düşünüyorum. İnsan sevdiği şeylere dokunmak ister, dijital biraz bunu ortadan kaldırdığı için açıkçası o tarafın da çok öleceğini sanmıyorum. Sanal gerçeklik tamam ama gerçekliğin yerini alamaz. Look New Media olarak örneğin; bir oyunun içerisinde bir reklam da kurgulayabiliriz. Yeni medya dendiğinde insanlar nereye bakıyorsa biz oradayız. Sloganımız, dijital medyadaki gözünüz.”
Hale Kaplan, Kampüs LNM projesiyle Look New Media’nın bilgisini de paylaşacağını da açıklıyor: “Yeni yerimizde bir eğitim yeri de açmayı planlıyoruz. Müşterilerimize danışmanlık ve eğitim hizmeti veriyoruz. Sosyal medyanın şirketlerin içerisinde olması gerektiğine inanıyoruz.”
Kaplan, İtalyanlar ile bir yazılım sözleşmesi imzaladıklarını da kaydediyor: “Bu yazılımla bir markanın bütün sosyal medya hesaplarını tek panel üzerinden yönetebileceğiz. Benzer yazılımlardan farkı şu; rakipleriniz ne yapıyor, anlık görebiliyorsunuz, kriz yönetimine direkt dahil olabiliyorsunuz. Aslında önemli olan krizi önlemedir. Kriz çıkmadan bu yazılımla önlem almaya çalışacağız, ateşi küçükken söndüreceğiz. Günlük paylaşımlarda bile anlık kriz yönetimi yapıyoruz. Bir şirkette telefon ve sosyal medya hesapları onun müşterilerini karşılama masasıdır. Orada cevap alamadığınızda kriz başlar, gittikçe de büyür, kriz asıl o esnada yönetilmelidir, ilk bariyerde önlemiş olmanız gerekir. Büyük krizlerde; durumu kabullenip, eğer hatalıysak içtenlikle özür diliyor, tekrardan sahayı ve kontrolü ele almaya çalışıyoruz. Bunun için de kendi oluşturduğumuz bir iletişim ağ haritamız var.”